Sayfa 259/262 İlkİlk ... 159209249257258259260261 ... SonSon
Arama sonucu : 2094 madde; 2,065 - 2,072 arası.

Konu: Dev'ayna Masalları

  1. Sayın Müzikal Hocam,
    Öncelikle paylaşımınız için teşekkürler ederim. Burada benim gördüğüm iki net şey var:

    1) Yeni halka arz potansiyeli .. Bana göre reel anlamda oluşacak bu yeni çatı yapıya sermaye katkısı sağlayacak, öz kaynakları artıracak ve iştiraklere olası yeni yatırımlar için yeni bir finansman kaynağı oluşturabilecek olan yegane durum budur. Geri kalanı ürüne güzel bir ambalaj oluşturma çabasıdır.

    2) Finansal olmayan alanlara yeni yatırımların biraz daha kolay bir prosedürle yapılabilecek olması kısmı.. Bu kısma da kişisel bir rezerv koyuyorum. Çünkü burada, mesela, Şişecam finansal olmayan herhangi bir alana Şişecam olarak yatırım yapmak istese buna banka mevzuatı açısından engel teşkil edecek bir durum zaten söz konusu değildi. Grubun böyle bir planı varsa pekala bunu Şişecam nezdinde yapabilirdi. Bence bu kısmı, eğer böyle bir planlama varsa, birinci madde kullanarak, yani yeni bir halka arzdan oluşacak finansman kaynağı ile çözülebilecek bir durum, yani gerçekte bankacılık mevzuatıyla ilgili bir durum değil bana göre. Bu tip yatırımlar için, istenseydi, mevcut yapı korunarak da başka finansman kaynakları bulunabilirdi, by the book.

    Sonuçta sinerji vb gibi marketing'i iyi yapılabilir kavramlar haricinde reel olarak bana göre masada olan gerçek katkı yeni halka arza imkan oluşturacak olması. Sabahki sorumda da zaten olası halka arz haricinde başka bir net değişiklik beklentimin olmadığını ima etmiştim.

    Olaya bir ekstra rezerv daha koymak istiyorum ki bu kişisel bir sorgulama olacak.

    Dünyada zaman zaman bazı trendler popüler oluyor ve insanlar ve şirketler bu trendlere kendilerini fazlaca kaptırabiliyorlar. Ve zamanla daha önceki trendlerle komple çelişen başka trendler de ortaya çıkabiliyor iş dünyasında ve aslında hangisinin daha verimli sonuçlar doğuracağının testlerini reel hayatta yapmak oldukça uzun süre alabiliyor.

    Şirket Birleşmeleri vs Şirketlerin Bölünerek/Ayrışarak Kendi Alanlarında Uzmanlaşmaları

    Bu 2 trend birbirleriyle tamamen çelişkili argümanlar üreten ve zaman zaman biri diğerine 'moda kavram' olarak üstün gelen ve hangisi an itibariyle gerçekleşiyorsa onun marketing'inin fazlaca yapıldığı ve gerçekte olabileceklerin olabildiğince abartıldığı oluşumlar. Bunun üzerine çokça tartışma yapılabilir ve hangisinin hangi durumda daha efektif sonuçlar üreteceği pratik uygulamalar sonucu uzun vadede ancak anlaşılabilir trendler. İş dünyası bu tip tartışmaları geçmişte de çokça yaptı. Dün şirketler açısından bir konuda uzmanlaşma ve kaynakların uzmanlaşılan konuda daha efektif kullanılması gibi yaklaşımlar moda trend iken ve bunu baz alarak şirket bölünmeleri yaşanırken, bugün şirket birleşmeleri ve ortak sinerji oluşturma şeklindeki yaklaşımlar moda trend olmaya başlamıştır. Bunlardan hangisinin daha verimli olduğu epeyce tartışma götürür bence.

    Sinerji kavramı gerçek anlamda altı doldurulmadığı sürece bence sadece moda bir söylemdir ve bir pazarlama unsurudur. Altının nasıl doldurulduğu önemli. Uzun vadede sonuçlarına bakıp, eski haliyle ayrıntılı mukayese etmek lazım elbette, erken konuşmak bu konuda yanlış varsayımlar doğurabilir.

    Birleşme ve sinerji oluşturma konularında, kendimizi 'moda kavramlar' trendine fazla kaptırmadan, dünyadaki benzer yapılanmaların uzun vadeli sonuçlarına iyi bakarak yorumlar yapılmalı diye düşünüyorum.

    Ben biraz gıcığım galiba.

    Saygılar, hürmetler.
    Son düzenleme : deva-i dert; 25-04-2024 saat: 04:15.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  2. Estağfurullah hocam gıcıklık ne demek, sorgulayıcı diyelim ki, bence de doğrusu bu. Eğrisi doğrusu ancak böyle ortaya çıkar.

    Birinci madde benim ilgi odağımda. Açıkçası orada neler olacak heyecanla bekliyorum. Önceden kestirmesi kolay değil ama pozitifim bu bağlamda.

    İkinci madde için şu analizimi paylaşabilirim. Şişe'de yapılan birleşmenin şirkete pozitif yansıdığını düşünüyorum. Fiyat performansını yeterli görmemekle birlikte, yatırım kararlarına muazzam bir etkisi oldu. Şişe artık dev adımlarla ilerliyor. Zaman içinde bilançoya katkısını gördüğümüzde şaşıracağız diye düşünüyorum. 3 yıl kadar sonrasından bahsediyorum.

    Bu birleşmede elde edilen tecrübe ile iş grubunun holdingleşme sürecinde daha başarılı bir sonuç ortaya koyacağını da düşünüyorum. Memnun kalmasalar zaten böyle bir karar almazlardı. Yöneticilerinin kalifikasyonundan ben memnunum açıkçası. Başarılı buluyor ve takdir ediyorum. Böylesine dev bir yapıyı yönetmek, hele ki ülkemizde, hiç de kolay değil.

    Başarılı olacağını düşündüğüm dev bir halka arzın bizi beklediğini söyleyerek cümlelerimi sonlandırayım.

    Sevgiler, saygılar.

  3.  Alıntı Originally Posted by müzikal Yazıyı Oku
    Estağfurullah hocam gıcıklık ne demek, sorgulayıcı diyelim ki, bence de doğrusu bu. Eğrisi doğrusu ancak böyle ortaya çıkar.

    Birinci madde benim ilgi odağımda. Açıkçası orada neler olacak heyecanla bekliyorum. Önceden kestirmesi kolay değil ama pozitifim bu bağlamda.

    İkinci madde için şu analizimi paylaşabilirim. Şişe'de yapılan birleşmenin şirkete pozitif yansıdığını düşünüyorum. Fiyat performansını yeterli görmemekle birlikte, yatırım kararlarına muazzam bir etkisi oldu. Şişe artık dev adımlarla ilerliyor. Zaman içinde bilançoya katkısını gördüğümüzde şaşıracağız diye düşünüyorum. 3 yıl kadar sonrasından bahsediyorum.

    Bu birleşmede elde edilen tecrübe ile iş grubunun holdingleşme sürecinde daha başarılı bir sonuç ortaya koyacağını da düşünüyorum. Memnun kalmasalar zaten böyle bir karar almazlardı. Yöneticilerinin kalifikasyonundan ben memnunum açıkçası. Başarılı buluyor ve takdir ediyorum. Böylesine dev bir yapıyı yönetmek, hele ki ülkemizde, hiç de kolay değil.

    Başarılı olacağını düşündüğüm dev bir halka arzın bizi beklediğini söyleyerek cümlelerimi sonlandırayım.

    Sevgiler, saygılar.
    Birleşme sürecinde, o dönemde yaptığım işler gereği, Şişecam'da hem üretim, hem pazarlama, hem de insan kaynakları ve iş akışını ilgilendiren departmanlarından üst ve orta düzey yönetici bazında çokça kişiyle temasım olmuştu. Dünkü yazımda birleşme sürecinde iç yapının özellikle re-organizasyon konusunda ciddi rahatsızlıklar yaşadığı ve bu birleşmenin fazladan bir iş yükü oluşturmak haricinde herhangi ekstra bir katkı oluşturmayacağı şeklinde bir izlenim edinmiştim, bu temaslar sonucunda. Ancak bu bilgiyi şu anda paylaşmış olmanın gereksiz olabileceğini düşünüp yazıdan çıkardım, çünkü böyle büyük yapılanmalar ve geçişler genelde rahatsız edicidir ve sonrasında süreçten rahatsız olan insanlar belki fikirlerini değiştirmiş ve sonrasında yeni yapılanmadan hoşnut kalmış bile olabilirler. Uzunca bir süredir de, piyasaya yansıtılanlar haricinde, birleşme sonrasındaki gelişmeleri, yapının efektif ve verimli çalışıp çalışmadığını re-test etme şansım olmadı. Her ne kadar bir çok konuda yönetici kısmının çok fazla defansif davrandığını düşünsem de, yatırım anlamında Şişecam'daki planlamanın ve büyümenin ve küresel bir oyuncu olmanın ortalama üstü bir gelişme olduğuna inanıyorum, ve bu ülkenin bir evladı olarak bundan iftihar ediyorum. Küresel yavaşlamanın Şişecam'a da etki ettiği bir vakıa ve bundan dolayı bu saklı kalmış değerin şirketin son 3-5 finansal tablosuna pratik olarak maalesef yansıtılamadığını görüyorum. Ancak tüm bu atılımların birleşme sonucu ortaya çıkan bir gelişme olup olmadığına çok da emin değilim, zira birleşme öncesinde de Şişecam ana çatısı altında bu tip atılımlar yapılıyordu. 'En iyisini yine içerdekiler bilir' genellemesi yapmanın kolaya kaçmak olabileceğini düşünüyorum, çünkü bazen yöneticiler bazı konularda miyoplaşabiliyor ve dışardan bir gözlük desteği daha objektif değerlendirmeler üretebiliyor.

    Oluşturulacak yeni çatı yapının memlekete faydalar getirmesini ve beraberinde yeni ve daha büyük küresel atılımlar yapılarak ülke için hem istihdam ve hem de iyi bir döviz kaynağı oluşturmasını can-ı gönülden temenni ederek sözlerimi burada noktalayayım.

    Saygılar, hürmetler.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  4. Biraz önce bazı şirket yöneticilerinin bazı konularda ya da bazı zamanlarda miyoplaşabileceğini belirtmiştim. Aynı şey yatırımcılar ve hatta trader'lar için de geçerli.. Bunu zaman zaman kişisel olarak tecrübe ediyorum. Belli dönemlerde miyoplaştığım, akışı çözemediğim ya da doğru okuyamadığım, bazen gereksiz şekilde atıl kaldığım ve akıl tutulması yaşadığım dönemler oluyor. Bir çok kişide de bu durumun söz konusu olduğundan eminim. Hatta biraz daha ileri gideyim, dünyanın en iyi yatırımcılarında ve trader'larında da benzer çokça durum yaşanmıştır, buna işin guruları da dahil. 'Piyasa her zaman haklıdır.' basitliğine kaçmak istemiyorum, çünkü ortada kollektif bir akıl olduğuna inanmıyorum, ama aynı zamanda fiyatları belirleyenin de bu çok da kollektif olmayan piyasa aklının olduğunu da reddedemiyorum. 'Fiyatla işimiz olmaz'cılık işin en kolay ve en yanıltıcı tarafıdır.. En nihayetinde fiyattır cebini dolduran, sana hayalini kurduğun bileşik getirilerin reel sağlayıcısıdır fiyat.. Kendince yaptığın değerlemenin karşısında bulduğun 'eder'i yıllarca bu piyasa aklı görmeyebilir ve fiyatlamayabilir, sana da sadece 'her şey bir gün ederini bulur' cümlesindeki pembe hayalin tortuları kalır. Evet bunun altını bir kez daha çiziyorum, senin hesapladığın 'eder' ile piyasa aklı bir türlü uzlaşmayabilir, bu durumda piyasayı görme bozukluğu ile suçlasan ne olur suçlamasan ne olur? 'Dağ dağa küsmüş, dağın haberi olmamış.' kabilinden piyasayı suçlayıp kendi kendini teselli edersin. Belki o 'güzel' gerçekten 'güzel' değilmiş, belki de Leyla'yı Mecnun'un gözleriyle seyreder gibi seyretmişiz seçtiğimiz varlıkları, yaptığımız hesapları.. Kim bilir..? Sonuçta ortada ters giden bir durum var ise sorgulanmayı hak eden bir durum söz konusudur. Acaba miyoplaştık mı? Acaba Leyla gerçekten güzel değil mi? Acaba benim matematiğimde, benim formülasyonumda bir aykırılık mı var?

    Vesaire, vesaire..
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  5.  Alıntı Originally Posted by deva-i dert Yazıyı Oku
    Biraz önce bazı şirket yöneticilerinin bazı konularda ya da bazı zamanlarda miyoplaşabileceğini belirtmiştim. Aynı şey yatırımcılar ve hatta trader'lar için de geçerli.. Bunu zaman zaman kişisel olarak tecrübe ediyorum. Belli dönemlerde miyoplaştığım, akışı çözemediğim ya da doğru yorumlayamadığım, bazen gereksiz atıl kaldığım, akıl tutulması yaşadığım dönemler oluyor. Bir çok kişide de bu durum söz konusudur eminim. Hatta biraz daha ileri gideyim dünyanın en iyi yatırımcılarında ve trader'larında da benzer çokça durum yaşanmıştır, buna işin guruları da dahil. 'Piyasa her zaman haklıdır.' basitliğine kaçmak istemiyorum, çünkü ortada kollektif bir akıl olduğuna inanmıyorum, ama aynı zamanda fiyatları belirleyenin de bu çok da kollektif olmayan piyasa aklının olduğunu da reddedemiyorum. 'Fiyatla işimiz olmaz'cılık işin en kolay tarafıdır, en yanıltıcı tarafıdır.. En nihayetinde fiyattır cebini dolduran, sana hayalini kurduğun bileşik getirilerin reel sağlayıcısıdır fiyat.. Kendince yaptığın değerlemenin karşısında bulduğun 'eder'i yıllarca bu piyasa aklı görmeyebilir ve fiyatlamayabilir, sana da sadece 'her şey bir gün ederini bulur' cümlesindeki pembe hayalin tortuları kalır. Evet bunun altını bir kez daha çiziyorum, senin hesapladığın 'eder' ile piyasa aklı bir türlü uzlaşmayabilir, bu durumda piyasayı görme bozukluğu ile suçlasan ne olur suçlamasan ne olur? 'Dağ dağa küsmüş, dağın haberi olmamış.' kabilinden piyasayı suçlayıp kendi kendini teselli edersin. Oturup da 'belki o güzel gerçekten güzel değilmiş', belki de Leyla'yı Mecnun'un gözleriyle seyreder gibi seyretmişiz seçtiğimiz varlıkları, yaptığımız hesapları.. Kim bilir.. Sonuçta ortada ters giden bir durum var ise sorgulanmayı hak eden bir durum söz konusudur. Acaba miyoplaştık mı? Acaba Leyla gerçekten güzel değil mi? Acaba benim matematiğimde, benim formülasyonumda bir aykırılık mı var?

    Vesaire, vesaire..
    Elbette, nihayetinde insanız. Manuel yaptığımız her işte, aldığımız her kararda hatalarımız olacak, oluyor da. Belirtmiş olduğunuz durumlar yahut sebeplerle beraber tahlil edemediğimiz o anki psikolojik etmenler de olaya müdahil oluyor kimi zaman.

    Piyasa her zaman haklıdır çok klişe bir cümle olmakla beraber, tümün aynı zaman diliminde hareketiyle vites büyütüp küçültebilen bir mekanizma. Bu durum da bu klişe cümleyi doğruluyor bana göre. Belki haklıdır yerine belirleyici olandır diyebiliriz. Sonuçta oradan bir fiyat öyle ya da böyle çıkıyor ortaya. Fiyatı beğenip beğenmeme durumumuza göre de aksiyon alıyoruz. Aslında piyasa biziz.

    Bazı tahtalarda ısrarlı alım veya satımlar o gün veya dönem için fiyatı olmaması gereken yere savurabiliyor, ama o dönem bitince normalleşme hemen akabinde geliyor. Bunu haddinden fazla yaşadım ve yaşattım. Bazen de şu oluyor; profesyonellerin büyük kısmı aynı hatayı sürü psikolojisi etkisiyle yapabiliyor. Nadiren olsa da bu durum da gerçekleşiyor.

    Bana göre doğru yapılan analiz, tahmin edilen fiyata mutlaka yaklaşır, ama erken ama geç. Yıllar evvel doğru analizlere ulaşmak hiç kolay değildi, şimdi ise eskisinden daha kolay. Bu durumda da pek çok yatırımcı doğru analizi kolayca yakalayıp pozisyon açıyor, hedefe varmak sanki artık daha kolay gibi geliyor bana. Yatırımcı sayısı ve yatırım tutarı arttıkça hedeflere daha kolay ulaşılıyor. Elbette kirli bilgiyi doğru ayıklamak şartıyla bütün bunlar olabilir.

    Çok mu karışık anlattım..

  6.  Alıntı Originally Posted by müzikal Yazıyı Oku
    Elbette, nihayetinde insanız. Manuel yaptığımız her işte, aldığımız her kararda hatalarımız olacak, oluyor da. Belirtmiş olduğunuz durumlar yahut sebeplerle beraber tahlil edemediğimiz o anki psikolojik etmenler de olaya müdahil oluyor kimi zaman.

    Piyasa her zaman haklıdır çok klişe bir cümle olmakla beraber, tümün aynı zaman diliminde hareketiyle vites büyütüp küçültebilen bir mekanizma. Bu durum da bu klişe cümleyi doğruluyor bana göre. Belki haklıdır yerine belirleyici olandır diyebiliriz. Sonuçta oradan bir fiyat öyle ya da böyle çıkıyor ortaya. Fiyatı beğenip beğenmeme durumumuza göre de aksiyon alıyoruz. Aslında piyasa biziz.

    Bazı tahtalarda ısrarlı alım veya satımlar o gün veya dönem için fiyatı olmaması gereken yere savurabiliyor, ama o dönem bitince normalleşme hemen akabinde geliyor. Bunu haddinden fazla yaşadım ve yaşattım. Bazen de şu oluyor; profesyonellerin büyük kısmı aynı hatayı sürü psikolojisi etkisiyle yapabiliyor. Nadiren olsa da bu durum da gerçekleşiyor.

    Bana göre doğru yapılan analiz, tahmin edilen fiyata mutlaka yaklaşır, ama erken ama geç. Yıllar evvel doğru analizlere ulaşmak hiç kolay değildi, şimdi ise eskisinden daha kolay. Bu durumda da pek çok yatırımcı doğru analizi kolayca yakalayıp pozisyon açıyor, hedefe varmak sanki artık daha kolay gibi geliyor bana. Yatırımcı sayısı ve yatırım tutarı arttıkça hedeflere daha kolay ulaşılıyor. Elbette kirli bilgiyi doğru ayıklamak şartıyla bütün bunlar olabilir.

    Çok mu karışık anlattım..
    Yok hocam, bayağı açık, sarih ve net olmuş.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  7. Bir de bir çok kişi, muhtemelen bu gruba zaman zaman ben de dahil oluyorum, yapılan analizin yanlış olabileceğinden ziyade piyasanın körlüğünden şikayet edebiliyor.. Niye hiç yanlış tercih, yanlış hesap, yanlış yorum yapmış olabileceğimizi düşünmeyip de, hep piyasanın yanlış fiyatladığına ve eninde sonunda bizim hesapladığımız 'eder'e geleceğine inanmak istiyoruz????
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  8. Şimdi TAVHL finansallarına bakıyorum. Pozisyonda olan ve epeyce de temelci olan bazı arkadaşların abartılı şekilde Gelir Tablosunu çok iyi bulduğunu görüyorum. Ben ortada çok iyi bir Gelir Tablosu görmüyorum, geçen yıla görece iyi bir Gelir Tablosu görüyorum. Benim için çok iyi Gelir Tablosunun kriteri hem geçen yılın aynı çeyreğini hem bir önceki çeyreği hem Satışlar, hem Faaliyet Kârı hem de Net Kâr bazında ezip geçmesidir. Şimdi diyecekler ki 'mevsimsel etki nedeniyle havacılık için bu çeyrek şöyledir, o çeyrek böyledir' filan.. Ee doğru, bunu sanki biz bilmiyoruz. Ama sen de şunu bil ki, mevsimsel etki olarak bazı Gelir Tabloları kötü gelir, kötü!.. Bunu suçlamak için söylemiyorum elbet.. İyiye iyi, kötüye kötü, çok iyiye çok iyi, çok kötüye çok kötü demek bu kadar zor olmamalı. İstediğimiz mevsimsellik, dönemsellik, döngüsellik durumu olursa olsun, istediğimiz mazeretle muhatap olursak olalım resim neyse odur benim gözümde.. Elbette severiz Leyla'yı biz de, bir Mecnun olarak..
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

Sayfa 259/262 İlkİlk ... 159209249257258259260261 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •