Sayfa 1/2 12 SonSon
Arama sonucu : 12 madde; 1 - 8 arası.

Konu: Genel Kültür

  1. #1

    Esas Genel Kültür

    Urartular'ı taşlarda yaşatan sanatçı

    Taş oymacılığının Urartu döneminde çok kullanıldığını ve bu sanatın yaşatılması için çaba gösterdiğini belirten Şimşek, Ururtuların kullandığı figürler hakkında bilgi sahibi olmak için de bölgede ve İran'da bulunan Urartu kalelerinde incelemeler yapıyor.

    Van'da 2 bin 700 yıl önce yaşayan ve Van'ı başkent olarak kullanan Urartuların figürleri taşlarda yaşayacak. Van'da küçük bir atölyede gümüşlere işleme yaparak geçimini sağlayan 41 yaşındaki Ferhat Şimşek, şimdi de Urartuların kullandığı figürleri taşlara işliyor. Urartular dönemine büyük bir merakının olduğunu belirten Şimşek, Urartuların yaşadığı bölgelerde ve kalelerde incelemeler yapıyor. Şimşek konulya ilgili şunları söyledi:

    "15 yıldır gümüş işlemeciliği yapıyorum. Son zamanlarda taş oymacılğına da ilgi duymaya başladım. Bu konuda hiçbir eğitim almadım. Taş oymacılğında da Ururtuların figürleri daha dikkat çekici geldi. Ben de bu konuya yoğunlaştım. Çünkü Urartular Van bölgesi ve İran'da uzun yıllar yaşamış. Ben de bu bölgeleri dolaşarak figürleri tek tek inceleyip resimleyerek, bunlar hakkında bilgi topluyorum. Daha sonra işyerimde bunları taşlara işliyorum. Bu taşları da turistlere satarak para kazanıyorum. Amacım Urartu el sanatlarını, figürlerini taş oymacılığıyla yaşatmak."

    Kaynak: DHA

    http://www.haber7.com/plastik-sanatl...asatan-sanatci

  2. #2

    Esas

    Bu yıl 19.'su düzenlenen Türkiye Müzik Ödülleri, İstanbul Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen törenle sahiplerini buldu.
    1995 yılından beri 'Kral Müzik Ödülleri' adıyla düzenlenen ve bu yıl 'Türkiye Müzik Ödülleri' adını alan törene iş, sanat ve müzik dünyasından çok sayıda ünlü isim katıldı. 200 jüriden oluşan ve 4 milyon oyla belirlenen Türkiye Müzik Ödülleri gecesi Murat Boz'un şarkısı ile başladı. Daha sonra geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden ünlü arabesk müzik sanatçısı Müslüm Gürses, Halil Sezai tarafından "Adını Sen Koy" şarkısı ile anıldı. Halil Sezai, kendi yaptığı tişörtü Müslüm Gürses'in eşi Muhterem Nur'a hediye etti.

    Akil İnsanlar Heyeti'nin en dikkat çekici isimlerinden biri olan ünlü sanatçı Orhan Gencebay, Kral TV Müzik Ödülleri gecesinde bir konuşma yaptı. Törende 'En iyi proje ' ödülünü Bülent Ersoy'un elinden alan Orhan Gencebay, ödül sonrası 'Gelin Birlik Olalım' şarkısının sözlerini okudu.

    Geceye katılan ünlü isimlerden Mustafa Ceceli, "4 dalda adaylık var şimdi. Bakalım kısmet. Genellikle arkadaşlarım da aynı şeyleri söylemişlerdir. Bu havayı tenefüs etmek önemli. Benim aday olmadığım kategorilerde de düzenlediğim şarkılar yarışıyor. Bu akşam Murat Boz ve Sertab Erener'in söyleyeceği şarkılar da benim yeni yaptığım düzenlemeler. Bakalım onlarda görücüye çıkıyor bu akşam. Daha evvelden Kral Tv müzik ödülleri adıyla geçiyordu. Bu yıl Türkiye Müzik Ödülleri olarak değiştirildi. Elbetteki bir motivasyon kaynağı ama dediğim gibi yarış veya yarışma gibi düşünmemek lazım bunu. Sektörümüzü her zaman güzel günler beklemesini diliyorum" diye konuştu.

    Besteci ve söz yazarı Kayahan, "Ben ödül verdikten sonra çıkacağım. Ben 'Mevsim hala sen' diye bir şarkı çıkardım şimdi onun klibi bitti. 15'inde başlayacak oynamaya. Daha sonra İpek hanıma 'Söz ver bana' diye bir şarkı yazdım. Tahmin ediyorum 2 ay içinde seyirciyle buluşacak" dedi.

    Pop müzik sanatçısı Murat Boz ise, "Kral Tv Müzik Ödülleri, Türkiye Müzik Ödülleri diye değiştirildi. Ben ödül almadığım zamanlarda da bu ödül törenine geldim. Ben ödül alsam da almasam da sahnede ödül alan arkadaşlarımı alkışlamaktan onların yanında olmaktan yanayım. Sektörde birbirimizi desteklemek gerektiğini düşünüyorum" şeklinde konuştu.

    Bu yılki 2013 Türkiye Müzik Ödülleri sahipleri ise şöyle.

    En iyi çıkış yapan şarkıcı: Mehmet Erdem.
    En iyi özgün film müziği: Yıldıray Gürgen (Evim Sensin)
    En iyi özgün dizi müziği: Aytekin Ataş (Muhteşem Yüzyıl)
    En iyi Grup: Seksendört
    En iyi klip: Ziynet Sali - Her Şey Güzel Olacak
    En iyi proje:Orhan Gencebay'la Bir Ömür
    En iyi remix: Geri Dönüş Olsa - Emre Kınay
    En iyi düet: Soğuk Odalar - Emre Aydın & Gülden Mutlu
    En iyi enstrümantal albüm: Dönmez Yol - Erkan Oğur
    En iyi albüm: Es - Mustafa Ceceli
    En iyi kadın şarkıcı: Göksel
    En iyi erkek şarkıcı: Mustafa Ceceli
    En iyi single: Beni Biraz Böyle Hatırla - Emre Aydın
    En iyi şarkı: Türkan - Demet Akalın

    Kaynak: CİHAN

    http://www.haber7.com/muzik/haber/10...iplerini-buldu

  3. #3

    Esas

    Hizmete alınan Yalova Kent Müzesi'nde kültürel varlıklar korunuyor.

    Yalova'da, Valilik ile Belediye tarafından yaptırılan tarihi Hükümet Konağı, 'Yalova Kent Müzesi' niteliğiyle hizmete açıldı. Yalova'nın kimlik binalarından birisi olarak tasarlanan ve ilin tarihini interaktif olarak sergilemeyi amaçlayan Yalova Kent Müzesi'nde kentin tarihini, ekonomik ve sosyal yapısını anlatan objeler, resim ile sesli ve görsel materyaller yer alıyor.

    3 katlı müzenin giriş katında kentimize yön veren kişi ve olayların fotoğraflarla anlatımının yer aldığı panolar bulunuyor. Yine bu katta, Atatürk'ün Yalova'da bulunduğu dönemlerde kaldığı ve bir dalını kesmemek adına tren rayları üzerinde kaydırdığı Yürüyen Köşkü'nün de bir maketi yer alıyor.

    Duvarlarda bulunan ekranlarda görsel anlamda ilin genel yapısına yönelik bilgiler veriliyor.

    Binanın bodrum katı; Yalova ile özdeşleşen Termal ilçesinin anlatıldığı bir hamam, Osmanlı Parkı'ndaki Çiçek Halı ve Sugören Köyü'nde sürdürülen İpek Halıcılığı'nı simgeleyen maketlerle renklendirildi.

    Binanın en üst katında ise Yalova'da ki yöresel kıyafetlerle bezeli insan maketleri bulunuyor.

    http://www.buyuyenturkiye.com/haber/...uzesi-hizmette

  4. #4

    Esas

    104 yıllık geçmişe sahip Şişli Saat Kulesi restore edilerek sahip çıkıldı.

    Tarihi yapılar korunarak geleceğe taşınıyor. Bu bağlamda Sultan İkinci Abdülhamit'ten günümüze ulaşan tek eser olma niteliğindeki Şişli Saat Kulesi, restore edildi. İstanbul İl Özel İdaresi tarafından yenileme çalışmalarına geçen yıl başlanan 104 yıllık kulede, temel ve kule bölümündeki güçlendirme çalışmaları tamamlandı. 


    Restorasyon çalışmaları kapsamında, tüm ahşap doğramalar sökülerek aslına uygun olarak yapıldı, demir merdivenler temizlenerek özelliğini yitirmiş parçalar yenilendi. 


    Restorasyonda, kulenin balkonundaki betonarme kısım yenilenirken, dış cephede bulunan mermer süslemesi temizlendi.

    Şişli Etfal Hastanesi'ndeki tarihi kulenin çinileri de bakıma alındı.

    http://www.buyuyenturkiye.com/haber/...restore-edildi

  5. #5

    Esas

    Bu yıl 5. sezonuna girilen Greamer Höyüğü kazılarında M.Ö. bin yıllık dönemde aynı alanda kurulmuş 4 köy ve kasaba bulundu.

    Ilısu Barajı HES kurtarma kazıları kapsamında Batman'ın Beşiri ilçesine bağlı Işıkveren köyünde 5. sezonuna giren Greamer Höyüğü kazılarında çalışmalar hız kesmeden devam ediyor. Alanda yapılan kazı çalışmalarında M.Ö. bin yıllık dönemde üst üste yerleşmiş 4 köy ya da kasaba bulundu.

    Garzan Çayı'nın doğu yamacındaki yerleşim biriminde bu günden 3 bin yıl öncesine ait büyük bir yerleşim alanı kazıldı ve o dönemde çok iyi korunmuş taş evler muhafaza edilmiş şekilde bulundu. Yine M.Ö. birinci bin yıla ait bir atölyeye rastlandı. Burasının da deri veya kumaş boyamada kullanıldığı düşünülüyor. Şu ana kadar 6 tane yan yana büyük kil tekne de bulundu. Aşağı yukarı her yerden dokumacılıkla ilgili arkeolojik bulgulara rastlandı. Kazılarda elde edilen bulgular o dönemlerde insanların dokumacılıkla ilgilendiklerini ortaya koyuyor.

    Seramik fırınları aranıyor

    Kazıda elde edilen bulgulara göre o dönemde yaşayan insanların bir çiftçi toplumu olduğu düşünülüyor. Bu insanlar yüzde 100 dericilikle de uğraşıyor. Greamer Höyüğü'nde seramik atölyelerine rastlanmadı ancak aşırı pişmiş ve ıskartaya çıkmış bir sürü seramik parçası bulundu. Yapılan kazıda seramik fırınlarının bulunması amaçlanıyor.

    http://www.buyuyenturkiye.com/haber/...-yerlesim-yeri

  6. #6

    Esas

    Yedikıta Hindistan'da unutulan tarihimizi yazdı
    Yedikıta, Hindistan'da 650 yıl hüküm süren Türk hanedanlıkların unutulan tarihini araştırdı.
    Çok önemli bilgilere ulaşan dergi, bu ülkedeki varlığımızı, geride bıraktığımız şaheserleri, Hintli Müslümanların Osmanlı'ya verdiği değeri ve uğruna verdiği, bugün pek bilinmeyen diplomatik mücadelelerini yazdı.

    Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi Aralık sayısında Hindistan'daki unutulan Türk hanedanlıklarını kapak konusu yaparak dikkat çekici bilgiler yayınladı. Ekrem Saltık'ın "Hindistan'da Türk Asrı" başlığıyla yayınlanan makalesine göre Hindistan'daki ilk Türk sultanlığını Kutbuddin Aybeg 1206 yılında kurmuş. Delhi Türk Sultanlığı olarak bilinen sultanlık 320 hüküm sürmüş ve Halaciler, Tuğluklar, Seyyidler ve Ludiler gibi farklı hanedanlıklar tarafından yönetilmiş. 1526 yılında da yıkılmış. Ardından Babür Şah'ın kurduğu Babür sultanlığı ise İngiliz sömürgesinin başladığı 1857 yılına kadar sürmüş.

    Osmanlı Portekizliler Karşı Donanmayla Desteklemiş

    Hindistan Türk hanedanlıklarıyla Osmanlı Devleti'nin ilk diplomatik ilişkisi İstanbul'un fethi sonrası tebrikleşme ile başlamış. Kanuni devrine Osmanlı Devleti'nin Hindistan'a, hususiyle Portekizlilere karşı mücadelesinde destek olarak Gücerat'a gönderdiği muhtelif büyüklükteki donanmalar, zamanla bölgede bir Osmanlı sempatisi doğmasını sağlamış.17. yüzyıla gelindiğinde Hintli âlimlerin kitapları İstanbul'da, pek çok Osmanlı âlimi ve ilim adamının eserleri de Hindistan'da bilinir hale gelmiş.

    Hintli Müslümanların Bilinmeyen Diplomatik Mücadeleleri

    Hintli Müslümanlar İngiliz sömürgesi altına girdikten sonra Osmanlı Devleti'ni sömürgeci Batı medeniyetinin karşısında hâlâ direnmekte olan yeryüzündeki son kale olarak görmüşler. Osmanlıları İslam'ın onuru, Sultan Halifenin de İslam dünyasının birliğinin sembolü ve dünya Müslümanlarının hamisi olarak gören Hindistan Müslümanları gerek 1877-78 Osmanlı - Rus harbi sırasında, gerek Hicaz demiryolunun yapımında, gerekse 1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı yıllarında her türlü maddi manevi, desteği vermişlerdir. Uzun mesafeler kat ederek Osmanlı'nın yanında savaşmışlar.

    Birinci Dünya Savaşı'nın ardından da Osmanlı Devleti ve hilafetinin hukukunu desteklemek için Hindistan Hilafet Hareketi'ni kurmuşlar. 14 Kasım 1919'da Seyyid Chotani başkanlığında kurulan ve Avrupa'ya gönderilen heyetlerle Osmanlı Devleti'nin savunuculuğunu yapan Hilafet Hareketi, İngiliz Parlamentosu ve son olarak Lloyd George ile görüşmeler yapmış. Heyet, söz konusu görüşmeler sırasında; halifenin bütün dünya Müslümanlarının hamisi olduğunu, dolayısıyla İslam dünyasındaki nüfuz ve otoritesinin muhafaza edilmesi gerektiğini savunmuş. Lloyd George'dan olumlu cevap alamayan heyet, buna rağmen geri adım atmayarak Avrupa kamuoyunu etkilemek için büyük çaba göstermiş.

    Mücadelede Trajik Son

    Hindistan'ın Osmanlı Devleti ve Hilafet için verdikleri mücadele dışarıda diplomatik yollarla olduğu kadar ülke içinde de devam etmiş Avrupa malları boykot edilmiş, yürüyüşler yapılarak protestolar yapılmış. 1920 yılına gelindiğinde on binlerce Hintli, İngiltere'nin Osmanlı politikalarını ve Sevr anlaşmasını protesto için Afganistan ve Türkistan'a doğru dönüşü olmayan bir iltica yürüyüşüne çıkmışlar ancak aylar süren iltica yolculuğunda hastalanarak hayatlarını kaybetmişler.

    Sultan Vahdettin Dosyası

    Dergide bu ay bir diğer önemli yazı, Tarihçi Yazar Ömer Faruk Yılmaz'ın kaleme aldığı "Sultanın Tabutuna Haciz" başlığını taşıyor. Sultan Vahdettin Han'ın yurtdışına çıkması, yaşadıkları, vefatı ve tabutuna konan haciz konularının anlatıldığı makalede Mısır'da toplanmak isteyen Hilafet kongresine karşı Ezher Şeyhi Muhammed Ebu'l-Fazl'a yazdığı mektuba da dikkat çekiliyor.

    Yedikıta'da ayrıca, Prof. Dr. Necdet Öztürk'ün "Meşveret Eden Pişman Olmadı!", Önder Kaya'nın "Dost İngilizlerle Düşman İngilizler Aynı Mezarlıkta", Selman Soydemir'in "Sizin Müslümanlığınız Bizim Kabulümüze Bağlı Değildir!", Osman Doğan'ın "Mimar Sinan'ın Unutulan Köprüsü", Harun Tuncer'in "Titiz Bir Dilci veTürkçemiz", Veysel Sekmen'in "Türkistan'a İslâmiyet'i Getiren Kumandan Kuteybe Bin Müslim El-Bâhilî" ve İsmail Kahraman'ın Anayurt'tan Ata Yurda İpekyolu" başlığıyla verilen yazısı yer alıyor.

    Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi, Aralık sayısı ile birlikte "Bir Zamanlar Trabzon" ekini okurlarına hediye ediyor.

    Kaynak: Haber7

    http://www.haber7.com/edebiyat/haber...rihimizi-yazdi

  7. #7

    Esas

    Kayseri’nin Talas ilçesinde restore edilen bin 600 yıllık Tol Mabet, müze ve sanat galerisi olacak.

    Tarihi konakları ve yer altı şehirleriyle zengin bir tarihi mirasa sahip Kayseri'nin Talas ilçesinde, geçmişi bin 700 yıl öncesine kadar dayanan kaya oyma Tol Mabet, klasik eserlerin sergileneceği müze ve sanat galerisi olarak değerlendirilecek. Ali Saip Paşa Sokağı'nda yer alan ve Tol Mabet ismiyle bilinen kaya oyma mekan, bölgede eşi olmayan bir mimariye sahip.

    M.S. 3. ya da 4. yüzyıla ait olduğu tahmin edilen mabedin güçlendirilmesi için pek çok kez sağlamlaştırma çalışması yapıldı. Tol Mabet'in turizme kazandırılması için çok titiz bir restorasyon çalışması gerçekleştirildi.

    Alan mabet olduğu için sanat ve kültür faaliyetlerine ev sahipliği yapılmasına karar verildi. Bu bağlamda klasik sanatlardan hat, ebru, tezhip eserlerinin yer alacağı bir sanat galerisi oluşturulacak ve alanda çeşitli sanatsal gösteriler yapılacak.

    http://www.buyuyenturkiye.com/haber/...-galeri-olacak

  8. #8

    Esas


Sayfa 1/2 12 SonSon

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •