Sayfa 1/13 12311 ... SonSon
Arama sonucu : 97 madde; 1 - 8 arası.

Konu: Sen Benim Düşlerimdin Hiç Yaşayamadığım (Ayrılık Mektupları) Serdar YILDIRIM

Hybrid View

Previous Post Previous Post   Next Post Next Post
  1. Sen Benim Düşlerimdin Hiç Yaşayamadığım (Ayrılık Mektupları) Serdar YILDIRIM

    Sen Benim Düşlerimdin Hiç Yaşayamadığım (Ayrılık Mektupları) Serdar YILDIRIM

    Seni gizli sevmiştim kimseler bilmiyordu ve sen bilmiyordun sevdiğimi. Adın özlemdi, adın hüzün adın hasretti benim için…Ben seni sensiz sevmiştim karanlık gecelerimin yanlızlığında ..Seni yaşıyordum sonbaharın hüznünde, seni yaşıyordum yorgun yüreğimde ama haberin yoktu senin. Ve gün geldi dilimden döküldü kelimeler , Bak dedim seni seviyorum ben..Kızacaktın biliyorum ama kızmadınki…Şaşırdım, mutlu oldum. Çünkü Sende seviyordun beni Sende istiyordun.


    Bir yasak düştü bizimkisi sevgili . Yaşamanın yasak, sevmenin yaşak olduğu bir düş. Sen benim düşlerimdin hiç yaşayamadığım .
    Seni öyle seviyor öyle istiyordumki kelimeler yetmezdi anlatmaya.
    Sana kavuşmaktı mutlulukların en güzeli.
    Bir ömür kollarında olmak, sana dokunmak ve teninin kokusuna çekmek..
    Ne güzeldi sana aşkım demek…
    Ama ben hiç doyasıya aşkım diyemedim sana ve doyasıya çekemedim teninin kokusunu.
    Ben seni çok seviyordum sevgili.
    Sen Yasaktın Bana Ve Sevmek Yasaktı..
    Sonra Gittin Ellerimi Boşlukta Bırakarak…
    Ve Ben Artık Sensizdim, Hüzün Dolu Bi Çare…
    Yokluğunda Hep Seni Düşündüm..
    Sana Sığındım,
    Şimdi Ben Gidiyorum Bir Daha Dönmemek Üzere.
    Sensiz Yaşamanın, Nefes Almanın Bir Anlamı Yokmuş Bunu Bugün Bir Kez Daha Anladım…
    Bana Sevdanı Helal Et
    Ve Hiç Unutma Beni
    Sonbahar Akşamlarında Yapraklar Dökülürken Sensizliğin Başkentinde Olacağım..
    Ve Sonsuza Kadar Seni Bekleyeceğim Orada.
    Belki Orada Kavuşuruz Sevgili..
    Serdar YILDIRIM

  2. Ve Bir gün gözlerime bakıp diyeceksin ki yarım kalmasaydı keşke...
    Serdar YILDIRIM

  3. İçim içime sığmıyor, gözlerim ışıl ışıl erkenden kalkıp en güzel giysilerimi giyiyorum, aynanın karşısına geçip süsleniyorum, garip bir ateş , bir heyecan sarıyor bedenimi. Sanı geliyorum bugün. Evedin çıkıyorum adım adım yürüyorum ama bitmiyor bu yol, sanki bin yıl geçiyor her adımımda. Yüzüm ilk defa gülüyor yıllar Sonra. Yürüdüğüm yollarda sağımda solumda etrafıma baktığımda her yerde ve herşeyde seni görüyorum. İlk kavgamızı ve ilk ayrılığımızı yaşadığımız parktayım duruyorum…Birden Yüzümde bir sıcaklık hissediyorum, yanağımda ilk öpücügü ve sonrasında yediğim tokatıda burada yaşamıştım. Hatırladıkça içimden bir şeyler kopuyor, canım yanıyor. Sensiz nasıl bir şeymiş sensiz kalınca anladım. Tarif edemiyorum sensizliği acı, hüzün, gözyaşı hasret ,yeri hiç dolmayacak bir boşluk ve daha neler neler.
    Aşk bumu diyorum , aşk acımı, aşk ayrılık mı, aşk sensizlik mi. Derin bir of çekiyorum başım önüme düşüyor. Yürüyorum yine yola devam ediyorum. Seni son gördüğüm, seni son kez öptüğüm, seni kalbime gömdüğüm yere geliyorum. Yere oturuyorum ve dalıp gidiyorum geçmişe. Mutluluk, aşk, sevgi ve hüzün yani sen yani geçmişim geliyor gözlerimin önüne. Yaşanmamışlıklarımız geliyor gözlerimin aklıma, ben hiç kapına gelemedim ellerimde çiçeklerle ve hiç bir gece sana sarılıp uyuyamadım. Oysa ne tatlı düşlerimiz vardı, evlenecektim ama hiç evlenemedik biz ve hiç çocuğumuzda olmadı. Hep bizim hüzün ortamıydı yaşadığımız sonrasında.Öyle zorduki severken ayrılmak var olduğunu bile bile senden kopmak, koparılmak öyle acıki. Bilmiyordum ne yapacağımı bir değil bin bilinmeyenli bir denklemin en son karesindeydin. Sanki her cçözümden sonra eksileceğine bilinmezlik bir yenisi ekleniyordu ve ulaşamıyordum sonuca…
    Günler geçiyordu ama öyle zor öyle sıkıntılıydıki tarifi mümkün değil. Bir akşam üstü öldün sen. Yüreğim seni son yolculuğuna uğurladı, bir daha geri dönmeyecektin. Son limandan kalkan son gemiye binip ayrıldın buralardan.
    Seni İlk buluştuğumuz, ilk öpüştüğümüz , ilk kavgamızı ettiğimiz yerde bırakıyorum.Rahat uyuy meleğim. Ölen bir beden, ölen bir insan ölen bir can değildir. Bir aşkın, bugünü ve yarınını, bir aşkın umutlarını toprağa veriyorum. Hadi mutlu ol ben bendesi seni yaşayacağım bir ömür boyu.
    Kaçmayı denedim kaç kez doşduğum büyüdüğüm, güldüğü bazen hüzünlendiğim, seni yaşadığım ve sensiz kaldığım bu şehirden, ve kaçtımda uzaklara..
    İsmini bilmediğim şehirlerin izbe köşelerinde yitik bir ömrün son demlerini sürdüm. Ama içindeki sen yine çağırdın beni, yine girin kanıma.
    Geceleri kaç kez ağlayarak yıldızları izledim sabahlara kadar, mevsimler geçti ama yüreğim hep sonbahar hüznünde kaldı. Bir kez bile yeşermedi yaprakları yüreğimin ve baharı göremedim.
    Ve geriye döndüm, her şey değişmiş Ankara bir başka Ankara olmuştu. Ne dostlarım kalmıştı ne yaşadığım yerler, Çocukluğum gençliğim zamana yenik düşmüş ve ne varsa geride bıraktığım birer birer yenilmiş yok olup gitmişlerdi.
    Bugün sen yoksun,yarında yoksun, biliyorum hiç gelmeyeceksinde. Ama ben hep yüreğimdeki seni seviyor olacağım. Yine ayrılacağım bu şehirden, seni sensiz yaşamaya devam edeceğim uzak diyarlarda.
    Bir dünya kuracağım kendime içinde bir tek sen olacaksın ve benimle yaşayacaksın sonsuza dek…
    Serdar YILDIRIM

  4. Bana sitemli sözler etme hocam. Sağda solda yazıyor çiziyorsun diyormuşsun. Evet ben işimi yapıyorum…
    Seni işliyorum yüreğime harf harf adını kimsenin bilmediği dağ başlarına çiçeklerle yazıyorum sevdamızı.
    Özlem kokan şehirlerde duvarları boyuyorum o da beni seviyor yazarak. Tabi arada iş kazası oluyor mesela geçen akşam ismini yazarken enseme yediğim tokattan sonra Polis abilere ne kadar dil döktüm inanmazsın.
    Abi çok seviyorum valla onsuz olamam deyince oğlum nerde kızın evi söyle deyince yakında değil, aynı iklimde bile yaşamıyoruz ama ben onu çok seviyorum be abi.
    Belki bir gün bu şehre gelir diye her yere yazıyorum adını dağlar taşlar doydu aşka sonra baktım bu şehirde aşk yok yazayım dedim be abi deyince, hadi git lan deli dedi bana.
    Evet gerçekten deliydim ama bu deliliğin tek sebebi vardı o da senin özlemindi.
    Sevipte kavuşamamak isteyip ulaşamamak ne ben sende öğrendim.
    İyi bir öğretmensin gerçekten de hakkıyla sevdirdin kendini fakat not verme zamanı geldiğinde sen bile kaldıramadın bu kadar çok sevilmenin yükünü ve kırık verdin notumu.
    Sordum neden diye gözlerime baktın ve Karaya Çıkamayan Bir Gemici Gibisin Sevdan Hep Uçsuz Bucaksız Maviliklerde. Ama ben yere bassın ayağım istiyorum dedin.
    Ve sınıfta kaldım. Sen gittin ama ben bir daha ders tekrarı yapmadım.
    Çıkarken tahtaya yazdım O da beni seviyor diye sonra ise göresin diye dağlara taşlara ve ülkemin şehirlerine yazdım sevdanı.
    Sen görmemeye ben ise sonuna kadar yazmaya yemin ettim. …
    Neyse mesai zamanım geldi hocam ben sevdamı yazmama sen görmemeye devam et…
    Serdar YILDIRIM.....


  5. Çocukları diyorum beyler çocukları öldürmeyin...

    Bırakın yaşasınlar çocukluklarını, gülsünler, eğlensinler, düşsünler ağlasınlar ama ölmesinler sizlerin kurşunlarıyla...
    Babasız, Annesiz, kimsesiz bırakmayın onları...
    En azından başlarını okşayacak biri olsun ve boyunları bükük büyümesinler.
    Dillerinde keşkeleri olmayan günler yaşasınlar.
    Yüzlerinde kir ellerinde çamur olsun ama dökülen gözyaşları ölümlerden, kimsesizlikten olmasın..
    Ellerinde boya sandıkları sırtlarında dünyanın yükü olmasın bırakın yaşasınlar çocukluklarını..
    Evet beyler paylaşamadığınız dünyanın iktidarında boğulacaksınız bunun farkında değilsiniz ama bari hırsınızdan can vermesin çocuklar ve çocukça yaşayabilsinler olur mu ?
    Çünkü bir kez büyüdüklerinde bir daha dönecekleri çocuklukları olmayacak...
    Bari çocukluklarını yaşayarak büyümelerine izin verin..
    Serdar YILDIRIM

    Kan ve göz yaşından uzak, çocukların ölmediği güldüğü günlere ulaşmak dileğiyle..

  6. Gün gelecek aklına düşeceğim. Dilinde mırıldandığın yitik bir ezginin sözleriyle geleceğim aklına.
    İşte o gün anlayacaksın yüreğinde bir ömür yaşayacağımı...
    Bir an gözlerin dolacak, boğazına bir yumruk tıkanacak yutkunamayacaksın.
    Uzaklara bakacaksın hüzünlü bakışlarınla..
    Kendi kendine konuşacaksın o ne yapıyor şimdi acaka aklındamıyım, hala beni seviyor mu, yüreğinde hala ben var mıyım diyeceksin.
    Ve işte o an gözlerim gelecek gözlerinin önüne, hani hep derdin ya sen hiç büyümeyecek misin diye çocukça hareketlerimi görünce, kendi kendine gülümseyeceksin.
    Diyeceksin ki evet sende unutmadın beni ve hala seviyorsun.
    O ilk sarıldığın gün gibi o ilk dudaklarımızın buluştuğun an gibi sevdalısın bana.
    Hepte seveceksin beni..
    Ama ne sen benimle olacaksın ne de ben seninle.
    Uzaktan seveceğiz, özleyeceğiz bir birimizi.
    Sonra bir gün sevdalı bir bulut gelecek dökecek gözyaşlarını toprağına o gün benimde yüreğim yanacak sensizliğe.
    Anlayacağım ki sen son kez sarılıp düşlerime son satırlara yazıp sevdanı çekip gitmişsin gelmemek üzere.
    O gün yanacak yüreğim bir kez daha ve diyeceğim ki evet bak işte büyüdün sevdiğim...
    Ama beni sensiz bırakarak hem de sonsuza dek...
    Serdar YILDIRIM

  7. Sevdiğim bugün yolda yürürken sana benzeyen birini gördüm. Bir an elim ayağım dolandı bir birine. Kelimeler dizildi boğazıma ve bir tek sözcük çıkmadı ağzımdan.
    Zaten konuşacak cesaretim de var desem yalan söylemiş olurdum. Aslında konuşmayı hiç susmadan sana olan özlemimi anlatmayı çok isterdim , isterdim istemesine ama yabancı birine seni anlatmak, sana olan sevdamı anlatmak biraz garip olacaktı o yüzden sustum sadece ardından baktım.
    Yıllar sonra seni göremesem de sana benzeyen birini görmek yine hayaller kurmama neden oldu. Anayolun kenarında donakaldım sanki dünya iki kişilikti biri sen diğeri bendim ve az önce giden sendin birazdan geriye dönecektin bak ben buradayım sana geldim , seni özledim deyip boynuma sarılacak yine nefesimi kesene kadar öpeceksin diye düşünmedim desem yalan söylemiş olurum.
    Tabi yoldan geçen bir arabanın çaldığı kornadan sonra söylediği sarhoşmusun oğlum hayal mi görüyorsun sözünden sonra yine zamansız bir hayal kurduğumu anlayıp bir kez daha yıkmıştım dünyamı kendi ellerimle...
    Aslında bu ne ilk ne de son hayaldi.
    Sadece hayaller arasında ki zaman biraz daha uzun olduğundan gerçek sanmıştım gördüklerimi..
    Evet ne yarınım da olacaktın sen ne de bana geri dönecektin ve gördüğüm sana benzer biriydi.
    Yine kendimi kandırmak istemiştim ve bu sefer gerçekten inanmıştım senin bana döndüğüne.
    Neyse kusura bakma seni sevdiğim için kusura bakma seni özlediğim , beynimden ve yüreğimden silip atamadığım için.
    Ne yapayım elimden gelen bu o yüzden idare et beni.
    Ve zaman zaman gel yine düşlerime.
    En azından düşlerimde yaşayayım seni.
    Mutlu Olman Dileğiyle Diğer Yarım...
    Serdar YILDIRIM.....

  8. Yarim, yüreğimin dinmeyen sızısı. Biliyorum canın yanıyor benden uzakta…
    Özlüyorsun, gözlerin hep dalıyor uzaklara zamanlı zamansız…
    Tıpkı Benim Seni Özleyip Benim Seni Beklediğim gibi….
    Belki sitemli bir söz ile yad ediyorsun beni, belki düşlerde kalan bir tatlı anıyla…
    Evet sevmek ve ayrı kalmak çok zor..
    Onu düşlemek, onu sevmek ama ona gidememek…
    İşte böyle bir haleti ruhiye içindeyim şu an..
    Yanında olmak ve son nefesimi seninle paylaşmak canına can katmak istiyorum..
    Ey benim deli sevdam aklımı alan sen yüreğimi alan sen…
    Seni yaşadığım o en son noktaya kadar yüreğimde taşıyacağım..
    Bir sen bileceksin bir de ben…
    Mutlu Ol Yüreğimin Yari…
    Serdar YILDIRIM…

Sayfa 1/13 12311 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •