Sayfa 1/15 12311 ... SonSon
Arama sonucu : 117 madde; 1 - 8 arası.

Konu: Farkındamıyız ? Ülkemizde Yaşayan Canlı Türleri ve Ekolojik Denge

  1. #1

    Esas Farkındamıyız ? Ülkemizde Yaşayan Canlı Türleri ve Ekolojik Denge

    Ülkemizde doğal yaşamı ne derece tanıyoruz Yaşıyan canlı türleri leoparlar parslar ayılar ,domuzlar ,geyikler ,bülbül ,keklik ve nice canlı hayvan türleri bitkiler
    doğal denge ve çevre bilincimiz ne boyutta ?
    güncel olayları ve hiç tanımadığımız belki rastlamadığımız bu canlı türlerini yorumlayarak paylaşmaya ne dersiniz ? Olay güncel
    Geçenlerde bir leopar öldürüldü haberlerde izledik
    peki doğal yaşam konusunda ne derece bilinçliyiz
    bunları tartışalım yazalım paylaşalım ne dersiniz ?
    resim fotoğraf ve yorumlarla paylaşım da çok güzel olacak

  2. #2

    Esas

    Üzerinde verici taşıyan kurt öldürüldü! 22 Kas 2013 12:33 Samanyolu Haber
    Türkiye’de son 2 haftada katledilen leopar, vaşak ve karakulağa bir kurban daha eklendi.
    Türkiye’nin GPS/GSM vericisi takılan ilk dişi kurdu ’Asena’, kaçak avcılar tarafından dün öldürüldü.

    Asena taşıdığı vericiyle büyük etoburların araştırılması projesi için veri topluyordu
    KuzeyDoğa Derneği’nin Kars ’ın Sarıkamış İlçesi ormanlarında 2010’da başlattığı büyük etoburların araştırılması projesi çerçevesinde GPS/GSM vericisi takılan ilk dişi kurt olan Asena’yı, dün kaçak avcılar vurdu.



    Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesi Yaban Hayat Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’ne gönderilen ve Veteriner Ayşegül Çoban tarafından biyometrik ölçümleri alınan kurda, Patolog Doç. Dr. Hasan Özen tarafından yapılan nekropsi sonucunda, sol göğüs bölümünde saçma yarası tespit edildi. Saçmanın akciğerlere isabet ederek iç kanamaya neden olduğu belirlendi.


    Vericinin takıldığı 3 Haziran’dan bu yana 1934 kilometre yürüyen Asena, 230 kilometrekarelik bir alanı, yani yakalandığı Sarıkamış Ormanı- Allahuekber Dağları Milli Parkı’ndan daha büyük bir alanı 5.5 ayda kat etti.


    ÜÇ YILDA ÖLDÜRÜLEN 8 KURT TESPİT EDİLDİ
    KuzeyDoğa Derneği’nin, 2010’dan beri yürüttüğü proje sırasında Kars’ta insanlar tarafından öldürülen en az 8 kurt tespit ettiklerini açıklayan KuzeyDoğa Derneği Başkanı ve Utah Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Çağan Hakkı Şekercioğlu, kurtların ekolojik değerine işaret ederek şunları söyledi:


    "Sağlıklı ekosistemin göstergesi olan kurtlar; tavşan, domuz ve diğer otla beslenen canlıların üremesini kontrol altında tutar, otçul canlıların faaliyetlerini kısıtlayarak bu canlıların bitki örtüsüne verdiği zararı azaltır. Tilkiler gibi kurtlar da çiftçinin dostudur. Ancak artan insan nüfusu onların yaşama alanlarını daraltıyor. İnsanların doğanın içine yeni yerleşim alanları eklemeleri, orman alanların daralması onları insanlarla daha çok karşı karşıya getiriyor."


    Doç. Dr. Şekercioğlu, "Ülkemizde de kurtların azalması, yaban domuzlarının sayılarının artmasına neden olur. Bu da doğal ve tarımsal ekosistemlere verdikleri zararı arttırabilir" dedi.

    http://www.samanyoluhaber.com/gundem...ruldu/1034007/

  3. #3

    Esas

    kimbilir hangi canlı türleri var keşfedilmeyi bekleyen
    yaban hayatını tanımak lazım

  4. #4

    Esas

    Çizgili sırtlanlar GPS ile izlenmeye başlandı
    Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Enstitüsünün ortaklaşa yürüttüğü proje kapsamında, Türkiye'de ilk kez bir çizgili sırtlana GPS vericili tasma takıldı.
    AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Türkiye'nin biyoçeşitliliği açısından son derece önemli olan ve nesli tehlike altında bulunan çizgili sırtlanlar GPS ile izlenmeye başlandı.

    Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile TÜBİTAK Marmara Araştırma Enstitüsünün ortaklaşa yürüttüğü "Ulusal Biyoçeşitliliğin ve Gen Kaynaklarının Korunması Hedefleri Doğrultusunda Büyük Memeli Türlerinin Araştırılması, Korunması ve Yönetimi Projesi" kapsamında, Adıyaman'da yürütülen çalışmada, Türkiye'de ilk kez bir çizgili sırtlana GPS vericili tasma takıldı.

    Çalışmadan elde edilecek veriler ile çizgili sırtlanların yaşam alanı büyüklükleri, mevsimsel aktiviteleri, beslenme alışkanlıkları ve üreme davranışları hakkında önemli verilere ulaşılması hedefleniyor. Elde edilen bu veriler türün korunması ve devamının sağlanması konusunda yürütülecek çalışmalara yol gösterecek.

    Nesli Tükenme Tehlikesi Altında Olan Türlerin Kırmızı Listesi'nde tehdit altındaki hayvanlar arasında bulunan çizgili sırtlanlar, Türkiye'de özellikle Hatay'dan başlayarak Şırnak'a kadar devam eden güney bölgelerde yaşam mücadelesi veriyor.

    Tehdit altındaki bu türü korumak için Orman ve Su İşleri Bakanlığınca 2005'te Hatay'ın Altınözü ilçesinde ilan edilen bir yaban hayatı geliştirme sahası bulunuyor.

    http://www.haber7.com/hayvanlar-alem...nmeye-baslandi

  5. #5

    Esas

    Türkiye'de ilk kez su samuru görüntülendi.

    Nesli tükeniyordu, Türkiye'de ortaya çıktı. Batman'da nesli tükenme ile karşı karşıya olan ve uluslararası sözleşmelerle koruma altına alınan su samuru bulundu. Batman Üniversitesi (B.Ü) Sağlık Meslek Yüksek Okulu bahçesinde bulunan su samuru öğrencilerin ilgi odağı oldu.

    Hayatlarında ilk kez su samuru gören öğrenciler bu anı cep telefonları ile kayıt altına aldı. Orman ve Su işleri Bakanlığı Batman Şube Müdürlüğü yetkililerince kafese konularak müdürlüğe götürülen ve tedavisi yapılan su samuru daha sonra Batman Çayı'na bırakıldı. Suya dalan su samuru özgürlüğe doğru yol aldı.

    B.Ü Biyoloji Bölümü Zooloji Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Servet Ulutürk'ün verdiği bilgiye göre, su samurları Bern Sözleşmesi ile koruma altına alınan ve nesli tükenme ile karşı karşıya olan hayvanlardan biri.

    Genellikle akarsularda ve göllerde yaşayan su samurları Türkiye'de az da olsa görülüyor. Ülkemizde belirli bölgelerde görüldüklerine dair bilgiler alınıyor. Bolu'da Van'ın Çatak bölgesindeki akarsularda yaşadığına dair yapılmış çalışmalar bulunuyor. Aynı zamanda Batman'ın Sason ilçesinde görüldüğüne dair bilgiler geliyordu.

    İşte bunun görülmesi bölgede yaşadığını ispatlarken su samurları koruma altında olduğu için avlanmaları yasak.

    http://www.buyuyenturkiye.com/haber/...e-ortaya-cikti

  6. #6

    Esas

    Diyarbakır'ın Bilinmeyen Kuş Cenneti Hevsel Bahçeleri
    20 Şubat 2011 14:01

    Dicle Nehri Kıyısında 10 Bin Dönümlük Arazide Kurulu Bulunan Hevsel Bahçelerinde 180 Kuş Türünün Yaşadığı Ortaya Çıktı.
    DİYARBAKIR kent merkezi ile Dicle Üniveristesi arasından geçen Dicle nehri kıyısında 10 bin dönümlük arazide kurulu bulunan Hevsel bahçelerinde 180 kuş türünün yaşadığı ortaya çıktı. Tarımın da yapıldığı bahçelerde kuşlarla birlikte çok sayıda kemirgen ve sürüngen hayvanın da yaşadığı belirtildi. Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ahmet Kılıç, eskiden sultanların kuş sesi dinlemek için piknik yapmaya geldiği Hevsel Bahçelerinin koruma altına alınması gerektiğini söyledi.

    HEVSEL'DE 180 KUŞ ÇEŞİDİ BULUNUYOR

    Diyarbakır'ın kenar semti Hasırlı Mahallesi'nde bulunun tarihi surların hemen ardındaki Hevsel Bahçeleri'nin Türkiye'nin sayılı, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin en büyük kuş cenneti olduğu belirtildi. Eski Diyarbakır'ı çepeçevre saran tarihi surların güney yakasında bulunan ihtişamlı Keçi Burcu'nun 90 metre derinliğinde yeralan Hevsel Bahçeleri, bünyesinde 180 farklı kuş ve 20'nin üzerinde sürüngen ve kemirgen hayvanı barındırıyor.

    KUŞLARIN DİNLENME, KONAKLAMA VE BARINMA MERKEZİ

    Dünyanın en güzel kuşlarının görüldüğü Hevsel Bahçeleri'nde bulunan ve kalabalık sürüler halinde gezinen Boz Alamecekler ile Pembe göğüslü ötleğenler, bölgeye has kuşlar olarak karşımıza çıksa da, Hevsel Bahçeleri'nde yırtıcı kuşları görmek de mümkün. İnsanların yaşadığı merkeze bu kadar yakın ve yabani hayvanların yaşadığı Hevsel Bahçeleri, kuşların aynı zamanda hem dinlenme, konaklama ve hem de barınma merkezi durumunda.

    YIRTICI KUŞLAR DA VAR

    Türkiye'de nadiren bulunan Yaz atmacalarının yaz mevsimi boyunca görüldüğü Hevsel Bahçeleri'nde yabani güvercin, irili ufaklı kuşlar ile yılan ve kertenkele gibi sürüngenlerle beslenen Şahin, Kızıl şahin, Arı şahini, Yılan kartalı, Gökçe delice, Kukumav, kerkenez ve küçük kerkenez gibi yırtıcı kuşlara da yılın hemen her mevsiminde rastlamak mümkün.

    SULTANLAR BÜLBÜL SESİ DİNLEMEK İÇİN BAHÇEDE PİKNİK YAPARDI

    Güneydoğu'nun kuş cenneti Hevsel Bahçeleri, aynı zamanda bülbüller için de çok iyi bir barınak konumunda. Bülbül, Söğüt bülbülü, Kamış bülbülü, Çalı bülbülü ve Dağ bülbülleri Hevsel'deki sığ çalılıklarda barınır ve yaz mevsimlerinde de buralarda yuvalanır. Özellikle böğürtlen ve benzeri çalılıklarda bülbüllerin yanısıra Çit kuşları, Saz kamışçını, Ak mukallit, Çıvgın ve Maskeli ötleğen gibi ötücüler de üreme dönemlerini Hevsel'deki sığ çalılıklarda geçiren kuşlar arasında yeralıyor. Eskiden sultanların ve elit insanlar, bülbül sesi dinlemek için Hevsel Bahçeleri'ne gelerek piknik yaptığı belirtiliyor.

    MODERN TARIM VE YABANİ YAŞAM BİRARADA

    Eskiden Diyarbakır'ın sebze ve meyve ihtiyacının karşılandığı Hevsel Bahçeleri'nde tarım hala yapılıyor. Tarımla birlikte yabani yaşam alabildiğine devam ediyor. Eskisi kadar olmasa da yırtıcı kuşların ve bülbüllerin yaşadığı Hevsel Bahçeleri'nde Ötleğenler de rastlamak mümkün. Akgerdanlı ötleğen, Küçük akgerdanlı ötleğen, Karabaşlı çitne, Büyük baştankara, Mavi baştankara, İspinoz ve Taşkuşu ötücü kuşlardan sadece birkaçı. Hevsel bahçeleri'nin bataklık bölgelerinde bulunan ve gün boyu sivrisinek yiyen Mavigerdan'lara burada rastlamak mümkün.

    ATATÜRK DE HER GELDİĞİNDE BAHÇELERDE KALDI

    Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk de Diyarbakır'a her gelişinde, Hevsel Bahçeleri'ne hakim bir tepede bulunan Gazi Köşkü'nde kaldı. Konuklarını da burada ağırlayan Atatürk, kuş seslerini dinleyerek çalışmalarını yürüttü.

    SULTANLAR KUŞ SESİ DİNLEMEK İÇİN HEVSEL'DE PİKNİK YAPTI

    Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ahmet Kılıç, eskiden sultanların kuş sesi dinlemek için piknik yapmaya geldiği Hevsel Bahçelerinin koruma altına alınması gerektiğini söyledi. Hevsel Bahçeleri'nin koruma altına alınarak avlanma yasağının getirilmesini isteyen Prof.Dr. Ahmet Kılıç, önlemlerin alınmasıyla tarımla birlikte Hevsel Bahçeleri'nin Diyarbakır ticaret hayatına da hareketlilik kazandıracağını ifade etti. Hevsel bahçeleri'nde bugüne kadar 180 kuş türünün bulunduğunu belirten Prof. Dr. Kılıç, "Buranın bir vadi olması, yiyeceğin de bol olması, kuşlar için bulunmaz bir nimet. Bu bölge kuşlar açısından bir duraktır. Göçmen kuşları, Dicle vadisini ve dolayısıyla Hevsel Bahçelerini bir istasyon, bir dinlenme, bir barınma ve de bir korunma yeri olarak kullanıyor. Bu nedenle burada çok sayıda kuş ve memeli türünün olduğunu söyleyebiliriz. Burada kirpiye, tilkiye, sansara, su samuruna, domuza ve sincapa rahatlıkla rastlayabiliriz. Hevsel bahçeleri türler için hem bir barınak ve hem de bir korunaktır. Kuşlar burada çok iyi besleniyor ve dolayısıyla da Hevsel Bahçeleri'ninin biyolojik çeşitlilik için de önemli bir yeri var" dedi.

    DOĞAL BİR HAZİNE

    Diyarbakır'ın hemen kenar bir semtinde olması nedeniyle Hevsel Bahçeleri'nin açık bir hayvanat bahçesi olduğunu anlatan Prof. Dr. Kılıç, "Açık bir hayvanat bahçesi olarak buranın korunması, her türlü hayvan sayısını daha da artırır. Eğer insanlar burayı korursa ki budada en büyük görev burada yaşayan bölge halkına düşüyor. O zaman burada yaşayan çiftçiler hem gelir elde edecek, hem de bu türleri rahatlıkla izleyebilecek. Bir kentin yanıbaşında bu kadar türü bir arada bulmak Diyarbakır adına büyük bir kazanç. Dolayısıyla turizm açısından da kaçırılmaması gereken ve de değerlendirilmesi gereken bir hazinedir. Hevsel bahçeleri ve Dicle vadisinin turizme kazandırılması kentin ticaretine de olumlu bir katkı sunacaktır. Hevsel'in turizme açılması, orada çalışan insanların gelirlerine katkı sunacaktır. Yani hevsel bahçelerini yalnız bir tarım alanı olarak değil, orayı kuşlarıyla beraber tanırsak hem doğayı korumuş oluruz, hem de bölgemize ve şehrimize çok önemli bir ekonomik katkı sağlarız" diye konuştu.

    DHA MUHABİRİ GÖRÜNTÜLEDİ

    Hevsel Bahçeleri'nde DHA muhabirinin fotoğraflarını çektiği kuşlar ise şöyle:

    Ağaç incirkuşu, Akgerdanlı ötleğen, Ak kanatlı sumru, Ak kuyruksallayan, Ak mukallit, Alaca balıkçıl, Alaca sinekkapan, Alaca Yalıçapkını, Ari şahini, Arı kuşu, Bataklık çitnesi, Benekli sinekkapan, Boyunçeviren, Boz alamecek, Boz kuyrukkakan, Boz ötleğen, Bülbül, Büyük baştankara, Büyük kamışçın, Çalı bülbülü, Çayır taşkuşu, Çitkuşu, Çıvgın, Çobanaldatan, Dağ incirkuşu, Dağ kuyruksallayanı, Dağbülbülü, Delice doğan, Dere düdükçünü, Erguvani balıkçıl, Gece balıkçılı, Gökardıç, Gökçe delice, Gri balıkçıl, Guguk, Gülen sumru, Halkalı küçük cılıbıt, İbibik, İspinoz, Kamış bülbülü, Karaalınlı örümcekkuşu, Kara başlı çitne, Kara başlı ötleğen, Kara kızılkuyruk, Kara kulaklı kuyrukkakan, Karabaş martı, Kara tavuk, Kaya çitnesi, Kaya güvercini, Kerkenez, Kınalı keklik, Kır kırlangıcı, Kızıl başlı örümcekkuşu, Kızıl sırtlı örümcekkuşu, Kızıl şahin, Kızıl gerdan, Kızılkuyruk, Kumru, Kuyrukkakan, Küçük akbalıkçıl, Küçük akgerdanlı ötleğen, Küçük balaban, Küçük kumru, Leylek,

    Maskeli ötleğen, Mavi baştankara, Mavigerdan, Orman düdükçünü, Öter ardıç, Peçeli baykuş, Pembe göğüslü ötleğen, Saka, Saksağan, Sarı kuyruksallayan, Saz kamışçını, Serçe, Sığırcık, Söğüt serçesi, Söğüt Bülbülü, Su kılavuzu, Sutavuğu, Şahin, Tarla ardıcı, Taşkuşu, Tepeli guguk, Tepeli toygar, Yalıçapkını, Yaz atmacası.
    http://www.haberler.com/diyarbakir-i...547667-haberi/

  7. #7

  8. #8

    Esas


Sayfa 1/15 12311 ... SonSon

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •