Sayfa 790/1312 İlkİlk ... 2906907407807887897907917928008408901290 ... SonSon
Arama sonucu : 10492 madde; 6,313 - 6,320 arası.

Konu: şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım 2

  1.  Alıntı Originally Posted by djoz Yazıyı Oku
    Ya arkadaş sanki bir şey biliyormuş pozlarındasın ama boş konuşuyorsun.
    Ahmetin ikinci eve yatırdığı para buhar mı oluyor? Hayır, Mehmet'in cebine giriyor.
    Sermayeyi Mehmet biriktirsin o zaman.
    Ahmetin aldığı ikinci evde Hüseyin kiracı.
    Ahmet ikinci evi Mehmetten almasa, Hüseyin o evi almak zorunda kalacak. Yani para hareketi yine değişmeyecek.
    İşin kötü yanı, Hüseyinin parası yoksa evsiz kalacak.
    Ahmet, Mehmet, ve hüseyinin üç ayrı eve ihtiyacı varsa, bu üç ev inşa edilmek zorunda.
    İster Ahmetin iki evi olsun, ister Hüseyin ev alsın fark etmez.

    Sen daha bu basit şeyi anlamaktan acizsin, millete akıl vermeye kalkıyorsun.
    Sana hatanı göstermeye çalışanları da inceden inceden aptallıkla itham ediyorsun.

    Bir toplumda 100 aile varsa, 100 tane de eve ihtiyaç vardır.
    Evlerin 99 tanesinin bir kişiye ait olmasıyla, herkesin kendine ait evinin olması arasında "parayı betona bağlama" açısından fark yoktur.
    Çünkü barınmak için o betona ihtiyacın varsa, Ahmetin, Hüseyinin, ya da kimin parasının bağlandığı fark etmez. Çünkü oraya bir para bağlanmak zorunda.
    Aksi takdirde çadırda yaşarsın.

    Daha da anlamadıysan, bunu daha basit anlatmanın bir yolu yok, kusura bakma.
    İlkokul çocuğuna anlatsam anlardı.
    Bizim ülkemizde malesef gayrimenkul yatırım aracı olarak kullanılıyor. Yanlış mı bence değil. Çünkü bizim ülkemizin kendine has şartları var. Finansal okuryazarlık düşük. Enflasyon yüksek. Sermaye piyasaları çok zayıf. Ancak gelişmiş ülkelere baktığınız zaman insanlar ne emlak nede altın yatırımı yapıyor. Çoğunluk hisse senetleri tahviller fonlar vs gidiyor. Emlak işini genelde büyük firmalar toplu halde yapıyor ancak böylelikle karlı olabiliyolar. Bunun nedenini sorgulamak lazım. Ben sürekli gayrimenkul mü hisse mi altın mı diye hesap yaparım. Bir evi 1980de alsam 1990da alsam 2000de alsam yada bir altını aynı tarihlerde alsam ne kazanırdım(kiralar dahil), hisseye yatırsam ( sanayi hisseleri ayrı bakarım, banka hisseleri ayrı bakarım, uçan kaçan hisse ayrı bakarım), faize yada dolara yatırsam eurobonda yatırsam ne kazanırım sürekli hesaplarım. Eldeki veriler ölçüsünde baktığın zaman gayrimenkul yada altın cazip olmuyor. Elbette enflasyondan koruyor ancak alternatif yatırım araçlarından daha fazla kazanma şansını kaybediyorsunuz.

    3-5 yılda bir al-sat yaparım düşükten alır yüksekten satarım kelepir yerden alırım önünden metro geçer fiyatı uçar vs gibi denklemleri hariç tutuyorum. Hisse, tahvil, fon, gayrimenkuldede al ve bekle sistemiyle bakıyorum.

    Sizin denkleminizde ben Hüseyin olmak isterdim. Siz Ahmet olmak istiyorsunuz. Ancak Hüseyin Ahmetten uzun vadede daha karlı çıkıyor hesaplamalar bunu gösteriyor.

  2. #6314
     Alıntı Originally Posted by djoz Yazıyı Oku
    Ya arkadaş sanki bir şey biliyormuş pozlarındasın ama boş konuşuyorsun.
    Ahmetin ikinci eve yatırdığı para buhar mı oluyor? Hayır, Mehmet'in cebine giriyor.
    Sermayeyi Mehmet biriktirsin o zaman.
    Ahmetin aldığı ikinci evde Hüseyin kiracı.
    Ahmet ikinci evi Mehmetten almasa, Hüseyin o evi almak zorunda kalacak. Yani para hareketi yine değişmeyecek.
    İşin kötü yanı, Hüseyinin parası yoksa evsiz kalacak.
    Ahmet, Mehmet, ve hüseyinin üç ayrı eve ihtiyacı varsa, bu üç ev inşa edilmek zorunda.
    İster Ahmetin iki evi olsun, ister Hüseyin ev alsın fark etmez.

    Sen daha bu basit şeyi anlamaktan acizsin, millete akıl vermeye kalkıyorsun.
    Sana hatanı göstermeye çalışanları da inceden inceden aptallıkla itham ediyorsun.

    Bir toplumda 100 aile varsa, 100 tane de eve ihtiyaç vardır.
    Evlerin 99 tanesinin bir kişiye ait olmasıyla, herkesin kendine ait evinin olması arasında "parayı betona bağlama" açısından fark yoktur.
    Çünkü barınmak için o betona ihtiyacın varsa, Ahmetin, Hüseyinin, ya da kimin parasının bağlandığı fark etmez. Çünkü oraya bir para bağlanmak zorunda.
    Aksi takdirde çadırda yaşarsın.

    Daha da anlamadıysan, bunu daha basit anlatmanın bir yolu yok, kusura bakma.
    İlkokul çocuğuna anlatsam anlardı.
    --doğru tarafınız çok Sn. uzunvadeci87, belki uslubunuz biraz itici olabilir... bence daha sık yazınız...

    --adamın Burdur-Isparta' da ya da denizli güneyinde merkezde ya da kasaba-ilçesinde devamlı oturduğu evi var...bir de 20-30 dakika süren uzaklıkta yaylada evi var...bir de antalya da yazlığı var...yaylada kaldığı gün 15-20 yi geçmez...antalya ya denize geldiği gün toplam 30 günü geçmez...yazık değil mi? 3 yıldız otelde kal, ya da sabah yarım saat-1 saat erken kalk akşam eveine dön, hem araba sürme zevkini hem de doğayı görme zevkini tatmin edersin...neden varlığını betona gömüyorsun??...

    --parayı bankaya yatır, sana yaramıyorsa ihtiyacı olan birine yarar...

  3.  Alıntı Originally Posted by mavi1610mavi Yazıyı Oku

    Sizin denkleminizde ben Hüseyin olmak isterdim. Siz Ahmet olmak istiyorsunuz. Ancak Hüseyin Ahmetten uzun vadede daha karlı çıkıyor hesaplamalar bunu gösteriyor.
    Herkes seçtiği yolda kendince kazançlı aslında.
    Kiralık bir dükkana mesela bir mobilyacı açılır.
    Mobilyacı mobilya işini tercih etmiştir, onu bilir, oradan kazanır.
    Ama dükkanın mal sahibi kalkıp da oraya kendisi mobilyacı açmaz. O işten anlamaz. Dükkanın mal sahibi emlaktan anlar, emlaktan kazanır.
    Herkes sermayesini bildiği işe yatırıyor, ama birileri hep "sen yanlış yaptın, sen cahilsin, sen şunu yapmalıydın, bak yahudi şöyle yapıyor sen ondan iyi mi bilecen" diye akıl vermeye kalkıyor.

    Ben kimseye "gel sen de bizim gibi bol bol ev alıp kiraya ver" demiyorum.
    Ama bazıları insanların "oturacakları evi" bile almasına düşman.
    Bazıları ise benim ikinci evi almama düşman.

    Hayırdır ya?
    Evi tutarken herkes iyidir. Yeni kiracı adayınız iyi birine benziyor olsa da, DAVA GEÇMİŞİNİ mutlaka isteyin.
    https://www.milliyet.com.tr/ekonomi/...nir-mi-6994969

  4.  Alıntı Originally Posted by djoz Yazıyı Oku
    Herkes seçtiği yolda kendince kazançlı aslında.
    Kiralık bir dükkana mesela bir mobilyacı açılır.
    Mobilyacı mobilya işini tercih etmiştir, onu bilir, oradan kazanır.
    Ama dükkanın mal sahibi kalkıp da oraya kendisi mobilyacı açmaz. O işten anlamaz. Dükkanın mal sahibi emlaktan anlar, emlaktan kazanır.
    Herkes sermayesini bildiği işe yatırıyor, ama birileri hep "sen yanlış yaptın, sen cahilsin, sen şunu yapmalıydın, bak yahudi şöyle yapıyor sen ondan iyi mi bilecen" diye akıl vermeye kalkıyor.

    Ben kimseye "gel sen de bizim gibi bol bol ev alıp kiraya ver" demiyorum.
    Ama bazıları insanların "oturacakları evi" bile almasına düşman.
    Bazıları ise benim ikinci evi almama düşman.

    Hayırdır ya?
    Evet bu konuda haklısınız, bizim ülkemizin gerçeklerini de görmek lazım. Ben yakınlarıma evde alın fiziksel altında alın diyorum. Neticede birçoğu ekonomiyi bilmiyor veya bilmek istemiyor veya risk almak istemiyor veya kendini o enstrümanda daha rahat hissediyor. Bu konudada herkese saygı duyarım. Genelde hesaplamalarımı söylerim uzun vade de borsa daha çok kazandırır derim ama karşımdakinin aklı yatmadıysa yada borsa dediğimde korktuğunu hissedersem ev almasını altın almasını öneririm. Özellikle fiyatların düştüğü dönemleri takip edip ordan almasını söylerim.

    Ülkenin gerçeklerdinden kopup yorum yapmamak lazım. Mesela milyonlarca insanı bes sistemine dahil ettiler. Kişiler orada iyi kazanç elde etmek için fonları bilmeli yada risk algısına göre daha riskli fona geçmeli belkide zaman zaman değiştirmeli. Oysa insanları %90 ı fonlardan haberi yok. Çoğunluğu klasik mevudat ağırlıklı fonlara geçirmişler. İnsanlarda bilmediği için fon değiştiremiyor. Sonuç son 10 sende inanılmaz zarar var. %30 devlet katkısı kandırmacası yapıyolar birde. Herkesde sanıyorki 100 lira yatırınca 30 lirada devlet verecek. Oda öyle olmuyor onu haketmen için 10yıl ve 56 yaşını bekleyeceksin ve bu sürede o devlet katkısı zorunlu olarak getirisi en düşük fonda değerlendiği için kuşa dönüyor. Paranı çekmeye gittiğin zaman ana paranın yanında verdikleri devlet katkısı belki %5 bile olmayacak.

    Bu tarz şeyleri görünce her ne kadar yastık altına para koyulmasının ekonomiye faydası olmadığını düşünsemde insanlara altın alın evinizde saklayın diyorum. Bizim ülkenin de gerçeklerini görmeden batı tarzı yorumlara hemen dalmamak lazım. Doğru olan batı liberal ekonomidir ama bizim şartlarımız biraz farklı.

  5. #6317

  6. Şimdi Borsa borsa diyenler, borsanın pandemiden önceki halini bilmezler tabi. Eski borsacıların hepsi şu an yoğurdu üfleyerek yiyor. Küçük şirketler 10 yıl yerinde saydı nerdeyse. Mesela Borsacı Dede'nin tek başarısı pandemi ve sosyal medya gazı ile küçük şirketlerin füzelemesidir.
    Her yatırım aracı para kazandırır önemli olan zamanlamadır.

    Sent from my 2109119DG using Tapatalk

  7. Bu başlık hisse.net 'deki en ilginç başlıklardan biri. Burası bir yatırım forumu. Kapitalist sistem içinde insanlar, yasalar dahilinde mevcut imkanlardan seçerek yatırım yapıyor. Fakat genelde 'gayrimenkul yatırımı konusunda nasıl yatırım yapılır, fırsatlar nelerdir'den çok ; gayrimenkul yatırımı etik mi değil mi? hatta gayrimenkul yatırım mı değil mi? bunlar konuşuluyor. Tabii ki bunda bir sorun yok, hatta eğitimli kesimin gayrimenkule bakış açısını yansıtması açısından faydalı.

    Bilimsel bakacak olursak en çok getiri getiren yatırımlar kesinlikle borsa yatırımları. Fakat bu sonucu elde edebilen, psikolojisini yönetebilen insanların oranı % 3 gibi. Bilmek, konuya hakim olmak yetmiyor, insan doğasına aykırı yönde bir psikoloji geliştirmek istiyor. Şahsen ben bunu beceremiyorum. Gayrimenkul yatırımı daha kolay, daha az başağrıtıcı geliyor. Gece gündüz piyasa takibi yok, portföyünüzün anlık iniş çıkışından etkilenme yok.

    Yıllarca sadece gayrimenkul yatırımı yapmıştım. Beş sene önce biraz dengeleyeyim diyerek bazı gayrimenkulleri satıp çeşitli fonlara ,Bıst'e ve S&p'ye yatırım yapmaya başladım. İnanın kiracı ile, tadilat ile uğraşmak çok çok daha kolay. Sermaye piyasalarında para kazansanız ayrı dert, kaybetseniz ayrı dert. Anlık kazançlar ile gereksiz heyecanlar duyup hayaller kuruyorsunuz, anlık kayıplar ile yine gereksiz bir moral bozukluğu duyuluyor.

    En ideali hepsinden oluşan bir portföy kurabilmek sanırım. Böyle bir portföyün oranını da tartışırsak sevineceğim. Bence ideali şu olabilir ;

    % 40 gayrimenkul
    % 30 Hisse senedi
    % 30 nakit (eurobond)

    Fikirler için şimdiden teşekkürler
    'Piyasa analizi sadece kendi pozisyonunu empoze etmektir' Şant Manukyan

  8. İşte bizim ülkemizin ünlü ekonomistleri bunlar. Bunlardan akıl alan yarı yolda kalır. Talep azalmış olmasını olumsuz yorumlamış. Talebin az olması, piyasaya arz edilen malın az olmasından kaynaklanıyor tabiki. Az oluncada fiyatlar artıyor ama alışveriş o hızda artamıyor doğal olarak.
    Bu ekonomistler yıllardır haksız çıktıkça daha fazla konuta yüklenmeye başlıyor ancak değişen birşey yok.

    Sent from my 2109119DG using Tapatalk

Sayfa 790/1312 İlkİlk ... 2906907407807887897907917928008408901290 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •