ayibogan

[ayibogan]

VakıfBank, ING Bank ve Emirates NBD’nin ortak koordinatörlüğünde, 12 ülkeden 22 bankanın katılımıyla 891 milyon dolar tutarında yılın ikinci sendikasyon kredisine imza attı. Geçen yıl eylül ayındaki sendikasyon kredisini yüzde 100’ün üzerinde çeviren VakıfBank, temin ettiği bu krediyi dış ticaretin finansmanında kullanacak. 131 milyon dolar ve 634 milyon euro tutarında iki dilimden oluşan 367 gün vadeli kredinin maliyeti, nisan ayındaki yılın ilk işlemine göre 10 baz puan düşerek dolar dilimi için Libor + yüzde 1.35 euro dilimi için Euribor + yüzde 1.25 seviyesinde gerçekleşti.

“Yılın ikinci işlemi ile birlikte sendikasyon kredi bakiyemiz 2 milyar dolara yaklaştı”

22 bankanın katıldığı sendikasyon kredisi hakkında konuşan VakıfBank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan, “Yılın ikinci sendikasyon kredisi işlemi ile birlikte toplam sendikasyon kredi bakiyemiz 2 milyar dolara yaklaştı. Kredinin maliyeti, nisan ayındaki işleme göre hem dolar hem euro dilim için 10 baz puan daha uygun seviyede gerçekleşti. Bu durum VakıfBank’ın muhabir bankalarıyla sağladığı iş hacminin artmakta olduğunu ve çok rekabetçi maliyetlerle artan miktarda kaynak temin etmeye devam ettiğini göstermektedir. Ülkemiz hak etmediği bir şekilde yatırım yapılabilir ülke statüsünü kaybetmesine rağmen, yüzde 100’ün üzerinde bir oranla sendikasyon kredisini yenilememiz, Türk ekonomisine duyulan güvenle birlikte VakıfBank’ın uluslararası piyasalardaki yüksek kredibilitesini bir kez daha teyit etmiştir. Bizi destekleyen tüm katılımcı bankalara teşekkür ediyorum” dedi.

“12 milyar dolara ulaşan yurtdışı borçlanma tutarımız ile milli ekonomiye artan destek ”

VakıfBank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan sözlerine şöyle devam etti: “Sendikasyon kredilerinden seküritizasyon işlemlerine, covered bond ve eurobond ihraçlarından dış ticaret finansmanı işlemlerine varıncaya kadar oldukça çeşitlendirilmiş kanallar ile yurtdışından sağladığımız uzun vadeli, uygun maliyetli 12 milyar dolara ulaşan kaynağı milli ekonomimizin kullanımına sunduk. Önümüzdeki dönemlerde de yurt dışından yeni kaynaklar yaratarak reel sektöre destek olmaya ve dış ticareti finanse etmeye devam edeceğiz.”

Krediye yetkilendirilmiş lider düzenleyici olarak katılan bankalar: BNP Paribas, Commerzbank, Emirates NBD Bank PJSC, Erste Group Bank AG, First Abu Dhabi Bank, HSBC Bank plc, ING Bank N.V, Rabobank International, Societe Generale, Standard Chartered Bank, Sumitomo Mitsui Banking Corporation, Wells Fargo Bank, National Association.

VakıfBank hakkında

Vakıf kaynaklarını ekonomik kalkınmanın gereksinimleri doğrultusunda en verimli şekilde değerlendirmek amacıyla 1954 yılında, 50 milyon TL sermeye ile kurulan VakıfBank, bugün 81 ilde 924 şube ve 16 binin üzerinde çalışanıyla hizmet vermektedir. VakıfBank, vakıf kültüründen aldığı güçle, kendisine emanet edilen varlık ve değerleri etkin ve verimli yöneterek çağdaş bankacılık yöntemleri ve uygulamalarıyla Türkiye’nin tasarruf düzeyinin gelişim sürecine katkıda bulunmaktadır. Temel bankacılık ürün ve hizmetlerine ek olarak yatırım bankacılığı ve sermaye piyasası faaliyetlerinde de bulunan VakıfBank, iç ve dış ticaretin finansmanında öncü bir rol üstlenmektedir. Türkiye’nin gelişiminde ve milletin refah düzeyinin artırılmasında büyük önem taşıyan mega projelere de finansman desteği sağlamaktadır. Türkiye dışında ABD New York ve Kuzey Irak Erbil şubelerine ek olarak Bahreyn’de kıyı bankacılığı şubesi olan VakıfBank’ın ayrıca yurt dışında üç bankada da iştiraki bulunmaktadır.

[ayibogan]

Akkök Şirketler Grubu’nun kendi içinde en başarılı uygulamaların belirlenmesi amacıyla bu yıl ikincisini düzenlediği “Yıldız Akköklüler Ödüllendirme Süreci”nin kazananları, 20 Eylül Çarşamba günü düzenlenen törenle ödüllerini aldı. Operasyonel Mükemmellik, İşbirliği Geliştirmek, Girişimcilik ve Inovasyon ile Sürdürülebilirlik alanlarında seçilen en başarılı 8 projenin ödüllendirildiği törende konuşan Akkök Holding İcra Kurulu Başkanı Ahmet C. Dördüncü, günümüz dünyasında küresel bir vizyonla hareket edilmesi gerektiğini, bu dört alanın ise bu vizyonu taşıyan en önemli dinamikler arasında olduğunu söyledi. Dördüncü, “Akkök Şirketler Grubu’nun bu alanlara öncülük etmesinden ve tüm çalışma arkadaşlarımın da bu anlayışa sahip çıkmasından büyük mutluluk duyuyorum” dedi.

Akkök Şirketler Grubu, en iyi uygulamaların ortaya çıkarılması ve yaygınlaştırılması amacıyla bu yıl ikincisini düzenlediği “Yıldız Akköklüler Ödüllendirme Süreci”nin kazananlarını belirledi. Girişimcilik ve İnovasyon, Sürdürülebilirlik, Operasyonel Mükemmellik ve İşbirliği Geliştirme olmak üzere 4 alanda gerçekleştirilen yarışmaya grup şirketlerinden toplam 39 proje katıldı. Yarışmanın sonucunda, 39 proje arasından seçilen en başarılı 8 projede görev alan “Yıldız Akköklüler” düzenlenen törenle ödüllerini aldı.

Ödül töreninde konuşma yapan Akkök Holding İcra Kurulu Başkanı Ahmet C. Dördüncü şöyle konuştu; “Günümüz dünyasında küresel bir vizyonla hareket edilmesi gerektiğini ve bu dört önemli alanın bu vizyonu taşıyacak en önemli dinamikler arasında olduğunu düşünüyorum. Akkök Şirketler Grubu’nun Girişimcilik ve İnovasyon, Sürdürülebilirlik, Operasyonel Mükemmellik ve İşbirliği Geliştirmek gibi önemli alanlarda öncülük ederek vizyonunu ortaya koymasından ve tüm çalışanların da bu anlayışa sahip çıkmasından büyük mutluluk duyuyorum”. Konuşmasında sürekli gelişen insan kaynağı anlayışının önemine dikkat çeken Dördüncü, değişim için gelişimin, gelişim için de değişimin şart olduğunu vurguladı. Özellikle rekabetin yoğun yaşandığı günümüzde sürdürülebilir avantaj yakalamak için gelişimin vazgeçilmez ve kaçınılmaz olduğunu sözlerine ekledi.

Akkök Holding İnsan Kaynakları Direktörü Şerife Füsun Ömür ise kurum performansının ileriye götürülmesinde çalışanların öneminin tartışılmaz olduğunu vurguladı. Ömür, “Yıldız Akköklüler Ödüllendirme Süreci”nin, çalışanların çalışanları aday gösterip, birbirlerinin başarılarını takdir ederek kurum kültürü ve performansına önemli katkılar sağlayan, şirket içi en iyi uygulamaları ortaya çıkaran bir ödüllendirme sistemi olduğunu söyledi. Bu yıl 39 projenin değerlendirmeye alındığını belirten Ömür, şirketler içerisinden yapılan ön eleme sonrası seçilen en başarılı uygulamaların 7 üyeden oluşan “Akkök Değerlendirme Komitesi” tarafından yapılan değerlendirme sonucunda belirlendiğini ifade etti.


“Yıldız Akköklüler Ödüllendirme Süreci” nin Kazanan Projeleri;

“Operasyonel Mükemmellik” alanında Akenerji çalışanları “Erzin Santralinin Operasyonel Esnekliği ve Sekonder Frekans Kontrol (SFK) Rezerv Kapasitesinin Arttırılması” projesiyle, Aksa Akrilik ekibi “Polimerizasyon Ünitesinde Üretim Kaybının Önlenmesi” projesiyle ödül almaya layık görüldü. “Sürdürülebilirlik” alanında ise Akbatı ekibinin “Akbatı Aile Festivali” projesi ve SEDAŞ’ın “Hızlı Enerjilendirme Sistemi” projesi ipi göğüsledi. “İşbirliği Geliştirme” alanında da “Karbon Elyaf Prosesi için Apre Geliştirilmesi ve Uygulamaları” projesi ile Ak-Kim ve DowAksa ekibi ve Ak-Kim ekibinin “Yeni APS Tesisi Elektrolizörlerin Tasarımı ve Kurulum’’ projesi ödüle layık görüldü.“Girişimcilik ve İnovasyon” alanında “Tazminat Cezası Önleme” projesi ile SEDAŞ ekibi ve “Mevcut Yapıların Karbon Lifli Kompozitler ile Güçlendirilmesine Yönelik Tam Ölçekli Bina Deneyleri” projesi ile DowAksa ekibi kazananlar arasına girdi.

[ayibogan]

Türkiye’nin yedi bölgesinin toprağını analiz eden Hektaş, tarımda devrim niteliğinde bir yatırıma hazırlanıyor. Bilinçsiz tarım uygulamaları nedeniyle verimi azalan tarım arazilerini zenginleştirecek ve yetiştirilen ürünlerin ihtiyacı olan mineralleri toprağa geri verecek yatırım kapsamında Hektaş, ‘organomineral’ adı verilen yeni nesil gübre üretimi yapacak.

Hektaş, üretim verimliliğini artırmak, yetiştirilen ürünlerdeki mineral oranını yükseltmek ve toprağın pH değerini dengelemek amacıyla tarımda öncü bir adım atmaya hazırlanıyor. Türkiye’nin yedi bölgesinin toprak analizini yapan Hektaş, Adana’da faaliyete geçireceği fabrikada her bölgenin ihtiyacına göre organomineral gübre üretimi yapacak. Organik madde eksikliğinden kaynaklanan problemlere çözüm olmak ve topraklarımızdaki tarımsal faaliyetlerin sürekliliğini sağlamak için, Hektaş, ‘ürüne göre gübre’ anlayışını ‘toprağa göre gübre’ye dönüştürmeyi hedefliyor.

Hektaş’ın organik madde ile bitki besin elementlerini birleştirerek üreteceği organomineral gübre, bitkilerin ihtiyacı olan mineral ve elementleri topraktan edinmesine olanak sağlarken, mahsulün besin değerini artıracak.

Ürüne göre farklı gübre değil, toprağa göre farklı gübre

Organomineral yatırımı hakkında bilgi veren Hektaş Genel Müdürü Levent Ortakçıer, “Yaptığımız toprak analizleri sonucunda gördük ki ülkemizdeki tarım arazileri can çekişiyor. Sağlıklı bir toprakta yüzde 3 seviyesinde olması gereken organik madde oranı, topraklarımızın yüzde 70’indeki yanlış tarım uygulamaları nedeniyle yüzde 0,6 seviyesine gerilerken, 6 birim olması gereken pH değeri de 8’in üzerinde. Bilinçsiz gübre kullanımı, yanlış ekim ve sulama, anız yakma gibi nedenlerden dolayı tarıma elverişli topraklarımız ölüyor. Araştırmalarımız sonucu çözümün organomineral gübre olduğunu keşfettik” dedi.

“Ürüne göre farklı gübre değil, toprağa göre farklı gübre” mottosuyla hareket ettiklerini belirten Ortakçıer şunları söyledi: “Çiftçimize ve nihai ürüne en fazla katkıyı sağlayarak iyi tarım uygulamalarına destek olmak istiyoruz. Toprak analiz aşamasından gübrenin toprağa uygulanması ve sonuçlarının takibine kadarki tüm aşamalarda üreticimize gereken desteği her zaman olduğu gibi vereceğiz.”

[ayibogan]

Yeni Türkiye’nin lider bankası olma vizyonuyla çalışmalarına hız veren VakıfBank, bir taraftan en çok KGF kredisi kullandıran bankaların başında gelerek reel ekonomiye desteğini kesintisiz sürdürürken, diğer taraftan da sunduğu yatırım ürünleri ile ülkemiz sermaye piyasalarının gelişmesine ve derinlik kazanmasına katkıda bulunmaya devam ediyor. 10 yıl vadeli, 5. yılın sonunda erken itfa opsiyonuna sahip, 525 Milyon TL’lik katkı sermaye niteliğinde tahvil ihracı gerçekleştiren VakıfBank, kamu bankaları arasında bir ilk olan bu ihraç ile Sermaye Yeterlilik Rasyosu üzerinde 30 baz puanın üzerinde pozitif bir etki sağlamış oldu.

“Bankamıza uzun vadeli yeni bir TL fonlama kaynağı sağladığımız için mutluyuz”

VakıfBank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan, ihraca ilişkin yaptığı açıklamada; “TL kaynakların vadesini mevduat dışı ürünlerle uzatmak, kaynak çeşitliliği sağlamak ve TL mevduatlarda faiz baskısını azaltmak hem ekonomi yönetimimizin hem de Bankamızın hedefleri arasındadır. Bankacılık sektörünün TL Kredi / TL Mevduat rasyosunun %150 seviyelerine yaklaştığı bir dönemde, uzun vadeli TL cinsinden mevduat dışı kaynak sağlayarak TL cinsi mevduatların faizlerini düşürücü yönde çabalarımızı artırıyoruz. Kamu bankaları arasında bir ilk olan 525 Milyon TL’lik söz konusu katkı sermaye niteliğindeki tahvil ihracı, sadece sermaye rasyolarımızı yaklaşık 30 baz puan güçlendirmek suretiyle yeni krediler vermemize imkan sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda vade uyumunu da artırıcı yönde önemli bir rol oynayarak bilanço yapımızı daha da güçlendirecektir” dedi.

“Uzun vadeli TL yatırım enstrümanı arayan yatırımcılar için iyi bir alternatif”

İhraca Vakıf Yatırım’ın aracılık ettiğini ve satışın sadece yurtiçinde yerleşik kurumsal nitelikli yatırımcılara yönelik gerçekleştirildiğini belirten Genel Müdür ÖZCAN, “Bu işlem hem ihraççı olarak bizim tarafımızdan hem de yatırımcılarımız tarafından bir “kazan-kazan” durumu oluşturmuştur. 10 yıl vadeli, 5. yıl sonunda erken itfa opsiyonuna sahip, 3 ayda bir kupon ödemeli işlem, yatırım için uzun vadeli yüksek nitelikli TL cinsinden varlık arayan kurumsal yatırımcılar için iyi bir alternatif oluşturarak sermaye piyasalarımızın derinleşmesine yönelik katkıda bulunmaktadır. Ulusal ve uluslararası sermaye piyasalarındaki öncü banka olarak, farklı yatırımcı kitlelerine yönelik çeşitli ürünler sunmaya, özellikle TL cinsinden mevduat dışı uzun vadeli kaynakları daha da artırarak TL cinsinden faizlerin düşmesine ve yarattığımız uzun vadeli kaynaklarla milli ekonomimize destek olmaya devam edeceğiz” dedi.

[ayibogan]

Müşteri hizmetleri ve yetkili servislerin hizmet yaklaşımıyla Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından değerlendirilen Vestel; “Müşteri Dostu Marka” ve “Müşteri Dostu Kuruluş” belgelerini kendi sektöründe alan ilk firma oldu.

Türkiye’nin teknoloji devi Vestel, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından verilen “Müşteri Dostu Kuruluş” ve “Müşteri Dostu Marka” belgelerini almaya hak kazandı. Vestel ve Regal markaları; ürün ve hizmet kalitesini en üst seviyeye çıkarmak, müşterilerin hizmet algısını ve memnuniyetini yükseltmek amacıyla gerçekleştirilen belgelendirme sürecini başarıyla tamamladı.

Türkiye’de yaygın yetkili servis ağıyla hizmet veren Vestel Müşteri Hizmetleri’nin hayata geçirdiği yenilikçi projeleri, kişisel verilerin korunması ve 7/24 ulaşılabilir olma konusundaki çalışmaları belgelerin alınmasında büyük rol oynadı. Ayrıca; Vestel Yetkili Servisleri’ndeki müşteri karşılama - ürün kabul alanlarının modernizasyonu ve engelli müşterilere yönelik başlatılan “Erişilebilirlik Projesi” de sürece katkı sağladı.

TSE yetkililerinin yerinde ziyaretleri, soru-cevap ve gözlemleriyle birlikte 4 ay süren belgelendirme sürecinde; müşteri memnuniyeti politikası, organizasyon yapısı, insan kaynakları uygulamaları, çalışma ortamları, eğitimler, çağrı merkezi uygulamaları, sosyal sorumluluk projeleri, hukuki işlemler, yasal şartlar, iş güvenlik planları, bilgi teknolojileri, gizlilik ve ulaşılabilirlik gibi kriterler dikkate alındı.

Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkanı Turan Erdoğan, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede; “Vestel olarak, üretim kalitemiz kadar satış sonrası hizmetlere de büyük önem veriyoruz. Yenilenen yapısıyla Vestel Müşteri Hizmetlerimiz, en iyi Vestel deneyimini yaşatmak adına sektörde pek çok projeye öncülük ediyor. Ulusal ve uluslararası ödüllerimizin yanı sıra, son 3 yıldır sektörde bağımsız müşterilerimizden en çok teşekkür alan markayız. Türk Standartları Enstitüsü’nden aldığımız bu iki belge de; satış sonrası hizmetimizin uluslararası standartlara uygun ve yüksek kalitede bir hizmet olduğunun tescilidir. Bu vesileyle, müşteri hizmetleri ve yetkili servis çalışanlarımızı gönülden tebrik ediyorum” dedi.

[ayibogan]

Ekonomi Bakanlığı Marmara Bölge Müdürlüğü’nde Dış Ticaret Uzmanı olarak görev yapan Ayşe Keskinkılıç, Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) Genel Sekreterliği görevine getirildi.

Hacettepe Üniversitesi İşletme Bölümü’nden 1997 yılında mezun olan Ayşe Keskinkılıç, profesyonel hayatına 1998 yılında Gümrük Müsteşarlığı'nda başladı. 2000-2004 yılları arasında ise Dış Ticaret Müsteşarlığı’nda kariyerine devam eden Keskinkılıç, 2004-2006 yıllarında Johns Hopkins Üniversitesi'nde Ekonomi Yüksek Lisansı Programı'nı tamamladı.

Çoğunluğu Arap olmayan Müslüman ülkelerden oluşan Developing-8 Örgütünde Ekonomist olarak görev yapan Ayşe Keskinkılıç, 2009-2013 yılları arasında ise Paris'te OECD Daimi Temsilciliği'nde Ticaret Müşaviri unvanıyla Ekonomi Bakanlığı'nı başarılı bir şekilde temsil etti.

Görev süresinin dolmasının ardından Türkiye’ye dönen Keskinkılıç, bir kalkınma projesinin sekretaryasını yürüttü. Daha sonra Ekonomi Bakanlığı Marmara Bölge Müdürlüğü’nde görev yapan Ayşe Keskinkılıç, Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği Genel Sekreterliği’ne atandı.

TÜRKBESD Başkanı Ergün Güler, Genel Sekreterliğe Ayşe Keskinkılıç’ın getirilmesi konusunda yaptığı değerlendirmede; “Eğitimi, bilgisi, tecrübesi ve örnek çalışmalarıyla Ayşe Keskinkılıç’ın Türkiye’den 152’yi aşkın ülkeye ihracat yapan güçlü bir sektörün kuruluşu olan TÜRKBESD ailesine çok önemli katkı ve fayda sağlayacağına inanıyorum” dedi.

[ayibogan]

Açıldığı günden bu yana Türkiye ve İstanbul’un en prestijli alışveriş merkezlerinden biri haline gelen Akasya, 3 yıl boyunca Akenerji ile “enerji tasarrufu” yapacak. İmzalanan “enerji verimliliği” anlaşması ile Akenerji’nin teknik ekibi Akasya’da “sıfır yatırımla” enerji tasarrufu için çalışacak.
Akenerji teknik ekibi Akasya Alışveriş Merkezi’ndeki ısıtma-soğutma ve iklimlendirme sistem ve ekipmanları üzerinde günlük bakım, onarım, takip, ölçüm ve analizler yapacak. Bu sayede bu sistemlerin verimliliği artacak ve enerji tasarrufu sağlanacak.
AKİŞ GYO A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Gökşin Durusoy, Akenerji ve Akasya arasındaki işbirliği anlaşması için şunları söyledi:
“Akiş GYO A.Ş. bünyesinde bulunan Akasya Alışveriş Merkezi’nin grup şirketlerimizden Akenerji ile gerçekleştirdiği enerji verimliliği anlaşmasından ötürü son derece mutluyuz. Sürdürülebilirlik ve enerji verimliliği konuları bizler için çok önemli. Akasya olarak geçtiğimiz yıllarda enerji verimliliği, doğru kaynakların kullanımı, iç hava kalitesi ile sağlığa verdiğimiz önem gibi konularda yaptığımız uygulamalarla yeşil bina derecelendirme sistemlerinden biri olan BREEAM sertifikasını almaya hak kazanmıştık. Şimdi Akenerji ile gerçekleştirdiğimiz işbirliğiyle enerji verimliliğine verdiğimiz önemi bir adım daha öteye taşıyoruz. Bu işbirliğinin her iki taraf için de hayırlı olmasını diliyorum.”
Akenerji CEO’su Serhan Gençer ise bu anlaşmadan duydukları heyecanı anlattı:
“Türkiye’nin enerji tüketimi konusunda Avrupa standartlarını yakalama noktasında büyük bir potansiyeli var. Bu durum bizim gibi enerji yatırımcılarını sektörel anlamda çok cezbediyor. Enerjiyi bir taraftan en yüksek mertebede tüketebilmeli ancak diğer taraftan tasarrufa yönelik tüm enstrümanları seferber ederek bu değeri ortaya çıkarabilmeliyiz. Akenerji olarak 28 yıllık birikimimizin yanında bu alanda geliştirdiğimiz ve son 2 senedir üzerinde ciddi emek harcayarak yatırım yaptığımız geniş yelpazedeki enerji verimliliği modellerimizle, tüm müşterilerimize, bütçelerine ilave bir maliyet getirmeksizin ve yatırım yapmalarına ihtiyaç kalmaksızın ciddi tasarruflar sağlayabiliyoruz. Bu anlamda grup şirketlerimizden Akiş GYO A.Ş.’nin sahip olduğu alışveriş merkezlerinden Akasya ile bu işbirliğini gerçekleştirecek olmaktan büyük bir heyecan ve mutluluk duyuyoruz. ”
Akenerji Enerji Servislerinden sorumlu Direktörü Ergin Baykara ise:
“Türkiye’nin gelişmesiyle paralel olarak, enerji tüketimi de artıyor. Enerjide sağlanacak verimlilik daha da önem kazanıyor. Akenerji Enerji Sistemleri, bu noktada müşterilere ekstra yatırımsız verimlilik hizmeti veriyor. Ticari binaların verimliliğini artırmaya yoğunlaştığımız bu dönemde gurur duyduğumuz marka bir proje olan Akasya ile çalışmak bizim için büyük mutluluk” dedi.

[ayibogan]

Aras Kargo şehir hayatının sokak hayvanlarına verdiği zararı azaltmak, hayvanların doğal ortamlarında yaşamalarını kolaylaştırmak için kolları sıvadı. Sokak hayvanlarının özellikle yaz aylarında susuz kalmalarını önlemek amacıyla tüm şube, bölge müdürlükleri ve transfer merkezlerinde su kapları bulunduran Aras Kargo, bugüne kadar toplam 7 bin 500 adet su kabı dağıtımı gerçekleştirdi.

Aras Kargo’nun 2014 senesinde doğayı koruma vizyonu doğrultusunda oluşturduğu “Doğa Dostu Araslar” platformu şimdiye kadar birçok çevre dostu uygulamaya imza attı. Daha yaşanabilir bir dünya için ve doğal yaşamı korumak amacıyla Aras Kargo sokak hayvanlarını da unutmadı. Yazın sıcak günlerinde sokak hayvanlarının susuz kalmasını önlemek, yaşam mücadelelerine destek vermek amacıyla seferber olan Aras Kargo tüm şube, bölge müdürlükleri ve transfer merkezlerinin önünde su kabı bulunduruyor. Sokak hayvanlarının şehir yaşamında hayatlarını rahatlıkla sürdürmelerini sağlamak ve bu konuda toplumsal farkındalık yaratmak isteyen Aras Kargo son iki yılda toplam 7 bin 500 adet su kabı dağıtımı gerçekleştirdi.

Aras Kargo’dan çevre dostu uygulamalar

Gelecek kuşaklara yaşanabilir bir dünya bırakmak isteyen Aras Kargo 2011 yılında araç filosuna kattığı doğa dostu elektrikli araçlarla binlerce tonluk karbon salınımını engellemeyi hedefliyor. Bu sayede yaklaşık 18 bin yeni ağacın doğada oluşturacağı faydayı yaratacak olan Aras Kargo ayrıca doğada yüzde 100 çözünürlüğü olan malzemeler kullanıyor.

Aras Kargo doğa mirasına sahip çıkmak için Çekül işbirliği ile hayata geçirdiği Yeşile Hayat Hayata Yeşil Projesi’yle ise bu güne kadar yaklaşık 140 bin ağacı doğaya kazandırdı. “Doğa Dostu Araslar” TURMEPA ile gerçekleştirdiği ortak çalışma sonucunda da 2016 yılında deniz kıyılarından 500 kg atık toplayarak ekolojik dengenin korunmasına önemli katkılar sağlayan şirket bunların yanında, transfer merkezlerinde kullandığı LED aydınlatma ve fotosel sistemleri sayesinde yüzde 25 enerji tasarrufu sağlıyor.