Anket Sonuçlarını Gör: 1 lisan 1 insan, 2 lisan 2 insan. Sizin sevgi lisanınız hangisidir?

Oylayan
7. Bu anket için oy kullanamazsınız
  • Sevmiyorum ki

    0 0%
  • Sevilmiyorum ki

    1 14.29%
  • Onaylayıcı kelimeler

    0 0%
  • Nitelikli Beraberlik

    0 0%
  • Hediyeler, jestler

    0 0%
  • Hizmet eylemleri

    1 14.29%
  • Fiziksel temas

    0 0%
  • Carpe diem! A'nı yaşa, ko gitsin! Alayı aynı bunların...

    2 28.57%
  • Boş iş bunlar

    1 14.29%
  • Elmayı seviyorum diye elma beni sevmeli mi?

    2 28.57%
  • Kim beni sevmez ki

    0 0%
  • Herkesi seviyorum, yaradandan ötürü

    0 0%
Sayfa 8/9 İlkİlk ... 6789 SonSon
Arama sonucu : 66 madde; 57 - 64 arası.

Konu: 12/12/2013 Sizin sevgi diliniz hangisidir?

  1. #57
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Question Gözlerin Ardındaki Aşk


    Diline gelinceye kendisini tam anlayamadığımı anlıyorum. Nedir aşk?

    Gözlerin Ardındaki Aşk
    Tarih: 20 Aralık 2014 | Yazar: Fatma Uğuz | Kategori: Sayı: 111
    Uğruna deli olduğumuz, istediğimiz, aradığımız, muhtaç olduğumuz, belki de yolunda öldüğümüz… Nedir bu aşk?



    Aşk nedir?


    • Kimine göre daha çok gençken yaşadığımız aslında bir kişiye hayranlık duygusu olan sonra içimizde çok büyüttüğümüz, aşk sandığımız sahte duygu,


    • Kimine göre geçim derdi, kısa yoldan zengin bir yaşam vaadeden varlıklı bir kişiye duyulan bağlılık duygusu,


    • Kimine göre toplumda bir kural olan topluma göre kendine uygun herhangi biriyle yaşamını birleştirip topluma yararlı evlatlar yetiştirmek kısaca toplum aşkı,


    • Kimine göre ise bunlardan hiçbiri. Peki nedir aşk o zaman size göre?


    • Schopenhauer’a göre kendimizde bulunmayan, eksiklik olarak düşündüğümüz özelliklerin var olduğu kimselere aşık oluyoruz. Örneğin; mavi gözlü biri kahverengi gözlülerin çok daha sıcak ve sevecen olduğunu düşünerek kahverengi gözlü birine aşık olabilir. Bunun tersi de olabilir. Böylelikle en önemli hayvani güdülerimizden olan soyunu devam ettirme dürtüsüyle doğurduğumuz çocuklar, kendimizce olabilecek en mükemmel özelliklere sahip oluyor. Yani kısaca aşk aslında içimizdeki temel dürtülerin duygularımıza yansımasından başka birşey değil.



    Bir de aşkın kimyası var ki deneylerle de kanıtlanmış bir açıklaması mevcuttur. 1956 yılında ilk olarak ipek böceklerinde keşfedilen feromonların; hayvanlarda çiftleşme, sahiplenme ve tehlike durumlarında hayvan davranışlarını kontrol ettiği bilinmektedir. Yakın zamanda insanlarda da varolduğu anlaşılan kimyasal bir madde olan feromonlar, kokusuz olmasına rağmen burundaki vomeronazal organ tarafından algılanıp, arka beyine gelmekte ve bilinç seviyesine ulaşmamaktadır. Bern üniversitesinde Dr. Claus Wedekind’in yaptığı çalışmada, erkekler iki gün boyunca ter kokularını etkileyecek herhangi bir maddeden (parfüm, deodorant ya da ter kokusunu değiştirecek gıdalar gibi) uzak durarak aynı tişörtü giymişler ve iki günün sonunda tişörtlerini teslim etmişlerdir. Kadınlar ise koku duyularını etkileyecek hormonal durumları mümkün olduğunca eşitlenerek tüm tişörtleri koklamışlar ve kendilerine en yakın tişörtü seçmişlerdir. Deneyin sonucuna göre kadınların, kendi bağışıklık sistemlerine en uzak kişinin tişörtünü seçtiği görülmüştür. Sonuç olarak ana düşünce, yine soyunu devam ettirirken yeni dünyaya getirilecek bireylerin en güçlü bireyler olması mantığıdır.

    Fakat bütün bunlar ilk görüşte bir kişiye neden bağlandığımızı açıklamanın ötesine gitmiyor. İlk görüşte aşka belki birçoğumuz inanıyor ama nasıl oluyor da insanlar onlarca yıl boyunca birbirinden hiç sıkılmadan birbirini seviyor ve aşkları ilk günkü gibi olabiliyor?


    Mesneviye göre aşk, yaradana ve yaradandan ötürü yaradılana duyulan koşulsuz sevgidir. Bu aşk hiç bir çıkarın olmadan varlığı sevmektir. Ancak içinde ilahi aşk olanların yüreği sevgi ile doludur. İnsanlar ilahi aşk ile, aslında fizyolojik beynimizle algılarımızdan ibaret olan belki de bir ilüzyondan ibaret olan maddi dünyanın kölesi olmaktan kurtulup, ruhunu özgürleştirecek ve yaradana yaklaşacaklardır. Aşk egomuzu devre disi birakarak karşımızdakine duydugumuz karşılıksız sevgidir. Gerektiğinde kendimizi ve tüm isteklerimizi bir kenara bırakabilmektir. İki kişinin birbirine duyduğu aşk ilahi aşkı anlayabilmemiz için bir modeldir. Aşka bu kadar muhtaç olmamızın nedeni aslında yaradana muhtaç olduğumuzdandır. Bunu anlayamadığımız için, bir bireye karşı karışık duygular besleriz. Mecnun, Leyla için çölleri aşmış fakat sonunda asıl duydugu aşkın Leyla’ya değil yaradana olduğunu anlamıştır. Çevresindeki insanlar delirdiğini düşünmüşlerdir. Ancak Mecnun’un algısı farklı bir boyuta taşınmıştır. İlahi aşkı anlayamayan, madde dünyasında yaşayan bir çok insana göre bu delilikten başka şey olmayabilir. Ancak bu öyle kuvvetli bir histir ki tüm ruhunu aydınlatır, maddi beden hiç olur. Bize bu aşkı anlayabilmemizi sağlayacak ruh eşlerimizi bulabilmemiz bu yüzden çok önemlidir. Gençken daha çok aşık olmamız ve bu hissettiğimiz şey için herşeyi yapabilecek olmamızın sebebi maddi dünyanın sorumluluğuna henüz girmemiş olmamızdır. Eğer gerçek aşkı yaşayabileceğiniz birini bulursaniz madde dünyasından kaynaklı sorunlar, kavgalar çok anlamsız görünür size.
    Bana göre aşk birbirini çok seven ve güvenen iki insanın korkusuzca birbirine gösterdiği gözlerinin ardından yansımasını gördüğümüz sevgi dolu yüreğe duyulan aşktır.
    Yazar: Fatma Uğuz
    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  2. #58
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Esas

    Aşk, davaya benzer, cefa çekmek de şahide:
    Şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki...
    MEVLANA


    24/01/2015 00:19

    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  3. #59
    Duhul
    Dec 2009
    İkamet
    27 E 09 38 N 25
    Yaş
    37
    Gönderi
    1,780
    Blog Yazıları
    1

    Esas

    lise döneminde okudum kitaptı
    hala hatırlarım
    5 sevgi dili


    Onay sözleri
    Nitelikli beraberlik
    Armağan alma
    Hizmet davranışları
    Fiziksel temas

  4. #60
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Esas Sevgi Bağları

    Bugün bir okulun duvarında gördüm.
    Bağlan ama bağımlısı olma!





    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  5. #61
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Esas Sizi En Çok Etkileyen ve Üzen Kaybınız Neydi?

    Sizi en çok etkileyen ve üzen kaybınız neydi? Çıkış noktam, babamı yeni kaybettim, haftaya kırkını yapacağız ama nedense üzülemiyorum. Sanki bir süreliğine seyahate çıkmış da dönecek gibi hissediyorum. Beni aldatıp terk ettiğini varsaydığım, sonrasında da beni mahkeme kapılarında süründüren kişiyi daha çok özlüyorum. Evlat sevgisinin bambaşka olduğunu okuyorum. Kaybı da öyle olsa gerek. Burası borsa sitesi olduğuna göre para kaybı da kişileri etkiler. İşini kaybedenler de haliyle üzülecektir.

    İlgilenenler olursa biraz fikirler biriksin öyle anket sorularını yazmayı düşünüyorum. İsteyen kısaca hikayesini de yazabilir.


    • Çekirdek aileden biri anne/baba/kardeş/ebe/dede
    • Diğer akrabalar amca/dayı/yenge/teyze/kuzen...
    • Evlat (ayırmam gerektiğini düşündüm)
    • Yakın arkadaş/kanka
    • Sevgili/eş
    • Para
    • İş
    • Kapatılan tahta
    • Ev hayvanı/bitkisi (saksı da olur, bağ bahçe tarladaki de)
    • Eşya (saat, yüzük, bilgisayar, elbise, valiz vs)
    • Akıl ve beden sağlığı, uzuv kaybı
    • ...
    • Cimcirik


    Son düzenleme : i-ked; 26-01-2015 saat: 01:29.
    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  6. #62
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Talking

    Çekirdek aileden biri anne/baba/kardeş Babam ilk kaybımız...
    Diğer akrabalar ebe/ dede/ amca/ dayı/ hala/ yenge/ teyze/ kuzen... Ebeler(1980), dedeler(1989) yıllar oldu. 7 amca, 0 hala, 4 teyze, 2 dayı ve sayısız kuzen hayattalar
    Evlat (ayırmam gerektiğini düşündüm) Biyolojik evladım yok, 3 sanal evlat kayıp üzgünüm.
    Yakın arkadaş/kanka Lisedeyken rol model olarak aldığım bir i^2 kaymakam abimiz Mersin'de denizde boğulmuştu.

    9 günlük bayram tatiline kendi evime gitmemiş, o abi ile Aksaray'daki evine gitmiştim. Kendi ailesine beni ev sahibinin oğlu diye tanıtmıştı. Neredeyse hiç konuşmamıştım. Buna üzülmüştüm.
    Sevgili/eş İLK=TEK ve muhtemelen SON sevgilinin kaybına hala alışamadım. Eş kaybını düşünemiyorum. Çok üzülürüm.
    Para Param da yok, paraya ihtiyacım da... Sırf konuşabilmek için verdiğim bir miktar parayı geri istedim ama zaten vermedi. Benden kalan bir şeyleri olsun, üzülmedim.
    İş Hep bir işim oldu. İstifa etmek istedim ya bir değişiklik olmazdı. Kaybedince üzülebilirim.
    Kapatılan tahta Golds, Atac, Artog... Pek üzülmedim.
    Ev hayvanı/bitkisi (saksı da olur, bağ bahçe tarladaki de) Rengarenk kedimiz
    Maviş muhabbet kuşumuz
    Dedemlerin karakaçan eşeği, köpeği
    Avludaki ineklerimizce tarumar edilen hobi bahçem
    Hepsine de üzülmüştüm.
    Eşya (saat, yüzük, bilgisayar, elbise, valiz vs)
    Babam derslerimde yardımcı olsun diye gazeteden kuponla İngilizce sözlük almıştı, Ankara'da otobüsten inince unutmuşum. Üzülmüştüm.

    Yatılı okuldan valizlerimle yaz tatiline dönerken yoldaki kazadan dolayı otobüsten inince bu otobüs tekrar hareket etti ve valizlerimi kaybettim. Üzülmedim.
    Akıl ve beden sağlığı, uzuv kaybı En küçük amcam kaza sonucu sol kolunu kaybetti. Benim kayıptan çok onlarca kilo fazlam var
    ...
    Cimcirik Seçeneklerimi böyle bitiriyorum.

    Son düzenleme : i-ked; 26-01-2015 saat: 02:20.
    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  7. #63
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Esas Duygusal Zeka Testi (.::11/02/2015::. ~00:00~)

    DUYGUSAL ZEKA TESTİ

    Bu testi önce kendinize uygulayın, sonra sizi yakından tanıyan bir kişiden sizin adınıza bu testi cevaplamasını isteyin. Her soruya yanıt verin;
    Evet, Hayır, Bazen şeklinde.





    1. Duygularımı tanıyorum. Üzüntümün ve korkumun farkındayım. Üzüldüğüm zaman sinirlendiğimin, korkunca saldırganlaştığımın farkındayım.



    2. Duygularımı ifade ediyorum. Üzüntümü mizahla veya güçlü görünerek veya olduğu gibi dile getirebiliyorum. Gülüşüm sahte değildir.



    3. Başkalarının neler hissettiğini anlıyorum. Suçluluk, pişmanlık, utanç gibi his duyan kişilere yardım etmek isterim.


    4. Birisi konuşurken ima etmek istediğini anlayabiliyorum.


    5. Başkalarının hakkımda hissettiklerini anlayabiliyorum.


    6. Duygularımı kontrol edebiliyorum. Öfkelendiğim zaman erteleyebiliyorum. Korktuğum zaman sakin olabiliyorum, üzüldüğümde uzatmıyorum. Sevinince şımarmıyorum.


    7. Eleştirileri dinliyor ve değerlendirme yapıyorum.


    8. Hayal kırıklığı sonrası çabuk toparlanabiliyorum.


    9. Zorluklar karşısında olumlu, sakin ve dikkatli davranıyorum.


    10. Kendime değer veriyorum. Kendimin olumlu yönlerini görebiliyorum. Aynaya baktığımda kendimle barışık olduğumu düşünüyorum.


    11. Özeleştiri yapabiliyorum. Kusurlarımı görebiliyorum, düzeltmek için plan yapabiliyorum. Sorumluluklarımı biliyorum.


    12. Kendimi nasıl mutlu edeceğimi biliyorum.


    13. Zorlukların üstesinden gelebileceğimi biliyorum.


    14. Problemin üzerinde dikkatimi yoğunlaştırabiliyorum.


    15. Kendimi baskı altında hissettiğimde ne yapacağımı biliyorum.


    16. Bir sorunum olduğunda paylaşabileceğim kişiler var.


    17. Başkaları sorunları olduğunda benimle paylaşabiliyorlar.


    18. Zorluklarla karşılaştığımda kolay vazgeçmiyorum.


    19. Beraber olduğum insanlara güveniyorum. Dost bildiğim insanlar aksine bir şey yapmadıkça onlara güveniyorum. İnsanları potansiyel iyi olarak düşünüyorum.


    20. Yaşama ait hedeflerimi gözümde canlandırabiliyorum.


    21. Daima kendime yedek hedefler seçerim.


    22. Hedefime gitmek için çeşitli seçenekler üretirim.


    23. Hedefime gideceğim konusunda kendime güveniyorum.


    24. Yaşamımın kontrolünün elimde olduğunu düşünüyorum.


    25. İçsel huzurumun yerinde olduğunu düşünüyorum.


    26. Övüldüğümde şımarmıyorum.


    27. Hiç kimseyi küçük görmüyorum. Her insan orijinaldir. Orijinal olan şey eşsizdir. Eşsiz olan şey küçük olamaz. Gizli büyüklere inanıyorum.


    28. Kendimi sorgulayabiliyorum.


    29. Gerçeklerden kaçmıyorum.


    30. Korkularımı kontrol edebiliyorum.


    31. Ölümümden sonrasını gerçekçi değerlendirebiliyorum. İnsan ölür ama hayat ölmez, insan doğaya hakim değildir. Evrenin sırlarını beş duyu ile çözemeyiz. Ölüm boyut değiştirmektir. Ölümü düşününce korku yaşamam.


    32. Kendimle barışığım.


    33. Genelde pozitifimdir. Ümitsizliğe düşmem.


    34. Çoğu zaman iyimserimdir.


    35. Duygularım çoğu zaman istikrarlıdır.


    36. Ne titizim ne de dağınık.


    37. Başkalarının haklarına saygı duyuyorum.


    38. Çalışma hayatında uyum içerisindeyim.


    39. Aile yaşantımda uyum içerisindeyim.


    40. Çalışmaktan zevk alırım tembelliği sevmem.


    41. Para ve malı amaç görmüyorum.


    42. Cinsel arzularımı kontrol edebiliyorum.


    43. İnsanları genel olarak seviyorum.


    44. Alçakgönüllü olduğumu düşünüyorum.


    45. Haksızlığa uğradığımda önce kendimi sorguluyorum.


    46. Bir haksızlığa uğradığımda kusuru hemen bir başkasına atmam.


    47. Karar verirken önce bir durup düşünürüm.


    48. Başkalarını düzeltmek yerine kendimi düzeltmeye çalışırım.


    49. Alışveriş yaparken durup düşünüp öyle yaparım.


    50. Öfkemi çoğu zaman kontrol edebiliyorum.


    51. Aksine bir davranış görmedikçe insanları dost kabul ediyorum.


    52. Kendime güveniyorum.


    53. Uykumu çoğu zaman düzenleyebiliyorum.


    54. İdeal kilomu koruyabiliyorum.


    55. Sorunlar karşısında sorun odaklı değil, çözüm odaklı düşünebiliyorum.


    56. Genelde planlı yaşadığımı söyleyebilirim.


    57. İnsanlara verici olmaktan, hediye vermekten zevk alıyorum.


    58. Eğlenceye zaman ayırabiliyorum.


    59. Spora zaman ayırabiliyorum.


    60. Hayvanları sevebiliyorum.


    61. Küçük şeylerden mutlu olabiliyorum.


    62. Birisi beni suçladığında hemen savunmaya geçmiyorum.


    63. Kıskanç olduğum çok sık değildir.


    64. Alıngan olduğum çok sık değildir.


    65. Bencil olmadığımı düşünüyorum.


    66. Genelde aceleci ve sabırsız değilimdir.


    67. Başkalarının yüz ifadelerinden düşüncelerini okuyabiliyorum.


    68. Kendimi kolayca başkalarının yerine koyabiliyorum.


    69. Saçma sorularla beni rahatsız edenlere sabırlı davranırım.


    70. Başkalarının duygularına kolayca ortak olabilirim.


    71. İnsanları rahatlatan bir etkim var.


    72. Başkalarını inandırma ve ikna gücüm fazladır.


    73. Genelde güler yüzlüyümdür.


    74. Espriler yapabilirim.


    75. İnsanlar benim yanımda kendilerini rahat hissederler.


    76. İkiyüzlü insanlardan hiç hoşlanmam.


    77. Dünyayı düzeltmek yerine kendimi düzeltmeye çalışırım.


    78. Acıma duygusu yüksek, şefkatli olabilirim.


    79. Yetinme duygusu olan kanaat edebilen bir insanım.


    80. İçten ve samimi olarak tanınırım.



    E B H
    NASIL HESAPLANIR?


    Evetler için 3 puan
    Hayırlar için 1 puan
    Bazenler için ise 2 puan


    yazın. Cevaplarınıza karşılık gelen puanları toplayın. Sizi tanıyan kişinin verdiği cevapların puanlarını toplayın. Her iki puanın ortalamasını alın. Çıkacak olan rakam duygusal zekanızın değerini verecektir.

    DEĞERLENDİRME


    100 VEYA ALTI : Yardıma ihtiyacınız var
    Düşünceleriniz bulanık. Empati gücünüz zayıf. Sorunlara çözüm üretemiyorsunuz. Her toplumda uyum sorunu yaşıyorsunuz. Bu nedenle sık sık depresif haller sergiliyorsunuz. Eğer profesyonel bir yardım almasanız ileride psikolojik rahatsızlıklar yaşayabilirsiniz. Kendinizi hazır hissettiğiniz anda bir psikologun kapısını çalın.


    100-120 ARASI : Normalsiniz
    Toplum içinde fazla göze bakan bir uyumsuzluğunuz yok. Ancak kendi iç dünyanızdaki sorunlarla baş etmekte yetersiz kalabiliyorsunuz. İkilemler en büyük sorununuz. Duygusal zekanızı geliştirmeye ihtiyacınız var. Yapmanız gereken tek şey çaba sarf etmek. Kazanan siz olacaksınız.


    120-180 ARASI : İyisiniz, daha iyi olabilirsiniz
    Özel hayatınızda da, iş hayatınızda da aman aman bir sorun yok. Tren rayında gidiyor. Raydan çıkma durumunda ne yapacağınızı biliyorsunuz ama bazen çözümleriniz kısa süreli olabiliyor. Daha çok başarı istiyorsanız, kendinizi geliştirmeye bakın.


    128 puan toplamışım. 11 E, 26 B, 43 H olmasına rağmen böyle çıktı. Papatyanın 180 ve üzeri olmalı. Duygusal zekası benden çok daha yüksektir.



    180 VE DAHA ÜZERİ : İyi ve güvenilir birisisiniz
    Kendinizi çok iyi tanıyor, başkalarını da belki kendilerinden daha iyi anlıyorsunuz. Olumsuzlukları olumluya çevirmek sizin için zor değil. Tebrikler, mükemmel olmasa da mükemmele yakın bir insansınız.




    DUYGUSAL ZEKANIZI GELİŞTİRMEK İÇİN NE YAPMALISINIZ ?


    1) DÜŞÜK DUYGUSAL ZEKA SİZİN SUÇUNUZ DEĞİL
    Duygusal zekanızın düzeyi büyüdüğümüz ortamla çok paraleldir. Mutlu bir çocuklukla çıkılan inşaat depreme dayanıklı olur. Duygusal zekanızın düşüklüğüne neden siz değil, sizi oluşturan faktörlerdir. Anne, babanız, hatta büyük anne ve dedeleriniz, çevre, yaşadığınız olaylar, geçirdiğiniz travmalardır.


    2) KENDİNİZİ TANIRSANIZ BAŞKALARINI ÇÖZERSİNİZ
    Duygusal zekanın gelişmesi için kişinin kendi duygularını çok iyi tanıması gerekmektedir. İnsanların olaylar karşısında gösterdikleri tepkileri doğru değerlendirmeye çalışın.


    3) YAŞADIKLARINIZDAN DERS ALIN
    Yaşanmış bir olay karşısında "Ben haklıydım" deyip işin içinden sıyrılmayın, "Ben suçluydum" deyip kıvrım kıvrım kıvranmayın. Terazinin bir kefesine kendinizi, diğerine karşı tarafı koyun. Tek tek değerlendirin; "Ben ne yaptım, o ne yaptı?" Sadece kendi yaşamınızdan değil, başkalarının yaşamından da dersler çıkarın. Gözlemci olun.


    Papatya bana haksızlık yaptı ve belki ben de ona... Sürekli tekrar ediyorum.


    4) PROFESYONEL YARDIM ALMAKTAN UTANMAYIN
    Duygusal zeka kimi zaman kişinin kendi çabalarıyla ama çoğu kez bir profesyonelin yardımı ile geliştirilebilir. Yardım almaktan utanmayın. Eğer bir psikologa başvurma gücünü kendinizde bulduysanız, yardımı tamamen reddedenlerden fersah fersah önde olduğunuzu unutmayın.


    5) DİNLEYEBİLMEK KONUŞMAKTAN DAHA ZORDUR
    Dinlemesini öğrenin, dinlemek konuşmaktan çok daha zordur. Sonra fikrinizi söyleyin. Küçük düşeceğim korkusu taşımayın, kendinizi diğerlerinden üstün görmeyin.


    6) DÜŞMANCA DUYGULARDAN KURTULUN
    Bir ya da birden fazla insana haset duyabilir, farkında olmayabilirsiniz. Bu bir kıskançlık değildir. Onun kötülüğünü isteme halidir. Her insanın kötü yanları vardır; kötü yanınızı bir avcı gibi yakalamaya çalışın. Bulduklarınız size acı verse de zaman içinde pamuk gibi olacaksınız.


    7) SINIRLAR NEREDE BAŞLAR VE BİTER, TARTIN
    Bir insanla iki günde samimi oluyorsanız kendinizden ve karşınızdakinden şüpheye düşebilirsiniz. Uzaktakilere mesafeli olun, yakındakilere teslim olun.


    8) MACERALI YOLLARI DEĞİL, GÜVENLİLERİ SEÇİN
    Özellikle aşk ilişkilerinde başarısız olanların düştükleri en büyük hatalardan biri sürekli heyecan peşinde koşmalarıdır. Oysa insan içgüdüsel olarak maceraya değil, güven dolu bir kucağa açtır? Haz aldığında güven duyduğunuzu birbirine karıştırmayın. İkisini aynı anda bulabiliyorsanız ne ala !


    9) EMPATİ GÜCÜNÜZÜ GELİŞTİRİN
    Kendinizi karşınızdakinin yerine koyun. Defalarca??Sana böyle yapılsa ne hissederdin?? diye sorun kendi kendinize. Davranışlarınızı düzeltmeye çalışın. Karşı tarafın sevgisini ve saygısını kazanacaksınız.


    10) HİÇBİR ŞEY SİHİRLİ DEĞNEK DEĞMİŞ GİBİ BİRDEN DEĞİŞMEZ
    Kendinizi değiştirmek ve duygusal zekanızı geliştirmek bir günde gerçekleşemez. Zaman ve emek ister. Onca çabadan sonra mükemmele ulaşmayı beklemeyin. Mükemmel yoktur; iyi vardır, daha iyi vardır. İnsanları kusurları ile sevin.
    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  8. #64
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Esas

    IQ buzdağının görünen kısmıysa, EQ suyun altında kalan kısmıdır. Zekadan başka bir şeydir duygusal zeka. Toplum içinde var olabilmemizin, ilişkilerimizin, düşünme biçimimizin anahtarıdır. Peki sizi duygusal zekanız kaç, hiç merak ettiniz mi?
    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



Sayfa 8/9 İlkİlk ... 6789 SonSon

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •