Sayfa 2/71 İlkİlk 12341252 ... SonSon
Arama sonucu : 564 madde; 9 - 16 arası.

Konu: Her DEM

  1. #9

    Esas

    KIRIK DÖKÜK




    şarap kadehini deviren
    kehanet de tanımıyor artık
    sitemdir aşka tutuklu kalan


    yarım ağız süzülen
    saklıyor gülüşlerini
    martılar bile sabaha dek...


    kokularını taşıyorum içime sinen

    kurutulmuş sözcükler dile getiremediğim


    herkes kendi sesine hasret
    kimsenin ihtiyacı yok
    faydasız uzatsam duymaz
    ses de gerekmiyor


    bakınan bakış nerede kaybolur

    kime ne yakışır boşlukta

    yabancı giyilenler


    kuru dallar asılı bedenimiz
    fal açtıran gölgelerle
    çarpışıyoruz


    yeşertmek hep suskun
    içimizde yaprak hışırtısı
    gecikmiş zaman...




    Sesil / Sevim Türkoğlu

  2. #10

    Esas

    Saygıdeğer Sesil hoş geldiniz.

    Şiirlerinizde anlamsal boyutlar çoğulu/çoğunluğu zorlayıcı nitel ve nicel öngörüler içermekte.
    ''Duyargaların Sorgu Devinimi'' şiirinizi bir dahaki ziyaretinizde buraya asmanızı istirham etsem umarım kırlmazsınız.

  3. #11

    Esas

     Alıntı Originally Posted by gizemliduygular Yazıyı Oku
    Saygıdeğer Sesil hoş geldiniz.

    Şiirlerinizde anlamsal boyutlar çoğulu/çoğunluğu zorlayıcı nitel ve nicel öngörüler içermekte.
    ''Duyargaların Sorgu Devinimi'' şiirinizi bir dahaki ziyaretinizde buraya asmanızı istirham etsem umarım kırlmazsınız.

    Teşekkür ederim.
    Bence övgüler sorumluluk yükler. Umarım "şımarmak karşılığında savurganca" korkusunu hep taşırım.



    Duyargaların Sorgu Devinimi





    Çaresizliğin çare bekleyemeyeceği
    Kadar ezilmek köşede
    Titrek nokta
    İnsan olsa da


    Saçlarında parlak yansıma…


    Beşi bir yerde
    Yukarıda dik bağı
    Nasıl kavuşur bilir misiniz?..

    ………………..

    2-

    Kim demiş ocak sönük…

    Esnemez düğme kalem dokunduğunda
    Malzemeler yirmi beş kaçkını yakar

    Takılı saten fiyonklu şapka
    Dibinde tablolar canlanan

    İçinde köşe kapan tırtıl
    İkinci baharına kavrulur

    Valse duran kır çiçeği
    Yaprak arasından uçuşlu…

    ………………..

    3-

    Çözülememiş onca çelişki
    Keşfedilmeyi bekleyen
    Zorlayan onca olgu varken…

    Ayrıtı ayrıntısı olarak
    Önemsemediklerimiz…
    Önem derecesini belirleyemediğimizdir
    Belki…

    ……………….

    4-

    Ne yaptığımı en iyi bildiğim
    Ne yaptığımı en iyi
    Bilmek zorunda olduğum...

    Kaybedeceklerimin telafisini
    Karşılayacakların üstü
    Kazancımdır.



    Sesil / Sevim Türkoğlu
    Son düzenleme : Sesil; 27-07-2008 saat: 17:51.

  4. #12

    Esas

    Kalıcı Sevdam



    Dayatılıyor
    Sınandıkça zora dayanaklığımız…

    Akıtır mı alnımızın akı
    Kışkırtıcı akrebin zehir’ini…

    Bilesin oğlum
    Gidersem o günlerden önce
    Gömüldükten sonra gelmesin kimse

    Başucumda rızamla… hesabı bana yazılı
    Helalim'dir dua borçları

    Çıkagelmeliyim esintili
    Her yanında yurdumun…

    Türkçe sevdam
    Dokunmalı kulaklara


    Kalmak istemem
    mezarımda taşlaşmış
    mermerden çakılı...




    Sevim Türkoğlu / Sesil
    Son düzenleme : Sesil; 27-07-2008 saat: 17:57.

  5. #13

    Esas

    Devinim




    düşmek yeryüzüne kucakta sıcak


    karışlamak yetim
    büyümek boyumuzca
    burnumuzun ucuna kısır gerisi


    aslolan küçüklüğümüz

    güneşe uzanan aya
    gidiş gelişlerimiz



    iteleme

    başı sonu

    çoçukmuşuz meğer

    salıncakta sallanan


    habire düşüyoruz...

  6. #14

    Esas

     Alıntı Originally Posted by Sesil Yazıyı Oku
    Devinim




    düşmek yeryüzüne kucakta sıcak


    habire düşüyoruz...

    Anlamsal derinliğin, anlayana olduğu harikalar üstü dizeler.
    Emeğinize, kaleminize, yüreğinize sağlık.
    Bizi güzel dizelerinizden mahrum bırakmamanız dileklerimizle.

  7. #15

    Esas

    Uyumsuz Mutluluk Çekicidir




    Çöl desen... bereketi zengindi bilinen
    çok önceden kanı çekilmiş çorak toprak


    geçmişten geleceğe alışageldik
    tersten kesildi nereye uzanacağı
    neydi orada, nerede budandı yarısı
    yaban yabancılar yerlisine karışır
    tanımak gerekmez sanki
    iki yana pervasız yüzleri

    nicesini bulacaktı küs aramaları
    kendine seçildi kaçınma
    dalgın kaldı hep dargın
    içten ucu kapalı

    geçmişte tıkanan görünmez kalacaktı
    ısısız biryerlerde canı sıkılan

    tohumsuz ruhun özü olmazmış gibi
    nereye ekilecekti kurutulmuş ürkek
    yer bırakmadılar -ama ne- gök açık…

    çorak toprak akmayan buluta sövdükçe
    avuçlanamazdı mavi damlalar

    sevinç güleçti açılan güneşin eteğinde
    kökü havada dibine kadar ilişen

    usulcası işlemez yukarıda, ki birikinti
    duyulmalıydı içerde tükenmeyen pınar

    herkesin göremeyeceğini tepeden
    sap salınır kuşbakışı
    ılıman eserse de arzulu tütsü
    zorla sevinmez yetmelere rüzgar

    uyuma uyumsuz kılınınca
    en başa dönelim göğe kadar

    kol yetişmez ki
    kimsenin sevmediği kimse olamaz
    sapı kesmek tek başına kimin harcı…




    Sevim Türkoğlu
    Son düzenleme : Sesil; 28-01-2009 saat: 07:03.

  8. #16
    Duhul
    Jul 2006
    İkamet
    İzmir/Türkiye
    Gönderi
    18,646
    Blog Yazıları
    199

    Esas

    Gülten Akın'ı anımsattı bana şiiriniz.

    Teşekkür.

    Sormadan edemiyeceğim:

    "geçmişte tıkanan görünmez kalacaktı
    ısısız biryerlerde canı sıkılan"

    ısısız mı, yoksa ıssız mı?

    Cevap verirseniz.
    Son düzenleme : BORA YAŞAR; 28-01-2009 saat: 13:46.

Sayfa 2/71 İlkİlk 12341252 ... SonSon

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •