Anket Sonuçlarını Gör: Filimi izlediniz ya da en azından fragmana baktınız. Yorumunuz?

Oylayan
4. Bu anket için oy kullanamazsınız
  • İlgilenmiyorum.

    0 0%
  • İzledim ve beğenmedim. Zaman kaybı... Tavsiye etmiyorum.

    1 25.00%
  • İzleseniz de olur, izlemeseniz de!

    1 25.00%
  • İzledim ama fikrim yok!

    0 0%
  • Beğendim, en azından arşivde durmalı.

    0 0%
  • Çok beğendim, herkes izlemeli, tavsiye ediyorum.

    2 50.00%
  • Ekrana babam çıksa izlerim Cimcirik :P

    0 0%
Sayfa 1/6 123 ... SonSon
Arama sonucu : 44 madde; 1 - 8 arası.

Konu: Sadakatsiz - Unfaithful (2002)

  1. #1
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Angry Sadakatsiz - Unfaithful (2002)

    Sabah sesiyle uyandım. Aklımdan geçen ve ilk hissettiğim "sadakatsiz" oluşu oldu. Evet, seviyor ve özlüyorum ama bu sadakatsiz olduğu gerçeğini değiştirmez. Şimdi 19:38 = 19 : 19+19... Sabah birkaç şiir yazmıştım, şimdi de hem sinemada beğenerek izlediğim hem de arşivimde bulunan bu filmden bahsetmek istiyorum. Artık sinema, tiyatro, konser gibi ortamlarda yalnız/tek başına olmak acı veriyor.



    Vizyon Tarihi: 06 Eylül 2002
    Yapımı: 2002 - ABD , Almanya , Fransa
    Tür: Dram , Gerilim , Romantik
    Süre: 124 Dak.
    Yönetmen: Adrian Lyne
    Oyuncular: Richard Gere , Michelle Monaghan , Michael Emerson , Diane Lane , Olivier Martinez
    Senaryo:William Broyles Jr. , Alvin Sargent
    Yapımcı: Adrian Lyne , G. Mac Brown




    Film Özeti


    Edward ve Connie Sumner mükemmel bir evlilik hayatı yaşayan bir çifttir. Orta yaşlı, 8 yaşında çocukları olan bir aile, bir köpek ve bir hizmetçi. Daha ne isteyebilirlerdi ki... New York’ta mutlu bir yaşam devam ederken sorunlar ortaya çıkmaya başlar. Hangi yaşam kolaydır ki zaten? Connie bir gün sokakta bir yabancıyla karşılaşır ve hayatı değişir. Bu Connie’nin kaderi midir yoksa bir tesadüf müdür bilinmez ama onun tutkusu haline gelmiştir. Edward Connie’nin kendisine söylediklerinin yalan olduğunu anlayınca rakibiyle yüzleşmeye karar verir. İçinde git gide artan öfkesinin sonucuna katlanma zamanı gelmiştir artık...

    <span style="font-family: Arial"><span style="font-family: comic sans ms">

    Bu video fragmanından daha güzel!

    “9,5 Hafta” (“Nine 1/2 Weeks”, 1986), “Fatal Attraction”(“Öldüren Cazibe”, 1987), Jacob's Ladder (1990), “Ahlâksız Teklif” (“Indecent Proposal”, 1993) ve “Lolita” (1997) gibi filmleriyle tanıdığımız Adrian Lyne imzalı “Sadakatsiz”I 2002 Eylül ayında vizyonda izlemiştik. Claude Chabrol’ün 1969 yapımı“La femme infidèle”inden yola çıkarak çektiği bu filmde Lyne, kocası ve çocuğuyla mutlu gibi gözüken bir yaşam süren orta yaşlı bir kadının (Connie), Paul adlı genç bir adamla ilişkiye girmesi sonucu evliliğini ve tüm yaşamını sorgulamaya girişmesini konu alıyor. Richard Gere’in her zaman görmeye alışık olduğumuz rollerinden birinde ortalama bir performans çıkardığı filmi asıl yücelten Diane Lane’in muhteşem oyunculuğu. Zaten Akademi de onun bu performansını göz ardı etmedi ve Lane’i En İyi Kadın Oyuncu Oscarı’na aday gösterdi.

    i-ked notu "10". İzlemediyseniz izlemenizi öneririm.

    Filmden replik :
    " This moment is your life!"

    Eminim kendi hayatınızdan ya da çevrenizde yaşananlardan çok ortak nokta bulacaksınız. Sevdiğim kişinin de sadakatsiz bir yalancı olduğunu düşünüyorum. Ve hep aldatacak... Olsun ben sevmeye devam ederim belki sevgili durumundan cennete filan giderim Geçen gün tiyatroda 67 kişi ile aldatılan koca öldüğünde, karısı cehenneme giderken ona da geyik boynuzu takıp eş durumundan cennete yolladılar.


    Bu filmdeki Diane Lane oyunculuğu çok iyiydi.

    Kendi sevdiğimi düşündüm. "O" da mı böyleydi? Hem beni, hem de diğerlerini sahiden seviyor muydu? "Hayır" demek bu kadar zor muydu?

    Ya i-ked... Azıcık daha güçlü ve cesur olamaz mıydın?

    İzleyin kendiniz karar verin. Uzattım da uzattım!

    Son düzenleme : i-ked; 08-01-2014 saat: 20:00. Sebep: Saat 20:14. 2013 kıskançlık yılımdı, 5 yılla cezalandırıldım. 2014 ise öpücük yılım, bakalım kim kimi öpecek :P
    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  2. #2
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Question Aşk Kırmızı! Sadakat Ne Renk?



    Ayrı bir başlık açmak istemedim, fragmanına göre bu filmin de ana teması "Sadakat"

    Aşk Kırmızı (2013)



    Film, üç kişilik aşk olur mu sorusunu soruyor. Ferhat ve Zeynep evli ve mutlu bir çifttir. Karlıdağ çiftinin dışarıdan mutlu görünen evliliği, hayatlarına Fırat'ın yıllar öncesinde kalmış ilk aşkı Nazlıgül'ün yeniden girmesiyle alt üst olacaktır.
    Zeynep bir gece bile ayrı kalmaya dayanamadığı kocasının eski aşkı Nazlıgül ile karşılaşmasına ve yüreğinde küllenmiş bu aşkın yeniden alevlenmesine engel olamaz.
    Ferhat ile Nazlı birbirlerine karşı koyamazlar; ertesinde Zeynep de aldatıldığını öğrenir. Şimdi üçünün de yüreği acı ile yanar. Bir zamanlar o adamın ilk aşkıyken, şimdi "öteki kadın" olmanın sancısını çeken Nazlıgül'ün karşısında, çok sevdiği kocasının ihanetine uğrayan ve onu başka bir kadınla paylaşmanın imkansızlığını sorgulayan Zeynep vardır. Ferhat ise bu iki kadının arasında arafa düşmüş gibidir. Herkesin masum olduğu bu aşk hikayesinde, Zeynep’le Nazlıgül’ün birbirlerini çok sevmeleri ise, bildiğimizi sandığımız cevapları yeniden düşünmemize yol açıyor:
    Üç kişilik bir aşkı yaşamak mümkün müdür? Sadakat bu aşk üçgeninin neresindedir? Birini çok seviyorsan, onun sevdiğini de sever misin? Seninle aynı adamı sevdiği için onu suçlayabilir misin?
    Senaristliğini ve yönetmenliğini Osman Sınav'ın üstlendiği filmin başrollerini Nurgül Yeşilçay, Ezgi Asaroğlu ve Tayanç Ayaydın paylaşıyor. Kadrodaki diğer isimlerse Teoman Kumbaracıbaşı, Sait Genay, Şebnem Dilligil, Renan Karagözoğlu ve Güneş Çağlar Hüseyin...





    Replik :
    "Aşk kırmızı! Sadakat ne renk?
    Rengini sen seçemezsin. Aşk seçer!"


    Güzel fotoğraf! 2006 İstanbul'a gidişimiz böyleydi. O gece yolculukta neredeyse hiç uyumadım. Zaten önümüzdeki, sağımızdaki koltuklarda hep öğrencilerim oturuyordu. Saat 02:30'a kadar fısır fısır konuştuk, şu an bende kalan bir Erdal Atabek kitabını birlikte okuyup kritik ettik. O gece bile duygular konusunda birçok ilki yaşadım.Takip eden aylarda da Ankara, Tokat ve Trabzon'a aşağı yukarı böyle gittik. En son ise Eyüp Parkı, 2009 Mayıs'ı... Bir daha yüz yüze görüşmedik. Beni son öpen "O", ilk=son=tek öptüğüm "O". Sadakatsiz davranamam, sadakat beklemeli miydim? Verilmiş, alınmış sözlere bağlı... O açıdan yalancı...

    Saat 19:07 oldu! Kimine Fenerbahçe, kimine 19 Temmuz bana özlem!
    Son düzenleme : i-ked; 04-01-2014 saat: 20:08. Sebep: 19:07 04/01/2014 Evet özledim ama yalanlara katlanamam
    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  3. #3
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Angry Koyu Kırmızı

    Kırmızı içeren kitaplarım
    - Benim Adım Kırmızı (Orhan Pamuk)

    Aynı olayları farklı bakış açıları ile anlatan tarihi roman... Bir gün kitaplığımda gördü ve aldı ancak yıllar sonra iade etti.
    - Kırmızı Işıkta Yürümek (Erdal Atabek)

    Birlikte okuduğumuz kısa kısa bölümlere sahip kitap... İçinde kurutulmuş çiçekler ve 9 Nisan 2009'da Piyer Loti'de koyduğum yine kurumuş gül yaprakları var. Ne kadar da kolay vazgeçti benden... Neler oldu, dört duvar arasında neler yaşandı bilemem ki. Sorunca da sanki duvara soruldu, yanıt alınmadı. Üzerine fotoğraflar görülünce de akla "sadakatsizlik" geliyor. Böylece kendi hayatımda kırmızı ışıkta geçip 5 yıl ceza almış ve filme bağlamış oldum.

    - Bir de Hande Yener - Kırmızı şarkısı var, alakam yok



    EvoPAD V1022 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
    Son düzenleme : i-ked; 05-01-2014 saat: 12:00. Sebep: 11:00 Seven Kedi :)
    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  4. #4
    Duhul
    Dec 2013
    İkamet
    Konya
    Gönderi
    1,132

    Esas

    Hocam baya dertlisiniz galiba. Yalnız şunu söylemek istiyorum edebi yazarlığınız oldukca iyi bence.

    Sent from my GT-I9300 using hisse.net mobile app

  5. #5
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Esas

     Alıntı Originally Posted by longer Yazıyı Oku
    Hocam baya dertlisiniz galiba. Yalnız şunu söylemek istiyorum edebi yazarlığınız oldukca iyi bence.

    Sent from my GT-I9300 using hisse.net mobile app
    Yazılarımı okuduğunuz ve yazılarıma iltifatınız için teşekkür ederim. Daha çok biraz alıntı ve üzerine de kendimce yorum yapıyorum. Branşım matematik Ortaokuldaki Türkçe öğretmenim yazımı beğenmez 2020 öğrenci numarama ithafen "ZOZO, yazın çivi yazısı!" derdi. Sözelim daha kuvvetli (Türkiye 26.'sı olmuştum) ama bir hatundan kaçmak ve kaçınmak için sayısala yöneldim sonrasında daha beterinin yani önceki yazılarımda vurguladığım bir sadakatsizin ağına düştüm...

    Öğlen yemekte 2002 yılında birlikte bu Sadakatsiz filmine gittiğim memur iş arkadaşımlaydım. Filmden bahsettik ki o arkadaş da etkilenmiş, filmi olduğu gibi anımsıyordu. Sonra az güncel olaylardan, benim sadakatsizimden konuştuk. Yoruldum... Aşkın rengi kırmızı değil, KAPKARA

    23:11 saati kaçmadan...
    Son düzenleme : i-ked; 08-01-2014 saat: 00:23.
    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  6. #6
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Thumbs up Gülüm (2002)

    Gülüm (2002)



    Ali bey 65 yaşlarında içine kapanık tuhaf ihtiyardır. Kızı Gül'ün ölümünden sonra karısı evi terk edip kardeşinin yanına yerleşince iyice yalnız kalır. Ama eşiyle arasını düzeltmek için hiç bir girişimde bulunmaz. Günlerini Salim Bey'le (dünürü) balık tutarak, komşularının özürlü oğluyla ilgilenerek ve dolu dolu hayaller kurarak geçirir.

    En büyük hayali bir torun sahibi olmaktır. Bir çocuğun hayatına yeniden anlam kazandıracağına yürekten inanmaktadır. Henüz doğmamış torununa oyuncaklar hazırlamaktadır. Ancak iyi bir eğitim almış, kariyer sahibi ve parlak bir geleceği olan oğlu Sinan ve gelininin çocuk sahibi olmaya pek niyetleri yoktur. Ali Bey ve dünürleri Salim Bey'ler hiç beklemedikleri bir gerçekle yüz yüze gelirler.

    Hepsinin de hayatlarında gizledikleri sırları vardır...

    Tür : Dram
    Gösterim Tarihi : 7 Şubat 2003
    Yönetmen : Zeki Ökten
    Senaryo : Fatih Altınöz
    Görüntü Yönetmeni : Ertunç Şenkay
    Müzik : Melih Kibar
    Yapım : 2002, Türkiye

    Oyuncular
    Tarık Akan (Ali Bey), Okan Bayülgen (Sinan), Rutkay Aziz (Salim Bey), Nebahat Çevre (Sevim), Sümer Tilmaç (Hasbi) , Kıvanç Yeniay (Fatih), İdil Fırat (Aslı), Güler Ökten (Neşe)

    19191919191919

    Ayrı başlık açmadan devam... Yine sadakatsizlik ana temalardan!

    i-ked notu "7"

    Birkaç replik:

    - Bu karı milleti -şimdi lokantalarda veriyorlar- kokulu mendile benzer. 1-2 kokla, sonra elbezi...

    - ...

    - Ne bakıyorsun? 30 yıl aynı kadına baktın da ne oldu? Bıraktı, gitti...

    Rutkay Aziz - Gülüm (2002)


    - Arkadaşlar, birbirimizi sevelim... Birbirimizi sevmeliyiz. Hatta buna mecburuz!
    Okan Bayülgen - Gülüm (2002)


    - Özlemiyor musunuz?
    - Yoo, hiç özlemiyorum. Beni terk edip gideni, ben niye özleyim?

    Tarık Akan - Gülüm (2002)
    Son düzenleme : i-ked; 10-01-2014 saat: 03:03. Sebep: 02:02 bekler dalmışım i-ked, korkulu uyku, kabus
    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  7. #7
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Esas Devlet Kuşu



    Konu: Gecekondu mahallesinde yaşayan Mustafa, komşularının kızı Aynur'u sevmektedir. Ancak, girdiği işlerde tutunamayan Mustafa, aylak aylak dolaşmakta ve arkadaşlarıyla bir köfteci dükkanı açmanın hayallerini kurmaktadır. Annesi ve babası onun bu durumundan rahatsızdır.




    kız: Gülünce daha da Belmondo oluyorsunuz.
    ks:* Huyumdur. Ben güldükçe Belmondo olurum!



    Herkesin Kemal Sunal filmi diye bildiği Orhan Kemal romanı. Romanda müteahhit Zülfikar Bey'in çirkin kızı Hülya, aylak Mustafa'yı aktör Gregory Peck'e benzetmektedir. Bizimki Belmondo'ya benziyor.

    i-ked niçin bu filmi buraya ekledi? Çünkü bu filmde de sadakatsizlik gördü. Mustafa karakteri, Aynur karakterine sadakatsizlik etti. Aynur karakterindeki Serpil Çakmaklı da gençliğinde çok hoşmuş. Gerçi bu filmde karakterime en yakın kişi onu bunu film artistlerine benzeten Hülya karakteri... Ama işte, yok ki Zülfikar Bey gibi bir baba, papatya gitmiştir öyle birine...

    Yarın birkaç benzer Türk filmi daha var, unutmazsam eklerim. Tema "Sadakatsizlik"
    Son düzenleme : i-ked; 12-01-2014 saat: 01:38.
    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



  8. #8
    Duhul
    Jun 2008
    İkamet
    Papatyanın hışırdamadığı, hapşurmadığı, kokmadığı
    Gönderi
    9,983
    Blog Yazıları
    7

    Angry Acı Aşk (2009)

    Yönetmen: A. Taner Elhan
    Ülke: Türkiye
    Tür: Dram | Romantik
    Rating: IMDB 5.4
    Vizyon Tarihi: 18 Aralık 2009
    Dil: Türkçe
    Senaryo: Onur Ünlü
    Müzik: Fairuz Derin Bulut
    Görüntü Yönetmeni: Vedat Özdemir
    Yapımcı: Funda Alp, Esra Seyrekbasan Onar, Timur Savci
    Nam-ı Diğer: Love, Bitter
    Firma: Eflatun Film | Tim's Productions
    Web Sitesi: Official Facebook
    Çekim Yeri: Eskisehir, Turkey

    Özet
    Bir erkek üç kadını birden sevebilir... Peki, üçünü birden aldatabilir mi?

    Eskişehir’de bir üniversitede edebiyat öğretmenliği yapmakta olan Orhan, evlenmeyi planladığı Ayşe’yle beklenmedik bir anda yollarını ayırıp İstanbul’a gelir ve Oya ile tanışır.

    Fotoğrafçılık yapan Oya ile belki de hayatının en mutlu günlerini geçirirken daha evliklerinin ilk günlerinde yaşadıkları kötü olaylar ile birlikte kendini zor bir aşk üçgeninin ortasında bulur.

    Bir yandan da yeni tanıştığı öğrencisi Seda, Orhan’ı çıkılması güç bir yola sürüklemektedir. Üç kadın arasında kalan ve hayatı alt üst olan Orhan’ı zor günler bekler...





    12/01/2014 22:10 i-ked niçin 1717 gündür sadakatsizliğe uğruyor?!

    ~ O.K.U. ~
    Forum Kuralları

    Hayat bazen çok cimridir.
    İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.



Sayfa 1/6 123 ... SonSon

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •