Sayfa 38/178 İlkİlk ... 2836373839404888138 ... SonSon
Arama sonucu : 1419 madde; 297 - 304 arası.

Konu: Tarihte Bugün

  1. 10 Ağustos 1920 Sevr Antlaşması

    ÖNEMLİ NOT: Bir çoğumuz bu anlaşmanın çok kötü şartlar taşıdığını bilir ama maddeleri okumamıştır.

    Lütfen 1 dakikanızı ayırıp en önemli 12 maddeyi okuyunuz.



    I. Dünya Savaşı sonrasında İtilâf Devletleri ile Osmanlı İmparatorluğu hükümeti arasında 10 Ağustos 1920'de Fransa'nın başkenti Paris'in 3 km batısındaki Sevr (Sèvres) banliyösünde bulunan Seramik Müzesi'nde (Musée National de Céramique) imzalanmış antlaşmadır.
    Antlaşma imzalandığı dönemde devam eden Türk Kurtuluş Savaşı'nın sonucunda Türklerin galibiyetiyle, bu antlaşma yerine 24 Temmuz 1923'te Lozan Antlaşması imzalanıp, uygulamaya konduğundan Sevr Antlaşması geçerliliğini kaybetmiştir.
    Sevr Antlaşması toplam 433 maddeden oluşmaktaydı.

    Önemli Maddeleri
    1.Sınırlar (madde 27-36): Edirne ve Kırklareli dahil olmak üzere Trakya'nın büyük bölümü Yunanistan'a, Ceyhan, Antep, Urfa, Mardin ve Cizre kent merkezleri Suriye'ye bırakılacak, İstanbul Osmanlı Devleti'nin başkenti olarak kalacak

    2.Boğazlar (madde 37-61): İstanbul ve Çanakkale Boğazları ile Marmara Denizi silahtan arındırılacak, savaş ve barış zamanında bütün devletlerin gemilerine açık olacak; Boğazlar'da deniz trafiği on ülkeden oluşan uluslararası bir komisyon tarafından yönetilecek; komisyon gerekli gördüğü zaman Müttefik Devletler'in donanmalarını yardıma çağırabilecek

    3.Kürt Bölgesi (madde 62-64): İngiliz, Fransız ve İtalyan temsilcilerinden oluşan bir komisyon Fırat'ın doğusundaki Kürt vilayetlerinde bir yerel yönetim düzeni kuracak; bir yıl sonra Kürtler dilerse Milletler Cemiyeti'ne bağımsızlık için başvurabilecek

    4.İzmir (madde 65-83): Yaklaşık olarak bugünkü İzmir ili ile sınırlı alanda Osmanlı İmparatorluğu egemenlik haklarının kullanımını beş yıl süre ile Yunanistan'a bırakacak; bu sürenin sonunda bölgenin Osmanlı veya Yunanistan'a katılması için plebisit yapılacak

    5.Ermenistan (madde 88-93): Osmanlı, Ermenistan Cumhuriyeti'ni tanıyacak; Türk-Ermeni sınırını hakem sıfatıyla ABD Başkanı belirleyecek (Başkan Wilson 22 Kasım 1920'de verdiği kararla Trabzon, Erzurum, Van ve Bitlis illerini Ermenistan'a verdi.)

    6.Arap ülkeleri ve Adalar (madde 94-122): Osmanlı savaşta veya daha önce kaybettiği Arap ülkeleri, Kıbrıs ve Ege Adaları üzerinde hiçbir hak iddia etmeyecek

    7.Azınlık Hakları (madde 140-151): Osmanlı din ve dil ayrımı gözetmeksizin tüm vatandaşlarına eşit haklar verecek, tehcir edilen gayrimüslimlerin malları iade edilecek, azınlıklar her seviyede okul ve dini kurumlar kurmakta serbest olacak, Osmanlı'nın bu konulardaki uygulamaları gerekirse Müttefik Devletler tarafından denetlenecek

    8.Askeri Konular (madde 152-207): Osmanlı İmparatorluğu'nun askeri kuvveti, jandarma dahil 50.700 kişiyle sınırlı olacak ve ağır silahları bulunmayacaktı.[1][4] Türk donanması tasfiye edilecek, Marmara Bölgesi'nde askeri tesis bulunduramayacak, askerlik gönüllü ve paralı olacak, azınlıklar orduya katılabilecek, ordu ve jandarma Müttefik Kontrol Komisyonu tarafından denetlenecek

    9.Savaş Suçları (madde 226-230): Savaş döneminde katliam ve tehcir suçları işlemekle suçlananlar yargılanacak

    10.Borçlar ve Savaş Tazminatı (madde 231-260): Osmanlı İmparatorluğu'nun mali durumundan ötürü savaş tazminatı istenmeyecek, Türkiye'nin Almanya ve müttefiklerine olan borçları silinecek; ancak Türk maliyesi müttefiklerarası mali komisyonun denetimine alınacak

    11.Kapitülasyonlar (madde 260-268): Osmanlı'nın 1914'te tek taraflı olarak fesh ettiği kapitülasyonlar müttefik devletler vatandaşları lehine yeniden kurulacak

    12.Ticaret ve Özel Hukuk (madde 269-414): Türk hukuku ve idari düzeni hemen her alanda Müttefikler tarafından belirlenen kurallara uygun hale getirilecek; sivil deniz ve demiryolu trafiği Müttefik devletler arasında yapılan işbölümü çerçevesinde yönetilecek; iş ve işçi hakları düzenlenecektir..

  2. Beleştepe'de beleş maç izleyen taraftarlar 1971



    Yeni yapılan stadyumun üstü kapalı olduğu için taraftarlar Beleştepe'ye veda etti..


  3. MÖ 1274 Kadeş Savaşı



    Hititler ile Mısır arasında yapılan, tarihteki en fazla savaş arabasının kullanıldığı söylenen savaştır.
    Bugünkü Humus şehri yakınlarında harâbeleri bulunan antik Kadeş kenti önünde cereyan etmiştir.

    Savaşın çıkış nedeni genişleme politikası güden Mısır'ın, Hitit toprakları içerisinde yer alan Amurru ve Amka gibi büyük ticaret yolları üzerindeki şehirleri ele geçirme arzusudur.

    Hazırlık ve harekat

    Hitit kuvvetleri Anadolu'dan Suriye'ye hareket ederek yolda kendi himayesindeki devletlerin destek kuvvetleri ile birleşti ve 3.500 savaş arabası ile 37.000 piyade ile yola devam etti.
    III. Hattuşili Hitit piyadelerini ve kuzey savaş arabalarını, II. Muvatalli ise ordunun kalan kısmını komuta ediyordu.
    Her biri 5.000 kişilik piyadeden oluşan Amon, Ra, Ptah, Seth adında dört bölük ve 2.000 civarı savaş arabası ile MÖ 1274 yılının nisan ayında başkent Pi-Ramesses'ten yola çıkan II. Ramses ise Hitit topraklarına doğru ilerliyordu.

    Amon bölüğünün komuta eden firavun Filistin kıyısından kuzeye doğru ilerledi fakat aceleci davranarak Ptah ve Seth bölükleri ile arasını açtı.
    II. Ramses yanında Ra ve kendi Amon birliği hareket ediyor, Ptah ve Seth bölükleri ise kilometrelerce geriden onları takip ediyorlardı.
    Mısır ordusu mayıs ayında Kadeş'in 16 kilometre yakınına kadar ilerlemişti ancak Hitit ordusundan hala haber yoktu.

    II. Ramses, Şaptuna'da Orontes Nehri'ni geçmek üzereyken Mısırlı askerler tarafından yerli iki bedevi yakalandı. Yapılan sorguda bedeviler, Hitit ordusunun Halep'in 160 kilometre kuzeyinde konuşlandığını ve II. Ramses'ten korkarak başkentleri Hattuşa'ya doğru kaçtıklarını söyledi.
    Gerçekte ise Hititler, Mısır ordusuna yakınlaşmaya devam ediyordu. Hitit ordusunun kendisinden kaçmakta olduğunu zanneden firavunun güveni yerine geldi ve ertesi gün Orontes Nehri'ni geçerek ordusunu bir kez daha böldü.
    II. Ramses, Amon birliği ile Kadeş'in kuzeybatısında kamp kurmuşken Ra bölüğü ise güneybatıda kalmıştı. Ptah ve Seth bölükleri ise hala çok geriden onları takip ediyordu.

    II. Ramses Amon bölüğü ile Kadeş yakınlarında kamp kurmuşken iki Hitit casusu yakalandı. İşkenceyle konuşturulan casuslar Hitit ordusunun donanımlı ve hazır bir biçimde eski Kadeş'in arkasında beklediğini söyledi. Gerçekte ise Hitit ordusu, Orontes Nehri'nin güneyine geçmiş ve Ra birliğine saldırmaya hazırlanıyordu. Bedevilerin ardından casuslar tarafından da kandırılan firavun durumun farkına vardığında iki subayını onları geriden takip eden Ra birliğini uyarmak için gönderdi fakat çok geçti.

    Savaş

    Ra birliğini dağıtan Hitit ordusu dağılan ordudan geri kalanları kovalıyor, kalan Mısır askerleri ise firavunun karargahına doğru kaçıyorlardı.
    Sonunda Amon birliği ile karşı karşıya gelen Hitit ordusu ezici bir şekilde üstün gelmiş fakat savaşın ilerleyen saatlerinde Hitit ordusundaki müttefik devlet askerleri savaşı kazandıklarını düşünerek düzenlerini bozarak firavunun karargahını yağmaya girişti.
    Buna karşın II. Ramses ise ordusunun düzenini korumayı başardı. Bu sırada Kadeş'e gelen Ptah ve Seth bölükleri de Hitit ordusunun sağ kanadına saldırdı.
    Mısır ordusu çok ağır piyade kaybı verirken Hitit ordusu da aynı şekilde savaş arabası kaybı verdi. II. Ramses ordularını Mısır'a geri çekti, arabaları kötü durumda olan Hitit ordusu ise onları takip edemedi.

    Savaşın sonucunda Hititler Amurru ve Amka topraklarını ellerinde tutarak bölgede hakimiyetini pekiştirdi.
    II. Ramses ise genişleme politikasını bir kenara koydu ve ülkesinde geniş bir imar programı düzenleyerek dikkatini buraya verdi.
    Mısır kraliyet kayıtlarındaki belgelerde ve Karnak, Luksor, Abidos ile Ebu Simbel'e işlenen kabartmalarda II. Ramses'in Hititleri ağır bir bozguna uğrattığı yazsa da savaşın kesin bir galibi olmadı.
    Savaşın sonunda Hititler ve Mısır arasında tarihin ilk yazılı antlaşması olarak sayılan Kadeş Antlaşması imzalandı ve iki devlet uzun süreli bir barış dönemine girdi.

  4. İlk saç kurutma makinelerinden biri 1928


  5. 19. yüzyıl sonlarında İran - Şiraz'da top mermisiyle yapılan bir idam


  6. 1936 Olimpiyat ateşi Berlin'e geliyor.


  7. Bu fotoğraflara göre Selfie akımı 1920 yılında başlamış...


  8. Berlin Duvarı... Batı Berlin'de yaşayanlar, Doğu Berlin'deki akrabalarına çocuklarını gösteriyorlar. 1961


Sayfa 38/178 İlkİlk ... 2836373839404888138 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •