Sayfa 636/790 İlkİlk ... 136536586626634635636637638646686736 ... SonSon
Arama sonucu : 6314 madde; 5,081 - 5,088 arası.

Konu: BUCIM - Bursa Çimento

  1. https://www.tradingview.com/x/aN9luWfe/

    isteyen istedigi gibi düşünebilir RESİM yalan söylemez.?
    İ.T son rütüşları yapıyor..?
    ZIR-DELİ Y.T.D

  2.  Alıntı Originally Posted by Zdx&Lunar Soul Yazıyı Oku
    GYO mu ekledin herhalde o da AGYO.1,15 lerdeyken burada EKGYO lafı etsem kimbilir neler yazardın.Ne diyeyim hayırlı işler.Diğer arkadaşlar kusurumabakmasın Sulzer abimiz beni şaşırtmaya devam ediyor.Burada en azından bir seferlik kredimiz vardır diye kendimi tutamadım yazdım.
    biraz daha şaşırtayım..
    çimento,gyo,gıda,turizim derken bunlara kredi lazım diye birazda banka aldık.
    ZIR-DELİ Y.T.D

  3. #5083
    Duhul
    Feb 2017
    İkamet
    Türkiye/İstanbul
    Gönderi
    3,416
    Tskb beteonda taş gibi maşallahı var.
     Alıntı Originally Posted by sulzer Yazıyı Oku
    biraz daha şaşırtayım..
    çimento,gyo,gıda,turizim derken bunlara kredi lazım diye birazda banka aldık.

  4. Yav İT bu borsa ne spekulatörler görduuu, ne vicdansızlar görduuuu, ne acımazsızlar görduuuuuu velhasıl gördude gördu. fiyatı ucuz gösterenler pahalı gösterenler de gördu ama be arkadas sen BUCİM i yok gösteriyorsun. şirketin borcu yokkkk harcııı yokkkk. ama piyasa değeri cemtas daki hissenle azcıkda roda kadar ediyor. rodanın geri yokkkk, iştiraklerrrr yokkkk, ya zaten BUCİM hiç ortada yok. onlarca kağıtta döner durur minnak minnak hep bucim alırım. garezin banamı yoksa. kocaaaaa bir şirket 0 liradan işlem göruyor akla zarar valla. yinede buyuksun saygılarımı bir kere daha ileteyim istedim.
    Yazdıklarım deli saçmasıdır. Hiç bir anlamı yoktur. Yatırım ve bilgi tavsiyesi değildir. Sohbet muhabbet amaçlıdır

  5. Ozgur Yurtdasseven
    Gelir Vergisi Rekortmenleri Listesi'nin yıllardır değişmeyen ismi İsmail Tarman, ilk kez Murat Arslan'a konuştu. İşte Tarman'ın bilinmeyen özellikleri..
    29 Nisan 2008/Forbes

    Forbes'un milyarderler listesinin en tepesinde yer alan Warren Buffett, yatırım stratejisini şu sözlerle özetliyor: "En önemli hedefim, işinin ehli insanlar tarafından dürüstçe yönetilen, mali yapısı güçlü olmasına rağmen değeri ucuz kalmış şirketlerin ortağı olmak." 62 milyar dolarlık yaşlı kurdun portföyündeki hisseleri tutma süresi en muhafazakar kurum raporlarındaki 'uzun vade' kavramını yerle bir edecek cinsten. Coca Cola, American Express, Wells Fargo gibi dev şirketlerin hisselerini onyıllardır portföyünde bulunduruyor.

    İsmail Tarman'ın da benzer taktikleri var. Kayserili işadamı da yatırım yaptığı hisselere sadakatiyle kazanıyor. Bu iki büyük yatırımcının belki de tek ortak özelliği. Zira Buffett'ın günde kaç vişneli kola içtiği bile bilinirken Tarman gizemini koruyan bir isim.

    Sıradışı bir figür. Medya ile arasına aşılmaz bariyerler koymuş. Çünkü göz önünde olmayı sevmiyor. Ona dair eldeki tek bilgi çimento sektöründen vazgeçmediği ve 12 yıldan beri Vergi Rekortmenleri Listesi'nin ilk 20 ismi arasındaki yerini koruduğu. 2007 yılında Türkiye dördüncüsü olan Tarman'ın ödediği toplam tutar 6 milyon 816 bin 846 YTL. Serveti ile ilgili rivayetlerse muhtelif.

    İsmail Tarman'ın Nişantaşı Kodaman Sokak'ta yer alan İpekiş Mağazası'nın ikinci katındaki gösterişten uzak ofisindeyiz. Karşımızda mütevazı ve son derece ketum bir adam var. 40 yıllık iş yaşamındaki ilk kapsamlı röportajını Forbes Türkiye'ye veren Tarman her kelimeyi özenle seçerek konuşuyor. Sektör ve şirket ismi anmıyor. Ketumluğu, yatırım sırlarını paylaşmama isteğinin ürünü gibi görünüyor. Tabii bir de söz konusu sektör ve şirketlerin performanslarını etkilememe isteği var. Yine de stratejisi ile ilgili basit ama çarpıcı bir ipucu veriyor Tarman: "Yatırım yaptığın sektörü iyi bileceksin!" Çünkü o öyle yapıyor.

    Çimento sektörüyle ilgili söyleyecek çok sözü var. Bu bilgi için analistlere, araştırma raporlarına binlerce dolar ödemiyor. Kendi kafasında bir analiz yapıyor ve hissenin –şirketin- fiyatının ucuz veya pahalı olduğuna karar veriyor. Önde gelen kriteri, şirketin kime ait olduğu. Gerçek hayatta ortaklık yapmak istemeyeceği bir kişinin şirketinin hisse senedini de asla almayacağının ısrarla altını çiziyor. Ona göre şirket sahipleri hukuki ve etik kurallara uymalı. Tam anlamıyla muhafazakar bir yatırımcı olan İsmail Tarman, ortaklarının, yaptıkları hatalardan dolayı topluma karşı mahcubiyet duyabilecek karakterler olmasını istiyor. Hisselerini satın alacağı şirketlerin sahiplerine veya yöneticilerine –pek çoğuyla yakından tanıştığı halde- şirketlerde olan bitene dair tek bir soru sormuyor. "Soru sormayı ayıp karşılarım. Kimseye ileride şirketinin ne yatırım yapacağını, nasıl kar edeceğini soramam, utanırım. 20 yıldır tanıdığım arkadaşıma bile bilançosu hakkında tek kelime soramam. Zaten ben hangi şirketin iyi, hangisinin kötü olduğunu gayet iyi biliyorum" diyor Tarman.

    Borsada uzun vadeli alım yapmak üretim sektörüne yatırım yapmakla eş tutulabilir mi? Tarman bunu isabetli bir eşleştirme sayıyor. Kendisine "borsacı" denilmesinden hoşlanmıyor olmasının temelinde de bu inanç var. Portföyünün yüzde 90'ını 10 yıldır değiştirmiyor olması onun küresel ölçülere göre değer yatırımcısı olarak kabul edilmesi için yeterli. Hiçbir zaman kısa dönem için hisse alımı yapmıyor. Günlük, haftalık hatta aylık alım satımlardan uzak duruyor.

    Hatta bu tarz işlemlerle uzun vadede para kazanılmasının imkansız olduğunu söyleyecek kadar iddialı. Döviz ve bono yatırımlarını ise sevmiyor. Bu stratejinin kendisine bir serbest hareket alanı yarattığı da çok açık. Çünkü Tarman, asla bütün gününü ekran karşısında geçirmiyor. "Arada bir bakarım ne oluyor ne bitiyor diye. Türkiye'de insanların büyük çoğunluğu borsayla ilgili olmayı ekrana mahkum olmakla eş tutuyor. Bu aslında hoş değil. İnsanlara yatırımcı hüviyeti kazandırmak lazım" derken küresel likiditenin dahi çocukları olarak gösterilen traderlara bakışını da en nazik şekliyle gözler önüne seriyor.

    İsmail Tarman'ın diğer özelliği de borsa koridorlarındaki dedikodulara hiç kulak asmaması. "Kendi bilgim bana yetiyor" diyen Tarman'ın bu şekilde kendisini piyasanın tehlikeli oyunlarından uzak tuttuğunu söylemek de mümkün.

    İsmail Tarman Kayserili tekstilci bir ailenin çocuğu. Okul yıllarında dede mesleği tekstil ile ilgilenmiş. Ailesinin triko fabrikasında işe başlayan Tarman, ileride büyük paralar kazanacağı çimento sektörüyle '60'lı yılların başında tanışmış. Bunda ailesinin Ankara'daki Baştaş Çimento'nun hissedarı olmasının da payı var. İlk gençlik dönemlerinde gidip gelmeye başladığı fabrikada üretim, planlama gibi alanlarda yaptığı gözlemleri 1982 yılında kendisini şirketin yönetim kuruluna taşımaya yeterli olmuş.

    Yeni görev Tarman'ın sektöre dair daha ayrıntılı bilgilenmesini de sağlamış.
    Tarman'ın çimento sektöründe yarattığı mucizenin ayrıntısı bu dönemde aldığı önemli bir kararda saklı aslında. 1994 krizinden hemen önce Bastaş'taki hisselerini Fransızlara satan Tarman, eline geçen parayı o dönemde fiyatları dörtte bire kadar inen çimento fabrikalarına yatırmış.

    14 yıllık sürede çimento şirketlerinin piyasa değerlerindeki artış ise tercihin doğruluğunun açık bir göstergesi. Portföyünün büyüklüğü hakkında herhangi bir rakam vermekten ısrarla kaçınan Tarman, bugünkü hisselerinin toplamının orta büyüklükte bir çimento fabrikası almaya yeteceğini söyleyerek mütevazı davranıyor. Kulislerde dillendirilen iddialara göre ise servetinin büyüklüğü birkaç yüz milyon doları aşıyor. Sadece Bursa Çimento'daki yüzde 20'lik hissesinin bugünkü değeri 110 milyon dolar seviyesinde.

    Geçen yıllar çimentoyu İsmail Tarman için bir tutku haline getirmiş. Ancak tutkusuna dair içinde kalan bir şeyler de var. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) 2005 yılında 166,5 milyon dolara sattığı Edirne Çimento örneğin. "Zamanında keşke Edirne'yi alsaydım dediğim olmuştur. Hammaddesi iyidir, uzun vadelidir. Şimdi pişmanım almadığıma ama herşey nasip."

    Tarman'ın küresel piyasaların içinde bulunduğu dalgalanmaya ilişkin değerlendirmesi ise ilginç. Emtia fiyatlarının katlandığı bir dönemde, aynı emtialarla kurulan sanayi tesislerinin fiyatlarının yarıya düşmesini şaşkınlıkla karşılıyor. Sanayi şirketlerinin ucuz olduğunu düşünüyor. Tarman, "Şirket fiyatları ucuz ve bu durum eninde sonunda düzelecek. Belki altı ayda, belki birkaç yılda. Bana göre para artık işlevini yitirdi. Emtialar para karşısında çok fazla değerlendi. Artık dünyada çok fazla para var."

    Tarman Grubu'nun yatırımları da sadece hisse senetleriyle sınırlı değil. İkinci nesil yeni sektörlerde büyümeye devam ediyor. Oğulları Mustafa ve Murat Tarman, Blue House markasıyla elektrikli küçük ev aletleri üretiyor. Şirketin 2007 cirosu 15 milyon dolar seviyesinde. Hedef ise 2008 yılını 20 milyon dolar ciro ile kapatmak. 1990'da İş Bankası'ndan alınan İpekiş Tekstil'de de işlerin yolunda gittiğini söylüyor. Yünlü kumaş ağırlıklı üretim yapan İpekiş, 2007 yılını 20 milyon dolara yakın bir ciroyla tamamlamış.

    61 yaşındaki tecrübeli yatırımcı Türkiye'nin geleceğine inanıyor. Daha gidilecek çok yol, yapılacak çok iş var. Tabii herkesin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi kaydıyla. Vergi rekortmenlikleri ve Türkiye genelinde yaptırdığı 40'a yakın okul ise inancının sözde kalmadığının işareti belki de.

    İsmail Tarman, servetiyle, hayırseverliğiyle ve medyaya mesafeli duruşuyla iş dünyasının farklı simalarından biri. Mütevazı bir kişiliğe sahip. Başarısının sırrı belki de şu sözlerde gizli: "İşimi hep severek yaptım. Bugüne kadar paraya ulaşmak için çaba sarf edip de para kazanmış insan görmedim. Başarıya ulaşmak istemiş insanların para kazandığını gördüm. Zaten bütün muhteşemlikler de başarıya giden o yolda saklı."

    Genel Kurullara Katılım Artmalı

    Uzun yıllar boyunca birçok şirketin yönetim kurulunda yer alan İsmail Tarman'ı en çok rahatsız eden konu genel kurullara katılımın çok zor olması. Gerçekten de Türkiye'de genel kurullara katılım süreci adeta dikenli bir yol. Sahip olunan hisseler aracı kurum ve bankalara götürülerek bloke ediliyor ve karşılığında bir kağıt alınıyor.

    Hisselerin bloke edildiğini gösteren bu belge toplantıdan bir süre önce şirkete ibraz ediliyor ve katılma hakkı elde ediliyor. İsmail Tarman, bu sürecin kolaylaştırılması isteğini haklı nedenlere dayandırıyor. Şirketlerin yüzde 30-35'lik hisseyle yönetildiğinden yakınan usta yatırımcı, bu oranla yönetim kurulunun tamamının seçilmesinden şikayetçi. Tabii işin bir de denetleme boyutu var.

    Tarman'a göre murakıpları çoğunluk hissedarın seçmesi bir adaletsizlik doğuruyor. Bu adaletsizliğin giderilmesi için önerdiği yol ise ilginç: "Murakıplar bir çoğunluk hisseden, bir azınlık hisseden seçilmeli. Hatta belli bir rakamı geçen şirketlerde üniversitelerin işletme veya hukuk bölümlerinden bir profesör, üçüncü murakıp olarak geçici bir süreliğine atanmalı."
    İsmail Tarman bu yaklaşımının sadece şahıslar topluluğu tarafından yönetilen şirketler için geçerli olduğunu ve çoğunluk hissenin ciddi bir kurumun elinde olması (burada OYAK örneğini veriyor) durumunda böyle bir ihtiyaca gerek kalmayacağının da altını çiziyor.

    Herkes ortağını yakından tanısın

  6. #5086
    Daha tam taniyamadik

    Redmi Note 8 Pro cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

  7. İ.T o kadar çok seviyorki BUCIM,İ mezarınıda bence kesteldeki fab arazisine yaptrsın hiç olmaz yolumuz birgün ordan geçerse yadederiz..
    dış borsalar KIRMIZI ...İ.T amcamız kaçırmaz böyle fırsatları :
    ZIR-DELİ Y.T.D

  8. #5088
    İsmail dede 14 yıldır dar bandda gidip geliyoruz. Heyecan yaşat artık bize

    Redmi Note 8 Pro cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

Sayfa 636/790 İlkİlk ... 136536586626634635636637638646686736 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •