MUTLU OLMA ŞANSI
Hayat bize mutlu olma şansı vermedi sevgili
biz kendimizden başka herkesin üzüntüsünü üzüntümüz, acısını
acımız yaptık çünkü.
Dünyanın öbür ucunda hiç tanımadığımız bir insanın gözyaşı bile
içimizi parçaladı.
Kedilere ağladık, kuşların yasını tuttuk...
Yüreğimizin zayıflığı kimi zaman hayat karşısında bizi zayıf yaptı.
Aslında ne güzel şeydir insanın insana yanması sevgili...
Ne güzeldir bilmediğ...Hayat bize mutlu olma şansı vermedi sevgili
biz kendimizden başka herkesin üzüntüsünü üzüntümüz, acısını
acımız yaptık çünkü.
Dünyanın öbür ucunda hiç tanımadığımız bir insanın gözyaşı bile
içimizi parçaladı.
Kedilere ağladık, kuşların yasını tuttuk...
Yüreğimizin zayıflığı kimi zaman hayat karşısında bizi zayıf yaptı.
Aslında ne güzel şeydir insanın insana yanması sevgili...
Ne güzeldir bilmediğin birinin derdine üzülebilmek ve çare aramak.
Ben bütün hayatımda hep üzüldüm, hep yandım.
Yaşamak ne güzeldir be sevgili...
Sevinerek, severek, sevilerek, düşünerek...
Ve o vazgeçilmez sancılarını duyarak hayatın...
Beni Severmisin
Çok güzelsin,
Çekicisin,
En önemlisi dizlerimi titreten,
Kalbimi hoplatansın
Desem sana ne dersin.
" Git başımdan be adam " deyip
Surat mı asarsın, yoksa
Komik gelir içinden
Güler geçer misin ?
Söyle bana ne dersin ?
Ama dilin suçu yok.
Ey gökçek kız !
Tüm özellikler sende,
Seni tarif etmek bende.
Seni düşünüp kaderimi düşlüyorum.
Senin hakkındaki
Düşüncelerimi söyleyemiyorum ama
Bu satırlar sana.
Oku da cevap ver bana ?
Beni sever misin ?
Bana evet der misin ?
Ben evli sen bekar !
Beni kabul eder misin ?
Hasbihal gib!
Dinlemiyor ki hiç seni
Konuşma yeter diyorsun
Yormazdım böyle çenemi
Duyar diye söylüyorum
Dost inan ki gücün var
Ama sen ne yapıyorsun
Sabrettim bugüne kadar
Biter diye korkuyorum
Hayat devam etmiyor mu ?
Unut be ne duruyorsun
Çoktan değiştirdim onu
Anlar diye duruyorum
Harcadın böyle kendini
Değmez ona biliyorsun
Çekmezdim bunca çileyi
Değer diye çekiyorum
Hayat bu sunar sonradan
Lakin sen bilmiyorsun
Giderdim ben bu diyardan
Sever diye bekliyorum
KASİDE (İSTANBUL)
(18. Yüzyıl - Kaside der vasf-ı İstanbul ve sitayiş-i Sadrazam İbrahim Paşa)
Bu şehr-i Sitanbul ki bi misl ü behâdır
Bir sengine yek pâre Acem mülkü fedâdır
Bir gevher-i yekpare iki bahr arasında
Hurşîd-i cihan-tâb ile tartılsa sezâdır
Bir kân-ı niamdır ki anın gevheri ikbâl
Bir bağ-ı iremdir ki gülü izz ü alâdır
Altında mı üstünde midir cennet-i a'lâ
El-hak bu ne halet bu ne hoş âb u hevâdır
Her bağçesi bir çemenistân-ı letâfet
Her kûşesi bir meclis-i pür-feyz ü safâdır
İnsaf değildir ânı dünyaya değişmek
Gülzarların cennete teşbih hatadır
Herkes irişür anda muradına ânınçün
Dergahları melce-i erbab-ı recâdır
Kala-yı meârif satılır sûklarında
Bazâr-ı hüner ma'den-i ilm ü ulemâdır
Camilerinin her biri bir kûh-i tecellî
Ebrû-yi melek andaki mihrâb-ı duâdır
Mescidlerinin her biri bir lücce-i envâr
Kandilleri meh gibi lebrîz-i ziyâdır
Ser-çeşmeleri olmada insana revân-bahş
Germ-âbeleri câna safâ cisme şifâdır
Hep halkının etvarı pesendîde-i makbul
Derler ki biraz dilleri bî-mihr ü vefâdır
Şimdi yapılan âlem-i nev-resm ü safânın
Evsafı hele başka kitâb olsa sezâdır
Nâmı gibi olmuşdur o hem sa'd hem âbâd
İstanbul'a sermâye-i fahr olsa revâdır
Kûh-sarları bağları kasrları hep
Güya ki bütün şevk ü tarab zevk u safâdır
İstanbul'un evsafını mümkün mi beyân hiç
Maksûd heman sadr-ı kerem-kâra senâdır
|
|
Beyaz Güller Gibiydi Bembeyaz Güvercinim
Beyaz Güller Gibiydi Bembeyaz Güvercinim
Çocukken içimde beyaz bir güvercin vardı.
İşte insanlık dostluk yüreğimi öylesine sardı
Beyaz güller gibiydi bembeyaz güvercinim.
Bilseniz gönlündeki güzelliği,. seveceği bir yardı.
Büyüdüğüm de o da büyüdü büyüdü sonra uçtu gitti
Onsuzum şimdi ama ayrılık ateşi de canıma yetti
Beyaz güller gibiydi bembeyaz güvercinim.
Hedefine ulaştı sevdasında ama sevdiği başka bir yardı.
Yer İmleri