Ulan yıllar geçti karlar paso arttı hala 1.15 milyar karda gelmiş. Hala brüt 15 kuruş kar. Harca harca bitmez. 330 bine 1350 tl!!! Boş beleş bi kağıt. Değer yatırımcıları. Siz tutmaya devam edin, ben satılacağı sene alırım
Ulan yıllar geçti karlar paso arttı hala 1.15 milyar karda gelmiş. Hala brüt 15 kuruş kar. Harca harca bitmez. 330 bine 1350 tl!!! Boş beleş bi kağıt. Değer yatırımcıları. Siz tutmaya devam edin, ben satılacağı sene alırım
Dağıtılabilir karın yüzde 10 u a grubu 5 kisiyeydi yine bizede 5 kurustu galiba , bu sene kesenin ağzını açmış TA-1012 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Yanlış hatırlamıyorsam 2020 yılı toplam 20m temettü dağıtıldı. Bu sene toplam 27m temettü dağıtacak.
Kısıtlı zamanda merak ettiğim alanlara baktım.
ihracat rakamındaki büyüme vergi bilançosundan hesapladığımız kadar olmamıştır (400 mtl gördüğümüz rakamın konsolide karşılığı 370tir. Sn yarımada ortağın belirttiği gibi; iskonto vardır ve/veya konsolidasyon farkı oluşmuştu. USD bazlı büyüme %6.5ta kalmıştır. Bu rakam, beklentimin gerisindedir. %10 altı büyümeyi Deva gibi bir ürün portföyü olan ve çok ruhsatı olan bir firma için mütevazi sayıyorum.
Çok yi gördüğüm konu, bürt kar marjının son çeyrekte %60ı muhafaza etmesidir. Q3te de öyle idi ve acaba tek seferlik mi, diye merak etmekteydim. %60ın tekrarlanmış olması sevindiricidir.
Yıl toplamında satış, kutu bazında 156 miodan 150.5 milyona gerilemiştir. Pandeminin akut ürünlerindeki etkisi olduğunu dünüyorum (2021de ilk çekrekte pandemi etkisi yoktu.. 2021de pandemi etkisi tam olarak yok olmadı).... firmaya sorulabilir..
TL ciroda Türkiye sıralaması geçen sene 7. İken bu yıl 6. olmuşuz.
Esas faaliyet karındaki büyümeyi, kurdan arındırarak baktım (kur, tek seferlik bir gelir olduğu için): 639 milyondan, 837ye çıkmıştır.. %31 büyüme.. fiyat zammımız %20 idi, kutu adedimiz ise 2021de %4 küçüldü. Buna rağmen, kurdan arındırılmış esas faaliyet karındaki büyüme çok olumludur (brüt kardaki gelişmenin etkisi). Yıl toplamında da BK %si %54ten %58e çıkmıştır (bu rakamın yanına yıllık bazdaki kur artışlarını da koymak lazımdır). Sevindirici gelişmedir. Q1 2022deki sektör büyümesini takip edelim. Şirketin ciro büyümesine brüt kar yüzdesinin büyümesinin eşlik etmesi çok değerli olacaktır.
Uzun vadeli bir yatırımcı olarak en çok baktığım alan, ar-ge olmaktadır. Ar-gesi sayımız 315ten 381ye çıkmıştır. PH da şunu belirtmektedir:
"............ Geçen yıl ciromuzun yaklaşık %8'ini Ar-Ge'ye ayırdık. Önceki yıl olduğu gibi bu yıl da DEVA, sektörümüzde Ar-Ge'ye en çok kaynak ayıran şirketler arasında 1. sırada yeraldı. (*Ar-GE 250, 2020). Ar-Ge çalışmalarımızın bizi daha da ileriye taşıyacağına inancımız tam.................. "
Yeni yatırımları toplamı 550 milyon tl.. hasıl olan naktin önemli kısmı yatırıma gitmiş durumda.
Biyoteknoloji, onkololoji solid, ar-ge yatırımları devam ediyor ya da bitmiş durumda:
"........ 2021 yılında tesiste, yeni Ar-Ge merkezi binası, yeni biyoteknoloji binası, tüm tesislere hizmet edecek merkezi stabilite binası ve yeni solid onkoloji binası yatırımları başlamıştır. Yeni Ar-Ge merkezi devreye alınmış olup diğerlerinin 2022 yılı ve 2023 yılı ilk çeyreği içinde devreye alınması planlanmaktadır. Biyoteknoloji binasının devreye alınmasıyla biyoteknoloji Ar-Ge ekibi faaliyetlerine bu binada devam edecektir........"
biyoteknolojidne beklentimiz büyük.. bu satırlarda değer verdiğim haberler vardır .. yatırım ilişkilerinden bu haberler yıl içinde ortaklara iletilmişti.
12 tane daha yeni etken madde üretmişler (bunlar gelecek olan yeni moleküller / ürünlerdir):
"..... 12 İlaç etken maddesinin (API) validasyon serileri üretilmiştir..............."
Bir başka deyişle, 12 tane daha ilaç aktif maddesini yerli olarak üretmeyi başarmışlardır. Şirketin geleceğimni inşa etmeye, büyümenin devamını temin etmeyde devam etmektedirler.
Gelelim temettü konusuna: temettü konusu, hiç bir şekilde yatırımcı dostu olmamıştır. Bireysel yatırımcıya yine orantısısz güç kullanmışlardır. Ancak, konu hakkındaki perspektifim de değişmemiştir: yeteri kadar nakit biriktiğinde daha yüksek oranlı (%15 eşik üzeri) temettü dağıtmak zorunda kalacaklardır (nakiti şirket alımına vb harcamazlarsa).. Aksi durumda; kendileri de hep %10luk temettü ile yaşayacaklardır. Bu durum benim için yeni bir şey değildir. Ama bist fiyatlamasında baskı unsuru olduğu için önemli bir konudur. Konudan aşırı derecede bıkıp da şirketi spk, cimer vbye şikayet etmek isteyen varsa, bu durumun bireysel hissedarlara karşı orantısız güç olarak kullanılduığını şöyle açıklamak mümkün:
Senaryo 1:
1. yıl:
Kar : 1000
Temettü: 160
Bist yatııcmsısı 10dan pay alır.
2. yıl :
Kar : 1000
Temettü: 160
Bist yatııcmsısı 10dan pay alır.
2 yılda dağıtılan toplam kar 320dir. Toplamda da 2 yıl içinde 20den pay alırız.
Senaryo 2:
1. yıl:
Kar : 1000
Temettü: 0
2. yıl :
Kar : 1000
Temettü: 320 (bu kısım sadece 2.yıl karından ya da 1.yıl karından dağıtılır.. kritik konu bu dağıtımın 2 yılın karına atfen olmamasıdır)
Bist yatırımcısı 170ten pay alır.
2 yılda dağıtılan toplam kar 320dir. Toplamda da 2 yıl içinde 170den pay alırız.
Örnekte de görüleceği üzere; şirket nakit durumuna göre, kar dağıtımını %15 olan eşik değeri 1 tık üzerinde tutarak, bireysel hissedarla karın adil paylaşımından kaçınmaktadır.
Her 2 senaryoda da dağıtılan kar 320 olmasına rağmen, 2.senaryoda alacağımız kar payı birinciden oldukça yüksek olmaktadır.
Elbetteki mülkiyet hakkı kutsaldır ve ana hissedar için bu imtiyaz kazanılmış haktır. Ancak, bireysel yatırımcının da dağıtılmamış kardaki hakkı şirket içinde tutularak, müteakip yılda bu kaynaktan şirketin tüzel kişiliği ve dolayısıyla imtiyaz sahibi ortak da mükerrer olacak şekilde yararlanmaktadır. Bu da hakkaniyete ve ortakların kardan adil yararlanma ilkesine aykırıdır.
İmtiyaz sahibinin müktesep hakkına halel getirmeden olacak çözüm de şudur: imtiyazı sadece dağıtılan kısım üzerinden kullansın. Yani; 160 dağıtıyorsa, 160dan imtiyazını alsın (1000den değil), kalanı birlikte paylaşalım. İmtiyaza ilişkin kazanılmış hak da şirket içinde kalsın; ta ki tamamı dağıtılana kadar.
Yani; imtiyaz, dağıtımda değil, kar paylaşımında olsun.
Önerdiğim çözümün hukukta karşılığı var mı bilimiyorum ama finansal olarak böyle bir çözüm var. SPK zorlamadan bu değişmez.. SPK zorlasa dahi mülkiyetin anayasa tarafından da korunma altına alınmış olması gibi ilkeler dolayısıyla hukuken değiştilemiyor da olabilir.
Kendi adıma kafamda şöyle formülüze ettim: şirket imtiyaza ilişkin %10u alıyor. O rakam bizim değil. Bundan sonra da dağıttığı oran %1se, temettü dağıtımı 1dir; %10 hiç bize ait değildir. Firmaya atfettiğim değeri de bu imtiyaz kadar iskontoluyorum.
Ancak, tekrar etmekte fayda var: şirket 3 yılda 4-5 milyar tl kar briktirdiğini ve bu parayı da şirket alımına vb harcamadığı tahmini ile (ki şirket alsa da o da bizim için başka bir fırsattır), yüksek oranlı temettü dağıtımına geçmek zorunda kalacaktır. Bir başka deyişle, temettü konusunun biz bireseller üzerinde baskı unsuru olmasının ömrü uzun olmaz.. yeter ki şirket kar etmeye devam etsin. Foncuların da artık sabırsızlanıyor olduğunu düşündüğümüzde onların da yüksek oranlı temetü bekliyor olmalarına şaşırmamak lazımdır. Bir başka deyişle, her yıl 100 milyonluk temettü foncuları kesmez (tatmin etmez). Ya daha büyük temettü alacaklar ki o zaman biz de alacağız, ya da şirketi satacaklar.. Yukarda belirttiğim gibi; birikecek naktin kullanımı bakımından bir opsiyon da birikecek nakitle şirketin bir başka şirketi satın alması olur. O da başka bir hikaye olur.
Net olduğum konu: temettü konusu beni yıldıramaz; yeter ki şirket karlı bir şekilde büyümeye devam etsin.
Özetle, vergi bilançosundan elde ettiğimiz bilgilerin üzerine faaliyet raporudan bazı bilgileri eklemiş olduk; gidişatı anladık. Q1 ve Q2deki büyümeler ve %60lık brüt kar marjının nasıl değişeceği konu ilerleyen çeyreklerde belirleyici faktör olacak. %60ı etkilecek olaylar:
1-zam (%37.4 oldu, aurıoca Aralık 2021de Devanın da bazı ürünlerini etkileyen bir ara ve kısmı zam da vardı.),
2-kademeli olarak; döviz kuru
3-satışta pahalı ürünlerin payı
Hayırlı olsun
Yer İmleri