Bölünmüş Abd Haritası - Çapulcuya Armağanımız
Çoluk çocuk öldürüp, kadınların ırzına geçmekten başka bir hatırı sayılır "askeri" başarısı olmayan çapulcu Pentagon'un albay ve generalleri ülkemizi bölen haritalar çizip, yayınladıklarında çok kızıyoruz.
Halbuki kıskanmamız ve hayıflanmamız lazım.
Adamların jepolitik hayal kuran kurmayları var ve ülkelerinin çıkarları doğrultusunda korkmadan, çekinmeden hayallerini önce kağıda, sonra sahaya uyarlamak için çalışıyorlar.
Bizimkiler ise ne yapıyor...
başlarına çuval geçiren "stratejik müttefikleri" nin harita ihtiyacı için Afganistan'dan Kongo'ya asker yollamak; mühimmatlarının eskortluğunu yapmakla meşguller.
"Stratejik müttefikleri" pafta pafta altlarındaki haritayı çekmeye başlamış; önemli değil.
Türk Ordusu'nun muvazzaf emeklilerinden Hüseyin Mümtaz "Haritayı Çizdirmek" başlıklı makalesinde,
Resmi bir tepki duydun mu?
Bizim Kara Kuvvetleri Dergimizde halâ ‘’Tek erin muharebe gücü’’ tartışılır..
Neden Amerika’ya sınır çizilmez? Amerika’nın sınırları, haritası neden çizilmez? Neden defteri dürülmez?
‘’Alçak eşeğe binmek kolaydır’’.. Hatay’ı topraklarında gösteriyor diye Suriye’ye vur Allah, vur..
Amerika çok mu yüksek geldi?
diye soruyor.
Yanlış soru.
Ben de bugüne kadar ABD'ye "boyun eğmenin" ne anlama geldiğini yanlış okuduğum için veryansım edip durmuşum. Halbuki daha yeni anladım ABD'ye "boyun eğmenin" içerdiği o derin mesajı.
Hüseyin Bey; ABD'nin bize değil, bizim ABD'ye yüksek geldiğimizi göremiyor.
Biz ABD'den yüksekte olduğumuz için; madalya takabilsinler diye başımızı eğiyoruz Hüseyin Bey.
Lütfen sorunu doğru tespit edelim.
ABD'den madalya almak için boyunlarını eğenlerin; o boyun eğişle aslında ABD'ye nasıl gözdağı verdiklerini görmenin verdiği özgüvenle;
Albay Peters'in Türkiye'yi bölünmüş gösteren ve Silahlı Kuvvetler Dergisi'nde yayınlanan "bölünmüş Türkiye haritasından" sonra oturdum ABD haritalarını incelemeye başladım.
Doğu kıyısında "İsrail" gibi dar bir sahil şeridinde başlayıp;
"Pasifik Okyanus'una ulaşmak hakkımızdır" tarzında kendilerince uydurdukları bir "Arz-ı Mevud" (Manifest Destiny)
çerçevesinde yaka yıka;
Kızılderililerin soyunu kıra kıra;
Meksika'ya musallat ola ola nasıl batıya ve güneye doğru işgal ettiklerini inceledim.
Onlar benim vatanımı bölme hayali nasıl kuruyorlarsa;
ben de "ABD'yi Nasıl Bölerim?" diye düşündüm ve sınırlı (hatta özürlü diyebilirsiniz) grafik yeteneklerimle aşağıdaki harita ortaya çıktı:
Bu bölme işlemini yaparken de kendime aşağıdaki bölme kriterlerini hedef aldım:
1) Tarihsel gerçeklere uyumlu olacak ve mümkün olduğu kadar haksızlıkları telafi edecek
2) Coğrafyanın tekrar birleşmesini veya bir bölümün diğerinin üzerine hakimiyet kurmasını engelleyecek dinamikleri canlı tutacak.
3) ABD'nin sosyal , ekonomik ve devlet yapısındaki çatlaklara denk düşecek
4) ABD'nin mevcut egemen güçlerini değiştirmekte zorlanacakları bir kıskaca sokacak
5) Duygusallıkla pragmatizmi dengeleyecek (Örnek: Kendimize de bir parça hatta tümünü ayırabilirdik ama bunun tarihsel ve mantıksal bir geçerliliği pek olmazdı)
Ve sonuçta kendimce yukarıdaki haritayı çizdim.
Çapulcuların harita çizdiği bir dünyada,
çapulcunun haritasını yeniden çizmek gerekiyordu; onu yaptık.
Yukarıdaki sadece bir öneri.
Sizlerin çok daha güzel, çok daha kapsamlı önerileri olabilir.
Açık İstihbarat olarak;
ABD Nasıl Bölünür?
sorusuna verilecek cevabı içeren farklı haritaları, gerekçeleri ile birlikte yayınlamaya hazırız.
Tek yapmanız gereken hayalgücünüzle bilginizi birleştirmek ve çapulcunun haritasını yeni baştan çizmek.
Kurmayın zekasının teklediği yerde;
Millet'in zekasına ihtiyacımız var.
Pentagon'un çapulcu kurmaylarının kaleminin geleceğimize musallat olmaya başladığı yerde;
Kalemimizle çapulcuyu yeniden çizmemiz gerekiyor.
Belki bir;
"ABD Nasıl Bölünür?" Yarışması
bile düzenleyip, birinci olan fikirler silsilesini rapor haline getirip;
ABD'nin çizdiği haritalar üzerinde dansetmeyi strateji zannedenlere bir rapor olarak sunarız.
Çapulcunun değil;
Millet'inin çizdiği haritalar üzerinde dansedecek bir Devlet'imiz olana dek arşive kaldırılacak bir rapor.
"ABD Nasıl Bölünür" haritalarınızı, gerekçeleri ile birlikte bekliyoruz.
Hayal etmek, yolun yarısıymış!
Behiç Gürcihan
(Kıvanç Değirmenli)
