Sayfa 7/17 İlkİlk ... 56789 ... SonSon
Arama sonucu : 133 madde; 49 - 56 arası.

Konu: HTTBT - Hitit Bilgisayar Hizmetleri A.Ş.

  1. Neden böyle oldu çok duragan takiliyor beklentimiz yüksekti aslında araştırma yapan varmı firma ile ilgili?

    LG-M700 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

  2. Bilişimde Kadın Girişimci Nur Gökman’ın Hayat Hikâyesi

    Leyla Adiloğlu-Yalçınkaya*

    GİRİŞ Havacılık ve turizmin kesişim noktasında teknolojik altyapılar geliştirmiş, mevcut hizmet anlayışının ötesinde yeni bir bakış açısı kazandırmış ve süreçleri kolaylaştırmış bir isim…1970’li yıllardan günümüze değin azalmayan bir hevesle, kesintisiz bir şekilde havayolu bilişim sektörüne odaklanmış, yolcuların seyahatlerine anlam katma ve yolcu deneyimini olumlu yönde geliştirmek adına pek çok yeni hizmetin hayata geçmesini ve mevcut hizmetlerin birbiri ile entegre edilmesini sağlamış, ülkemizde havayolu bilişim teknolojisi alanında öncü kadın girişimci: Fatma Nur Gökman… Türkiye’de bilgisayar kullanımının yaygın olmadığı zamanlarda programcılığın duayeni olmuş ve bir ilki başararak, ülkemizde havayolu bilişim sektörünün öncüsü Hitit’i (Hitit Bilgisayar Hizmetleri A.Ş. ve Hitit Bilgisayar Hizmetleri Dış Ticaret Ltd. Şti.) Dilek Ovacık ile birlikte kurmuştur. Bu çalışmada geliştirdiği yenilikçi yazılım çözümlerinin yanısıra mütevazı kişiliği ile de dikkat çeken; bilişim alanında adından sıklıkla söz ettiren Nur Gökman’ın yaşam hikâyesine yer verilecektir.


    Çalışmada aktarılan bilgiler, gerçekleştirilen görüşmelerden derlenmiş olup, ikincil veriler ile desteklenmiştir. YAŞAMI Gökman, 1949 yılında İstanbul’da doğar. Diş Tabibi Arif Onursal ve ev hanımı Ayşe Faika Onursal‘ın dördüncü çocuğudur. Meral adında ablası, Ertan ve Ünal adında abileri, bir de kendisinden küçük Nihal adında bir kız kardeşi vardır (Milliyet Gazetesi, 2001, s.14). Aile, İstanbullu olmakla birlikte kökenleri Yugoslavya’ya uzanmaktadır. Gökman, ağırlıklı olarak tıp alanında eğitim gören, kendi alanlarında başarılı aile üyeleri arasında büyür. Onursal ailesi * Özyeğin Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi, Çekmeköy Kampüsü Alemdağ, Çekmeköy, 34794, İstanbul. [email protected]. fertlerinin eğitim bilgilerini Gökman, “Babam diş tabibi (…) Diğerleri, Doktor, Diş Tabibi, Eczacı... Onların dışında, Fen Fakültesi mezunu tek kişi bendim” şeklinde aktarır. Gökman, ilkokul eğitimini Çapa İlkokulu’nda (1959), lise eğitimini ise İstanbul Kız Lisesi’nde 1 tamamlar (1967) ve mezuniyetten sonra, üniversite bölüm tercihlerini Eczacılık bölümünden yana kullanır. Gökman’ın aşağıdaki cümleler ile aktardığı bölüm tercihlerine ilişkin anılarında, babası Diş Tabibi Arif Onursal’ın etkisini görmek mümkündür: “İsteyerek girmedim Fen Fakültesine… Eczacılık istedim çünkü… Babamın bir ilaç laboratuvarı vardı. Diş tabipliği yanında girişimciydi (…)


    Türkiye’de ilk defa boğaz için diş macunu ve gargara üreten biriydi.” Gökman genç yaştayken, üniversite eğitimine henüz başlamadan babasını kaybeder. O dönem, istediği Eczacılık bölümünü de kazanamaz ancak Matematik bilgisinin iyi olması sebebiyle İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik bölümüne yerleşir. Sonrasında Fizik bölümüne olan ilgisinin artması ile aynı zamanda Fizik bölümünü de okur. Gökman’ın hedefi olmayan ancak kendisinin sahip olduğu sayısal yeteneğini geliştiren Fizik bölümü, esasen ülkemizin ilk Fizik bölümüdür ve Matematik alanına ilişkin ilk çalışmalar da ilk kez İstanbul Üniversitesi’nde yapılmıştır 2 . Gökman, her ne kadar aldığı eğitim açısından babası ile benzer bir alanda olamasa da yukarıdaki ifadeden de anlaşılacağı üzere babasıyla esasen girişimcilik gibi ortak bir özelliği bulunmaktaydı. Yıllar sonra aldığı eğitimler ile harmanlayacağı söz konusu girişimcilik ruhunu, bulunduğu işletmelere getirdiği yeniliklere, ortak olduğu yeni girişimlere ve geliştirdiği yazılım çözümler ile hizmetlere yansıtacak ve böylece turizm sektörü açısından önemli görülen havayolu yolcu taşımacılığını, hem yolcu açısından hem de havayolu işletmeleri ve seyahat acenteleri gibi pek çok farklı paydaşlar açısından kolaylaştıracaktı. İstanbul Üniversitesi’nden 1973 yılında mezun olduktan sonra Gökman, iş hayatının başlangıcını oluşturan ve aynı zamanda evleneceği adamla da yollarının kesişeceği Akbank’a başvurur. Akbank, ihtiyacı doğrultusunda kendisini IBM kurslarına gönderir. IBM esasen Gökman’ın yıllar sonra kendi işletmesi için anlaşma yapmak üzere aynı masaya oturacağı dev teknoloji işletmesidir (Hitit Basın Bülteni, 2019). 1 İstanbul Kız Lisesi tarihçesi 1850’lere uzanır.


    Geçmişte isim değişiklerin yaşandığı lisenin 1924 yılında ve 1933 yılından 1983 yılları arasında “İstanbul Kız Lisesi” adı ile 1983 yılından itibaren ise “İstanbul Cağaloğlu Anadolu Lisesi” adıyla eğitim ve öğretim faaliyetlerini sürdürdüğü görülür (Bayraktar, 1963, Günergun ve Kadıoğlu, 2008;T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürlüğü, 2017, s.15). 2 Ayrıntılı bilgi için bakınız: Kılıç, 1999; Dosay Gökdoğan, 2009); Başar, 2014; İstanbul Üniversitesi Fen Bölümü Tanıtım Kitabı, 2018 Gökman, bir yıl boyunca katıldığı IBM’in bilgisayar kurslarını başarı ile tamamlar ve 1975- 1977 yılları arasında Akbank’ta görev alır. Ancak, Gökman’ın havayolu yolcu taşımacılığı alanındaki çalışma hayali, kendisini, o zamanki adı ile THY Bilgi İşlem birimine yönlendirir. Yaptığı başvurunun kabulü ile de 1977 yılında başlayan ve 1996 yılına kadar süren, Türkiye’nin ilk sivil havayolu işletmesi olan Türk Hava Yolları’ndaki çalışma hayatı başlamış olur. Böylece, IBM’den aldığı eğitim ve Akbank’tan edindiği tecrübe ile hayalindeki havayolu yolcu taşımacılığını hayata geçirebilecek bir ortam da oluşmuş olur. Gökman, THY’de sırası ile Programcı (1977-1983), Proje Lideri (1983-1989), Sistem Geliştirme Müdürü (1989-1990), BT Başkan Yardımcısı (1990-1994) ve Eğitim Başkanı (1994- 1996) olarak çalışır. 1996 yılında ise havacılık bilişim sektöründe ülkemizde ilk olan ve günümüzde dünyadaki lider havacılık teknolojisi işletmeleri arasına giren Hitit’in kurucu kadın ortaklarından biri olmak adına THY’den ayrılır. Gökman bugün, halen Hitit’te aktif olarak çalışmalarını sürdürmektedir.


    THY’DE BİLİŞİM TEKNOLOJİSİ ALANINDA YENİLİKÇİ YAKLAŞIM Gökman’ın gençlik zamanlarına denk gelen 1970’li yıllarda ülkemizde havayolu yolcu taşımacılığı, Bursa Hava Yolları (1977) istisnası dışında (Albayrak, 1983) devlet eli ile yönetilen Türk Hava Yolları işletmesi tarafından sürdürülür. 1980’li ve 1990’lı yıllarda ise özel havayolu sayısının zamanla arttığı görülür (Adiloğlu-Yalçınkaya ve Yalçınkaya, 2019). THY’nin tek havayolu olduğu 1970’li yıllarda THY’de elektronik çalışma sistemine ilişkin pek çok faaliyet yürütülür. Örneğin, Elektronik Bilgi İşlemler Müdürlüğü, 1970 yılında kurulur. Aynı yıllarda THY Bilgisayar Projesi hazırlanır ve ilgili Bakanlıklar ile Devlet Planlama Teşkilatı tarafından onaylanır. 1972-1977 yılları arasında genel muhasebe, kıymetli evrak takip ve kontrol sistemi, tarife değerlendirme gibi pek çok sistem, Sınai Kalkınma Bankası ve İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Bilgisayar merkezleri yardımı ile THY bilgi işlem uzmanları tarafından geliştirilir. 1977 yılında THY Gümüşsuyu Bilgisayar Merkezi faaliyete geçer. Aynı yıl, THY’de 23 adet uçak bulunur ve iç hatlarda 2 milyonu aşkın yolcu, dış hatlarda ise 1 milyonu aşkın yolcu taşınır. (Albayrak, 1983, s.210-211).


    Gökman, bilişim teknolojisinin önem kazanmaya henüz yeni başladığı dönemlerde, 1977 yılında THY’de Programcı olarak göreve başlar ve çalışmaya başladığı yıldan itibaren pek çok programın yazılımında görev alır. Söz konusu programlar ile THY’deki süreçlerin kolaylaştırılması ve müşterilere sunulan hizmetlerin iyileştirilmesi sağlanır. İki yıl sonra Gökman, kendisi gibi bilişim sektöründe çalışan, Akbank’ta tanıştığı, daha sonra Türk Ekonomi Bankası Genel Müdür Yardımcısı iken, BT bölümünün kuran (1982) Mehmet Gökman ile 20.08.1979 tarihinde evlenir. Vizyonunu gerçekleştirmede ve hedeflediği yolda yürümesinde desteğini daima hissettiğini belirten Nur Gökman eşinden şöyle bahseder: “Erkeklerin kendi dünyalarına kadınları hapsetme yapılarını düşününce, onun bu özgürlükçü ve destleyiciliğinin, yolumda yürümemde ne kadar önemli olduğunu belirtmek isterim.” 1983 yılına gelindiğinde Nur Gökman, altı yıl çalışacağı Proje Lideri görevine getirilir. Gökman’ın proje lideri olduğu 1985 yılında THY, 1979 yılından itibaren KLM’in Amsterdam’daki merkezine bağlı olarak çalışan Otomatik Rezervasyon ve Operasyon Sisteminin yerine Yeşilköy’de çalışmaları tamamlanan TOROS adında kendi bilgisayarlı rezervasyon sistemini kullanmaya başlar (THY, 2008, s.182; Hürtürk, 2016, s.70).


    Bu gelişim, dışarıya bağımlı söz konusu sistemin kendi iç kaynaklar ile yapılması anlamına gelir. Dönemin tanıklarından, Gökman’ın ekip arkadaşı ve aynı zamanda da Hitit’in günümüzde ortaklarından biri olan Hakan Ünlü söz konusu gelişimi ve Gökman’ın yaklaşımını aşağıdaki cümleler ile aktarır: “O zaman TOROS adını verdiğimiz sistemin check-in özelliği yoktu. Kalkış Kontrol Sistemi (Departure Control System-DCS) adı verilen sistemi dışarıdan almak çok maliyetli idi. KLM’den alınan sisteme THY bünyesinde böyle bir ekleme yapmak da teknolojisi 1960’lara dayanan ve dışarıdan alınmış bu sistemi bilen kaynakların kısıtlılığı sebebi ile çok zordu(...)Nur Hanım, bir gün bana DCS sisteminin ne olduğunu kısaca anlattı, elime bir sürü doküman tutuşturdu ve benden bu sistemi yeni teknoloji ile yazıp yazamayacağımı araştırmamı istedi. Ben, birkaç günlük bir çalışmadan sonra kendisine “yazabilirim” dedim ve proje başladı.


    Daha önce kimsenin denemediği bir şeyi yapmak benim gibi genç bir yazılımcı için çok heyecan verici idi ama Nur Hanım “bu sistemin bu teknoloji ile yapılmaması gerektiğini” ve hatta “yapılamayacağını” söyleyen pek çok kişinin baskısına göğüs germek zorunda kaldı. Onlara taviz vermedi, sistem yazıldı ve THY uçuşlarının check-in işlemlerini bilgisayar ile yapmaya başladı. Bu projeyi bir konferansta tanıttık. THY’nin yurt dışına havayolu yazılımı satışına ve daha sonrasında Hitit’in oluşuma kadar giden bir sürecin başlangıcı oldu.” Gökman, bilişim teknolojisi alanında gerçekleştirdiği iyileştirmeler ile kariyerinde adım adım yükselir ve 1989 yılında THY’de Sistem Geliştirme Müdürü olur. Aynı yıl, THY’de sık uçan yolcu programı uygulanmaya başlanır (THY 75. Yıl Raporu, s. 194). Sık uçan yolcu programı, yolcuların daha fazla uçmasını teşvik etme ve sık uçan yolcuları ödüllendirme anlamını taşır. Pek çok gelişimlerin sağlandığı 1980’li ve 1990’lı yıllarda esasen THY’nin bir devlet kurumu anlayışından ticari amaçlar ile yönetilen bir işletmeye dönüşüm sürecinin de başlangıcı niteliğindedir (Adiloğlu-Yalçınkaya, 2019). Bu süreçte Gökman, Bilişim Sistemleri Başkan Yardımcılığı görevine getirilir (1990) ve söz konusu bu atama da aslında Nur Gökman’ın, o dönemlerde üst kademelere getirilen çok az sayıdaki kadın yöneticilerinden biri olması anlamına gelir. Gökman, döneme ilişkin anılarını şöyle aktarır: “THY’nin değişim süreci, Cem Kozlu’nun ve yardımcısı Günseli Tarhan’ın geldiği süreç…



    THY’nin değişim rüzgârında Kozlu ve Tarhan’ın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Şirket içindeki dinamiklerle ilgili olan Günseli Tarhan’dı…1990 yılında Başkan yardımcılığı görevine geldim. 1990’da Başkan bir arkadaşım vardı; onun yardımcısı konumundaydım ama aynı yetkilerle… Kadın olarak başkanlıkta ya ikinci ya da üçüncüyümdür.” Gökman, dört yıl boyunca Başkan Yardımcılığı görevini sürdürür. Bu süreçte THY bilgi işlem ekibinin geliştirdiği bir proje olan gelir değerlendirme sistemi-TRACES, THY tarafından İzlanda, Polonya ve Çekoslovakya havayollarına satılır(THY, 2008, s.209). Söz konusu satış kararı, esasen Hitit’in doğuşunun temellerini oluşturur. Gökman, Hitit’in doğuşuna aşağıdaki cümleler ile değinir: “THY bizim yaptığımız işleri yurt dışına sattı. Sattığında da o zamanların adeti üzerine source kodlarını vererek sattı. Source kodlarını alan şirketler Etiyopya Havayolları, Polonya Havayolları, İzlanda Havayolları… Bunlar, kurulum ve kullanım için danışmanlık hizmeti ihtiyacı duydular. Dilek (Ovacık) hanım ilk olarak danışman olarak başladı, 1996’da ben ayrılıp geldim.” Söz konusu gelişim, THY yayınlarına bir başarı öyküsü olarak yansır (THY, 2008, s.209): “Bilgi işlem yazılımları konusundaki bu başarı özellikle sevindiriciydi; çünkü bu türden yazılımların alıcısı konumundaki kurumu, çok kısa sürede üretici konumuna taşımıştı…” Görüşmecilerden Hakan Ünlü de Hitit’in doğuşunu ve Gökman’ın günümüzde gerçekleştirdiği hedeflerinin geçmişe uzanan hikâyesini farklı bir anı ile anlatır: “Nur Hanım bir gün, yeni teknoloji ile rezervasyon özelliğini içeren bir yolcu hizmetler sistemini yazıp yazamayacağımızı sordu. Bunu yapmayı daha o zaman kafasına koymuştu. Bunun olabileceğini konuştuk ama THY içinde pek çok değişim oldu ve bu fikrini hayata geçirmek için yeterli desteği bulamadı.



    THY daha sonra bu sistemi British Airways’den aldı. Bizler ayrılıp 1990’ların ortasında Hitit’i kurduk.” Ünlü’nün bahsettiği söz konusu alım da THY yayınlarında bir iyileştirme örneği olarak yer alır (THY, 2008, s.210): “British Airways’den alınan Rezervasyon, Otomatik Biletleme ve Check-in sistemlerini içeren paket, 1 nisan 1995’te yürürlüğe girdi. Böylece, yolcunun dünya standartlarında bir hizmetle ağırlanması sağlanıyor, rezervasyondan check-in sürecine kadar her aşlamada zaman kaybı önleniyor ve risk oranı minimuma indirilmiş oluyordu.” Ancak Gökman, yönetim kadrosunun değişmesi ve bilişim teknolojisine ilişkin alınan farklı kararların etkisi ile 1994 yılında, THY Eğitim Başkanlığı’nda görev almak üzere Bilişim Teknolojisi biriminden ayrılır. İki yıl sonra ise asıl hedefini gerçekleştirmek üzere THY’den ayrılarak, 1994 yılında Dilek Ovacık ile birlikte temeli atılan, Türkiye’de ilk ve dünyada sayılı havacılık teknoloji şirketlerinden biri olan Hitit’i kurar. O dönem, Türkiye’nin teknoloji alanında yaratıcı olabileceğinin ve geliştirilen çözümlerin ihraç edilebileceğinin gösterilmesi; gerçekleştirilen işin de yüzde yüz yerli sermaye ile yapıldığının vurgulanması için bu topraklara ait bir isim ve simge aranır. Sonunda da Anadolu’da kurulan ilk medeniyetlerden olan “Hitit” ismi, işletmeye verilir ve logo olarak da Hitit Güneşi sembolü kullanılır ve oluşturduğu güzel bir ekip ile günümüze kadar faaliyetlerini sürdürür. Kuruluş zamanında Hitit, Hitit Bilgisayar Hizmetleri A.Ş. ve Hitit Bilgisayar Hizmetleri Dış Ticaret Ltd. Şti. olmak üzere iki işletmeden oluşmaktadır. TÜRKİYE’NİN İLK HAVACILIK VE SEYAHAT BİLİŞİM TEKNOLOJİ İŞLETMESİ:




    HİTİT Çalışma kapsamında görüşülen Hakan Ünlü, Hitit’in “hiç bir öz kaynağı olmadan kurulduğunu ve yapılan tüm yatırımın bir bilgisayar ve bir faks makinasından ibaret olduğunu, günümüze değin, finansal destek almadan gediğini” belirtir (Ünlü, 2019). Nur Gökman da kuruluş yıllarını aşağıdaki cümleler ile aktarır: “Çalışmaları, Dilek (Ovacık) Hanım başlattı. THY’nin sattığı bir uygulamanın kurulumu için danışmanlık yapıyorduk. Danışmanlık yapan bir şirket iken kendi yazılım çözümlerimizi geliştirmeye başladık. 1996’da Hitit adı altında ilk ürünümüz sadakat (loyalty) oldu ama referans noktamız olmadığı için hiçbir yere giremedik, bizi tanımalarına rağmen… Örneğin, 1998 yılında Etiyopya’ya gitmiştik. “Referansı olmayan bir şirketten program almayız” dediler.” Günümüzde ülkemizde her sektörün yaygın olarak kullandığı sadakat programlarının önemini o dönemlerde fark eden Gökman ve ekibi, sadakat programını bankacılık sektörüne de tanıtır, hastanelere özel hasta kayıtlarına yönelik çalışmalar da yapar ancak bekledikleri çıkışı o dönem yakalayamazlar. Sonraki yıllarda ise Hitit, geliştirdiği sadakat programını, THY’ye satma imkânı bulur.


    THY, 1998 yılında katıldığı Qualiflyer ittifakından 2000 yılında ayrılmış ve bu sebeple bir sık uçan yolcu programına ihtiyaç duymuştur. Hitit de geliştirdiği yazılım çözümünü THY’deki ilgililere sunar. Döneme ilişkin anılarını Gökman, şöyle dillendirir: “2000 yılında THY’nin bu konuda bir arayış içerisine girdiğini duyduk. Swissair’in programını kullanıyordu, ittifak çerçevesinde… THY’ye bu programı tanıttık, THY’de yönetim değişiklikleri olmuştu. Genel Müdürü Yusuf Bolayırlı, Genel Müdür Yardımcısı, sonradan Pegasus Havayolları’nın da büyüme sürecinde Genel Müdürlüğünü yapmış olan Sertaç Haybat ve IT Direktörü Aycan Serez... Bizim geçmişte yaptıklarımızı çok iyi bilen insanlardı ve programımızı o zaman Amerika’dan alacakları programla karşılaştırdılar ve bizimle yürüyebileceklerine karar verdiler.” Söz konusu bu gelişme, Hitit için farklı havayolları tarafından talep edilen ‘referans havayolu gerekliliğini’ karşılamak anlamına gelir ve Hitit için 2000’li yıllar büyüme yılları olur. 2000 yılında Hitit’in ortaklarının sayısı da ikiden dörde yükselir, ortaklar arasına, Hitit’in büyümesinde rol oynayan Hakan Ünlü ve Özkan Dülger de katılır. Gökman böylece sadakat programını satma ve asıl hedefi olan havayolu işletmelerinin ihtiyaç duyduğu tüm uygulamaları bir bütün halinde sunma hedefine yavaş yavaş yaklaşmış olur. THY’den sonra İzlanda Havayolları da Hitit’in sadakat yazılım çözümünü satın alır (2003). Aynı zamanda, temel havayolu yazılımlarının da geliştirilmesine başlanır.


    Örneğin, 2003 yılında MNG Havayolları ile Rezervasyon ve Biletleme konusunda bir anlaşma yapılır ancak proje, havayolunun gerekli izinleri alamaması sebebi ile hayata geçemez ve arkasından 2005 yılında Pegasus Havayolları hizmet alım sürecine katılır. O dönem, Pegasus Havayollarında Genel Müdür olan Sertaç Haybat’ın yenilikçi yaklaşımı ve THY çalışma döneminden Hitit’e olan güveni sayesinde küresel işletmeler ile rekabet etme fırsatı, Hitit’e verilir. Bu dönemlerde başlayan söz konusu işbirliğinin, daha sonra yolların birleştirilmesini de sağlayacaktır. Hitit’in müşteri ağı, olumlu gelişmeler ile birlikte zamanla genişler, Ürdün, Etiyopya, Yemen, Etihad, Kuveyt, Virgine Blue, Sun Express bunların sadece birer örneğidir (Cumhuriyet Gazetesi, 2006, s.13). Zamanla büyüyen Hitit 2013 yılında Türkiye’deki havacılık bilişim sektörü açısından da önemli bir karar alır ve bünyesindeki Hitit Bilgisayar Hizmetleri Dış Ticaret Ltd. Şti. işletmesini dünyaca ünlü bilişim teknolojisi sağlayıcısı Amadeus’a satar. Alınan bu önemli kararı,



    Gökman şöyle anlatır: “2013’te Hitit Dış Ticaret Hizmetleri’ni, Amadeus’a sattık. 2013 yılında dünyada en çok tercih edilen ve 5 yıldızlı havayolları dâhil 35 müşteriye çıkmıştı. 180 kişilik ekibimizden 90 kişiyi Amadeus’a devrettik. Amadeus Türkiye’deki birimini açtı böylece… Biz, tek başına sadakat çözümünü satmaktan çekildik. Bunu Amadeus’a verdik fakat satarken biz dedik ki lisans haklarını saklı tutalım. Source kodlarını koruyalım ve rezervasyon, biletleme çözümlerimizle entegre olarak geliştirmeye devam edelim.” Havacılık bilişim teknolojisi alanında sayılı işletmelerden biri olan Amadeus’un Hitit’i satın alması, Hitit’in esasen bu alandaki bilinirliliğini artırır ve sadece yolcu sadakat programını değil aynı zamanda temel havacılık yazılımları yapan ve bunları hizmet olarak sunabilen bir teknoloji firması olma yolunda güç kazandırır.


    Günümüzde Hitit, beş kıtada, elli uluslararası işletmeye hizmet sunarak, 65 milyondan fazla yolcunun seyahat sürecinin pek çok farklı noktasına temas eder ve seyahat deneyiminin olumlu yönde etkileyecek pek çok ürün ve hizmetlerini, Crane markası ile sunar. Nur Gökman Crane markasını, Hitit’in bir diğer ortağı Özkan Dülger ile turna kuşundan esinlenerek yarattığını anlatır. Hitit’in sunduğu hizmet paketlerinden ilki, Yolcu Hizmetleri Sistemi hizmet paketidir ve bu kapsamında Rezervasyon ve Yolcu Hizmetleri (crane.PAX), Rezervasyon Arama Motoru (crane.IBE), Charter Yönetimi (crane.ALM), Kalkış Kontrol Sistemi (crane.DCS), Yük ve Denge Hesaplama Hizmeti (crane.WB), Yolcu Sadakat Hizmeti (crane.LL), Müşteri Destek Hizmeti (crane.CCL), İletişim Yönetimi (crane.CM), Mobil Uygulaması (crane.MA), Bagaj Eşleştirme Hizmeti (crane.BRI); ikinci hizmet paketi- Ticaret Hizmeti kapsamında Havayolu Seyahat Ticareti hizmeti; üçüncü hizmet paketi Operasyon Planlama Hizmeti kapsamında Tarife Planlama (crane.SP), Operasyon Kontrol hizmeti (crane.OCC), Ekip Planlama Hizmeti (crane.CREW); dördüncü hizmet paketi Muhasebe kapsamında Gelir Muhasebesi (crane.RA), Maliyet Muhasebesi, İşletme Performans Hizmeti (crane.BPI); Seyahat Çözümleri isimli beşinci hizmet paketi kapsamında Çevrimiçi Seyahat Acente Hizmeti (crane.OTA) ile Agenta Portalı Hizmeti (Crane Agent Portal Plus ve Crane APP) ve son olarak da Kargo Çözümleri (Rezervasyon ve Kargo Servisleri, Cargo.CGO ve Yerel Kargo Servisleri, Cargo.DOM) hizmetleri sunulur.


    Söz konusu çözüm ve hizmet ağı ile seyahat sürecinde rol oynayan sistemlerin bütünleşmesi, yolcuların memnuniyetinin artırılması ve hizmet sunulan işletmelere, süreçlerin verimliliğini doğrudan analiz edilebilme imkânı sağlanır. Genişletilen hizmet ağı ile birlikte büyüyen Hitit Bilgisayar Hizmetleri A.Ş. önemli bir karara daha imza atarak, hizmet sunduğu Pegasus Hava Taşımacığı A.Ş.’ye 2015 yılında payının %40’nı satar, daha sonra bu oran, %50’ye çıkarılır (2016) (Pegasus Havayolları Faaliyet Raporu, 2017). EKİP ARKADAŞLARININ ANLATIMINDA NUR GÖKMAN Gökman’ı otuz yıldır tanıyan, Hitit’in günümüzde ortaklarından Hakan Ünlü, Gökman’ı aşağıdaki cümleler ile anlatır: “Nur Hanım’ın en önemli özelliği cesur vizyonu… Onun başarı ile altından kalktığı pek çok iş, başkalarının “yapılamaz”, “biz yapamayız”, “bizim ülkede bu yapılamaz” korkusu ile kenara koyduğu işlerdir. Nur Hanım her zaman bunların yapılabileceğini düşünür, asla “yapılamaz” kolaycılığına kaçmaz ve en sonunda hedefine ulaşır.” Ünlü’nün düşüncesi, çalışma kapsamında görüşülen diğer ekip arkadaşları tarafından da paylaşılır. Örneğin, Hitit’in Türkiye dışında pek çok ülkede büyümesinde büyük rol oynayan Hitit Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Nevra Karaağaç, Nur Gökman’a ilişkin düşüncelerini aşağıdaki şekilde aktarır: “Çevik, enerjik, lider... Vizyon ve anlayış ikisi bir arada...


    Bir sonraki adımı değil on sonraki adımı görüp, bunu tahmin edip, hareket edebilen biri...” Havacılık bilişim teknolojisinin geleceğini çok önceden gören Gökman, bu alandaki eğitime de çok önem verir ve bir kadın girişimci olarak teknoloji alanında kadınların sayısının artması için çaba gösterir. Örneğin, Yıldız Teknik Üniversitesinde bir araştırma merkezi kurar ve kadınlara çalışma imkânı sunar. Görüşmecilerden Karaaağaç, kadın çalışanlarına yönelik yaklaşımı şöyle aktarır: “Kadını ve erkeği ayırt etmeyen birisi… Kadınlara erkekler ile eşit şartların verilmesi halinde onların da yükseleceğine inanır. Şirketteki cinsiyet dağılımımız %40 - %60 oranında, üst kademe yöneticilere baktığımızda ise tablonun %67-%33 şeklinde kadınlar lehine değiştiğini görüyoruz… Hem havacılık hem de mühendislik, Türkiye’de ve dünyada erkek egemen sektörle ama buna rağmen şirket genelindeki bu oranlarla, sektörümüzdeki küresel cinsiyet dağılımının çok ötesinde bir tablo çiziyoruz. Tüm bunlar, kadının yükselmesi açısından fırsat verildiğini gösteriyor. Bunun dışında da çalışma şartları, doğum izni, evlilik izni gibi sosyal haklarda da çok hoşgörülü ve anlayışlı bir liderdir. Özel hayata çok saygı duyar. Hisleri arka planda hep vardır ama amaca doğru hareket eden birisidir. Çok yakın ilişkileri vardır. Havayolları ile de böyledir… Çok mütevazıdır. Yaptığı iş ile fark edilir her zaman…” Günümüzde Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği’nin (IATA), üye olan havayollarını, 2025 yılına kadar %25 kadın çalışanı istihdam etmelerini teşvik etmek için başlattığı “25by2025” girişimini, Gökman esasen yıllar önce gerçekleştirmiştir (IATA Basın Bülteni, 2019). Gökman’ın cinsiyet eşitsizliğine karşı gösterdiği yaklaşımın dışında esasen çalışanlara genel olarak verdiği değeri, çalışma kapsamında görüşülen Hitit Bilgisayar Hizmetleri Ürün Stratejisi Genel Müdür Yardımcısı Semra Kandemir’in anlatımında görmek mümkündür: “Nur Hanım günümüzün modern yönetim anlayışını kendi iç sesini dinleyerek yıllar öncesinden itibaren, yaşamına ve yönetim tarzına katmış biri…


    Günümüzün ‘çeviklik, otonomi, bilişsel esneklik, farklılıkları anlamak ve o farklılıklardan değer yaratmak gibi çok önemli değerlerinin çok öncesinden farkına varmış ve ekibini ona göre oluşturmuş durumda... 250 kişilik ekip ve yarattığı ekosistem ile çok daha fazla kişi ile varılamayacak hedefleri gerçekleştirebiliyor. Her türlü fikre ve aykırı fikre de açık bir yönetici... Demokratik yaklaşımı her seviyede uyguluyor. Aykırı fikirleri de dönüştürerek bunlardan bir değer yaratmayı mümkün kılıyor.” Gökman’ın teknoloji eğitimi alanında verdiği önemi, üniversiteler ile gerçekleştirdiği anlaşmalar ile sürdürdüğü görülür. Özyeğin Üniversitesi ile gerçekleştirdiği eğitim işbirliği ve bu kapsamda Hitit ekibi ile yürütülen ortak dersler bunun bir örneği niteliğindedir (TUYED, 2017). Gökman’ın sahip olduğu bir diğer önemli özelliği olan çalışma tutkusu ise görüşmecilerden Karaağaç tarafından yaşanan bir örnek ile şöyle anlatılır: “Pakistan havayolunun sistem geçişi sırasında 24 saat ayakta geçirmemizi gerektiren bir düzen gerekiyordu. Yolcunun daha az hareket ettiği, biletlemenin daha az yapıldığı bir zamanda bir sistemi kapatıp yeni bir sistemi açacaktık. O noktada, Nur hanım bütün ekip ile beraber bütün geceyi geçirdi ve orada çok kritik kararlar verilmesi gerekiyordu ve kararları veren o oldu.

    Kararlar verdikten sonra o geçiş yapıldı ve çalışanlar, farklı zamanlarda evlerine gönderildi. Gökman ise eve gitmek yerine o akşam uçağa bindi Pakistan’a gitti ve Pakistan’da bu geçişi yapan ekibin yanında oldu… Moral ve destek için…” Gökman, teknolojinin havacılıkla kesiştiği bu başarı hikâyesinden, sosyal bir projeye imza atmayı da ihmal etmez ve kendi hobisi olan masa tenisinden yola çıkarak, çocukları ve sporu odağına alan Uçan Raketler adında bir projeyi hayata geçirir. Söz konusu proje ile şimdiye kadar 173 okula masa tenisi malzemesi temin edilir; ekipman ve profesyonel antrenörlük eğitimi ile şu ana kadar 173 öğretmenin, masa tenisi antrenörü olması sağlanır ve 35.000’e yakın öğrencinin masa tenisi oynamasına olanak sunulur.

    İlklere imza atan Gökman’ın hayata geçirdiği söz konusu proje, Türkiye’de alanında gene bir ilktir ve projenin yakın gelecekte de yurt dışına da genişletilmesi hedeflenir. SON SÖZ Sonuç olarak Nur Gökman, 1970’li yıllarda bilgisayara duyduğu ilgiyi ve fark ettiği havayolu yolcu taşımacılığı alanındaki teknoloji üretimi ihtiyacını, bir girişime dönüştürmeyi başarır. Esasen, Gökman, daha önce ülkemizde kendi kaynakları ile üretilmesi denenmemiş havacılık bilişim çözümlerini sunarak, bir ilk olmayı, alandaki dışa bağımlılığı azaltmayı ve yurt dışında havacılık bilişim sektöründeki baskın rakipleri arasında yer almayı başarır. Türkiye’ye yönelik algının değişmesinde esasen rol oynar ve bütün bu gelişimleri de kurucu ortak Dilek Ovacık ve diğer ekip arkadaşları ile söz konusu alanda var olan cinsiyet eşitsizliğine ve kısıtlı imkânlara rağmen gerçekleştirir. Kurduğu Hitit’e verilen ödüllerin yanısıra Gökman’ın gösterdiği çaba da karşılıksız kalmaz. Şahsına verilen ödüller arasında “En Etkili Kadın CEO” ödülü (2018), “Gamechanger” ödülü (2017), Teknolojinin Kadın Liderleri Ödülleri'nde Jüri Özel Ödülü (2017) bulunur.








    Bu şirkete ortak olmak için araştırma yapmak istedim. Bu hikayeyi okuyunca neden bilmiyorum ama gözlerim doldu ve çok duygulandım. Şirkete ortak olmasam bile bu güzel insanların ayaklarına taş değmesin, yolları bahtları açık olsun.

  3. Sektörün 1 numaralı oyuncusu İspanyol Amadeus. Pandemi öncesi performansı fena sayılmaz.



    Sektörün 2 numaralı oyuncusu Amerikan Sabre. Grafik İspanyol oyuncuya göre olumsuz.



    Sektörü tanımak için paylaşmak istedim, çünkü ben de yeni yeni öğrenmeye çalışıyorum



  4. ABD li Sabre nin hakimiyetini kırmak için bir nevi Avrupa birliği tarafından kurulan Amadeus rakip olan firmaları bünyesine katma özelliği var. Dolayısıyla başarılı bir HİTİT onlar için her zaman potansiyel hedef olur. Satın alamaz ise gelir hisselerini alır gibi bir mantık Hitit e ortak olmaya yeterli bir mantık oluşturur mu acaba bilemedim. Çinli bir oyuncu daha var ama o bir devlet kuruluşu ve Çin dışında etkisi yok.

  5. Havacılık sektörünün bir parçası olan Hitit güncel duruma daha pozitif reaksiyon vermesi gerekir. Tabi ki değerleme olarak ucuz olmayan bir halka arz olduğu da unutulmamalı. Sayın Gökman yıl sonu 20 milyon dolar ciro beklediğini söyledi. Kaliteli kadronun izahnamede belirttikleri hedefleri yerine getireceklerine inanıyorum. Biraz zaman tanımak gerekebilir.

  6. Son günlerde bir hareketlilik var acaba nedir

    M2101K9AG cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

  7. Ne oldu THY ortaklığı

    M2101K9AG cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

  8. Bu şirketin borsada olduğu bile unutuldu ky sıda pörtföyünde bu hisseden olduğunu unutmuş dünya şampiyonuymuş ikinciymiş üçüncüymüş hiç önemi yok oyun sektörüne girse daha iyi olur veya oyun yazan firmalardan birine ortak olsun uçar gider bist te oyun sektöründe olan bir firma yok bu eksikliği kapatmak lazım bence
    Yazdıklarım beni bağladığı gibi al sat tut tavsiyesi de değildir

Sayfa 7/17 İlkİlk ... 56789 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •