Sayfa 697/797 İlkİlk ... 197597647687695696697698699707747 ... SonSon
Arama sonucu : 6373 madde; 5,569 - 5,576 arası.

Konu: EREGL - Ereğli Demir Çelik


  1. DB den gelecek kredinin 3 te 2 si özel sektöre tahsis edilecek, yeşil dönüşüm için krediden en çok faydalanabilecek demir çelik sektörü olacaktır. YTD

  2. #5571
    EREGL günlük, bugün gördüğü en düşük fiyatın 1 kademe üzerinden kapandı,

  3.  Alıntı Originally Posted by beski Yazıyı Oku
    Topikte yeniyim sayın fedor,
    Umarım gün gelir sattığınız lotları fazlasıyla geri alırsınız..
    Sıkmayın canınızı; sağlıktan daha değerli, daha kıymetli hiç bir şey yok bu hayatta..

    2022/12 Temmuzda durduk yerde (beyin) şah damarına pıhtı attı, 22 gün kaldım hastanede, stend takılı, çok şükür herhangi bir fiziki kısıtlığım yok, 3 ayda bir kontrole gidiyorum.

    -sigara yok,
    -alkol yok,
    -yağlı yiyecek yok,
    -bol egzersiz

    -kan sulandırıcı kullanıyorum,
    -kolestrol hapı kullanıyorum
    -tansiyon hapı kullanıyorum..

    Boşuna dememişler; �olmaya cihanda bir nefes sıhhat gibi�

    2022 Eylülde tamamen çıktım borsadan, 1 Nisan itibarıyla tekrar döndüm..

    -Ereğli,
    -Şişe,
    -zoren

    Herkese bol kazançlar


    Al-sat tut değildir
    Allah sağlıktan ayırmasın abi

    Sent from my SM-A536B using Tapatalk

  4.  Alıntı Originally Posted by neoksar Yazıyı Oku
    Bir sonraki ay düşük gelecek enflasyon veya büyüme verisi ile farklı yorum veya farklı beklenti oluşabilir mi? Her ay gelecek verilere göre mi planlama yapılmalı mı yoksa oyun planı nasıl olmalı?
    Bir ay sonra gelecek verinin mevcut gelenden farklı olacağını düşünmek için yeni gelişmeler olması gerekir. Bu gelişmeler olursa beklentiler revize edilebilir. Ben sorunun kaynağında pozitif manada bir gelişme olmayacak diyorum. Neden olmayacak diyorum, bu sorunu yaratan unsur aşırı üretim ama düşmeyen maliyetlerdi. Bunun içine politik ve jeopolitik unsurlar da ilave edildi, bu durum insanların alışmış olduğu tüketim çılgınlığına ket vurmadı (ülkemizde bile vurmadı, o derece). Dünya nüfusu artıyor, talepler frekansı artarak çoğalıyor ve genişliyor. Bunun ilk sonucu dünya genelinde artan gayrimenkul fiyatları ile görüldü. Fiyatlar şişti de şişti, artık satın alınamaz boyutlara geldi, ilk çinde patladı balon. Bu avrupa ve amerikaya da sirayet edecek er ya da geç. Bunu gayet iyi bildikleri için faiz ile insanların enflasyon algısını ritmde tutoyorlar. Tüm dünya aynı şeyi yapıyor, biz tersini yapmaya çalıştık sonuç ortada. İçinden geçtiler ülkenin.

    Ben planlarımı uzun vadeli yaptım her daim. Dolayısıyla bundan 10 sene sonrasını görmeye çalışıyorum. Dünya ticaretinin geçirdiği evrim enflasyon üretmeye devam ediyor. Bunun en temel sebebi de navlun fiyatlarıdır. Navlun maliyetiniz ürün maliyetinize yaklaşırsa siz o malın fiyatını rekabetle ne kadar düşürebilirsiniz? Taşıma maliyetinizi düşürmenin yolu iranın israile "saldırması" olabilir mi? Buna kaba etimizle güleriz sanırım.

    Ne zaman navlun fiyatları pandemi öncesine gelir, o zaman enflasyon dizginlenebilir. Dizginlenmek isteniyor mu? Esas soru bu. Enflasyondan kim kazanıyor sorusunun cevabı önemli değil mi? Burada enflasyonun düşürülmesinden ziyade belli bir seviyede sabit tutulması asıl önemli olan. Enflasyon düşerse yatırım yaptığınız şirketlerin karı da düşer, borsa yatırımlarınızın verimi de azalır.

    Sorunuzun cevabı, her ay gelecek verilere göre oyun planı yapılmasını gerekli görmüyorum. En az 6-9 ay daha mevcut plan devam edecek. Sonrasında da pek radikal bir değişiklik olmayacak.

  5.  Alıntı Originally Posted by yelpaze Yazıyı Oku
    Biraz spekülatif bir öngörüde bulunmuşsunuz, bence kısa vadede gerçekleşebilecek faiz indirimleri hakkında, tek bir basit olguya dayanarak bu derece keskin öngörülerde bulunmanız hatalı. Uzun vadeli sonuçlar beklentilerinizle örtüşse dahi...

    Enflasyonun kaynağı nedir bilemiyorum ancak faiz-enflasyon ilişkisinde ana aktör Çin, Hindistan ya da gelişmekte olan ülkelerden kaynaklanan talep değil. Düşündüğünüz her şeyi yutacak büyüklükte, 37 Trilyon$'lara ilerleyen devasa bir kara delik ana aktör. Hindistan ekonomisi bunun yanında bakkal gibi kalır. Söz ettiğim şeyi anlamışsınızdır; ABD federal yönetiminin toplam borç büyüklüğü. Rahatsız edici büyüklükteki bu borca rağmen yeni borçlanmalar hız kesmediğine göre ABD'nin enflasyonla mücadele görüntüsü samimi değildir çünkü borç, onlarca trilyon dolar olmasına ve faiz artırımlarıyla ekonomi soğutulmaya çalışılmasına rağmen borçlanma artışı hız kaybetmiyorsa politika yapıcılar UZUN VADEDE görece yüksek enflasyona razılar demektir ki; bu sizin ön görünüzle örtüşmekte hatta sizin 2025 tarihini 2030'lara uzatmanıza neden olabilecektir.

    Öte yandan kağıt para, tahvil ve hisse senedine dayalı bu sistemde kısa vadeli olaylar için bu derece keskin öngörüde bulunamazsınız. FED 2024'te 2 faiz indirim yapabilir, ardından 2025'de pas geçtim diyebilir yada beklenmedik bir olayı bahane edip 2026'da faizleri %'6ya çıkarabilir. Takip eden 10 yıl boyunca faizler %6-12 aralığında seyredebilir ancak bu yıl gibi kısa bir zaman ufkunda, FED faiz indirimi yapmaz diye kesin bir öngörnün dayanakları yeterli değildir.
    Sayın yelpaze,

    Yorumlarım ve öngörülerim şahsımı bağlar, kimseye bir tavsiye niteliği taşımaz, öncelikle bunu belirtmek isterim. Bayramda burada olmadığım için cevabım da geç oldu, kusura bakmayın lütfen.

    Tek bir basit olguya dayanarak bir yorum yapmıyorum. Benim yorumlarımın hepsini okumanız gerekiyor, sadece son yaptığım yorum özelinde değerlendirmeniz hatalı olur. Sadece şunu yapmıyorum, aynı şeyleri tekrar tekrar yazmaktan yoruluyorum, o sebeple bir iki kez yazıp devam ediyorum başka konulara. Bu başlık on günde bir arşive gittiği için (sağ olsun arkadaşlar çok seviyorlar günde 100 sayfa yazmayı) geçmişte yazdıklarım da hep güme gidiyor. Benim de sabrımın bir sınırı var elbette, o lüksümü kullanıyorum.

    Benim beklentilerimin dayanakları değişmediği sürece dilim nettir. Kesin konuşurum. Bu benim tarzım diyelim, beni böyle kabul etmeniz gerekiyor. Bu durum yanılmayacağım anlamı da taşımıyor elbette, sadece bir oradan bir buradan konuşmayı sevmiyorum diyelim.

    abd borcundan dem vurmuşsunuz, haklısınız. Tek yorumun şu olabilir bu duruma, bu borç bir senede olmadı. Her geçen gün artıyor, temel sebebi de sürekli para basmasıdır fedin. Karşılığı olmayan parayı basarsanız borcunuz her gün artar. Çok takılmıyorum ben bu duruma. Bu borcu bin yıl kapatamazlar bu kafayla. Zaten o sebeple değil midir ki, ellerini kollarını sürekli oraya buraya uzatır dururlar. Kendi yağıyla kavrulan bir rusya olsaydı amerika inanın dünya çok daha aydınlık olurdu. Ama lordlar bunu istemiyor elbette.

    abd ne bahane üretirse üretsin gerçekleri değiştiremez. Dünya nüfusu artıyor, tüketim azalmıyor, üretim tüketime yetişemiyor. Bunun sonucu enflasyondur. Ne kadar rekabet artsa da, yeni üreticiler gelse de sonuç değişmiyor. Fiyatı aşırı şişen balonlar da patlıyor doğal olarak. Gayrimenkul dediğiniz şey ekmek değil ki, çin gibi yap yap yap. Kime satacaksın bir noktadan sonra. Avrupa metropollerindeki pandemi öncesindeki ev fiyatlarıyla bugünkü fiyatlar arasında ne kadar fark var, kim takip ediyor ülkemizde allah aşkına. 200 bin avroya aldığınız 1+1 evler 1 milyon avroyu geçmiş durumda. "Ucuz evleri" ancak yeni yapılaşma alanlarında bulabiliyorsunuz, paris, roma, madrid, londra vs merkezlerinde değil. Bu durum pandemide oldukça hızlandı ve enflasyonun en temel sebebi oldu.

    Çinin haddinden fazla büyümesi ve üretim merkezi haline gelmesinin acısını çekmiyor mu dünya şu anda? Aynı durum şimdi hindistanda oluyor, çinden farklı olmayacak, bakın yine kesin konuştum hint ekonomisine kapıyı trump açarken boşuna açmıyordu. biden da farklı bir şey yapmıyor. çin, hint, endonezya, afrika üretimleri küçülmeyecek, büyüyecek.

    Çok uzatmayayım konuyu. 2007 de amerikada subprime mortgage krizi olduktan sonra ekonominin bizde teğet geçerken, yaban ellerde uzun süre toparlayamaması ile benzer bir durum, bugün çin gayrimenkul sektöründe yaşanıyor. Burada oluşan batağın altından kalkmak kolay değil. Bu aslında emtia fiyatlarını düşürüyor (bu başlığın asıl mevzusu olan demir çelikte olduğu gibi), bu açıdan enflasyonun düşüşüne katkı vermesi gerekir. Ancak böyle olmuyor. Olmamasının sebeplerini de yukarıda ve bir önceki mesajımda yazdım. Olaya tek bir açıdan değil, aksine kimsenin bakmak istemediği açılardan da bakmaya gayret ediyorum. Bana düşündürdüklerini de net bir şekilde, kesin bir tavırla ortaya koyuyorum. Bundan sonra da farklı yapmayacağım. Bunun ne ukalalıkla, ne çok bilmişlikle, ne bana yakıştırılmak istenen başka sıfatlarla uzaktan yakından bir alakası yok. Düşüncelerimi, çıkarımlarımı net bir şekilde ortaya koyma gayretimden başka bir şey değildir tarzım.

    Bana katılmayan herkesle edep ve saygı çerçevesinde tartışırım. Ama olmadığım şeyleri bana yakıştırmaya çalışanlarla tek kelime de olsa yan yana gelmek istemem.

    Sevgiler, saygılar. Herkesin geçmiş bayramı kutlu olsun.

  6.  Alıntı Originally Posted by dmrcelik Yazıyı Oku
    Müzikal'in bu konularda bilgili ve dahi tecrübeli olduğuna şüphe yok ancak piyasaların görünümünü kestirmek her zaman o kadar kolay değil. Bir kere, Fed mensupları arasında bile kimisi indirim derken, hala faiz arttıralım diyenler oluyor. Jp Morgan da şunu demiş:

    "High interest rates are driving*inflation higher" - Bloomberg

    İşin içinde yüzlerce faktör var. Petrol artışı riskleri genel olarak arttırıyor. Bölgedeki krizler artarsa daha yüksek petrol daha yüksek enflasyon anlamına gelir. Başta Çin olmak üzere dünya piyasalarını (sadece demir çelik değil) bozan ülkeler var. Abd Çin arasında ticaret savaşları tüm dünyayı sarsıyor. Abd'de yaklaşan seçimler var. Mesela seçimlere nasıl girecek Abd? Yüksek faiz ve demokratların ortadoğu politikaları mı galip gelecek yoksa Trump dönemiyle yeni bir sayfa mı diyecek Abd halkı?

    Ben müzikali eleştirdiğimde yorumları kesinlikle yanlış bu olamaz anlamında eleştirmemiştim. Yorumları İngilizce'de "doomed to be..." şeklinde "öyle olmaya mahkum, kesin böyle olacak" gibi yaptığı için eleştirdim. Olur olmaz zaman gösterecek. Ama böyle günlerde karamsar olmaya yakın tahminlerin tutması hüner mi? Orası da tartışılır. Tıpkı kötü günler geçiren Eregl hissesi için düşecek yorumu veya Tl karşısında dolar artacak tahmini gibi. Bunlar güncel konjönktürde daha olası duruyor. He ama çıkıp bir kuruluş 2025'te TL/USD 30 altını görecek de diyor...her neyse, iyi bayramlar dilerim.
    Sevgili dmrcelik,

    Beni dilediğin kadar eleştirebilirsin, ben buna hiç ama hiç takılmam. Benden çok daha fazlasını da bilebilirsin, çok mutlu olurum senden yeni bir şeyler öğreneceğim için. Buraya kadar bir problem yok.

    Ama bana ukala, üstten bakan vs diyemezsin, bilmediğin tanımadığın müzikale kendince aşağılayıcı sıfatlar yakıştıramazsın. Buna iznin yok, bu eleştiri değil hakaret olur. Bu ikisinin farkını anlayabileceğini düşünüyorum. Benimle tartışmak istiyorsan, önce nazik bir beyefendi gibi yaptığın yanlıştan dolayı özür dilemen gerekir. Bana yakıştırdığın sıfatlarla hakaret ettiğini düşünmüyorsan zaten seninle tartışabileceğimiz bir kelime dahi olamaz.

    Sevgiyle kal arkadaşım.

  7.  Alıntı Originally Posted by müzikal Yazıyı Oku
    Sevgili dmrcelik,

    Beni dilediğin kadar eleştirebilirsin, ben buna hiç ama hiç takılmam. Benden çok daha fazlasını da bilebilirsin, çok mutlu olurum senden yeni bir şeyler öğreneceğim için. Buraya kadar bir problem yok.

    Ama bana ukala, üstten bakan vs diyemezsin, bilmediğin tanımadığın müzikale kendince aşağılayıcı sıfatlar yakıştıramazsın. Buna iznin yok, bu eleştiri değil hakaret olur. Bu ikisinin farkını anlayabileceğini düşünüyorum. Benimle tartışmak istiyorsan, önce nazik bir beyefendi gibi yaptığın yanlıştan dolayı özür dilemen gerekir. Bana yakıştırdığın sıfatlarla hakaret ettiğini düşünmüyorsan zaten seninle tartışabileceğimiz bir kelime dahi olamaz.

    Sevgiyle kal arkadaşım.
    Sn. Müzikal,

    Zaman zaman forumda çeşitli gerginlikler oluyor. Sizle konuşmalarımda aslında dikkatli üslup kullanmaya gayret ettim. Şimdi geçmişe dönüp bakayım dedim mesajlarıma. Anın gerginliği ile hak etmediğiniz kırıcı bir sözüm olduysa kusura bakmayın. Fikirlerinize saygı duyuyorum. Muhtemelen bolca Trendhound ve Mathias'a maruz kaldığım zamanlara denk geldi.

    Ancak sadece şu hususta bir izahatte bulunayım. Ben size ukala anlamına gelecek bir ifade kullanmadım. Bu sözcük Tdk sözlükte "kendini akıllı ve bilgili sanan, bilgiçlik taslayan (kimse); bilecen." şeklinde tanımlanmış. Ben size bu manaya gelecek bir şey demek istemedim. Burası da yanlış anlaşılmasın.

    Size de sevgiler saygılar.

Sayfa 697/797 İlkİlk ... 197597647687695696697698699707747 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •