Sayfa 244/316 İlkİlk ... 144194234242243244245246254294 ... SonSon
Arama sonucu : 2522 madde; 1,945 - 1,952 arası.

Konu: şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım 3

  1. Konut fiyatları enflasyonun üzerinde aşırı arttığında buna balon demeyeceksek ve fiyatlar enflasyonun altında kalmasına da normal diyeceksek;

    konut bu, bazen çıkar bazen düşer, normal deyip dağılalım, neyi konuşuyoruz ki...
    Yazdıklarım kendi görüşümdür, Yatırım tavsiyesi değildir.

  2.  Alıntı Originally Posted by enkahramanrıdvan Yazıyı Oku
    mahfi eğilmez su geçirmez bir liberal olduğu için buhranları tariflerken sanki birilerinin düğmeye basıp gıcıklığına kriz çıkardığı varsayımına - aslında varsayım değil kuyruklu yalanına- dayanıyor. En hafifinden 1929 krizinin tüm faturasını finansal kapitalizmin emekleme dönemine yükleyip 1917 Sovyet devrimi ve öncesinde Avrupa'da yaşanan işçi hareketlerini pas geçmek ancak onun ekolüne yakışan bir şey.
    kendisi maliye memurudur. piyasalar hakkında yorumlarını zerre ciddiye almıyorum. covid dönemindeki şu muazzam öngörüye bakar mısınız.


    girçiklir icidir. bah bah bah



  3. [QUOTE=british;6677345]Bir allahın kulu da çıkıp , bu yaşatılan enflasyonun nedeninini yazsa dişimi kırıcam.

    Öbür sayfalarda iktidara sallayıp , bu sayfada, iktidarın politikalarına tek negatif yorum yazmayan oportünistler var mıdır acaba ?


    benim anladığım ve gördüğüm ; önceleri sırf kendi yandaşlarına muhalif kesim olan zenginlerden para aktarmak, geliri olmayanlara sosyal yardım adı altında - aslında sebepsiz zenginleşme yaratan - kaynaklar bağlamak için yaptıkları eylemler artık çığırından çıktı. Artık hepsi kolay kaynaktan beslenen kalabalık bir -yandaş- grup oluştu ve kontrol edilemiyor.

    Misal; vatandaştan kopan tüm siyasiler gibi bürokratlar da 2-3-5 maaş aldıklarından halkın ne çektiğini umursamayarak vurdukça vuruyorlar. YÖK dil sınavı bile 490 tl. olmuş. , bazı kamu üyelikleri %300 zamlanmış. Kamu bunu yaparsa vatandaş elindeki ürüne, sunduğu hizmete yapıştırır. Olan budur. Frenlemek mümkün değil, kimse geri adım atmıyor.

    Dün boş oturan berbere saç traşı kaç para dedim. 250 tl. dedi. 200 tl. ye komple 5 numara kes dedim. Olmaz dedi. O zaman boş oturmaya devam et dediğimde '' bana fark etmez '' diyor. Jandarma vakfının suyu javsu , 58 tl. olan 19 litrelik damacana 75 tl. olmuş. Ne oldu ? dolarla mı bu su ? mazota, dolara veya kiraya mı birden zam geldi. Asgari ücret artmış. Sanki çalışana sigorta yapıyorlar...

  4. [QUOTE=canlı;6677538]
     Alıntı Originally Posted by british Yazıyı Oku
    Bir allahın kulu da çıkıp , bu yaşatılan enflasyonun nedeninini yazsa dişimi kırıcam.

    Öbür sayfalarda iktidara sallayıp , bu sayfada, iktidarın politikalarına tek negatif yorum yazmayan oportünistler var mıdır acaba ?


    benim anladığım ve gördüğüm ; önceleri sırf kendi yandaşlarına muhalif kesim olan zenginlerden para aktarmak, geliri olmayanlara sosyal yardım adı altında - aslında sebepsiz zenginleşme yaratan - kaynaklar bağlamak için yaptıkları eylemler artık çığırından çıktı. Artık hepsi kolay kaynaktan beslenen kalabalık bir -yandaş- grup oluştu ve kontrol edilemiyor.

    Misal; vatandaştan kopan tüm siyasiler gibi bürokratlar da 2-3-5 maaş aldıklarından halkın ne çektiğini umursamayarak vurdukça vuruyorlar. YÖK dil sınavı bile 490 tl. olmuş. , bazı kamu üyelikleri %300 zamlanmış. Kamu bunu yaparsa vatandaş elindeki ürüne, sunduğu hizmete yapıştırır. Olan budur. Frenlemek mümkün değil, kimse geri adım atmıyor.

    Dün boş oturan berbere saç traşı kaç para dedim. 250 tl. dedi. 200 tl. ye komple 5 numara kes dedim. Olmaz dedi. O zaman boş oturmaya devam et dediğimde '' bana fark etmez '' diyor. Jandarma vakfının suyu javsu , 58 tl. olan 19 litrelik damacana 75 tl. olmuş. Ne oldu ? dolarla mı bu su ? mazota, dolara veya kiraya mı birden zam geldi. Asgari ücret artmış. Sanki çalışana sigorta yapıyorlar...
    Geçenlerde bir akşam yemeği için arkadaşlarımı beklerken bir bira içeyim dedim. Bira dolabı ile aramda 2 metre var. Biram masam geldi. Ben biraz erken kalkmak zorunda olduğum için benim hesabımı diğer iki arkadaşım çekmiş. Onlardan adisyonu istediğimde biraya 168 lira yazdıklarını gördüm. 70 lik rakı 1.500 lira. Bira değil de meze olsa anlardım, en azından işin içinde tat var, o tadı sağlayan bir emek var. Fakat dolaptan masaya getirilen birada lokantanın ne gibi bir katkısı var. Bira marketlerde 46-47 lira civarında satılıyor. Bu lokanta bu ürünü muhtemelen daha ucuza alıyordur, bildiğim kadarıyla promosyonları falan da var Bilen varsa maliyetini yazsın lütfen gerçekten merak ettim. Şimdi bu biranın, o rakının hesabını mesela tesisatçıya ödettir , ilk başta canı sıkılır ama sabahına işe gittiğinde 1000 liralık işe 1500 lira der, 1500 lirayı veren berber ilk başta sıkılır ama saçı artık 250 liradan kesmeye başlar, saçını kestiren manav domatesi 40 lira yerine 45 liradan satmaya başlar. Sonra o manavdan mantar alan lokanta derki hmm mantara zam gelmiş en iyisi ben bu birada 175 liradan satayım der. Yanda 150 liradan bira satan lokanta ise ulan ben kerizmiyim, ben de 175 den satacam der. Hesapta kapitalizm rekabetten dolayı herkese fiyat avantajı ve yüksek kalite sağlayacaktı. Diğer taraftan şişesi 1500 liradan rakı satan mekan 30 masadan ( her masa insan gibi tek yetmişlik içerse) 45000 lira hasılat yaparken bu da aşağıda yukarı 3 asgari ücrete eşitlenir. yani tek gecede üç çalışanın aylık maaşı bir gecede çıkıyor. ama sorarsan ağlayan ağlayana. Zaten TÜİK enflasyonu içinde restoranlar ve lokantaların payı aylarca 80-90% aralığında seyretti. Peki bu kalemin katma değer yarattığını kim söyleyebilir?

    aynı hesabı ödeyen ücretli ise eğer benim gibi Ocak ayında o lokantaya gitmiş ise Aralık ayına kadar bir daha gidemez

  5.  Alıntı Originally Posted by boymatlı Yazıyı Oku
    Konut fiyatları enflasyonun üzerinde aşırı arttığında buna balon demeyeceksek ve fiyatlar enflasyonun altında kalmasına da normal diyeceksek;

    konut bu, bazen çıkar bazen düşer, normal deyip dağılalım, neyi konuşuyoruz ki...
    Konut uzun vadeli bir yatırımdır. Alım fırsatı da, satım fırsatı da, yıllarla ölçülecek periyotlarla gelir.
    Adama bakıyorsun, "işçi nasıl ev alacak, memur nasıl ev alacak, devlet bişey yapsın" diye yaygara yapıp duruyor.
    5 yıl önce fiyatlar beleşken almamış, 5 yıl sonra belki yine fırsatlar çıkacak. Ama yok, yaygaracı kesim sanki "çişi gelmiş de tutamıyormuş gibi" her istediği hemen olsun diye ortalığı biribirine katıyor.

    Uçaktaki veya vapurdaki birinin "hemen inmek istiyorum" demesi kadar saçma bir davranış.
    Aklıselim insanlar da bunlara tahammül etmeye çalışıyor işte.
    Evi tutarken herkes iyidir. Yeni kiracı adayınız iyi birine benziyor olsa da, DAVA GEÇMİŞİNİ mutlaka isteyin.
    https://www.milliyet.com.tr/ekonomi/...nir-mi-6994969

  6. [QUOTE=enkahramanrıdvan;6677579]
     Alıntı Originally Posted by canlı Yazıyı Oku

    Geçenlerde bir akşam yemeği için arkadaşlarımı beklerken bir bira içeyim dedim. Bira dolabı ile aramda 2 metre var. Biram masam geldi. Ben biraz erken kalkmak zorunda olduğum için benim hesabımı diğer iki arkadaşım çekmiş. Onlardan adisyonu istediğimde biraya 168 lira yazdıklarını gördüm. 70 lik rakı 1.500 lira. Bira değil de meze olsa anlardım, en azından işin içinde tat var, o tadı sağlayan bir emek var. Fakat dolaptan masaya getirilen birada lokantanın ne gibi bir katkısı var. Bira marketlerde 46-47 lira civarında satılıyor. Bu lokanta bu ürünü muhtemelen daha ucuza alıyordur, bildiğim kadarıyla promosyonları falan da var Bilen varsa maliyetini yazsın lütfen gerçekten merak ettim. Şimdi bu biranın, o rakının hesabını mesela tesisatçıya ödettir , ilk başta canı sıkılır ama sabahına işe gittiğinde 1000 liralık işe 1500 lira der, 1500 lirayı veren berber ilk başta sıkılır ama saçı artık 250 liradan kesmeye başlar, saçını kestiren manav domatesi 40 lira yerine 45 liradan satmaya başlar. Sonra o manavdan mantar alan lokanta derki hmm mantara zam gelmiş en iyisi ben bu birada 175 liradan satayım der. Yanda 150 liradan bira satan lokanta ise ulan ben kerizmiyim, ben de 175 den satacam der. Hesapta kapitalizm rekabetten dolayı herkese fiyat avantajı ve yüksek kalite sağlayacaktı. Diğer taraftan şişesi 1500 liradan rakı satan mekan 30 masadan ( her masa insan gibi tek yetmişlik içerse) 45000 lira hasılat yaparken bu da aşağıda yukarı 3 asgari ücrete eşitlenir. yani tek gecede üç çalışanın aylık maaşı bir gecede çıkıyor. ama sorarsan ağlayan ağlayana. Zaten TÜİK enflasyonu içinde restoranlar ve lokantaların payı aylarca 80-90% aralığında seyretti. Peki bu kalemin katma değer yarattığını kim söyleyebilir?

    aynı hesabı ödeyen ücretli ise eğer benim gibi Ocak ayında o lokantaya gitmiş ise Aralık ayına kadar bir daha gidemez
    Rıdvan hocam ben de geçmişe göre restoranlara daha az gidiyorum. Gittiğimde dikkat ediyorum, gelenlerin hemen hepsi esnaf, tüccar kesim. zaten bu tipleri tavır ve hareketlerinden hemen anlarım. Ücretli kesim artık dışarıda pek yemek yiyemiyor, memleket tavuk dönerciden geçilmiyor, anca oraya gidebiliyorlar.
    Yazdıklarım kendi görüşümdür, Yatırım tavsiyesi değildir.

  7. Bu yüksek enflasyon ahlâkî çöküş yaşatıyor... Herkes tuttuğunu öpüyor...

    Esnaf, tüccar bir şekilde yırtıyor veya yırtmaya çalışıyor...

    Ama ücretli çalışan ve emeklilerin hiçbir şansı yok ek gelir yaratmaktan başka...

    CPH1941 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

  8. [QUOTE=enkahramanrıdvan;6677579]
     Alıntı Originally Posted by canlı Yazıyı Oku

    Geçenlerde bir akşam yemeği için arkadaşlarımı beklerken bir bira içeyim dedim. Bira dolabı ile aramda 2 metre var. Biram masam geldi. Ben biraz erken kalkmak zorunda olduğum için benim hesabımı diğer iki arkadaşım çekmiş. Onlardan adisyonu istediğimde biraya 168 lira yazdıklarını gördüm. 70 lik rakı 1.500 lira. Bira değil de meze olsa anlardım, en azından işin içinde tat var, o tadı sağlayan bir emek var. Fakat dolaptan masaya getirilen birada lokantanın ne gibi bir katkısı var. Bira marketlerde 46-47 lira civarında satılıyor. Bu lokanta bu ürünü muhtemelen daha ucuza alıyordur, bildiğim kadarıyla promosyonları falan da var Bilen varsa maliyetini yazsın lütfen gerçekten merak ettim. Şimdi bu biranın, o rakının hesabını mesela tesisatçıya ödettir , ilk başta canı sıkılır ama sabahına işe gittiğinde 1000 liralık işe 1500 lira der, 1500 lirayı veren berber ilk başta sıkılır ama saçı artık 250 liradan kesmeye başlar, saçını kestiren manav domatesi 40 lira yerine 45 liradan satmaya başlar. Sonra o manavdan mantar alan lokanta derki hmm mantara zam gelmiş en iyisi ben bu birada 175 liradan satayım der. Yanda 150 liradan bira satan lokanta ise ulan ben kerizmiyim, ben de 175 den satacam der. Hesapta kapitalizm rekabetten dolayı herkese fiyat avantajı ve yüksek kalite sağlayacaktı. Diğer taraftan şişesi 1500 liradan rakı satan mekan 30 masadan ( her masa insan gibi tek yetmişlik içerse) 45000 lira hasılat yaparken bu da aşağıda yukarı 3 asgari ücrete eşitlenir. yani tek gecede üç çalışanın aylık maaşı bir gecede çıkıyor. ama sorarsan ağlayan ağlayana. Zaten TÜİK enflasyonu içinde restoranlar ve lokantaların payı aylarca 80-90% aralığında seyretti. Peki bu kalemin katma değer yarattığını kim söyleyebilir?

    aynı hesabı ödeyen ücretli ise eğer benim gibi Ocak ayında o lokantaya gitmiş ise Aralık ayına kadar bir daha gidemez
    Ücret artışlarına karşı Özgür D. gibi şarlatanlarının piyasaya sürdüğü 'önce alım gücüüüü, ekmek 58 lira olacakkkk!' gibi laflar tamamı ile sermaye sahiplerinin emek maliyetini baskı altına almak üzerine kurgulanmış fikirlerdir. Birincisi, yüksek enflasyon ortamında çalışan verilen ücret zammı geçmiş senenin enflasyon oranına göre veriliyor. İkincisi; alım gücü, ücret artışları dondurularak veya reel olarak düşürülerek sağlanmaz tam tersine devletin piyasaya müdahale etmesi ile arttırılır. Alım gücünü arttıracak olan çalışan değildir, fatura ona kesilemez. AKP ve devletin elinde piyasayı düzenleyecek bir imkan yok ve oldukça basiretsiz. Marketler ile girdiği mücadelede de oldukça isteksizdi. Halbuki haklıydı. Orada bir toptancı ile whatsup üzerinden yazışan market satın alma gruplarının ürün fiyatlarını tekelleşerek nasıl sabitledikleri tespit edilmişti. Fakat muhalefet medyasının Reis, marketlere baskı yapıyor, marketler bizimdir yaygarası içinde haber eridi gitti. Marketlere cezalar kesildi ama ödendi mi ,ödenmedi mi takip etmedim. Dolayısıyla sermaye kesimi- geçenlerde paylaştığım Boratav'ın yazısında görüldüğü üzere- sadece fiyatları yükseltmekle kalmayıp markup'ları da yükseltiyor. Bunları firmaların 2022 bilançolarında gördük, bozulan gelir dağılımı tablosunda sermaye/emek gücü oranında gördük. Markup ları yükselten şeyin artan satış hacmi veya verimlilik değil, ucuzlayan iş gücü olduğunu da gördük. Yani burada yapılmak istenen o markup ları devamını sağlamaktan öte bir şey değil Özgür D gibi borazancıbaşı da bunu çok güzel manipüle ediyor.

Sayfa 244/316 İlkİlk ... 144194234242243244245246254294 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •