Originally Posted by
deniz43
-Net borç ödemelerine rağmen dış borcumuzda pek bir azalma yok,çünkü borçlarımız genellikle değişken faizli.Örneğin 5 yıllık ABD Hazine tahvilinin şu andaki faizi %3.061,üzerine 850 puan CDS risk puanı da eklenince borçlanmanın maliyeti %12 yi geçiyor.Ayrıca cari açık kadar da borcumuz artıyor.
Yani borcu sadece çevirsek hiç net borç ödemesi yapmasak dış borcumuz üzerine binen çok yüksek faiz ile kabaracaktı,net borç ödemeleriyle dış borcumuz azalmasa da pek artmıyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığı, 30 Haziran tarihinde Türkiyenin Brüt Dış Borç Stokunu 31 Mart 2022 tarihi itibarıyla 451.169 milyar ABD Doları olarak açıklamıştı.31 Aralık itibariyle ise 442.492 milyar dolar idi.
-Türkiyenin dış borcunun gsyih'ya oranı kabaca %60 oranında,aslında bu makul bir oran,çok yüksek değil ama sorun vadenin çok kısa olması.1 yıl içinde ödenecek 182.434 milyar dolar toplam dış borcun %40.4'ü ki çok,çok yüksek bir oran.İkinci sorun da bu borç ödemesine muhtemelen 50 milyar dolar civarında cari açık eklenecek.Ayrıca kredi notumuz yatırım yapılabilir seviyenin 5 kat altında,CDS risk puanımız 850 gibi aşırı yüksek seviyelerde geziyor ve borcu çevirmeyi çok yüksek maliyetli, hale getiriyor ve merkez bankasının piyasaya -altın varlığı haricinde- 90 milyar doları aşan döviz yükümlülüğü var,döviz talebine destek verecek nefesi, yok.Tablo bu.
Ama Türkiye'nin ekonomisindeki sorunlar çözülemez değil,vakit alsa da , liyakat ve yetki sahiplerinin elinde çözülür.Ama daha önce de bir çok defa ifade ettim,artık Türkiye ekonomisindeki sorunlar sadece ekonomik tedbirlerle çözülemez ,yapısal reformlar yapılmadan alınan her karar kısa süreli pansuman tedbirler olur.
Yaklaşan küresel ekonomik kriz öncesinde bizim ekonomi yönetiminin aldığı bir tedbir göremiyorum.Yapılan şeyler,kitapta yeri olmayan,genel kabul görmüş ekonomik kuramlarla çatışan,Türkiye ekonomisini deney tahtasına çeviren kulaktan duyma kararlar.Bu nedenle küresel bir ekonomik krizden daha az değil,daha çok etkilenmemiz bana göre daha yüksek ihtimal.