Sayfa 2/4 İlkİlk 1234 SonSon
Arama sonucu : 32 madde; 9 - 16 arası.

Konu: Kur Savaşları...

  1. #9
    Duhul
    Dec 2006
    İkamet
    --Mai 68..Gaule
    Yaş
    38
    Gönderi
    3,519
    Blog Yazıları
    23

  2. #10
    Duhul
    Jul 2006
    İkamet
    İzmir/Türkiye
    Gönderi
    18,646
    Blog Yazıları
    199

    Esas

    'Kur'da sulh cihanda sulh!

    Vizyondaki kur savaşları filmi G-20'de mutlu sona bağlandı

    G-20 ülkeleri, son dönemde kaygıyla izlenen ‘kur savaşları’ konusunda anlaşmaya vardı.
    Güney Kore'deki G-20 toplantısının sonuç bildirgesinde “Piyasanın belirlediği döviz kuru oranlarını gözeteceğimizi ve rekabetçi devalüasyonlardan kaçınacağımızı taahhüt ediyoruz” denildi

    Krizden çıkışın yollarını arayan dünya ekonomisinde son döneme damgasını vuran ‘kur savaşları’nın yaşattığı tedirginliğe Güney Kore’de nokta konuldu. G. Kore'nin Gyeongju kentinde düzenlenen G-20 maliye bakanları ve merkez bankaları başkanları toplantısında, G-20 ülkeleri, para birimlerinin değerlerinin düşürülmesinden kaçınma ve
    ekonomideki toparlanmayı tehdit eden küresel dengesizlikleri azaltma politikalarını izleme konusunda anlaştı.

    G-20 ülkeleri ayrıca, gelişmekte olan ülkelere Uluslararası Para Fonu’nda (IMF) daha fazla söz hakkı verilmesini de kabul etti. Toplantının sonuç bildirgesinde, ''Temel ekonomik esasları yansıtan piyasanın belirlediği döviz kuru oranlarını gözeteceğimizi ve rekabetçi devalüasyonlardan kaçınacağımızı taahhüt ediyoruz. Gelişmiş ekonomiler, döviz kurlarında aşırı oynak ve düzensiz hareketlere karşı ihtiyatlı olacak'' denildi. Bu bildirge kur savaşlarının ticaret savaşlarına dönüşmesini engelleme yönünde önemli
    bir adımolarak yorumlandı.

    TİCARETTE ENGELLER AZALTILACAK

    Bu adımların bazı gelişmekte olan ülkelerin karşı karşıya olduğu sermaye akışlarında aşırı oynaklık riskini azaltacağına işaret edilen bildirgede, ''Birlikte, istikrarlı ve iyi işleyen uluslararası para sistemini geliştirmek için çabalarımızı canlandıracağız ve IMF'ye, bu alanlardaki çalışmalarını artırması çağrısında bulunuyoruz'' ifadesi kullanıldı. G-20 ülkelerinin korumacı önlemlerin bütün biçimlerine karşı koymaya devam edeceği ve ticaretteki engelleri daha fazla azaltmak için önemli ilerlemeler kaydetme çabası içinde olacağı kaydedilen bildirgede, cari işlemlerdeki dengesizliklerin sürdürülebilir seviyelerde devam etmesi aşırı dengesizlikleri azaltmaya olanak sağlayacak politikaların izlenmesi ve harici sürdürülebilirliğin geliştirilmesi için çok taraflı işbirliğinin
    güçlendirileceği vurgulandı.

    Yeni yıldızlara IMF’de daha fazla söz hakkı

    G-20 toplantısında, dünya ekonomisinin yeni yıldızları olarak gösterilen Türkiye, Çin, Brezilya ve Hindistan gibi gelişmekte olan ülkelere IMF'de daha fazla söz hakkı verilmesi konusunda anlaşmaya varıldı. Bildirgede, ''G-20 ülkelerinin, daha etkin, güvenilir ve meşru bir IMF oluşturulmasına ve IMF'nin uluslararası para ve finansal sistemi operasyonunu desteklemedeki rolünü oynamaya olanak sağlamasına yardımcı olacak IMF'nin kota ve yönetiminde reform yapılması teklifleri üzerinde anlaşmaya vardıkları'' belirtildi. IMF'nin 24 sandalyeli İcra Direktörleri Kurulu'nda 9 sandalyeye sahip Avrupa ülkelerinin 2 sandalyeyi gelişmekte olan ülkelere bırakacağı da kaydedildi. Bu konudaki çalışmaların 2012 yılına kadar tamamlanacağı ifade edildi.

    ‘Ekonomi kırılgan ama toparlanma sürüyor’


    ''Küresel ekonomideki toparlanma, kırılgan ve düzensiz olmasına rağmen devam ediyor'' denilen bildirgede, birçok gelişmekte olan ekonomide büyümenin güçlü olduğuna, ancak birçok gelişmiş ekonomide ekonomik faaliyetin hızının yavaş kaldığına işaret edildi. Aşağı yönlü risklerin ülkeden ülkeye ve bölgeden bölgeye farklılık gösterdiğine dikkat çekilen bildirgede, ''Küresel ekonomi ve finansal sistemde ülkelerimiz arasındaki yüksek bağımlılık göz önüne alındığında, organize olmamış tepkiler herkes için olumsuz sonuçlara yol açacaktır. İşbirliği içinde olmamız zorunludur'' ifadesine yer verildi. Bildirgede, G-20 ülkelerinin, işbirliği ve eşgüdüm içerisinde dengeli büyümeyi sağlamada üzerine düşeni yapacağı vurgulandı.

    http://ekonomi.haberturk.com/makro-e...h-cihanda-sulh

    Kur Savaşları sözle falan bitmez..

    Gözleri çekik sarı ırk verdiği sözü tutmaz..

    Bis filmlerde hep öyle gördük..

    Bunlar gaydırıguppakdır.

    Lafına güvenilmez..

    Şaka bir yana, parada dünya savaşı lafla bitmez. Sözle son bulmaz..

  3. #11
    Duhul
    Sep 2005
    İkamet
    İstanbuldan uzakta.
    Yaş
    50
    Gönderi
    1,118

    Esas

    Kur savaşları bittiyse Çinin parasının değerlenmeye başladığını görmemiz lazım. 1-2 hafta izleyelim bakalım bitmiş mi.

    Bu arada Avrupa'da ciddi problemler var. ABD Çin ile laf dalaşı yapıp çaktırmadan eur/usd yi 1.40 lara getirdi. bir an önce 1.30 civarına gelmesi lazım. Avrupa'yı batırır 1.40 üstü.

  4. #12
    mancurya Guest

    Cool Çok uzatmayayım...bakkal amcamın anlıyacağı DİLDEN...

    Fizyokratlar başlattı aslında bu savaşı...

    Yüzyıllardır devam ediyor...

    Dünya ticareti globalleşince...olacağı buydu...

    Tüm ülkenin senelerinin birikimini anında TRANSFER ETMENİN en kestirme yolu oldu...

    Herkes kendi karşısındaki ülkeye karşı ....

    Elinde hangi KOZLARI VAR baksın derim...

    Yoksa bu savaşın sonu pek hayra alamet değil...

    Yeni kölelik düzenine doğru...

    Allah yardımcımız olsun...

    Aslında paranın fiyatıyla oynaşmak ....

    Nüklüer bombadan daha tehlike bana göre...

    Haa dikkat edelimde ...

    Kaza mahalini seyrederken...(çin,abd,vs..)

    Kendi cüzdanımızdan olmayalım....

  5. #13
    Duhul
    Jul 2006
    İkamet
    İzmir/Türkiye
    Gönderi
    18,646
    Blog Yazıları
    199

    Esas

     Alıntı Originally Posted by BORA YAŞAR Yazıyı Oku
    'Kur'da sulh cihanda sulh!

    Vizyondaki kur savaşları filmi G-20'de mutlu sona bağlandı

    G-20 ülkeleri, son dönemde kaygıyla izlenen ‘kur savaşları’ konusunda anlaşmaya vardı.
    Güney Kore'deki G-20 toplantısının sonuç bildirgesinde “Piyasanın belirlediği döviz kuru oranlarını gözeteceğimizi ve rekabetçi devalüasyonlardan kaçınacağımızı taahhüt ediyoruz” denildi


    http://ekonomi.haberturk.com/makro-e...h-cihanda-sulh

    Kur Savaşları sözle falan bitmez..

    Gözleri çekik sarı ırk verdiği sözü tutmaz..

    Bis filmlerde hep öyle gördük..

    Bunlar gaydırıguppakdır.

    Lafına güvenilmez..

    Şaka bir yana, parada dünya savaşı lafla bitmez. Sözle son bulmaz..

    Dün G20 ler toplantısının sonuç bildirgesindeki kur tahhüdünü, bu şekilde yorumlamıştık..


    Bugün Hürriyette ERdal Sağlam aynı konuda şöyle yazmakta:


    G-20’nin ‘ kur andı’ tutarsa...


    PİYASALARIN gözü kulağı hafta sonunda Güney Kore’de yapılan G-20 toplantısındaydı. Daha çok da “kur savaşları” için bir karar çıkıp çıkmayacağını, çıkarsa ne içereceğini bekliyorlardı.

    G-20 toplantısının ardından açıklanan sonuç bildirgesinde “Piyasaların belirlediği döviz kuru oranlarını gözeteceğimizi ve rekabetçi devalüasyonlardan kaçınacağımızı taahhüt ediyoruz” denildi. Yani bir tür “kur andı” yayımlandı. “And içerim” gibi bir şey yani?

    G-20’nin içtiği “kur andı”nın tutma ihtimali, daha doğrusu ülkelerin bu anda sadık kalma ihtimali nedir derseniz, bence çok zor?


    http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/...zarid=8&gid=61

    +++++++++++++++

    Nerdeyse bizimle aynı yorumu yapmış..

    Aklın yolu bir..

  6. #14
    Duhul
    Jul 2006
    İkamet
    İzmir/Türkiye
    Gönderi
    18,646
    Blog Yazıları
    199

    Esas

    Bu da sınırlarımız içindeki Kur Savaşları


    Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) üyeleri, hükümetin kur ve cari açık konusundaki politikalarına isyan etti.

    Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) Ekim ayı Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısında Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ı ağırlayan ihracatçılar, giderek değer kazanan Türk Lirası ve artan cari açık nedeni ile hükümeti yaylım ateşine tuttu. Edinilen bilgilere göre, toplantının basına kapalı bölümünde söz alan İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Hikmet Tanrıverdi, Babacan’a “Cari açık bu politikalarla daha da büyüyecek gibi görünüyor. Türkiye 2001’deki gibi bir kriz yaşayacak korkum var. ‘Beş yıl sonra burada olmayacağız’ rahatlığıyla mı hareket ediyorsunuz?” dedi.

    Tanrıverdi’nin sözleri karşısında sinirlenen Babacan ise, “Bizim politikalarımız uzun vadeli. 2023’e 500 milyar dolar ihracat koyduğumuzu hatırlatırım” yanıtını verdi. Yaklaşık 2,5 saat süren basına kapalı toplantıda ihracatçılar hükümetin para politikasını sert ifadelerle eleştirdi.

    Babacan’a eleştiriler özetle şöyle:

    TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi: “Doğrudan yatırımların 4,1 milyar dolar olduğu dönemde 27,9 milyar dolarlık açığın portföy yatırımları ile finansmanı ekonomide kırılganlık oluşturuyor.”

    Başkanvekili Ahmet Akbalık: “Sıcak parayı destekleyen bu politikalarla ekonomiyi enkaza götürürsünüz.”

    Başkanvekili Ali Nedim Güreli: “Oğlum, yıllardır ısrarla Küba’ya gitmek ve ölmeden Castro’ya görmek istiyor. Ona ‘boşver ben sana buradaki uygulamalarla Castro rejimini gösteririm’ diyorum”

    İcra komitesi Üyesi Bülent Aymen: “İthalatçı olmamızı istiyorsanız söyleyin. Ancak sonra ‘istihdam’ diyerek bize gelmeyin.”

    İcra Komitesi Üyesi Adnan Dalgakıran: “Temel ağır şikayetlerle doktora gitmiş. Doktor, karaciğerin, kalbin, beynin her yerin sağlam deyince Temel, ‘Desene öte tarafa sağlam gideceğiz’ yanıtını vermiş. İhracatçının durumu da buna benziyor.”

    http://www.radikal.com.tr/Radikal.as...&CategoryID=80


    +++++++++++++++++++++++

    "Değerli milli para onurumuzdur" lafıyla tarihe geçecek seyrek bıyıklı asabi şahsiyetin para politikaları reel ekonomide ihracatçıları kızdırmış görünüyor..

    Yukarıda en çarpıcı tenkitlerden birisi şu:

    İthalatçı olmamızı istiyorsanız söyleyin.

    Üretip de ihracat yapmaya kalkanlar can derdinde.

    Bu arada düşük kurun yarattığı makro sonuçlar ortaya çıkmaya başladı..

    TÜİK'in açıklamasına göre, Ocak-Eylül'de dış ticaret açığı yüzde 70.3 artışla 48.6 milyar dolar oldu...

    Hükümet, hatasından dönmeye ne zaman başlayacak acaba?

    Son fabrika bacası söndüğünde mi?

  7. #15
    Duhul
    Feb 2004
    Yaş
    67
    Gönderi
    10,347
    Blog Yazıları
    9

    Esas

    Merkez, sıcak paranın zararını anlamaya başladı

    27 Ekim 2010

    Merkez Bankası’nın dün yayınlanan “Enflasyon Raporu”nda, bol laf ve bol rakam var. Ve de bunlar arasında dikkat çeken bir gelişme var. Merkez Bankası sıcak paranın zararını anlamaya başlamış görünüyor.
    - Merkez Bankası “yüksek faiz, düşük kur” politikasında, yüksek faizin zararını anlamakta gecikmişti. Bunun faturasını ödüyoruz. Ödeyeceğiz.

    cuz döviz başa bela
    - Her ne kadar geç fark edildi ise de şimdi şimdi anlaşılmaya başlandı ki, ucuz ithalat iç talebi canlandırıyor. Buna karşı ucuz döviz yüzünden ve de dış pazarlardaki durgunluk nedeniyle ihracat artışı sağlanamıyor.
    - Küresel büyümedeki yavaşlamaya paralel olarak Türkiye’de de iktisadi faaliyet durgunluk sürecine girebilir.
    - Bu nedenle Merkez Bankası parasal sıkıştırma operasyonlarını (faizi gene yükseltmeyi ve de paranın musluğunu daha fazla kısmayı) geciktirmeyi düşünüyor.
    Bunlar anlatıldıktan sonra geliyor, “olası tedbir işaretleri”:
    - Gelişmiş ülkeler, iç taleplerini canlandırmak için piyasaya para basıyor. Bu paralar dünyada gidecek yer ararken bir bölümü sıcak para olarak ülkemize geliyor.
    - Bu sıcak para yüzünden iç ve dış talep ayrışıyor. (Türkçesi: Ucuz ithalat coşuyor. Halkımız ucuz ithal mallarına yönelince içeride talep canlanır gibi oluyor ama, üretim ve istihdam büyümüyor. Canlanan iç talep başka ülkelerin üreticilerine ve işçilerine iş yaratıyor. Buna karşılık ucuz döviz yüzünden ihracat gelişemiyor.)
    - Bütün bunların sonunda cari açık (döviz açığı) büyüyor. Finansal istikrarın bozulması tehlikesi ortaya çıkıyor.

    Devamı:

    http://www.milliyet.com.tr/merkez-si...11/default.htm

  8. #16
    Duhul
    Jul 2006
    İkamet
    İzmir/Türkiye
    Gönderi
    18,646
    Blog Yazıları
    199

    Esas

    Merkez, sıcak paranın zararını anlamaya başladı


    ..........................


    Ucuz döviz başa bela

    - Her ne kadar geç fark edildi ise de şimdi şimdi anlaşılmaya başlandı ki, ucuz ithalat iç talebi canlandırıyor. Buna karşı ucuz döviz yüzünden ve de dış pazarlardaki durgunluk nedeniyle ihracat artışı sağlanamıyor.
    - Küresel büyümedeki yavaşlamaya paralel olarak Türkiye’de de iktisadi faaliyet durgunluk sürecine girebilir.
    - Bu nedenle Merkez Bankası parasal sıkıştırma operasyonlarını (faizi gene yükseltmeyi ve de paranın musluğunu daha fazla kısmayı) geciktirmeyi düşünüyor.
    Bunlar anlatıldıktan sonra geliyor, “olası tedbir işaretleri”:
    - Gelişmiş ülkeler, iç taleplerini canlandırmak için piyasaya para basıyor. Bu paralar dünyada gidecek yer ararken bir bölümü sıcak para olarak ülkemize geliyor.
    - Bu sıcak para yüzünden iç ve dış talep ayrışıyor. (Türkçesi: Ucuz ithalat coşuyor. Halkımız ucuz ithal mallarına yönelince içeride talep canlanır gibi oluyor ama, üretim ve istihdam büyümüyor. Canlanan iç talep başka ülkelerin üreticilerine ve işçilerine iş yaratıyor. Buna karşılık ucuz döviz yüzünden ihracat gelişemiyor.)
    - Bütün bunların sonunda cari açık (döviz açığı) büyüyor. Finansal istikrarın bozulması tehlikesi ortaya çıkıyor.

    Sıcak paraya vergi gelebilir

    Bu gelişmeler sanki yeni gelişmelermiş gibi özetlendikten sonra “işaret” çakılıyor:
    - Bu durumda Merkez Bankası bugüne kadar uyguladığı tedbirlere ek olarak alternatif araçları etkin biçimde kullanabilir.
    İşte, satır aralarındaki mesaj budur: “Sıcak paraya vergi gelebilir.” Türkiye durumundaki ülkelerin sıcak parayı kontrol etmek için uyguladıkları “alternatif araçlar” sınırlıdır. Alternatif araç denilince de akıla sıcak para giriş çıkışlarında uygulanan vergi gelir.
    Özellikle Brezilya sıcak paraya uyguladığı vergi ile sıcak para hareketini kontrol altında tutma girişiminde başarılı olduğuna göre, anlaşılan Merkez Bankası şimdi bu vergi işini gündeme getirme hazırlığı içindedir.

    http://www.milliyet.com.tr/merkez-si...11/default.htm

    Sıcak paraya önlem alınmadıkça ben Merkez Bankasının sıcak paranın zararını anlamaya başladığını kabul etmeyeceğim..

    Çünki Başbakan görüşünü değiştirmedikçe, genel seçim bu kadar yakınken, bana göre Merkez sıcak paraya önlem almaya kalkışamaz.

Sayfa 2/4 İlkİlk 1234 SonSon

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •