RSS olarak izle

BORA YAŞAR

CHP ve ordu

Rating: 18 votes, 1.89 average.
Çok fazla değişiklik bana yaramıyor.

Bugün bu blog ve problemleri, bunları aşma adına Sn Red Kit'le yapılan adım başı yazışma, bir taraftan işler, trafik yoğun...

Dostlar daha gazete okuyamadım Hürriyet'in ilk sayfasından başka..

Ama dün geceden önemli bir notum var.

31 Ocak deyince bundan böyle, ne mesela saatli maarife göre " burun düşüren soğukların başlangıcı" ne tarihe göre "İbrahim Müteferrika tarafından ilk matbaanın kurulması" vs akla gelecek.

31 Mart, dün Sn Baykal, Sn Genelkurmay Başkanı'nın türban hakkındaki yorumu ile ilgili düşüncesini soran gazeteciye verdiği yanıtla son derece önem kazanan bir tarih oldu. Sn Baykal ordu için " gölge etmesinler başka birşey istemez" dedi.

Ve böylece kafalardaki yerleşik ordu-CHP işbirliği, en azından CHP Başkanı açısından bozulmuş oldu.

Bu bence son günlerin hatta son yılların en önemli gelişmelerinden biri.

Ve yine bana göre son derece hayırlı sonuçları olacak bir olgu.

Son üç askeri darbenin tamamında, sol dayak yemiş (sadece birinde sağ da hırpalandı), dinci kadrolar güçlenmiş, ordu tarafından İsviçreden getirilen Erbakan'la birlikte din Türkiye'de siyasete soyundurulmuş ve sonuçta bugüne ve laikliğin ortadan kaldırılmasına varan gelişmelerin önü açılmıştır.

Ordunun muhtıra verdiği her olayda dinci hareket ivme kazanmış, oy patlamasıyla döndürülemez bir noktaya getirilmişlerdir.

Geçen sene Başbakan'ın Dolmabahçe Sarayında Sn Genelkurmay Başkanı ile yaptığı toplantıda neler konuşulduğu hala belirlenememiştir.

Bu konuda türlü çeşitli rivayet internet sitelerini doldurmuş durumdadır.

Bu ülkede ordunun halkla birlikte kurtuluş savaşını canla başla kazanıp cumhuriyeti kurduğunu düşünecek olursak Ordunun, hukuken de vazife olarak verildiği gibi, Cumhuriyeti iç ve dış düşmanlara karşı korumak ve kollamak görevi bulunmaktadır.

Tüm hatırlatmalara karşın ordunun bu görevini unutmuş gibi görünmesi, CHP gibi adı cumhuriyetle özdeşleşmiş bir parti yönetimini küstürmüş görünmektedir.

Ordunun siyasetten elini çekip kendini asli görev alanı olan güvenlik alanına odaklaması hayırlara vesile olacaktır.
Kategoriler
Kategori edilmemiş

Yorum

  1.  Avatarı
    .Syn bora abi 4.blog un hayırlı olsun her yazıya bir blog açacaksan.. blog lar hep senin olacak
    Syn Redkit le biraz daha yazışın abi.. bir tuhaflık var bu işte..
  2.  Avatarı
    Bana blog mu dayanır sevgili dostum.

    Kaval elden yel Allah'tan üfleyip duruyoruz.

    Ne dediğini anlarsam gereğini yapacağım.

    Nasıl Olsa Sn Red Kit görüyor, duyuyor..

    Deneme dönemindeyiz.
  3.  Avatarı
    bora abi demek istediğim şu bende öğrenme amacı ile soruyorum zaten..

    her blog bir konu oluyor analadığım kadarı ile.. belki ben yanlış anladım..

    chp ve ordu konusunumu burda tamamen tartışmaya açtın..

    yazıyı çelişkiler topicinde tartışabiliriz mi.. her blog ayrı bir kontrol gerektiriyor senin açından zor olacak.. kolay gelsin..

    bende tam anlamış değilim ya blogu
  4.  Avatarı
    iki defa gitti.. sen bunu sil bora abi.. hisse netteki gibi bunda yazıyı sil yok
  5.  Avatarı
    Her konu bir yazı oluyor, Bora Bey'in Blog Adresi şu :

    [url]http://www.hisse.net/forum/blog.php?u=21402[/url]
  6.  Avatarı
    "" Bana blog mu dayanır sevgili dostum.
    [I]Kaval elden yel Allah'tan üfleyip duruyoruz.[/I] ""

    Bende bu lafına bittim abi..
    Allah iyiliğini versin.. :)

    Şimdi şöyle bir düşündümde, bu blog sisteminin devreye girmesi, forumdaki kollektif olguyu azaltmayacak mı ?

    Şöyleki, blog açan arkadaşlarımız, bir yerde forumdan elini ayağını çekmekle, kendi kabuklarına çekilmiş olmayacak mı ?

    Gerçi, blog diğer bir deyişle dükkan sahipleri :) kendi takımını kuracak, müşterisini çekeceklerdir..Böylelikle birbirlerine uyum sağlamış arkadaşlarımızında sohbetine doyum olmayacaktır.

    Bu da var tabi..Pişmiş aşım,ağrısız başım hesabı..

    Kuşkusuz güzel bir girişimdi..Tatlı bir heyecan sardı bizi..

    Öğlenden beri düşünüyorum..Acaba bende açsam mı diye.. Konusu ne olmalı ? Dereden tepeden mi geçilmeli ?
    Yoksa denizlerden mi bahsetmeli ?

    Hay bin salçalı köfte..
    Sanki, lisede kompozisyon sınavına hazırlanıyorum..
  7.  Avatarı
    Erol'cuğum,

    Senin dediğini hissediyorum.

    Bugün ilk gün diye bir gerekçe buldum senin hissettiklerini hissettiğimde.

    Ve tabii ki Foruma kaçma imkanı da var.

    Nedense burada kendimi, çok güzel ifade ettiğin gibi, (uzun yol kaptanlığının ve de bir maraton koşucusunun yalnızlığını tanımlamaya çalışırım hep de başaramam) fazla izole, çok kalabalık bir büroda çalışırken, müdürlüğe, tek başına cool bir odada yalnızlığa mahkum edilmiş gibi bir duygu içinde buluyorum zaman zaman.

    Ve vınn..

    Foruma..

    Orada daha panoramik bir görüntü var. Ve nasıl kalabalık her bölüm. Topiğimden bile heryeri, geleni gideni, ziyaretçiyi ve hatta ne yaptığını görebiliyorum.

    Bazan ziyaretçinin yazı yazdığını görüp bekliyorum.

    Gittiğini görüp ben de kendime gezinti imkanı veriyorum.

    Dedim ya. Böyle bir his. Ve de haklısın.



    İlk gün .. Bakalım yarın nasıl olacak.
  8.  Avatarı
    Ne de güzel anlatmışsın abi..
    Aynen dediğin gibi..

    Bende bugün, geçen hafta yaptırdığım tahlillerin sonucunu almaya gittim..İnceden bir check up, 50000 bakım yani.

    Meğer kolestrolüm yüksekmiş..
    Sigarayı hemen bırak dedi.
    Birde 6 ay içinde % 10 kilo vermelisin dedi..10 kg..
    Eğer bunları yapmazsam ilaç tedavisi verecek ve bu tedavi sürekli olacakmış.. :(

    Diğer yandan, sol diz kıkırdaklarında tahribat var biraz..
    Yürüyüş yapmak sakıncalı..Oysa ki kilo vermem için yürüyüş yapmam gerek..

    Bu yazıyı " Çelişkiler " emi yazmalıydım..

    Özetle, takke düştü-kel göründü.. :)

    Saygılarımla abi..
  9.  Avatarı
    Doktor mutlaka kilolu, hantal biridir.

    Geçenlerde ben de sıkça gittim sağlık müesseselerine. Akciğer röntgenime bakan doktor:

    Sigarayı bırakacaksınız dedi.

    Ben de yarın başlıyayım sonra ertesi gün de bırakırım dedim. Her doktor gibi beni duymadı. Konuşan bir hasta tipine alışık değiller ellaam. (Gürkan duymasın.:))

    Adam öyle şeyler söylüyor ki inanılmaz.

    "Şunu yeme onu yeme bunu ye!"

    "Sıfır tuz" (doktor nasolsa duymaz diye sokuşturuyorum: Deniz kenarında piknik yapmama izin var mı doktor?)

    "Haftada 5 gün günde asgari 10 km yürünecek" (Yav ben askerde 10 km yürümemişim. Bunların metrik sistem bilgisi sıfır)

    Şeker yasak. (Selahaddin Duman'ı okuyabilir miyim doktor?)

    Neyse.

    Yaş erdi, gerisi bahane.

    Her tarafımız harika olsa, Yavuz gibi bir çıbanla gideriz nasıl olsa.

    Dünyada ölünecek dert mi yok?

    Sevgiler.