Yetistirilmekte hata var.
Cakallar dunyasinda namuslu, onurlu saygili yetistirilmek.
Printable View
Yetistirilmekte hata var.
Cakallar dunyasinda namuslu, onurlu saygili yetistirilmek.
Sayın djoz,birbirimize saygı sınırları içerisinde hitap edersek daha verimli bilgi alışverişinde bulunuruz,yazımda memur olduğumu söyledim;yazınıza iş yapmadan..diye başlamışsınız evet ben de bir devlet memuruydum ama masa başı değil,o savunduğunuz hırsızlardan daha çok karda çamurda görev yapmış bu ülkenin her yerinde görev yapmış bir memur,ayrıca bir devleti oluşturan kurumlarda görev alan bireylerin değişik görevleri olması kaçınılmaz;ne yapacak vergi memuru siz rahatsız oluyorsunuz diye ayakta mı bekleyecek?Devletin işçisi de memuru da ,güvenlik görevlisi de olur hepsinin yaptığı iş farklıdır ama sonuç da ülkeye hizmet eder,eğer kastınız kadro fazlası ise o da o kişilerin değil siyasi erkin suçudur.Alıntı:
Originally Posted by djoz
Memur benzetmesi doktor ve taksici gibi rastgele seçildi, kastettiğim siz değildiniz. Yine de kırdıysam kusura bakmayın.
Bu arada halen üstüne basa basa hırsızlıktan bahseden arkadaşlar, sizin sıkıntınız 50 yıl önce dağ başına beleş yerleşilmesi değil, o dağ başlarının bugün "değerlenmesi".
Yani oralar halen dağ başı olsaydı bu konu hiç umurunuzda olmayacaktı. Ama değerlenince diğer insanlara hafiften sıcaklık basıyor nedense.
Üzülmeyin. Madem çok problem ediyorsunuz, sizler de bugün herhangi "değersiz çer çöp" tarzı bir şeye kendi "helal paranızdan" (hani hırsızlık sayılmasın diye helal paranızdan diyorum) üç beş kuruş yatırın. Emin olun ki o şeyin değeri 50 yıl sonra trilyon olur.
Yahu yediğiniz meyvenin çekirdeğini yere soksanız çok değil 5 yıl sonra meyve ağacınız olur be.
Ayrıca HISIM bey.
İstinyeyi ve istinyenin geçmişini bilmem. (Muhtemelen oraya tapu vermiyorlardır zaten. Yani istinyedeki gecekonducu zengin falan olmamıştır merak etmeyin. :yes: )
Ama çok değil 15-20 yıl önce bizim çeliktepede iki üç "şahin otomobil" parasına tapulu bir müstakil ev alabilirdiniz.
Şu anki imar planı henüz yürürlüğe girmemişti ve evler gayet ucuzdu, değersizdi.
Çalmak değil bakın hakkınızla alacaktınız. Helal paranızdan üç kuruş verdiğinizde tapulu arsanız ve müstakil eviniz olacaktı.
Neden almadınız?
Neden alıp zengin olmadınız?
Şimdi anca eleştirirsiniz.
Beyler bu arada çok merak etmekteyim. Sizler 90'larda, 80'lerde, veya 70'lerde elinizdeki birikimlerinizi ne tür bir şeye yatırdınız?
Biz başkalarının buzdolabı veya renkli televizyon aldığı miktarda parayla taksi plakası aldık.
O da çok değerlendi ve o da en az gecekondular kadar göze batmakta, eleştiri almakta.
Siz birikimlerinizi neye yatırdınız?
Mesela şuna? :oleyo:
http://www.radiomuseum.org/images/ra...kt3_952270.jpg
80'lerde gözümü dünyaya yeni açmış, 90'larda taso devirmiş, 2000'lerde mezun olmuş biri olarak yatırımlarımı bitcoin'e yapıyorum bakalım 20 sene sonra ne olacağız. :cool: Yeni çağın global taksi plakası: Bitcoin :p
istinye yada hisarüstü ve armutlu gibi boğaziçi öngörünümde kalan hiç bir yerin tapu alabilmesi mümkün gözükmüyor.. hısım'ın sırtlarda gördüğü sitelerin hepsi tapulu yerlere yapılmış legal işler.. bizim hisarüstü'nde en az 10 senedir sürüyor mücadele, hiç bir ışık görünmüyor, geçenlerde yine bir tapumuzu isteriz toplantısı vardı- tapu, hak, hukuk işlerini memlekette en iyi bilen adam olarak bir şehircilik profesörü getirmişler konuşmacı olarak, solcu profesörün önerisi şuydu; birlik olun, sesinizi çıkarın, meclisin önünde gösteri yapın, hakkınızı arayın vsAlıntı:
Originally Posted by djoz
Istinye'de o tepelerde kirada oturan bir arkadasim vardi.Alıntı:
Originally Posted by djoz
Demekki tapusu olmasa da bir kullanan var o konutlari.
Sn.Arkadasim,ben konut almadim, alamadim.
Ortakoy'de bir konut alma hayaliyle Kanada'ya goctum 27 yil once, konutu burada aldim.
Hic yoksa hukuk isliyor.
Telefonda mahduma " paralari sifirla..!" diyeceksin, kamuya ait topraga cokmus bir garibana, " ode ulan..!"
Bunlar icimize sinmedigi icin terk ettik, dikili agacim yok Turkiye'de.
Asla da almam.
Haklısınız.Alıntı:
Originally Posted by djoz
Meselâ banka soyguncuları da ne büyük risklere giriyorlar. Adamlar sürekli ölümü enselerinde hissediyorlar.
Onların da kazandığını kiskanmamak lazım.
Veya kapkaççı. hem pratik hem hızlı olmak zorunda. Hem de "iş yaptığı" semtteki tüm yolları bilmek zorunda. Veya kişinin görünüşünden çantasında ne kadarlık malzeme olduğunu kestirebilmeli ki boşa kürek çekmiş olmasın...
Yada dolandiricilar.
Adam karşıdakini iknâ etmek için ne diller döküyor ne yöntemler buluyor. Bi gün savcı bi gün polis başka gün bankacı diliyle konuşmayı bilmesi gerekiyor.
Uyuşturcu satıcısı, kadın tüccarı, organ mafyası vs. leri de anlatırdım. Çok uzamasın...
Bu adamların kazandığını kıskanarak ayıp ediyoruz....
Biraz olgun, biraz mantıklı, biraz da adil olalım..
SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.