Sayfa 14/48 İlkİlk ... 4121314151624 ... SonSon
Arama sonucu : 382 madde; 105 - 112 arası.

Konu: borsa mağdurları-çeaş-kepez elektirik

  1. Borsa başkanı çeas Kepez mağdurları için halka arzlarda indirim yapılacak demiş idi. Ne oldu bir gelişme var mı?

  2. 25/12/2010 haberi
    https://www.dunya.com/gundem/imtiyaz...-haberi-134186
    Süleyman İZGİ / Çukurova Elektrik AŞ Eski Genel Müdür Yardımcısı

    Belirli kamu görevlerinin kişilere, şirketlere veya gruplara süreli veya süresiz olarak devri ile bu devrin esaslarını belirleyen sözleşmeler 'imtiyaz sözleşmesi' olarak değerlendirilmektedir.

    Temelini Fransız Hukuku'ndan alan imtiyaz sözleşmelerinde devrin şartları ve devir sonrası işlemler ayrıntılı bir şekilde tespit edilmektedir.

    İmtiyazlı şirketin kamu görevini yürütebilmesi için devlete ait tesislerin bir kısmı, bedelli veya bedelsiz olarak bu sözleşmelerle imtiyazlı şirketlere tahsis edilmektedir.

    İmtiyaz süresi sonunda tesislerin ilgili kamu kurumuna devri ile süre bitiminden önce sözleşmelerin fesih şartlarını belirleyen maddeler en önemli sözleşme maddelerini teşkil etmektedir.

    Bir kamu görevi niteliği taşıyan elektriğin üretim, iletim ve dağıtımı hizmetlerinin bir kısmının ilk defa özel bir şirkete devri konusu, 1950'li yıllarda Dünya Bankası'nın da teşvik ve önerileri ile devrin iktidarı tarafından kararlaştırılmıştır. Bu amaçla 1954 yılında Etibank'ın iştiraki ile Çukurova Elektrik AŞ kurulmuş ve hükümetle aktedilen imtiyaz sözleşmesi ile DSİ tarafından inşa ve tesis edilen Seyhan Barajı ve Müteferri Tesisleri, Çukurova ve havalisinde elektrik üretim, iletim ve dağıtım hizmetlerini yürütmek üzere bu şirkete devredilmiştir.

    Başlangıçta bölgenin müteşebbis kişileri tarafından kurulan şirket, daha sonra halka açılarak bölgenin ve ülkemizin en önemli kuruluşlarından biri haline gelmiştir.

    İlk imtiyaz sözleşmesi 50 yıl süreli iken şirket, 19 Ekim 1988 tarihinde 26 Eylül 1988 tarih ve 88/13314 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı'na uygun olarak devrin Özal Hükümeti ile yeni bir imtiyaz sözleşmesi,"Görev Sözleşmesi''imzalayarak, tesislerinin kapsamını genişletmiş ve görev süresini 70 yıl daha uzatmıştır. O yıllarda yapılan sermaye artırımları ile ve iştiraki olan Etibank'ın (TEK'in) hisselerinin büyük bir kısmının halka satılması ile şirket ortak adedi 10 binin üzerine çıkarılmış ve şirket halka açık özel bir şirket kimliğini kazanmıştır.

    Kamuoyunun da bildiği gibi, 1993 yılında ülkemizin tek halka açık özel şirketi olan Çukurova Elektrik AŞ'nin devlete (TEK'e) ait %11 oranındaki hisseleri, gereksiz bir kararla yaklaşık 80 milyon dolar gibi bir meblağa Uzan Şirketler Gurubu'na satılmış, bu yetmiyormuş gibi şirketin diğer büyük banka (başta Türkiye İş Bankası) ve özel kuruluşlara ait hisselerinin de bu guruba devri yapılarak, bu gurubun, şirketin tek hakim ortağı haline gelmeleri sağlanmıştır.

    Yine kamuoyunca yakından takip edilen gelişmeler yaşanmış, Uzanların devletçe verilen kamu görevini sözleşme şartlarına uygun şekilde yerine getirmediği ve şirket imkanlarını keyfi bir şekilde kullandığı tespit edilerek 12/06/2003 tarih 2003/5712 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile haklı ve yasalara, sözleşme hükümlerine uygun olarak sözleşmeleri feshedilmiş ve devlete ait tesisler ilgili kamu kuruluşuna tekrar devredilmiştir.

    Devri gerçekleştiren hükümet, tek partili iktidar olma avantajını da kullanarak son derece isabetli bir kararla, sözde özelleştirme olarak yapılan bir yanlışlığı önlemiş ve belki de ilerde doğacak çok önemli sorunlara mani olmuştur.

    Şuanda Çukurova Elektrik AŞ, yaklaşık %50 civarındaki hisseleri Uzanlara, kalan %50hissesi halka ait olan ve de hiçbir tesisi ve faaliyeti bulunmayan bir şirket durumundadır.

    Şimdi gelelim asıl soruna! Sonuçta ne olmuştur? Kim zarar görmüştür? Uzanlar, sahip oldukları süre içinde şirket olanaklarından yeterince yararlanmışlar, bölgeye de ülkeye de verebilecekleri zararı vermişlerdir. Sonunda cezalarını da bulmuşlardır. Ya hiçbir günahı bulunmayan diğer ortakların hakları?

    Bugün hiçbir değeri olmayan hisse senedi sahibi ortaklar için ne düşünülmüştür? Onlar, kaderleri ile baş başa kalmışlardır. Söz konusu satış işlemi olmadan önce Çukurova Elektrik AŞ, görevlerini yasalara ve sözleşme hükümlerine uygun şekilde yerine getiren, bölgede sürekli yeni yatırımlar yapan ve de her yıl ortaklarına tatminkar ölçüde kar payı ve bedelsiz hisse senedi veren örnek bir halka açık şirket konumunda idi.

    Şirketin devlete ait hisselerinin özel bir şirkete devri ile bütün bu olumlu faaliyetler son bulduğu gibi Uzan Gurubu dışında kalan binlerce ortak büyük ölçüde zarar görmüştür.

    Şunu açıkça ifade etmeliyim ki, bu keyfi ve gereksiz satış ve devir işlemi olmasa idi, bugün Çukurova Elektrik AŞ, bölgedeki tüm elektrik üretim tesislerinin yatırımlarını gerçekleştirecek ve bugünlerde ihalesi yapılan Toroslar Elektrik AŞ'nin (TEDAŞ) işletme hakkını da alarak yaralı hizmetlerine devam edecekti.

    Yapılan yanlışlıklar sonucu Çukurova Elektrik AŞ'nin iştiraki olan diğer şirketlerin (Kepez, Çeştaş ve diğerleri) ortakları da aynı haksız durumla karşı karşıya kalmışlardır.

    Birkaç yıl önce konuya bir çözüm bulmak amacıyla bazı girişimlerin olduğu izlenmiş, bir ara mecliste bir yasa tasarısı hazırlandığı da söylenmişse de bugüne kadar hiçbir olumlu gelişme kaydedilmemiştir.

    Sonuçta, geçmişte alınan hatalı bir özelleştirme kararı, ülkemize, bölgemize, bölgemiz insanlarına, SPK ve İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'na, binlerce şirket personeline, on binlerce şirket ortağına telafisi imkansız zararlar vermiştir?

    Kanaatimizce, Uzan Gurubu dışındaki pay sahiplerinin haklarını bir ölçüde telafi edebilmek açısından sahip oldukları payların son borsa fiyatı üzerinden karşılığını vermek veya yeni kurulacak ve elektrik hizmetleri imtiyazı verilecek bir şirkete bu ortakların bedelsiz katılmalarını sağlamak bir çözüm yolu olabilirdi. Tabidir ki bu olanakların sağlanması ancak yeni yasalarla düzenlenebilecektir.

    Halen mağdur durumdaki ortaklar, konuya hala bir çözüm bulunabileceği düşüncesi ile umutlarını sürdürmektedir.

  3. Süryanilere mal varlıkları iade ediliyor

    Tasarıyla, daha önce kamuya devredilen Süryani Cemaati’nin mal varlıklarının bir kısmı geri veriliyor. Tartışmalı süreç, Mardin’in büyükşehir olması ve köylerin mahalleye dönüştürülüp il idaresine bağlanmasıyla başlamıştı. Mardin Valiliği Devir Tasfiye Paylaştırma Komisyonu, Süryanilere ait çok sayıda kilise, manastır, mezarlık gibi mülkleri kamu kurumlarına devretmişti. Midyat Süryani Deyrulumur Mor Gabriel Manastırı Vakfı avukatı Rudi Sumer, torba tasarıya eklenen maddeyle sorunun kısmen çözüldüğünü belirtip şöyle devam etti: “İadesi planlanan 30 mal varlığı arasında Mor Melki, Mor Yakup Mor Dimet Manastırı var. Bu üçü önemli.”

    Hacer BOYACIOĞLU/ANKARA07.02.2018 - 00:24 | Son Güncelleme: 07.02.2018 - 00:24

    bir ülke düşünün ki ermeninin malı verilir,bulgar katoliklerinin malı verilir,süryanilerin malı verilir ve de aklımıza gelmeyen vakıf,azınlıkların malı verilir...verilirde verilir....
    gel gelelim ki paramızla özelleştirme idaresinden aldığımız şirketin mal varlıklarına el konularak binlerce Türk vatandaşı yıllarca mağdur edilir.
    şirket gitti paralar gitti,zorla haklarımızı gasp ettiler...
    şimdi gelde ya biz hani müslümandık hani hak yenilmezdi deyiver...
    bu çeaş kepez mağdurları sanki insan değil,hiçbir ırka mensup değil hatta yeryüzünde değilde sanki başka bir gezegende yaşıyorlar ve henüz yaşadıklarıda keşf edilmiş değil...
    yüce rabbim sizi bildiği gibi yapsın emiiii....

  4. enerjisa ya çukurova elektiriğin dağıtımı toros dağıtım adı altında peşkeş çekilerek tekrar halka satıldı,oysa ki çukurova-kepez elektirik hissedarları hisselerini özelleştirme idaresinden almışlardı.paralarımızı aldılar ve 15 yıldır hakları ne verildi nede çığlıklarını duyan oldu.onbinlerce mağdur yarattılar...
    enerjisada çukurova-kepez elektirik mağdurlarının bedduası,gözyaşısı,çalınan emekleri ve paraları vardır.
    bu yüzdendir ki bu hissenin adam olması imkansız...

    kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir,kendi aklınızı kullanın

  5. Çavuşoğlu, Irak'ın yeniden yapılandırılması için 5 milyar yardım teklifinde bulunulduğunu duyurdu

    Çavuşoğlu, "Komşusu, dostu ve güvenilir bir ortağı olarak Iraklı kardeşlerimizin yanında durmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullanarak Türkiye'nin bu yardımı düşük faizli kredi ve yatırımlar yoluyla yapacağını söyledi.


    bir de mağdur ettiğiniz borsa yatırımcısını dost edinseniz....

  6. guerra @ çeaş genel müdür yardımcısının önemli bir yazısını paylaşmış,,

    ben öncelikle şunu söylemek istiyorum, BİR DEVLET YADA DEVLETLER SIRADAN İNSANLARIN HAKLARINI GASP EDEBİLİYORSA KANUN VE HUKUK BU GASP A BİRŞEY YAPMIYOR VEYA YAPAMIYORSA BU GASP-HAKSIZLIK VS MUTLAKA VE MUTLAKA BİLİNÇLİ, KASITLI VE ART NİYETLİ OLARAK YAPILIYORDUR..

    çeaş gm yardımcısı ne diyor? "mağdur" diyor.. peki insanlar ne durum da mağdur olur? devletin kasıtsız hata , yanlış vs yapması , doğal afetler deprem , sel vs.. (tabi bizim işimiz devletle olduğu için sadece bunları dile getirmek istedim yoksa kişilerin -şirketlerin vs mağdur etme durumları da var.)

    devlet bir işlem ve eylemi planlı, organize , bilinçli olarak gerçekleştiriyorsa bunun sonuçlarını bilmemesi mümkün değil ve ihtimal dahilinde de değil.

    örnek; devlet bir bölgeden kasıtsız olarak (ihtiyaç dahilinde) yol geçirmek istiyorsa o bölge de konut , bina vs varsa bu binaları yıktığında gayrimenkul sahiplerinin tapulu yerlerinin bedelini ödemek zorunda kalacağını bilir.

    çeaş özelinde; devlet kendine ait bir kuruluş , şirket vs özelleştiriyorsa yada belli bir süre işletme hakkını veriyorsa üstelik bu şirketin bir kısmı halka açıksa bu şirkete herhangi bir sebepten el koyma durumun da neler olacağını bilir. bu bakımdan devletler her türlü sonucu tahmin ederler ve etmek zorundadırlar, birşeyi eksik ,hatalı yapıyorlarsa bunun sonuçlarını öderler..

    kaldı ki bu art niyetli ve kasıtlı olarak yapılıyorsa bu bedeli 2 kat öderler..

    bunlara hukuki alt yapı oluşturmak ta dahildir.. yani devlet kendine ait bir şirketin işletme hakkını birilerine verdiyse ve bu şirket halka açıksa devletin bu şirkete el koyma durumun da küçük yatırımcıların hakkını koruyacak hukuki ve yasal düzenlemeleri yapmak zorundadır..

    işte t.c devleti bu noktada ART NİYETLİ VE KASITLI OLARAK ANAYASAL SUÇ İŞLEMİŞTİR. devlet BEN BU OLASILIĞI ÖNGÖREMEDİM ASLA DİYEMEZ..

    imar bankasının sözüm ona yetkisiz hazine bonosu satışından bahsedeyim.. T.C DEVLETİ ART NİYETLİ, KASITLI, BİLİNÇLİ VS VE ANAYASAL SUÇ İŞLEYEREK.. BANKALARA DEVLET İÇ BORÇLANMA SENETLERİNİ GEREKLİ HUKUKİ ALT YAPI OLUŞTURMADAN DİGİTAL ORTAMDA SATIŞINA YETKİ VERMİŞTİR..

    karşılığı olsun yada olmasın bankalar aracılığı ile digital ortamda satılan dibs lerinin karşılığını bir bankayı şu yada bu sebepten BDDK kapattığında almanız mümkün değildi..

    yani şöyle düşünün; DEVLET İŞ BANKASINA DİBS SATMA YETKİSİ VERİYOR. İŞ BANKASI KARŞILIKSIZ DİBS SATMASI İÇİN HİÇ BİR ENGEL OLMAMASI HATTA DEVLETİN ADETA SEN DİBSLERİ KARŞILIKSIZ SATABİLİRSİN DEMESİNE RAĞMEN

    KURAL DIŞI BİR İŞ YAPMIYOR. YANİ SATTIĞI DİBBSLERİN HEPSİNİN KARŞILĞI VAR. FAKAT İŞ BANKASI İYİ YÖNETİLEMEDİ VE GEREKLİ KOŞULLAR OLUŞTU BDDK BANKAYI KAPATTI BU DURUM DA İŞ BANKASININ DİBS LERİ TMSF YE GEÇİYOR..

    BANKA MUHTEMELEN BÜYÜK ZARARDA OLDUĞU VE İLK ALACAKLI DEVLET OLDUĞU İÇİN TMSF " BEN BU DİBSLERİN KARŞILIĞINI ÖDEMEM/ÖDEYEMEM" DİYOR.

    şimdi düşündüğümüz de devletin art niyetli , kasıtlı , planlı kötü niyetli bir tutumu var.. belki devlet şöyle düşünüyor; BEN DEVLET İÇ BORÇLANMA SENETLERİNDE MÜLKİYET HAKKINI YATIRIMCIYA VERMEYEYİM. EĞER BİR BANKA BÜYÜK ZARARDA OLURSA VE BANKAYA EL KOYARSAM BANKANIN MÜLKİYETİNDE OLAN DEVLET İÇ BORÇLANMA SENETLERİNİ "CEBE" ATARIM.

    VE CEBE ATTIĞIM BU TASARRUFLAR BENİM GARANTİ KAPSAMINDA ÖDEYECEĞİM MEVDUATIN BİR KISMINI YADA BÜYÜK BÖLÜMÜNÜ FONLAMIŞ OLUR..

    zira devletin ilgili kurumlarının digital ortamda dibs satabilmesi için en azından KİŞİ ADINA SAKLAMA HESABI tutmaları gerekmektedir.. farklı şekilde digital ortamda dibs satmaları anayasal suçtur.. yada DİBSLERİN ASLINI YATIRIMCIYA VERMEK ZORUNDADIR.

    BENCE SİZİN ANLAMADIĞINIZ YADA ANLAMAK İSTEMEDĞİNİZ DEVLETİ YÖNETENLERİN NE KADAR AŞAĞILIK ZİHNİYETE SAHİP OLDUĞUNU DÜŞÜNEMEMEK.. YILLARDIR BENDE DEVLET ZEDE OLARAK KONUYLA İLGİLENİYORUM..

    BUNLAR AKIL ALMAZ DERECE DE AŞAĞILIK ZİHNİYETE SAHİP İNSANLAR. BUNU GERÇEK ANLAMDA İDRAK EDERSENİZ NE YAPILABİLECEĞİNİ O ZAMAN ANLAMA ŞANSI OLABİLİR..

    tekrar edeyim devletin ve/veya ilgili kurumların bu tür şeyleri bilinçiz, yanlış, hata vs olarak yapması mümkün değil, bu ZEMİNİ özellikle yaratıyorlar.. sadece böyle bir durumda sizlerin emeklerinizi gasp edebilmek için, haklarınızın üstüne çökebilmek için.

    şöyle bir soru ortaya çıkabilir? eee peki napıcaz adam mı öldürelim? bunun kararını siz verebilirsiniz. ben kendi adıma her insanın er-geç öleceğini düşünmekteyim.. tıp/sağlık sektörü artık önemli hastalıklar da insanın ne zaman ölebileceğini neredeyse çok küçük hata oranları ile tahmin edebiliyor.

    zamanında büyük akılların uydurduğu savaşlarla çok insan öldü, bu esasen savaş vs değildi.. büyük akılların yarattığı bir bilgisayar oyunuydu fakat ölen insanlar bu oyunda gerçekti..


    o zaman algı oyunuyla hayatımızın , geleceğimizin daha iyi olması için canımızı feda ediyorduk, yani kandırılıyorduk.

    şimdi esaslı bir dava YANİ KENDİMİZ İÇİN kaybedeceğimiz birşey olmadığında bunu yapabiliriz.. zira geride bırkacağımız torunumuz, evladımız vs olacak..

    bu yapıldığın da inanın insanların haklarını bu şekilde gasp etmekten çekineceklerdir.. meşru hırsızlık hep olacak onu engelleyemeyiz.. ama bu tür gaspları engellememiz mümkün...

    meşru hırsızlık nedir derseniz? yüksek fiyattan konut aldınız yada almak zorunda kaldınız, yıllar geçti konutunuzu satmak istediniz ve baktınız ki reel anlamda çok zarar etmişsiniz.. bu satış zorunlu ise (ihtiyactan) işte meşru hırsızlıkla karşılaştınız..

    zorunlu değilse zaten satmanız sizin hatanız olur... mesela ağır işlere verilen düşük ücretler, bunlarda meşru hırsızlık kapsamında.

    en ağır , ölüm riski vs olan işlere en düşük ücretler verilebilir. peki bu neden olur, kişi tahsil görme imkanı olmamıştır, ülke de işşiz sayısı fazladır o ücreti kabul etmedğin de yerine ikame edebileceği çok insan vardır vs..

    bu ilk bakışta doğal gibi gelebilir aslında değildir, bu sistemi bir takım insanlar art niyetli, bilinçli ve kasıtlı olarak oluşturmuşlardır.

    bir sektör de çok bilgili deneyimli, akıllı ve zeki bir mühendis ilk öğretim mezunu sermaye sahibi bir patrondan daha az kazanır.. esasen işi yapan mühendistir, ama kazanç patron ile asla eşit olamaz..

    KISACA MAĞDURİYET DİYE BİRŞEY YOK, KASITLI , ARTNİYETLİ, BİLİNÇLİ YAPILAN BİR GASP VAR.. bunu asla unutmayın...

  7.  Alıntı Originally Posted by casual Yazıyı Oku
    guerra @ çeaş genel müdür yardımcısının önemli bir yazısını paylaşmış,,

    ben öncelikle şunu söylemek istiyorum, BİR DEVLET YADA DEVLETLER SIRADAN İNSANLARIN HAKLARINI GASP EDEBİLİYORSA KANUN VE HUKUK BU GASP A BİRŞEY YAPMIYOR VEYA YAPAMIYORSA BU GASP-HAKSIZLIK VS MUTLAKA VE MUTLAKA BİLİNÇLİ, KASITLI VE ART NİYETLİ OLARAK YAPILIYORDUR..

    çeaş gm yardımcısı ne diyor? "mağdur" diyor.. peki insanlar ne durum da mağdur olur? devletin kasıtsız hata , yanlış vs yapması , doğal afetler deprem , sel vs.. (tabi bizim işimiz devletle olduğu için sadece bunları dile getirmek istedim yoksa kişilerin -şirketlerin vs mağdur etme durumları da var.)

    devlet bir işlem ve eylemi planlı, organize , bilinçli olarak gerçekleştiriyorsa bunun sonuçlarını bilmemesi mümkün değil ve ihtimal dahilinde de değil.

    örnek; devlet bir bölgeden kasıtsız olarak (ihtiyaç dahilinde) yol geçirmek istiyorsa o bölge de konut , bina vs varsa bu binaları yıktığında gayrimenkul sahiplerinin tapulu yerlerinin bedelini ödemek zorunda kalacağını bilir.

    çeaş özelinde; devlet kendine ait bir kuruluş , şirket vs özelleştiriyorsa yada belli bir süre işletme hakkını veriyorsa üstelik bu şirketin bir kısmı halka açıksa bu şirkete herhangi bir sebepten el koyma durumun da neler olacağını bilir. bu bakımdan devletler her türlü sonucu tahmin ederler ve etmek zorundadırlar, birşeyi eksik ,hatalı yapıyorlarsa bunun sonuçlarını öderler..

    kaldı ki bu art niyetli ve kasıtlı olarak yapılıyorsa bu bedeli 2 kat öderler..

    bunlara hukuki alt yapı oluşturmak ta dahildir.. yani devlet kendine ait bir şirketin işletme hakkını birilerine verdiyse ve bu şirket halka açıksa devletin bu şirkete el koyma durumun da küçük yatırımcıların hakkını koruyacak hukuki ve yasal düzenlemeleri yapmak zorundadır..

    işte t.c devleti bu noktada ART NİYETLİ VE KASITLI OLARAK ANAYASAL SUÇ İŞLEMİŞTİR. devlet BEN BU OLASILIĞI ÖNGÖREMEDİM ASLA DİYEMEZ..

    imar bankasının sözüm ona yetkisiz hazine bonosu satışından bahsedeyim.. T.C DEVLETİ ART NİYETLİ, KASITLI, BİLİNÇLİ VS VE ANAYASAL SUÇ İŞLEYEREK.. BANKALARA DEVLET İÇ BORÇLANMA SENETLERİNİ GEREKLİ HUKUKİ ALT YAPI OLUŞTURMADAN DİGİTAL ORTAMDA SATIŞINA YETKİ VERMİŞTİR..

    karşılığı olsun yada olmasın bankalar aracılığı ile digital ortamda satılan dibs lerinin karşılığını bir bankayı şu yada bu sebepten BDDK kapattığında almanız mümkün değildi..

    yani şöyle düşünün; DEVLET İŞ BANKASINA DİBS SATMA YETKİSİ VERİYOR. İŞ BANKASI KARŞILIKSIZ DİBS SATMASI İÇİN HİÇ BİR ENGEL OLMAMASI HATTA DEVLETİN ADETA SEN DİBSLERİ KARŞILIKSIZ SATABİLİRSİN DEMESİNE RAĞMEN

    KURAL DIŞI BİR İŞ YAPMIYOR. YANİ SATTIĞI DİBBSLERİN HEPSİNİN KARŞILĞI VAR. FAKAT İŞ BANKASI İYİ YÖNETİLEMEDİ VE GEREKLİ KOŞULLAR OLUŞTU BDDK BANKAYI KAPATTI BU DURUM DA İŞ BANKASININ DİBS LERİ TMSF YE GEÇİYOR..

    BANKA MUHTEMELEN BÜYÜK ZARARDA OLDUĞU VE İLK ALACAKLI DEVLET OLDUĞU İÇİN TMSF " BEN BU DİBSLERİN KARŞILIĞINI ÖDEMEM/ÖDEYEMEM" DİYOR.

    şimdi düşündüğümüz de devletin art niyetli , kasıtlı , planlı kötü niyetli bir tutumu var.. belki devlet şöyle düşünüyor; BEN DEVLET İÇ BORÇLANMA SENETLERİNDE MÜLKİYET HAKKINI YATIRIMCIYA VERMEYEYİM. EĞER BİR BANKA BÜYÜK ZARARDA OLURSA VE BANKAYA EL KOYARSAM BANKANIN MÜLKİYETİNDE OLAN DEVLET İÇ BORÇLANMA SENETLERİNİ "CEBE" ATARIM.

    VE CEBE ATTIĞIM BU TASARRUFLAR BENİM GARANTİ KAPSAMINDA ÖDEYECEĞİM MEVDUATIN BİR KISMINI YADA BÜYÜK BÖLÜMÜNÜ FONLAMIŞ OLUR..

    zira devletin ilgili kurumlarının digital ortamda dibs satabilmesi için en azından KİŞİ ADINA SAKLAMA HESABI tutmaları gerekmektedir.. farklı şekilde digital ortamda dibs satmaları anayasal suçtur.. yada DİBSLERİN ASLINI YATIRIMCIYA VERMEK ZORUNDADIR.

    BENCE SİZİN ANLAMADIĞINIZ YADA ANLAMAK İSTEMEDĞİNİZ DEVLETİ YÖNETENLERİN NE KADAR AŞAĞILIK ZİHNİYETE SAHİP OLDUĞUNU DÜŞÜNEMEMEK.. YILLARDIR BENDE DEVLET ZEDE OLARAK KONUYLA İLGİLENİYORUM..

    BUNLAR AKIL ALMAZ DERECE DE AŞAĞILIK ZİHNİYETE SAHİP İNSANLAR. BUNU GERÇEK ANLAMDA İDRAK EDERSENİZ NE YAPILABİLECEĞİNİ O ZAMAN ANLAMA ŞANSI OLABİLİR..

    tekrar edeyim devletin ve/veya ilgili kurumların bu tür şeyleri bilinçiz, yanlış, hata vs olarak yapması mümkün değil, bu ZEMİNİ özellikle yaratıyorlar.. sadece böyle bir durumda sizlerin emeklerinizi gasp edebilmek için, haklarınızın üstüne çökebilmek için.

    şöyle bir soru ortaya çıkabilir? eee peki napıcaz adam mı öldürelim? bunun kararını siz verebilirsiniz. ben kendi adıma her insanın er-geç öleceğini düşünmekteyim.. tıp/sağlık sektörü artık önemli hastalıklar da insanın ne zaman ölebileceğini neredeyse çok küçük hata oranları ile tahmin edebiliyor.

    zamanında büyük akılların uydurduğu savaşlarla çok insan öldü, bu esasen savaş vs değildi.. büyük akılların yarattığı bir bilgisayar oyunuydu fakat ölen insanlar bu oyunda gerçekti..


    o zaman algı oyunuyla hayatımızın , geleceğimizin daha iyi olması için canımızı feda ediyorduk, yani kandırılıyorduk.

    şimdi esaslı bir dava YANİ KENDİMİZ İÇİN kaybedeceğimiz birşey olmadığında bunu yapabiliriz.. zira geride bırkacağımız torunumuz, evladımız vs olacak..

    bu yapıldığın da inanın insanların haklarını bu şekilde gasp etmekten çekineceklerdir.. meşru hırsızlık hep olacak onu engelleyemeyiz.. ama bu tür gaspları engellememiz mümkün...

    meşru hırsızlık nedir derseniz? yüksek fiyattan konut aldınız yada almak zorunda kaldınız, yıllar geçti konutunuzu satmak istediniz ve baktınız ki reel anlamda çok zarar etmişsiniz.. bu satış zorunlu ise (ihtiyactan) işte meşru hırsızlıkla karşılaştınız..

    zorunlu değilse zaten satmanız sizin hatanız olur... mesela ağır işlere verilen düşük ücretler, bunlarda meşru hırsızlık kapsamında.

    en ağır , ölüm riski vs olan işlere en düşük ücretler verilebilir. peki bu neden olur, kişi tahsil görme imkanı olmamıştır, ülke de işşiz sayısı fazladır o ücreti kabul etmedğin de yerine ikame edebileceği çok insan vardır vs..

    bu ilk bakışta doğal gibi gelebilir aslında değildir, bu sistemi bir takım insanlar art niyetli, bilinçli ve kasıtlı olarak oluşturmuşlardır.

    bir sektör de çok bilgili deneyimli, akıllı ve zeki bir mühendis ilk öğretim mezunu sermaye sahibi bir patrondan daha az kazanır.. esasen işi yapan mühendistir, ama kazanç patron ile asla eşit olamaz..

    KISACA MAĞDURİYET DİYE BİRŞEY YOK, KASITLI , ARTNİYETLİ, BİLİNÇLİ YAPILAN BİR GASP VAR.. bunu asla unutmayın...

  8. Ben Cem Uzan Kadar Ahlak Erezyonuna Ugramış Bir Adam Daha Görmedim ... Adam Ülkeden Kaçtıgından Beri Degişti Evrime Ugradı Sürekli Yalan Sürekli Bir Belirsizlik İnsan Olup da Bir Açıklaması Yok ..... Ya Gülerek Spor Başkanı Oluyor Ya Gülerek Siyasi Parti Başkanı Oluyor .... Islak Fransız Gö.... ne Vurdugu Yetmiyor Bide Şimdi Sıla ya Sarmış.... Kimim ? Neyim ? Ben NeYaptım ? Bunca Magdur Yarattım Demiyor..... Kaldıkı Siyasi Hırsı Yüzünden Ailesini Bile Magdur Etti .... Ve Maalesef ki Biiz Bu Arsız Ahlaksız Adamdan Medet Umuyoruz....!!! Hani Süreç Bir Yıl Kısalmıştı Hani ÇEAŞ KEPEZ Hakları Alınacaktı ? Ya SUS Yalanlarla ŞOW Yapma Ya Çık Adam Gibi De Ki Ben Bittim Benden Bu Kadar Bakın Başınızın Çaresine .... Popüler Kalabılmek İçin Umut Kapısı Olabılmek İçin SUSUYOR ..... 17 Bin Magdur ÇEAŞ Aileside Umutla Hergün İnternet Sayfalarını Karıstırıyor Okudukları Haberlerı Yenıden Okuyor... Bir Ümit Belki Yeni Bir Haber Diye ... Ama Ortada Sadece Cem Uzanın Şa şa Lı Renkli Hayatı Var Utanmasa Gö... Açıp Bakın Buda Benim Gö... m Diyecek .. Biz 17 Bin ÇEAŞ Küçük Yatırımcının Hali Nice Olacak Kimse Umursamıyor

Sayfa 14/48 İlkİlk ... 4121314151624 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •