Originally Posted by
rxpu
Tcmb'nin 26 Ekimdeki ppk toplantısında stratejik iki hata yaptığını düşünüyorum.
1. başkan Çetinkaya enflasyon ve kur şoku riskine rağmen GLP faiz seviyesinin yeterli olduğunu belirtti, belki de zihnindeki niyeti ve davranış tarzını ağzından kaçırdı, bunu daha yuvarlak söylemeliydi, zira elini gösterdi.
2. Bir sonraki toplantı tarihi 14. aralık 2017. 40 günün üzerinde süre var. Bu süre zarfında kur ataklarına karşı neredeyse hiç oyun alanı kalmadı. Kendine , kullanmasa dahi oyun alanı açması gerekirdi. Kendi kendisini oran anlamında tepe noktaya sıkıştırdı. Şu anda sadece TL depo ile verdiği 10 milyar TL'yi keserek ağırlıklı ortalama fonlama faizini %12.25'e çekebilir. Ama bu adım hem teknik açıdan hem de kullanılabilirlik açısından pek mana ifade etmiyor.
Tüm bunların yanında TL depo ile verdiği ve %9.25 faiz ile piyasa yapıcı bankalara (çoğunlukla kamu bankaları olduğunu düşünüyorum) kullandırdığını tahmin ettiğim ucuz parayı bir anda kısmasının da başka sakıncaları olabilir.
Bu tür hatalı kararların bedelleri ülke için epey yüksek oluyor. Para politikasını kullanmaya direnmek ve teknik anlamda işleyişini kilitleyecek mekanizmalar uygulamak (GLP) ileride dövizde yükseliş kaçınılmaz gözüktüğünde makro ve mikro dengeler ile orantısız faiz artışları yapma zorunluluğunu ortaya çıkarabilir.
Özel sektörün kur ile iflas etmesi ile yüksek faiz ile iflas etmesi arasında karar verilecekse kur ile iflas edecek bir özel sektörün geri döndürülmesi mümkün olmayacaktır. Ancak yüksek faiz ile iflas noktasına gelecek stratejik özel sektör firmalarının rehabilitasyonu ve eskiye döndürülmesi daha kolay olacaktır.
Bazen kafayı kurtarmak için kolun kesilmesine göz yummak gerekir. Tcmb her seferinde kolunu giyotinin altından çekiyor, ama her çekişinde kafa giyotine daha da yaklaşıyor.