|
|
wayyy beeee
Porsche Cayenne S Transsyberia
Porsche, müşterilerinin spor aktivitelerine verdiği desteği, Cayenne S üzerine kurduğu ve uzun mesafe yarışları için geliştirdiği Transsyberia modeli ile sürdürüyor.
2-17 Ağustos tarihleri arasında düzenlenecek, 6200 kilometrelik yarış parkuru, Moskova’dan başlayıp Sibirya’dan geçiyor ve Moğolistan Ulaanbaatar’da sona eriyor.
Sadece 26 tane üretilecek Cayenne S Transsyberia’nın, standart modelden farklı olan özellikleri şöyle:
Ekstra dayanıklı arazi lastikleri
Güvenlik kafesi
Kısa son dişli oranı
Orta da diferansiyel kilidi (standart modelde aksesuar)
Büyütülmüş ve güçlendirilmiş alt koruma
34 milimetre genişletilmiş iz genişliği ve güçlendirilmiş ön aks
75 santim sudan geçişe izin veren şnorkel ve havalı süspansiyon
Maksimum 190 km/s hıza izin veren arazi lastikleri
Araç ağarlığını azaltmak için kapı içi panelleri, ses yalıtım malzemeleri, merkezi kilit ve arka koltuklar sökülmüş, yan ve arka camlar poli-karbonattan üretilmiş.
Ralli otomobili donanımlarından ve dağcı malzemelerinden oluşan seyahat malzemeleri
Toplam 6 sınıf bulunan rallide Cayenne S Transsyberia “motor hacmi 4 litrenin üzerinde benzinli yolcu araçları” sınıfında mücadele edecek.
385 beygir gücündeki standart motoru ile Cayenne S Transsyberia, 0-100 km/s ve 0-160 km/s hızlanmalarını, aynı sıra ile, 6.8 ve 15.7 saniyede gerçekleştiriyor.
HAMANN BMW 6 serisi
Otomobiller de kıyafetler gibidir. Nasıl havalar ısındığında, kalın ve sıcak kıyafetler yerini daha ince ve hafif giysilere bırakırsa, mevsimsel değişiklik nedeniyle otomobillerinde “açılıp saçılabilenleri” revaçta olur.
Yaz ayları, otomobil dünyasına, tavan bulunmayan bir araçta seyahatin tarzı ve ılık rüzgarın cazibesi; arazi taşıtlarının yerine spor ve hatta üstü açık modellerin tercih edilmesi olarak yansır.
Biz de bu yüzden, inceleme yazımıza, üstü açık bir modeli konuk ettik. Ancak otomobilimizin tek özelliği üstü açık olması değil, aynı zamanda BMW’nin kendine has dinamikleri ve Alman “Tuning” firması Hamann’ın özel donanımlarını bir arada sunması.
BMW 6 serisi cabrio 2004 yılında satışa sunulmuş ve firmanın en lüks üstü açık modeli. İnceleme yazımız için sürdüğümüz araçta, 7 ve 5 serisinde kullanılan V8 görev yapıyor. Son derece rafine olan motor “ehlileştirilmiş” bir Amerikan otomobilindeki ses tonuna sahip.
6 serisi tasarlanırken, büyük tek kapı BMWler’deki köpek balığına benzeyen burun tasarımının korunmasına dikkat edilmiş. 2002 yılında satışa sunulan 7 serisinde ilk kez gördüğümüz “Bangle” poposu denilen arka tasarım 6 serisinde de kendini gösteriyor ve tek kapı gövdeye sanki daha yakışıyor.
Söz konusu araç Hamann donanımına sahip; motoruna güç kiti uygulanmış, manifoldu katalizatörü, orta ve son susturucusu değiştirilmiş ve beyin bu değişikliklere göre baştan programlanmış. Bu yüzden, motor sesi ve performansı standart bir 6 serisinden farklı. Tabi üstünün de açık olması bu çıkan seslerin daha yakından duyulmasını ve aldığınız keyfin artmasını sağlıyor.
İçeride direksiyon ve ön göğüs, Hamann tasarımı farklı bir karbon kaplamaya sahip. Koltuklar otomobilin büyüklüğüne yakışacak şekilde çok konforlu, ancak arka tarafı için aynı şeyi söylemek biraz zor. Aracın kontrolleri; direksiyon, pedallar, yumuşak ama hissiz değil.
Ön, arka tampon altlarının, marşbiyelin ve jantların farklı olması araca standart modelden daha özel bir görünüm vermiş. Ama tabi bunun bol sıfırlı maliyeti düşünüldüğünde bu farklılığın değip değmeyeceği tartışılır. Çünkü aracınızı satmak istediğinizde, bu “özel görüntü” maliyetini daha hissettirecektir.
Hamann donanımlı BMW 6 serisi çok havalı ve keyifli bir otomobil. Hatta Hamann donanım bir yana üstü açık bir V8 zaten yeterinden fazla keyif veriyor.
Bu aracı svg MAŞALI ya armağan ediyorum.........
Hyundai Santa Fe
Test otomobilini teslim almaya gittiğimde hem havanın pırıl pırıl oluşundan hem de firma yetkilisinin samimi tavırlarından olsa gerek, test sürüşü son derece keyifli başladı. Araca biner binmez arazi taşıtlarına has ve keyif veren o yüksek oturuş pozisyonunu hemen fark ediyorsunuz. Bazı test otomobili teslimatlarında, yeni bir aracı, kontrollerinin ve tepkilerinin farklılığından dolayı, ilk kilometrelerinde daha temkinli kullanmak istiyorsunuz. Ancak Hyundai Santa Fe ilk kilometrelerinde o kadar uyumlu ki, sanki saatlerdir kullanıyormuşçasına sürülebiliyorsunuz.
Arazi taşıtlarının dönüş çapları ve süspansiyon konforları(Havalı süspansiyonlu modeller hariç), binek modellere göre biraz zayıf kalabilir. Ama bunu Santa Fe için söylemek zor. İlk kilometrelerde süspansiyonun konforlu, direksiyonun turunun da çok başarılı olduğu fark ediliyor. Arazi taşıtlarının sarsmalarının nedeni arazideki üstün yol tutuşudur diyenlere, bu tip taşıtların çoğunun, bir kere bile araziye girmeden el değiştirdiğini hatırlatmak isterim.
Aracı genelde bozuk yollarda kullanacaklara 18 yerine, daha etli bir yanak imkanı sunan, 17 inçlik jantları kullanmalarını tavsiye ederim.
Santa Fe şehir kullanımı düşünerek tasarlanmış bir arazi taşıtı. Değişken elektronik dört tekerlekten çekiş sistemine sahip Santa Fe, normal şartlarda, çekiş için tamamen ön tekerleklerini kullanıyor. Elektronik Kontrol Ünitesi (ECU), yol şartlarında olan değişiklikleri, değerlendirerek, güç dağılımını tekerleklere gerektiği gibi yapıyor. Çekiş sistemi kabin içinden manuel olarak da kontrol edilebiliyor. 4WD düğmesine basıldığında çekiş, ön ve arka tekerleklere yüzde 50/50 eşit oranda dağıtılıyor ve 30 km/s hızın üstüne çıkıldığında otomatik olarak devre dışı kalarak tamamen önden çekişe dönüyor. Böylece yakıt ekonomisine de katkıda bulunuyor.
Aracın içindeki deri için kaliteli demek biraz zor, ama ne kadar hor kullanılırsa kullanılsın bir şey olmayacakmış gibi duruyor. İç hacim için olumsuz söylenebilecek hiç bir şey yok, hatta oturduktan sonra Alman lüks sedanlarının içini dar bile bulabilirsiniz. Bir çok saklama gözü bulunuyor ve merkezi konumda olanın içine klima soğuk hava üflüyor; uzun yolculuklarda soğuk içeceklerinizi saklamanıza imkân sunuyor. Arka dikiz aynası altında bulunan ve gözlük sakalama yerine benzeyen yere bastığınızda ikinci bir ayna çıkıyor. Konsept bol aynalı taksilere benzese de, şoför arka yolcuları rahatlıkla görebiliyor; hem arka koltuktakilerle sohbete farklı bir boyut katıyor, hem de arka koltuktaki “yaramazları” gözetlemenizi sağlıyor.
Gün içinde kullandıktan sonra akşam verdiğim yemek molasından sonra araca tekrar bindiğimde artık hava kararmıştı, farları açtım ve mavi bir ışık şöleni ile karşıya kaldım. İç aydınlatması gerçekten muhteşem. Öyle sofistike durmuyor ama insanı eğlendiriyor. Öyle parıldıyor ki, genelde aydınlatması olmayan yollarda, göz almasın diye kısılan iç aydınlatmayı, şıkır şıkır aydınlatılmış İstanbul caddelerinde kısmak isteyebilirsiniz.
Orta konsolda, Amerikan arazi taşıtlarındaki gibi hem kaset hem de CD oynatıcı var. Hatta CD çalara 6 adet CD yükleyebiliyorsunuz. MP3 de çalan sistemin sesini açtığınızda kalite bozulmuyor ve keyif veriyor. Direksiyonda sesi birden kısmanıza yarayan ve başparmağınızla basabileceğiniz bir “Mute” düğmesi de mevcut. Bu arada direksiyondan müzik sistemi ile beraber el gazını da kontrol edebiliyorsunuz.
Test otomobilinin yan ve arka camları ön camları gibi açık renkliydi. Gizli saklı işler yapıyor imajı vermeyen bu şık görüntü, hem aracın karanlıkta manevrasını kolaylaştırıyor hem içinin daha ferah olmasını sağlıyor hem de meraklı gözler içerisini görebilmek için uzun uzun bakmıyor.
Santa Fe’nin gövdesinin yere en yakın noktası 20 santim. Araç firma verilerine göre, uygun bir hızda 50 santim derinliğindeki sudan geçebiliyor. 969 litrelik bagaj hacmi, büyük eşya taşımak isteyenlere, arka koltuklar yatırıldığında, 2247 litreye hacim sunuyor.
Santa Fe, ülkemizde 2.2 litre CRDi-VGT dizel motor seçeneği ile satılıyor. Değişken Geometrili Turbo Şarj (VGT) teknolojisine sahip dizel motor aracı gayet güzel hızlandırıyor. Fabrika verilerine göre 12.9 saniyede 100 km/s hıza ulaşan aracın maksimum hızı 178 km/s. Hızlanması keyifli olduğu için, test sırasında, gazı pek esirgemeden kullandım ve genelde tampon tampona trafikte kaldım, bu yüzden yakıt sarfiyatı 12.7 litre oldu. Ama üretici firmanın verdiği 11 litre değerine inmek pek zor görünmüyor.
Güvenliğe gelince… 8 havayastığı, EBD destekli ABS fren sistemi, ESP, darbe emici tamponlar, kapı içi çelik emniyet kirişleri, darbe anında otomatik açılan kapı kilitleri ve katlanan direksiyon mili, ön ve arkada disk frenler ve boyun yaralanmalarını önleyen aktif ön koltuk başlıkları ile, zorlu EuroNCAP çarpışma testlerinden, araç içindeki yolcu güvenliğinde 5 üzerinden 4 yıldız almış. Bu puan, fiyatı iki üç katına varan rakiplerinin de, 5 üzerinden 4 yıldız aldığı düşünüldüğünde iyi bir puan.
Sonuç olarak, huzurlu, keyifli ve ekonomik bir araç olan Santa Fe, şehir içinde “hükmeden” bir pozisyonda seyahat etmek, bozuk zeminli ve tutunuşun zayıf olduğu yollarda güvende olmak isteyenler için, akıcı ve modern çizgileri ve yeterli donanımı ile cazip bir seçenek.
Can Şaher
Teknik Özellikler
Motor Hacmi ve silindir: 2188 cm^3 Sıralı 4
Sıkıştırma Oranı: 17.3:1
Beygir gücü/devir (ps) 150 / 4000
Tork / devir (nm) 335 / 1800-2500
Çekiş 4x4
Şanzıman 5 otomatik
Ağırlık (kg) 1928
Uzunluk/Genişlik/Yükseklik (mm) 4675/1890/1795
depo Lt 75
Son Hız Km/h 178
0-100 Km/h Hızlanma (sn) 12.9
Jant-Lastik 235/60 R18
BMW 730D serisi
2008 Honda Civic Mugen Si Sedan
BMW Concept X6