Sayfa 36/163 İlkİlk ... 2634353637384686136 ... SonSon
Arama sonucu : 1302 madde; 281 - 288 arası.

Konu: GARAN - Garanti Bankası

  1. Msci baskısından da kurtulursa , fk nin çalışması gerekir. En azından defter değerine gelir diye düşünüyorum. Şimdiye kadar sürekli düşen yabancı payı baskısında idi. Artık yeni bir donem başlamalı. 4 banka içinde halka açık kısım değeri en düşük duruma geldi.
    Satan sattı kalan kemik hisse için iyi bir fiyat verilmelidir.

  2. Yabancı piyasalar iyi zamanda olsa idi o zaman yorumum daha anlamlı olacağını ispatlamış olurdum

  3. Kuşlu sitede msci den çıkarılmış diye bilgi okudum.

  4.  Alıntı Originally Posted by Mk6passat Yazıyı Oku
    Garanin bbva daki büyüklüğü bilinmeden yukarıdaki yorum açıkta kalır. Önemli bir yer teşkil ediyorsa yukardaki yorumu cidden onemserim.
    Garanti Bankası'nın 2022 yılı ilk çeyrek karı 8.209.673.000 TL bu kar rakamının 31 Mart 2022 tarihli MB Euro alış kurundan karşılığı ( 8.209.673.000 TL / 16.2855 TL= ) 504.109.361 Eurodur.

    Şimdi bir de BBVA'nın 2022 yılı ilk çeyrek konsolide net dönem karına (Net Attributable Profit = kısaca NAP ) bakalım;

    ilgili Link: https://accionistaseinversores.bbva....oup/index.html

    BBVA'nın 2022 yılı ilk çeyrek konsolide net dönem karın (Net Attributable Profit) 1.651.000.000 Euro'dur ve bu kar rakamının içerisinde Garanti Bankasının karının BBVA'nın hissesine isabet eden % 49,85'lik kısmı da (504.109.361*% 49,85=) 251.298.516 Euro'da dahildir. Şu son hisse geri alımı öncesi Garanti Bankasının BBVA'ın konsolide dönem net karına katkısı % 15,22 oranındadır. Ama eğer BBVA, Garanti Bankası'nın hisselerinin tamamını ilk çeyrek sonuçları açıklanmadan önce almış olsaydı Garanti Bankasının BBVA'nın toplam net dönem karı içerisindeki oranı % 30,44 olacaktı ki bu çok ciddi bir orandır. (hesap hatası yapmışsam lütfen beni düzeltiniz.)

    İlgili link: https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/1014758 (BBVA'nın Pay Geri Alım İzahnamesinin 3. sayfasında BBVA'nın Garanti Bankasının mali verilerini tam konsolidasyona tabi tuttuğu açıklanmaktadır )

    Yani, velev ki kottan çıkma gibi bir niyet yoktur, BBVA'nın Garanti Bankasının düşük oranlı F/K ve yüksek oranlı karından etkilendiği ve bu kardan daha yüksek oranda pay almak için hisse oranını artırdığı anlaşılmaktadır.

    Nitekim daha 2021 yılının 11. ayında (yani henüz süper banka karları açıklanmadan önceki bir tarihte ) BBVA'nın niçin Garanti Bankası hisselerini aldığını açıkladığı raporda şu ifade kullanılmıştır.

    İlgili Link: https://www.bbva.com/wp-content/uplo...tation_ENG.pdf

    8. Sayfaya bakacaksınız.

    "Turkey's NAP contribution to BBVA increases from 14% to up to 25% with no impact on consolidated RWAs"

    Tercümesi: Türkiye'nin (Garanti Bankası kastedilmektedir) BBVA'nın net dönem karına katkısı, üstelikte konsolide riskli varlıklar üzerinde her hangi bir etki yaratmadan, % 14'den % 25'e çıkmıştır

    RWA =Risk-weighted assets

    Yatırım tavsiyesi değildir.
    Son düzenleme : Burutay; 20-05-2022 saat: 00:08.

  5. Sn burutay çok teşekkürler.. Çok faydalı açıklama oldu.

  6.  Alıntı Originally Posted by thinktt Yazıyı Oku
    Garanti'nin %50 nin ustune cikma isteginin ana nedeni Garanti'nin sonuclarini kendi bilancosunda konsolide etmek istegi. Azinliktaki iken piyasa degerinden degerleniyordu. %51 fazlasi istirak oldugundan bilancosna defter degerinden yansitabilme sansi oluyor. Bu teklif yapildiginda islem defterdegerinin %40 altinda islem goruyordu.

    Muhtemelen TL deki yuksek oranli deger kaybi BBVA icin maliyet dusrme olarakda goruldu. Ancak bu niyet aciklandiginda BBVA hisseleri ilk olarak olumsuz tepki ile karsilasti. Yatirimcilara linkteki sunumla neden bu isi yapmak istediklerini anlattilar

    https://www.bbva.com/wp-content/uplo...tation_ENG.pdf

    Ote yandan geri kalanin hepsi icin cagri yapiyorum demesi bir illuzyon. Cunkun%50 yi gectigi anda butun herkese cagri yapma yukumlulugu doguyor. Bir onceki seferde 49.95 ini almalarinin sebebi cagri yapma zorunlulugundan kacinmakti. SPK duzenlemelerine gore

    "Daha önceki Tebliğ'de çağrıda bulunma yükümlülüğünü doğuran, Şirket sermayesinin ve oy haklarının %25'ine sahip olunmasına ilişkin eşik, yeni Tebliğ ile %50'ye yükseltilmiştir. Yönetim hâkimiyetini sağlayan imtiyazlı payların bulunmadığı halka açık bir anonim ortaklıkta, şirket sermayesinin ve oy haklarının %50'si iktisap edilmediği sürece çağrı yükümlülüğü doğmayacaktır. Bu düzenleme ile halka açık şirketlere büyük miktarda sermaye girişi sağlayacak şekilde yüksek oranda, fakat %50'den az oranda ortak olan yatırımcılara çağrıda bulunma yükümlülüğü getirilmemiştir. Bu yeni düzenlemenin, şirketlerin stratejik ortak bulmalarını kolaylaştıracağı düşünülmektedir."

    https://www.spk.gov.tr/Duyuru/Goster/200992/0
    Mesajınızdan alıntıladığım kısım:

    "Garanti'nin %50 nin ustune cikma isteginin ana nedeni Garanti'nin sonuclarini kendi bilancosunda konsolide etmek istegi. Azinliktaki iken piyasa degerinden degerleniyordu. %51 fazlasi istirak oldugundan bilancosna defter degerinden yansitabilme sansi oluyor".

    Bu cümle bazı hatalı tanımlar içeriyor ve o yüzden düzeltilmesi gerekiyor,

    1. Bir şirket diğer şirketin % 10'a kadar hissesine sahipse, sahip olduğu bu hisse senetlerini Döner Değerler arasında veMenkul Kıymetler arasında gösterir, eğer % 10 ile % 50 arasında hisseye sahipse bu kez Duran Varlıklar arasında ve İŞTİRAK olarak ve nihayet % 51-100 arası hisseye sahip ise söz konusu hisseleri Duran Varlıklar arasında ve BAĞLI ORTAKLIK olarak kaydeder. Yani % 51'den fazla hisse İŞTİRAK olarak değil BAĞLI ORTAKLIK olarak tanımlanır.

    2. Bizzat BBVA'nın Türkçe olarak yayınladığı izahnamenin ( İlgili link: https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/1014758) 3. sayfasında BBVA'nın Garanti Bankasının mali verilerini hisse oranı % 49,85 iken yani İŞTİRAK statüsünde iken de (muhtemelen bankanın yönetim kontrolünü ellerinde tuttukları içindir) tam konsolidasyona tabi tuttuklarını açıklanmıştır yani bu hisse alımı konsolidasyon için değil zaten konsolide edilen kardan daha fazla pay almak için yapılmıştır. Hisselerin tamamını almakla sonuçlanabilecek bu pay geri alım çağrısı da bana göre bir illüzyon ya da mevzuat gereği yapılmış bir hamle değil aksine gerçek bir pay artırım arzusunun tezahürü gibi görünmektedir.

    3. Nitekim aynı izahnamenin 3. sayfasında Gönüllü Pay alım Teklifinin Amacı: BBVA'nın Garanti Bankası gibi hızlı büyüyen bir şirketteki Net Gelir akışında sahip olduğu payı mevcut stratejisinin devamlılığına uygun olarak arttırmasıdır. Şeklinde açıklanmıştır.

    Bu arada, enflasyona endeksli tahvil ile ilgili ek açıklama yaparsanız sevinirim çünkü bu konuda benim de bazı düşüncelerim var. Bu mali enstrüman hiç hayata geçmeyebilir veya geçse bile düşünüldüğü kadar komplikasyona sebep olmayabilir.

    Yatırım tavsiyesi değildir.
    Son düzenleme : Burutay; 20-05-2022 saat: 01:31.

  7.  Alıntı Originally Posted by Burutay Yazıyı Oku
    Sayın thinkt;

    Rica etsem, şu enflasyona endeksli tahvilin hangi koşullarda ve ne zaman çıkarılabileceği ve spesifik olarak kimlere satılacağı ve bu mali enstrümanın hangi mekanizma ile bankaların fonlama maliyetini olumsuz yönde etkileyeceği konusunu biraz daha ayrıntılı ve tabii biraz da mantıksal gerekçeleri ile birlikte açıklayabilir misiniz? Bu konuda tevatür bol ama sağlam bilgi bulmak zor. Hazır bu konu üzerinde tefekkür etmiş birisini bulmuşken bir sorayım dedim.
    Enfalsyona endeksli tahviller KKM nin yerine ikame amaçlı çıkarılmak isteniyor. Halihazırdaki ortamda KKM nin dovizdeki artışı garantisi nedeni ile bankalar enflasyonun çok çok altında bir oranla%17-15 gibi fonlama sağlayıp krediler uzerindeki kar marjlarını yüksek tutabiliyor. Enflasyona endeksli tahvil direk vatandaşa satılırsa bu mevduatta azalmaya yol açacağından fonlama maliyetini yukarı çekecektir. Diğer bir ihtimal bankaların enflasyona endeksli mevduat ürünü sunması. Ama burada kendilerini hedge edecek enstruman olarak devletin çıkaracağı enflasyona endeksli tahvil portfoyu olusturmaları gerekiyor.Boyle olunca da KKM deki %15 - %17 ile ucuz fonlama ortadan de facto kalkmış oluyor. Diğer bir zarar ise bankaların yuksek enflasyon ve negatif faiz nedeni ile portfoylerini enflasyona endeksli tahvillerden olusturduğu portföyler üzerinden. Ancak rekabet ve alternatifsizlik nedeni ile bu tahvillerde enflasyon artı faiz yerine enflasyon eksi beş hatta bazilarında biraz daha yüksek eksiden portföylerine aldılar. Şu ana kadar faiz ve enflasyon farkı nedeni ile de çok büyük karlar yazdılar. Pozitif enflasyona endeksli kağıtlar gelince bu ellerindekiler negatif taşıma(carry) durumuna gelmiş olacak. Yatırım portoylerinde olduğundan mark-to-market olmaması nedeni ile kar zarar yansımayacak olsalar da özkaynaklarda düşüşe yol açacak karşılık koymak durumunda olacaklar

    Bu sıkıntılar nedeni ile ürünün çıkması gecikiyor. Ama dövizdeki bu baskı sürerse Haziran sonuna kadar çıkma ihtimali az değil. Bankalar için en kötüsü yüksek faizli süper bono olur. O faizle fonlama maliyetleri yukarı çıkar. Krediler spreadleri negatife döner. İşin aslı bankaların bu kadar kar etmelerini sağlayan KKM de TL değer kaybettikçe durum sürdürülebilir olur

  8.  Alıntı Originally Posted by thinktt Yazıyı Oku
    Enfalsyona endeksli tahviller KKM nin yerine ikame amaçlı çıkarılmak isteniyor. Halihazırdaki ortamda KKM nin dovizdeki artışı garantisi nedeni ile bankalar enflasyonun çok çok altında bir oranla%17-15 gibi fonlama sağlayıp krediler uzerindeki kar marjlarını yüksek tutabiliyor. Enflasyona endeksli tahvil direk vatandaşa satılırsa bu mevduatta azalmaya yol açacağından fonlama maliyetini yukarı çekecektir. Diğer bir ihtimal bankaların enflasyona endeksli mevduat ürünü sunması. Ama burada kendilerini hedge edecek enstruman olarak devletin çıkaracağı enflasyona endeksli tahvil portfoyu olusturmaları gerekiyor.Boyle olunca da KKM deki %15 - %17 ile ucuz fonlama ortadan de facto kalkmış oluyor. Diğer bir zarar ise bankaların yuksek enflasyon ve negatif faiz nedeni ile portfoylerini enflasyona endeksli tahvillerden olusturduğu portföyler üzerinden. Ancak rekabet ve alternatifsizlik nedeni ile bu tahvillerde enflasyon artı faiz yerine enflasyon eksi beş hatta bazilarında biraz daha yüksek eksiden portföylerine aldılar. Şu ana kadar faiz ve enflasyon farkı nedeni ile de çok büyük karlar yazdılar. Pozitif enflasyona endeksli kağıtlar gelince bu ellerindekiler negatif taşıma(carry) durumuna gelmiş olacak. Yatırım portoylerinde olduğundan mark-to-market olmaması nedeni ile kar zarar yansımayacak olsalar da özkaynaklarda düşüşe yol açacak karşılık koymak durumunda olacaklar

    Bu sıkıntılar nedeni ile ürünün çıkması gecikiyor. Ama dövizdeki bu baskı sürerse Haziran sonuna kadar çıkma ihtimali az değil. Bankalar için en kötüsü yüksek faizli süper bono olur. O faizle fonlama maliyetleri yukarı çıkar. Krediler spreadleri negatife döner. İşin aslı bankaların bu kadar kar etmelerini sağlayan KKM de TL değer kaybettikçe durum sürdürülebilir olur
    Üzgünüm ama yine bazı konuları düzeltmem gerekiyor. Evet, bizzat Maliye Bakanı bu yönde bir çalışma yaptıklarını açıkladı ama kuvvetle muhtemel söz konusu mali enstrümanı şu şartlarda çıkaracaklar.

    1. Öncelikle bu mali enstrüman kur korumalı mevduata rakip olmayacaktır. Çünkü amaç halen gerçek kişilerin (belki kurumları da işin içine katacaklardır) döviz mevduat hesaplarında tuttukları yabancı paraları TL'ye çevirmelerini sağlamaktır. Bu nedenle TÜFE'ye endeksli olarak çıkarılması planlanan bu BONO'ları (TAHVİL değil) sadece yasanın çıktığı günden 1 gün evvel, bankada döviz mevduat hesabı bulunan ve bu dövizini bozdurmayı kabul eden gerçek ve /veya tüzel kişilere satın alma hakkı vereceklerdir Çünkü amaç öncelikle gerçek kişilerin döviz mevduat hesaplarını bozdurup TL'ye geçmelerini sağlamak ve bu suretle döviz kurlarını kontrol altına almaktır.

    Dolayısıyla ne borsada hisse senedi alım satımına hasredilen TL para, ne bankalardaki TL mevduatlar (buna kur korumalı mevduat da dahildir) ile TÜFE'ye endeksli bu bonolar satın alınamayacak ve bu alanlardan TÜFE'tye endeksli bonoya bir kayış olmayacaktır. Yani bazılarının dediği gibi bu alanlarda tedavül eden paranın TÜFE'ye endeksli bonoya kayması söz konusu olmayacaktır. Bu mali enstrümanlara kayacak olan para halen döviz mevduat olarak tutulan hesap sahiplerinden dövizlerini bozdurup TL'ye geçenlerin paralarından ibaret kalacak ve bunun faizine bankalar değil devlet katlanacaktır. Dolayısıyla bankaların TL mevduat, KKM ve kredi işlemleri üzerinde (faiz oranları da dahil) çıkarılacak bu menkul kıymetin çok büyük etkisi olmayacaktır. Tabii benim ön gördüğüm şartlarda çıkarılacak olursa

    2.Kaldı ki, bu bonolar TÜFE'ye endeksli olarak çıkarılacaktır. Bu ülkede yaşayan herkes açıklanan TÜFE oranlarının fazlasıyla iskontolu olduğunu ve gerçek enflasyonu yansıtmadığını bilir ve bir olağan üstü durumda her zaman için elinde tuttuğu dövizin kendisini enflasyona karşı çok daha iyi koruyacağını düşünür döviz mevduat hesabını bozdurup TÜFE'ye endeksli bonoyu almaz.

    3. Siz sürekli enflasyona endeksli tahvil diyorsunuz ama bu mali enstrüman muhtemelen 1 yıldan kısa vadeli TÜFE'ye endeksli bono olarak çıkarılacaktır çünkü eğer aksini yapacak olurlarsa yani bu menkul kıymeti 2 yıl vadeli tahvil olarak çıkaracak olurlarsa söz konusu enstrüman zaten ölü olarak doğmuş olacaktır çünkü bu ülkede mevduatların ortalama vadesi 1-2 ay civarı iken hiç bir gerçek kişi 2 yıl vadeli TÜFE'ye endeksli bir devlet tahvilini almayacaktır. Hele bir de bunları rahatlıkla istediği an kayıpsız bir şekilde nakde çevirebileceği 2. el piyasası da olmaz ise bu menkul kıymetlere hiç kimse iltifat etmeyecektir.

    4. Son olarak, bu tarz bir enstrüman alenen ve fahiş oranda faiz artırımı anlamını taşıyacak ve düşük faiz politikasını savunan kamu otoritesini izahı çok zor bir duruma sokacaktır. Ayrıca bu bonolara öngörülemez oranda bir faiz ödenmesi taahhüt edildiği için devlet bütçesi üzerinde çok ağır ve öngörülemez bir yük oluşturacaktır.

    Hasılı kelam, özellikle de son maddede özetlediğim sakıncalar ve bankacılık sektörü ile kamuoyundan gelen uyarılar da dikkate alınarak çok da efektif olmayacağı baştan belli olan bu mali enstrümanın ya hiç çıkarılmayacağı ya da tam da enflasyon oranlarının inişe geçtiği sırada çıkarılacağını düşünüyorum.

    Yatırım tavsiyesi değildir

Sayfa 36/163 İlkİlk ... 2634353637384686136 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •