U18 Avrupa Şampiyonası’nda İlk Hedef Çeyrek Final!
Ara 02, 2016
Türkiye Basketbol Federasyonu Altyapı Milli Takımlar Menajeri Mehmet Döğüşgen, Trendbasket sitesine özel bir röportaj verdi.
Döğüşgen’in görüşleri şu şekilde:
2002 JENERASYONU İLK KAMPINI GERÇEKLEŞTİRDİ, YER BURSA.
İlk sorum geçtiğimiz günlerde Bursa’da düzenlenen U15 kampı ile ilgili oldu. 2018 yılında düzenlenecek olan Yıldızlar Avrupa Şampiyonası’na şimdiden hazırlanmaya başladık ve ilk kampımızı da kazasız belasız atlattık. Yılların deneyimi olan Mehmet Döğüşgen de Bursa’daki kamp ortamını ve 2002 jenerasyonunu şu cümleler anlattı:
‘’2002 jenerasyonu için yapılan kampı Bursa’da düzenleme fırsatı bulduk. Neden Bursa’yı seçtik? Çünkü salon olarak çok daha rahat bir şehir ve burada hiçbir sıkıntı yaşamıyoruz. Sağ olsun TOFAŞ Spor Kulübü de bu kamp için tüm imkanlarını bize sundu. Kamp boyunca da sabah-akşam yaptığımız idmanlarla çalışmalarımızı sürdürdük. Ufak tefek sakatlıklar yaşansa da bu kamp, çok huzurlu bir şekilde geçti. Çarşamba günü sabah yaptığımız idmanlarla da çalışmalarımızı sonlandırdık. Elimizden geldiğince ulaşamadığımız sporcuları da bu kamp kadrosuna ekledik. Ayrıca Yunanistan’dan bir aile bizi aradı. Çocuklarının Türkiye Milli Takımı’nı tercih etmek istediğini söyledi. Biz de aramızda bu konuyu konuşarak gelmesinin bizim açımızdan sıkıntı yaratmayacağını söyledik ve o çocuğu da kamp kadrosuna dahil ettik. Bu konu hakkında biraz eleştiriler almıştık. Konuya açıklık getirmek sanırım en doğrusu olacak. Teknik kadromuz bu konu hakkında gerekli görüşmeleri yapacaktır. En doğru kararı da ilerleyen günlerde vereceğiz.’’
SON 4 YILDA 10 TURNUVA, 9 MADALYA
Yazının başında da belirttiğim gibi oynadığımız son 10 turnuvada 9 madalya kazandık. 2016 yazında da gittiğimiz üç turnuvadan elimiz boş dönmedik. Kazanılan bu başarılar ülke olarak bizleri fazlasıyla gururlandırıyor. Türk bayrağını göndere çıkartabilmek başarıların bana göre en büyüğü. Bu kazanılan başarıların hemen hemen hepsinin içinde Mehmet Döğüşgen de var. Mehmet ağabey, kazanılan madalyaları federasyonumuzun sunduğu geniş imkanlara bağlıyor:
‘’Bu başarının sırrı tabii ki federasyonumuzun bize sunduğu geniş imkanlar. Çok önemli başarılar kazandık, hep kürsülerde yer aldık. Bu madalyaları kazanırken de her zaman çok rahat bir çalışma ortamı bulduk. Hazırlık kamplarımızın sayısı çok fazla. Örneğin bir U16 Avrupa Şampiyonası için çalışmalarımıza iki yıl önceden başlayabiliyoruz. Dolayısıyla da çocuklar yaptığımız kamplarda hatalarının farkına varabiliyorlar ve kendilerini geliştiriyorlar. Hazırlık maçlarında aldığımız mağlubiyetler de çocukların tecrübe kazanmalarını sağlıyor. İyi bir sistemimiz var ve en iyi verimi almaya çalışıyoruz. Bu sistemimizi daha da çok geliştirmemiz gerekiyor. Eğer sistemimizi koruyup, ilerleyen günlerde de bu sistemimize seviyeler atlatabilirsek; Türk Milli Takımlarının sırtı asla yere gelmez. Sistem, bu işin ana prensibi.’’
ÖNÜMÜZDE BİR GENÇLER AVRUPA ŞAMPİYONASI VAR, ROTA SAMSUN!
Geçtiğimiz yaz dört önemli turnuvaya katılacaktık. İlk olarak U17 Dünya Şampiyonası’na gittik ve oradan gümüş madalya ile ayrıldık. Daha sonrasında ise rotamız Finlandiya’ydı. Oradan da bronz madalya ile ayrılmıştı altın jenerasyon. Sırada ise Samsun’da düzenlenmesi beklenen Gençler Avrupa Şampiyonası vardı. Fakat ülkemizde yaşanan üzücü olaylar neticesinde turnuva ileri bir tarihe ertelenmek zorunda kaldı. Şimdi ise sabırsızlıkla 16 Aralık’ı bekliyoruz. Gençler Avrupa Şampiyonası yine Samsun’da, 16-22 Aralık tarihleri arasında düzenlenecek. Evet, çok önemli eksiklerimiz var fakat gözümüz yine yükseklerde. Mehmet Döğüşgen de düzenlenecek olan turnuvayı şu şekilde değerlendiriyor:
‘’Gençler Avrupa Şampiyonası 16 Aralık’ta Samsun’da başlıyor. Altyapılarda da hiçbir zaman turnuvalara hedefsiz bir şekilde gitmedik. Bu şampiyonada da hedefimiz en kötü, ilk beş arasına girebilmek ve U19 Dünya Şampiyonası’na gidebilmek. Şampiyonanın statüsü de değişti. Türkiye Şampiyonası statüsüne benzer bir program var. Öncelikle ilk hedefimiz gruptan çıkmak. Adım adım düşünüyoruz. Daha sonrasında da çeyrek final karşılaşmasını geçmeliyiz. Çeyrek final bizim için çok önemli. Eğer o karşılaşmayı geçersek U19 Dünya Şampiyonası biletini cebimize koyacağız. Gerçekçi konuşmamız gerekiyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde yer alan üç oyuncumuz bu turnuvada forma giyemeyecek. Bu üç oyuncu arasında Ömer Faruk Yurtseven de var. Maalesef oradaki maçlarından ve derslerinden ötürü bu üç oyuncu, Samsun’a gelemiyor. Fakat biz bir takımız. İyi bir hava yakalamamız gerekiyor. Ben ilk dörde girebileceğimizi düşünüyorum.’’
YENİ PLANLAR, YENİ HEDEFLER, YENİ UMUTLAR!
Altyapı Milli Takımlarımız son yıllarda elbette ki çok önemli başarılar kazandı. Ancak biz de hedef hiç biter mi? Artık önümüzdeki yıllara, önümüzdeki jenerasyonlara bakıyoruz. Mehmet Döğüşgen de yeni planlarımızı şu sözlerle anlatıyor:
‘’Bu sistem dahilinde çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Önümüzdeki Ocak ayında da 2003-2004 doğumlu oyuncuların yer alacağı taramalar yapacağız. Bu tabii ki Türkiye genelinde olacak. Bu tarz taramaları her iki senede bir yapıyoruz. Ocak ayında başlayıp, Mart ayının sonunda bitirmek istiyoruz. Bu yapacağımız taramalar hiçbir Avrupa ülkesinde yok. Federasyonumuz, dediğim gibi bu konuda bize çok büyük destek veriyor. Biz de bu imkanları çok iyi şekilde kullanmak istiyoruz. Başta Nihat İziç olmak üzere tüm teknik kadromuz da en iyi şekilde bize destek verecekler. Bir ekol olmak istiyoruz, bu yolda da çalışmalarımıza tüm hızıyla devam ediyoruz. A Takım seviyesinde de çok iyi yerlere gelebileceğimizi düşünüyorum. Gençlerimize gereken desteği verirsek, onlar da bizim güvenimizi boşa çıkartmayacaklardır.’’
TECRÜBE ABİDESİNDEN GENÇ OYUNCULARA NASİHATLAR
Kara Mehmet lakabı ile tanınan Mehmet Döğüşgen, artık 60 yaşında. Oyunculuk kariyerinde birçok önemli başarı kazanmış olan Döğüşgen, artık Milli Takımlar bazında genç oyuncularımıza tecrübelerini aktarıyor. Kendisine de son olarak bir genç oyuncunun neler yapması gerektiğini, nasıl üst seviye oyuncusu olabileceğini sordum. Kendisi de çok güzel bir örnek ile kapanışı:
‘’Öncelikle biraz klişe olacak belki ama bir oyuncunun bu işi çok sevmesi gerekiyor, çok yatırım yapması gerekiyor, çok fazla fedakarlık yapması gerekiyor. Ancak bu şekilde bir genç oyuncu istediği, arzuladığı başarılara ulaşabilir. Tabii mental olarak da seviye atlamak çok önemli. Maalesef bizim ülkemizdeki en büyük problemlerden biri planlama. Bir genç oyuncunun kişisel planlamasını çok iyi bir şekilde yapması gerekiyor. Oyuncu 15 yaşındayken ne yapması gerektiğini bilmiyor. Sadece sahaya çıkıp oynuyor. Maalesef bu böyle olmaz. Önce bir planlama içerisine gidecek, her aşamayı adım adım geçecek. Bunları yapmayan bir genç oyuncu maalesef yerinde sayar. Disiplinli olmak da bir diğer önemli nokta. Çok kısa bir hikaye de anlatayım. Ben basketbola Hatay’da başlamıştım. Oradaki teknik lisede okuyordum ve imkanları oldukça zayıftı. 17 yaşındayken beni Fenerbahçe’ye transfer etmek istediler. Ancak o sıralarda da tüm kulüpler beni kadrolarında görmek istiyorlardı. Çok da önemli paralar teklif ettiler. Ancak benim kendimi geliştirmem gerekiyordu. Bunu ne Fenerbahçe’de yapabilirdim, ne de başka önemli bir kulüpte. Ben de tercihimi Eczacıbaşı’ndan yana kullanmıştım. Parayı ikinci plana attım ve gelişebileceğim bir takıma gittim. Eczacıbaşı’nda oynadığım ilk senede şampiyon olduk. Aldığım para ise Fenerbahçe ve diğer kulüplerin teklif ettiklerinin yanında hiçbir şeydi. Bir süre sonra da Türkiye’deki en önemli uzunlarla başa baş mücadele eder hale geldim.’’