John Cusack'lı Kimlik - Identity (2003) filmini çağrıştırıyor.
Ayrıca:
http://www.imdb.com/title/tt0037515/
http://www.imdb.com/title/tt0072263/
http://www.imdb.com/title/tt0191242/
|
|
The After (2014) - Dizi
Yaratan : Chris Carter
Oyuncular: Aldis Hodge, Andrew Howard, Arielle Kebbel
Yeni bir dizimiz var. Dün ilk bölümünü seyrettim. Aslında bir sürü yeni dizi izlemeye başladım
ancak diğerlerine bölüm açacak vakti bulamadım.
Bu dizi X-Files'in yaratıcılarından ve ben bu tempo ile ilerlerse bağımlılık yapacağını umuyorum.
Dizide bir grup insan sebebini bilemedikleri bir takım olaylar sonucunda, park yerinde mahsur
kalıyor. İçlerinden birisi polis bayan ve buna rağmen park yerinden kurtulamıyorlar.
Park çıkışı kapalı, telefonlar çalışmıyor ve yardım sistemi çöküyor.
Türlü uğraşlarla park yerinden dışarı çıktıklarında sokaklarda kaos ortamı ile karşılaşıyorlar.
Elektrik, su çalışmıyor ama Revalution'daki gibi değil, daha farklı
Buldukları bir araç ile ekibin en yaşlısının evine gitmeyi başarıyorlar. Ev, saraydan farksız,
herkes şaşırıyor. Ekiptekilerden birisi buzdolabı üzerinde yaşlı kadının doğum tarihini
görüyor. Bu tarih kendisiyle aynı, ancak diğerleri de doğum tarihlerinin yaşlı kadın ile aynı
olduğunu öğrenince anlam veremiyorlar. Hepsi de 7 mart'ta doğan, birbirini tanımayan,
farklı yaşlarda bir sürü insan.
Kaldıkları eve gelen bir grup çeteden kaçarken ormana giriyorlar ve orada sıkı bir sürpriz var.
Bunu size bırakıyorum. Ortalık iyi şenlenecek gibime geliyor.
Bol gizem var. Revalution gibi değil, izleme listenize alın. Tabii sci-fi, drama seviyorsınız.
IMDB puanı 7,6 olan bu yapım 8 veriyorum.
İlgi çekici hale geleceğini düşünüyorum.
tavsiye ederim.
John Cusack'lı Kimlik - Identity (2003) filmini çağrıştırıyor.
Ayrıca:
http://www.imdb.com/title/tt0037515/
http://www.imdb.com/title/tt0072263/
http://www.imdb.com/title/tt0191242/
~ O.K.U. ~
Forum Kuralları
Hayat bazen çok cimridir.
İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.
7 mart yerine 10 mayıs doğumlu onlar da!
~ O.K.U. ~
Forum Kuralları
Hayat bazen çok cimridir.
İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.
arşivde Identity duruyor, tekrar bakayım
Ben normal sinemasına gidip izlemiştim. Gençlik işte
Perşembe-cuma-cumartesi-pazar 4 gün, 4 farklı filmin son seanslarına tek başıma gider, en arka sıralara bilet alırdım. Kalan zamanımda da Chip, PCnet, PC Magazine gibi dergilerin verdiği yazılımları dener; LEVEL'ın verdiği oyunları kurar ve çoğunu silerdim.
Bir de düşünüyorum da Ankara - Maltepe Pazarı'nı zengin etmişiz. Birçok elektronik aletimi oradan aldım. 35 Doçe Mark'a Casio 3650 hesap makinesi,
AIWA walkman, Panasonic şarjlı piller... Binlerce boş CD/DVD ve şu sinema çekimi berbat filmler, çalışmayan, çizik korsan yazılımlar, warezler, hacker yazılımları
Ve sonra papatya...
Hiç gereği yokken girdi ve beklenmedik zamanda da çıktı!
Ben de kendimi bu forumda buldum. Böylece yazışıyoruz.
İyi akşamlar
20:20 12/02/2014
~ O.K.U. ~
Forum Kuralları
Hayat bazen çok cimridir.
İnsanın yeni bir duygu tatmaksızın günler, haftalar, aylar hatta yıllar geçirdiği olur.
Identity'i tekrarladım, tamamen unutmuşum, ancak bu dizi ile sadece doğum tarih
benzerliği var, onun haricinde hiçbir yer uyuşmuyor. Bir de kişilerdeki dövmelerin
bir araya geldiği durum var. Detayını vermiyorum, izleyenlere sürpriz olsun...
Geçen akşam 15 dakika izledim izleyemedim.. Bizim oğlan başladı ağlamaya ( 3 günlüktü) dahada izleyemedim...
Kaç gündür elim gidiyor ama bir türlü oynat diyemiyorum bişey çıkıyor..
Seviyorum böyle dizileri...
Erasure.. Sende Arargaz'cısın sanırım...
O ne zulümdür öyle ya.. Sabah otobüste işe gittiğimi düşünemiyorum kulağımda aragaz ile..
Gerçi tek başıma arabayla gidiyorum farklı olmuyor.. Bir adam şöför koltuğunda ve kahkahalar atıyor tek başına...
ya sormayın, aragaz'ı keşfettiğimde sibirya'da -40'lardaydım. Saat farkınında etkisiyle dinlemeye başladım.
sonra ofistekilere de bulaştırdım, onlarda sayemde dinlemeye başladı.
Ancak şu anda Podcast'ten dinliyorum, hepsini düzenli veriyorlar, indirip stokluyor ve dinliyorum.
Bütün bölümler elimde var
Ama işin kötüsü yolda kulaklıkla bunları dinlediğimde oluyor. İnanılmaz espriler var ve Kadir-Pascal ortalığı
yıkıyorlar. Özellikle Posta Gazetesi şiirlerini yayınladıklarında konu tamamen kopuyor. Dışarıdayken
dinlemek kötü, kendi kendinize gülüyorsunuz ve nedenini bilen yok.
Şimdiye kadar dinlediğim radyo programları içindeki en iyi ikili diyebilirim. Dinlemeyenlere de tavsiye ediyorum.
Metro FM'de arasıra bir baksınlar, ya da podcast'ten indirip sonra dinlesinler.
İyi günler dilerim...