Yeni konu hayırlı olsun.
BAGFS - Bağfaş Bandırma Gubre Fabrikaları A.Ş.
Yeni konu hayırlı olsun.
Yeni bir hafta yeni bir başlık...Umarım hayırlı olur...
Siyaset kirlidir.
Kaldı ki burada siyaset konuşulmuyor. AKP ve diğerleri diye ayrıştırılmaya devam ediliyor.
Borsa elbette ki siyasetten etkilenir, bu ortada olan bir gerçek. Peki olaya bir de şu açıdan bakın. Siyasetin rayında gittiği dönemlerde ( size göre ) tek parti ''istikrar'' ve ''iktidar'' ı döneminde BAĞFAŞ neden bundan etkilenmedi. Ben 2008 yılından beri hissedeyim. En azından o zamandan bu güne ben siyasi istikrarın hissemize yansıdığını görmedim. Eee şimdi ne oldu da koalisyon konuşulunca istikrarsızlık oldu ve biz etkilenir olduk?
Niyet önemli, iyi niyet önemli. Şeffaflık ve dürüstlük önemli. Duruş önemli... Hissemizde bunlar var mı? E durum haliyle ortada...
GSMH'dan, yok kişi başı gelirden yok zenginleşmeden bahsedilmiş.
Zenginlik nedir? 300 bine 10 yıl kredi ile aldığın evin iki yıl sonra 500 bine çıkması mıdır?
Ben hatırı sayılır bir meslek grubundayım. Eşim çalışıyor. Dediğiniz gibi belki 2002 yılına göre katlanan bir gelirim var. Peki satın alma gücüm? Rakamları boş verin, şöyle bir çevrenize ''açık'' gözler ile bakın. Borçsuz, harçsız kaç tanıdığınız var? Bu borçları ödemek için hangi koşullarda, nasıl çalışıyoruz? Kaç tanemiz haftada bir ailesini alıp sosyal bir aktiviteye katılabiliyor? ( mangalı yakıp yol kenarında tavuk kanat muhabbetini ve AVM'lerde zaman geçirmeyi saymazsak ) . Kaç defa sinemaya, tiyatroya, konsere, sergiye, oturup kafamız rahat ve huzurlu bir şekilde eş dost neşe ile sohbet edip bir yemek yiyebiliyor dışarda?
Herkes mutsuz.
Herkes bir şekilde huzursuz, gergin.
Parasal anlamda zengini de, fakiri de. Gerçekte toplumun kaçta kaçı ''MUTLU''?
AKP iktidara tek başına geldiğinden beri 13 yıl geçti. Tek başına iktidar '' insani gelişmişlik '' adına kriter değildir. İnsani gelişmişlik bir toplumda para ile olmaz, adalet, eşit gelir dağlımı, gerçek demokrasi ile olur. Eğitim ile olur.
Peki samimiyetle soruyorum bunu yaptılar mı ? Ben ilk yıllarındaki AKP'yi özlüyorum. Umut olmuştu.
Huzurlu, oturmuş ve kaliteli eğitim, güçlü ve hızlı ''adil'' bir adalet sistemi, güvenilir ve maddi kaygılardan uzak bir sağlık sistemi, eşit ve kayırmacılık ile yandaşlıktan uzak bir gelir dağlımı, güçlü bir demokrasi...
Dileğim budur dostlar.
Bu arada mutlaka okuyanlarınız vardır ama '' Bir ekonomik tetikçinin itirafları'' nı okumanızı tavsiye ediyorum.
Bakın bakalım kimi ve neyi anlatıyor.
...
BAĞFAŞ' a gelince: Ben '' YATIRIMCI'' yım ve borsayı yatırım aracı olarak görürüm. Borsa da oynamam, para ile oyunu sevmem. Yanlış yatırım yaptığımı düşünmüyorum ama şirketin başındaki yöneticilerin de doğru kişilerin olmadığını düşünüyorum. İyi niyetli değiller. Ama ''SU AKAR, YOLUNU BULUR''
Kalın sağlıcakla.
[QUOTE=selcukylm;12059486]Siyaset kirlidir.
Kaldı ki burada siyaset konuşulmuyor. AKP ve diğerleri diye ayrıştırılmaya devam ediliyor.
Borsa elbette ki siyasetten etkilenir, bu ortada olan bir gerçek. Peki olaya bir de şu açıdan bakın. Siyasetin rayında gittiği dönemlerde ( size göre ) tek parti ''istikrar'' ve ''iktidar'' ı döneminde BAĞFAŞ neden bundan etkilenmedi. Ben 2008 yılından beri hissedeyim. En azından o zamandan bu güne ben siyasi istikrarın hissemize yansıdığını görmedim. Eee şimdi ne oldu da koalisyon konuşulunca istikrarsızlık oldu ve biz etkilenir olduk?
Niyet önemli, iyi niyet önemli. Şeffaflık ve dürüstlük önemli. Duruş önemli... Hissemizde bunlar var mı? E durum haliyle ortada...
GSMH'dan, yok kişi başı gelirden yok zenginleşmeden bahsedilmiş.
Zenginlik nedir? 300 bine 10 yıl kredi ile aldığın evin iki yıl sonra 500 bine çıkması mıdır?
Ben hatırı sayılır bir meslek grubundayım. Eşim çalışıyor. Dediğiniz gibi belki 2002 yılına göre katlanan bir gelirim var. Peki satın alma gücüm? Rakamları boş verin, şöyle bir çevrenize ''açık'' gözler ile bakın. Borçsuz, harçsız kaç tanıdığınız var? Bu borçları ödemek için hangi koşullarda, nasıl çalışıyoruz? Kaç tanemiz haftada bir ailesini alıp sosyal bir aktiviteye katılabiliyor? ( mangalı yakıp yol kenarında tavuk kanat muhabbetini ve AVM'lerde zaman geçirmeyi saymazsak ) . Kaç defa sinemaya, tiyatroya, konsere, sergiye, oturup kafamız rahat ve huzurlu bir şekilde eş dost neşe ile sohbet edip bir yemek yiyebiliyor dışarda?
Herkes mutsuz.
Herkes bir şekilde huzursuz, gergin.
Parasal anlamda zengini de, fakiri de. Gerçekte toplumun kaçta kaçı ''MUTLU''?
AKP iktidara tek başına geldiğinden beri 13 yıl geçti. Tek başına iktidar '' insani gelişmişlik '' adına kriter değildir. İnsani gelişmişlik bir toplumda para ile olmaz, adalet, eşit gelir dağlımı, gerçek demokrasi ile olur. Eğitim ile olur.
Peki samimiyetle soruyorum bunu yaptılar mı ? Ben ilk yıllarındaki AKP'yi özlüyorum. Umut olmuştu.
Huzurlu, oturmuş ve kaliteli eğitim, güçlü ve hızlı ''adil'' bir adalet sistemi, güvenilir ve maddi kaygılardan uzak bir sağlık sistemi, eşit ve kayırmacılık ile yandaşlıktan uzak bir gelir dağlımı, güçlü bir demokrasi...
Dileğim budur dostlar.
Bu arada mutlaka okuyanlarınız vardır ama '' Bir ekonomik tetikçinin itirafları'' nı okumanızı tavsiye ediyorum.
Bakın bakalım kimi ve neyi anlatıyor.
...
Bağfaş kaça kadar düşer arkadaşlar..
gencer Beyin istediği yere kadar,Originally Posted by omerxq
güzel yazmışsınız ama bir iki konuda itirazım var
1) satın alma gücünüzdeki değişikliği de bir zahmet hesaplasaydınız ?
eleştiri yapacağım diye bazı gerçekleri görmemezlikten gelmemek lazım
ben de eleştiriyorum, memnun değilim ama satın alma gücünün nasıl değiştiğinin farkındayım
yiğidi öldür hakkını ver demişler
herhangi bir ürünü almak için geçmişte kaç saat çalışıyorduk, şimdi kaç saat hesaplamak lazım
yıllar önce 37 ekran televizyonu 12 taksitle alıp, her ay elimdeki kartla taksidi yatırmaya gittiğimi dün gibi hatırlorum
150 bin (eski para) tl ile göreve başladığımda 51 ekran renkli tv ler 450 bin tl idi
güneydoğuda asteğmenlik yaparken izine geldiğimde 2 aylık maaşımla tek kapı buzdolabı almıştım (o dönem doğudaki asteğmen maaşı batıdakinin 2 katı iidi)
2) çevrede herkes borçlu demişsiniz.
tüketim toplumu olduğumuz için ihtiyaçlar değil arzular karşılanmaya çalışşılıyor
ihtiyaçların sınırı var arzu ve isteklerde sınır yok. dolayısıyla insanlar bunun bilincinde olmadığı sürece tüketim hep artacak borçlar her zaman olacak
Sevgili Dostum bunu özel olarak hesaplamaya gerek yok...
zaten satınalma gücü paritesine görede milli gelir hesaplaması var...
ve ona göre de 3 katlık bir artış yok.....
televizyon örneği verdinizde bunun nedeni milli gelirin artması değil piyasaya dolan çin ürünleri..... televizyonun çoğu parçası çinden çok düşük fiyatlarla geliyor.....maliyeti olağanüstü düşüren bu durumda ürünleri alırken güzel oluyorda bunların bozulmasıda kolay oluyor...
mesela köyde 20 yıllık nordmende televizyon takır takır çalışırken ondan sonra şehire aldığımız 3 televizyonda bozuldu....
artı televizyonu her zaman almıyoruz ama mesela tüpgazı her zaman alıyoruz....
2002 yılında tüpgaz 17 tl idi... şimdi ise 75 tl....
1litre benzin 1,60 tl idi şimdi 4,90.....
mesela orta halli bir ev 25-30 bin tlye alınıyordu şehrimde şimdi 200milyar....
bunları neden hiç yazmazsınız çok merak ediyorum doğrusu...
ha 1 e 10 , 1 e 100 zengin olan kesimler tabiki var ama bunlar orta gelirli ve dar gelirli insanlar kesinlikle değiller...
Gönderi Kuralları
