Ozlem Bayraktar
İki haftadır üst üste gelen anket seçim sonuçlarında aslında koalisyon ihtimalinin biraz daha fazla konuşulduğu görülüyor
· Ancak sonuçlar henüz daha az sandalyeli bir AKP hükümeti baz senaryosunu değiştirir nitelikte değil.
Peki “koalisyon” ihtimali neden olumsuz fiyatlanıyor?
Aslında konu sadece Türkiye’ye özgü değil.
Gelişmekte olan ülkeler çerçevesinde “koalisyon hükümetleri” piyasanın tercihleri arasında yer almıyor.
İki basit neden sayalım:
· Koalisyon hükümetlerinin daha kısa soluklu oluşu
· Özellikle gelişmekte olan ülkeler için gerekli olan “Reform İradesi”nin daha zayıf oluşu
Genel olarak tahmin yaparken (sadece seçimler özelinde değil) ele alınan en önemli veri seti geçmiş verilerdir.
· Diğer bir deyişle tahminler için kullanılan en temel veri seti “geçmiş”tir.
· Dolayısıyla yukarıda saydığımız iki nedeni destekleyen geçmiş veriler piyasalar üzerinde “sevilmeyen senaryo” baskısını yaratıyor.
· Ancak her tahminde olduğu gibi hata payını gözardı etmemek gerekir.
Son dönemde gelen anket sonuçları ve “tahmini” sandalye sayısı hesaplamaları aşağıdaki tabloda bulunabilir:
· Burada Mayıs ayında gelmiş anket ortalamlarından yola çıkılarak alınan ortalama ve hata payı içeren simülasyonumuzdan çıkan sonuç AKP için hükünmeti kurma için gerekli sandalye sayısının altında bir yeri işaret ediyor.
· Bu çerçevede yine simulasyonumuz 43% seviyesinin (HDP’nin barajı aştığı durumda) AKP için önemli bir eşik olduğunu gösteriyor.
· Baz senaryomuz (daha önceki analizimizde belirttiğimiz gibi) daha zayıf bir AKP hükümetinin devamı. (AKP’nin 43% civarı bir oy oranı – HDP’nin barajı aştığı senaryo)
· Sözkonusu senaryo şu noktada en piyasa dostu sonuç olarak görülüyor.
· Bu senaryoda ise maceracı bir ekonomi politikası güdülmeyeceği, ancak büyüme temalı bazı ince-ayarları tartışacağımız bir dönemin olması beklentisi altında orta vadeli görünümü tahmin ediyoruz.