ASYAB - Asya Katılım Bankası A.Ş.

[Buraktepe]

Sen topiklerde geyik olsun diye gezintiye mi çıktın dostum, paraya falan mı ihtiyacın var, buraya girip de senin bu yazını okuyanlar, sana çooooook tşk ediyorlar eminim, benim gibi.

Yoo geyik felam degil. Batmis geminin malini satmak isteyen varsa aliciyim diyorum. Yoksa satmazsin zaten. Olur biter.

[murat3244]

Yoo geyik felam degil. Batmis geminin malini satmak isteyen varsa aliciyim diyorum. Yoksa satmazsin zaten. Olur biter.

Dostum elinde asyab hissesi var da 0.5 den takviyemi yapacaksın yoksa ilk defa batık asyab portföyümü oluşturacaksın, merakımdan soruyorum yanlış anlamayın.

[Ozgurt]

105 bin lot asyab hissesi 1 liradan satılık. İlgilenen olursa [email protected]

[capricorn05]

55 bin lot ASYAB hissesi satılıktır. Satın almak isteyenler [email protected]
mail adresinden irtibata geçebilirsiniz.

[alicingifeli]

hani derler ya adamın dünya kadar malı mülkü ver. asyab da dünya kadar malı mülkü var nasıl olsa söz verdiler artarsa size de ödeme yapılacak diye ne oldu 5 yıl oldu ne toplandı ne dagıtıldı nereler satıldı cevap yok muhalefet partileri bazı harcamaları soruyor cevap olarak ta devlet sırrı açıklanamaz diye cevap alıyorlar ya asyab da gelir gideri devlet sırrı olmuş da haberimiz yok..........

[ingasltd]

darbe tesebbusunden 2 gun sonra bank asya'nin lisansini kamu ve hissedar aleyhine apar topar, gercek mantikli bir sebep belirtmeden iptal eden zamanin tmsf baskani, simdi maliye bakan yrd oldu; Sakir bey. Hakkimi helal etmem, zehir zikkim olsun hakkim kendisine. Zaten kamu kontrolunde olan bankayi neden bu hale dusurdu, hicbir makul sebebi yok. Sakir bey ve yonetimini Allah'a havale ediyorum, cok buyuk kul hakkina girdiker. Yaptiklari kucuk yatirimciya veya kamuya degil ama Fetosculere yaradi

[alicingifeli]

ülkemizde elhamdülillah hepimiz değil ise de çoğumuz müslümanız bunlara inandık güvendik kanadı kırık kuş gibi mağdur olduk. kanadı kırık kuşun her yörede bir birine benzer bir çok hikayesi vardır genelde konunun özeti ise ALLAHA inanan görümündeki kişi tarafından magdur olması şöyle ki bir gün bir kuş Hz. süleyman a gelir ve kanatını kıran kişiden (hoca. devriş) şikayetçi olur. Hz.süleyman sorar bu kuşun kanatını senmi kırdın diye (devriş.hoca)efendim ben bahçede gezerken bu kuşun yanına gittim kaçmadı bende iyice yaklaşarak tutmak istedim tutugumda kaçmak için çırpındı bu esnada kanadı kırıldı kanadı vardı uçsaydı der. Hz.süleyman da dogru söylüyorsun niye uçup kaçmadın diye kuşa sorar. kuşta efendim bunun üzerinde cüppe vardı avcı elbisesi yoktu ne bileyim ben bunu ALLAH yolunda olan biri sandım der ondan kaçmadım deyince Hz.süleyman kuşu haklı bularak kısasa kısas kanunu uyguluyarak kırın bunun kolunu der tam kolu kırılacagı anda kuş durun der Hz.süleyman efendimiz kuşa sorar niye durun dedin diyerek kısası engelledin deyince kuş efendim kol kırılınca zamanla tekrar iyileşir bu yine sarıklı çüppeli dolaştıkca bunu ALLAH dostu sanarak güvenenlere yine zarar verir der ve cüppesinin soyularak ömür boyu cüppe takmasının yasaklanmasını ister ve dilegi gerçekleşerek başkalarının da zarar görmesini engellemiş olur..................

[alicingifeli]

"Osmanlı döneminde, yolsuzlukları ile ünlü Karakuşi adında bir kadı varmış. Bir gün Karakuşi Kadı, bir fırının önünden geçerken, burnuna güzel bir koku gelmiş. Vitrinde güveç içinde nar gibi kızarmış, sahibini bekleyen nefis bir ördek duruyor. Karakuşi Kadı, fırıncıya 'Ben bunu aldım' demiş.
Kadıya itiraz edilir mi? Fırıncı hemen ördeği paket yapıp vermiş.
Az sonra ördeğin sahibi gelmiş: 'Hani bizim ördek?' diye sormuş.
Fırıncı boynunu büküp 'Uçtu' deyince, iş kavgaya dönüşmüş. Kavga sırasında fırıncı, araya giren bir gayrimüslim müşterinin gözünü çıkarmış; korkusundan kaçmaya başlamış. Gayrimüslim vatandaş da peşinde koşuyor.
Duvardan atlarken, öteki taraftaki hamile bir kadının üstüne düşmez mi! Kadın oracıkta düşük yapmış; kocası da fırıncının peşine düşmüş. Fırıncının çarpıp devirdiği Yahudi bir vatandaş da kızıp peşlerine takılmış...
Sonunda duruma müdahale eden zaptiyeler, hepsini yakalayarak Karakuşi Kadı'nın karşısına çıkarmışlar.
Ördeğin sahibi, 'Bu adam ördeğimi hiç etti' diye şikâyet etmiş.
Kadı, fırıncıya sormuş: 'Ne yaptın bu adamın ördeğini?'
Fırıncı 'Uçtu' demiş.
Kadı, kara kaplı defterini açmış: 'Ördeğin karşısında tayyar yazılı. Tayyar 'Uçar' anlamına gelir. O halde ördeğin uçması suç değil'
diyerek fırıncının beraatına karar vermiş.
Gözü çıkan gayrimüslim vatandaşın şikâyetine de kara kaplı defterden bir madde bulmuş: 'Her kim, gayrimüslimin iki gözünü çıkara, o Müslüman'ın tek gözü çıkarıla...'
Karakuşi Kadı, 'Şimdi' demiş, 'Fırıncı senin öbür gözünü de çıkaracak, biz de onun tek gözünü çıkaracağız.'
Tabii gayrimüslim şikâyetinden hemen vazgeçmiş.
Çocuğunu kaybeden kadının kocasına da, Karakuşi Kadı, 'Karını vereceksin, bu adam yerine yeni çocuk koyacak.' diye hüküm kesmiş
Böyle olunca adam da, şikâyetini anında geri almış.
Kadı Yahudi'ye sormuş: 'Senin şikâyetin ne?
Yahudi ellerini açmış, 'Ne diyeyim kadı efendi' demiş, 'Adaletinle bin yaşa sen, e mi !'
Fıkraları pek seven politikacımız, hikâyeyi anlattıktan sonra kendisini dinleyen topluluğa dönerek, kıssadan hisse çıkarmış: "***** öpen, kadı ise, kime şikâyet edeceksin? Bugün ülkedeki durum bu! Anladınız mı?"
***