şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım

Kaç tane dünya çapında büyük firman var?

Yılda kaç tane uluslararası patent üretebiliyorsun?

Yeterince Uluslararası patent alamıyorsan fasoncu olursun! Aç kalırsın. Düşük gelirli olursun. Geriye kalan bütün herşey hikayedir. Hikaye anlatmayın. Gerçeklerle yüzleşin. Gerçekler acıdır.

Alıntı:

---

Originally Posted by cumartesi71

Kabullenilemeyen gerçekler tadında bir yazı olmuş.Anadoludan medeniyet fışkıracak beklentiniz mi var? Anadolu İstanbul'a taşındı,netice belli.Tabi ki İstanbul medeniyet merkezidir.Uzaklaştıkça mağara devrine doğru gidilir.Halen bu fonksiyonunu sürdürüyor,mağara kültürü İstanbul'a yerleşince şimdi bu kültür İstanbul'dan yayılıyor.Hadi Osmanlı işinize gelmiyor,Roma'da da İstanbul vardı.Yeni Osmanlıcı kafa eskisinin tam zıttı.İstanbul'un bitirilmek istenmesi buna da bağlanabilir.Ancak benim tahminim 25 milyonu İstanbul'a 15 Ankara 10 İzmir'e tıkıştır,kalan toprakları benimseyecek vatandaş kalmasın,50 milyonu buralara hapset,hatta İstanbul'u üçe böl,daha küçük hücrelere hapset.Hem de bütün bunlara vatanaş gönüllü,rant sevdasıyla güle oynaya onay versin.Banliyö mantığıyla yatay yayılan Avrupa mı,üstüste yığma politikasıyla biz mi doğruyuz,gelecek gösterecek.Nüfus yığılması olsun olmasın,İstanbul'un lokomatif olma özelliğini değiştirmez.

---

Alıntı:

---

Originally Posted by cumartesi71

Kabullenilemeyen gerçekler tadında bir yazı olmuş.Anadoludan medeniyet fışkıracak beklentiniz mi var? Anadolu İstanbul'a taşındı,netice belli.Tabi ki İstanbul medeniyet merkezidir.Uzaklaştıkça mağara devrine doğru gidilir.Halen bu fonksiyonunu sürdürüyor,mağara kültürü İstanbul'a yerleşince şimdi bu kültür İstanbul'dan yayılıyor.Hadi Osmanlı işinize gelmiyor,Roma'da da İstanbul vardı.Yeni Osmanlıcı kafa eskisinin tam zıttı.İstanbul'un bitirilmek istenmesi buna da bağlanabilir.Ancak benim tahminim 25 milyonu İstanbul'a 15 Ankara 10 İzmir'e tıkıştır,kalan toprakları benimseyecek vatandaş kalmasın,50 milyonu buralara hapset,hatta İstanbul'u üçe böl,daha küçük hücrelere hapset.Hem de bütün bunlara vatanaş gönüllü,rant sevdasıyla güle oynaya onay versin.Banliyö mantığıyla yatay yayılan Avrupa mı,üstüste yığma politikasıyla biz mi doğruyuz,gelecek gösterecek.Nüfus yığılması olsun olmasın,İstanbul'un lokomatif olma özelliğini değiştirmez.

---

kimse istanbul lokomotif olmasın demiyor, dediğiniz gibi bu tarihten gelen bir rol bir noktada.


bizim derdimiz istanbul gibi bir inci, ahır ve çöplük olmasın

örneğin londra istanbul ile kıyaslanamayacak derecede lokomotif bir şehir ama toplam nüfus 7 milyon civarı,
benzer şekilde Münih dünyadaki birçok global firmanın merkezi ama nüfus 1,5 milyon.

nüfus yığılması bir baş belasıdır, gelişmiş parası olan imkanı olan toprakları geniş ülkelerde böyle bir saçmalık olmaz.

ancak japonya gibi ada ülkeleri istisna olabilir.

Alıntı:

---

Originally Posted by efet

Anadolu'da fiyatlar iyi artıyor diyorsunuz da merak ediyorum aranızda hiç küçük şehirlerde arazi yada ev alan oldu mu? Ben bu tongaya 2 kere düştüm, 1ini güç bela aldığım fiyata satabildim. Lafta şehir içinde arsanın fiyatı 300 milyardan 400 500 600 700 800 900 1,000 oldu. Ama gerçekte 2.5 senedir 1 talip yok, emlakçı yada çevredeki insanlar ne derse fiyatı yüzde 20 kırıyorum diyorum, lafta akşama alınır deniyor ama gerçekte kimsede nakit para yok. Komşu arsa sahiplerine sorsan o arsa en az 1 trilyon, arsalarına 100 aşağı teklif edeni döverler ama baksan adam ayda 2 bin lira kıt kanaat geçiniyor.

---

Sayın Efet,verdiğiniz örnek tam hayaller Paris gerçekler Diyarbakır cümlesini yansıtıyor,evet bu devirde bile uygun lokasyon ve fiyattan alınan emlak kazandırır ama,para akışının bol olduğu geçmiş 5-6 yılda bile özellikle küçük ve orta ölçekli mütahhitler arsa sahibine nakit yerine daire verirken,bu devirde istenen fiyata nakit arsa satmak daha zor olur diye düşünüyorum,bir de yan başlıkta kanal istanbul çevresi arsalarla ilgili bir konu açılmış,bir üye orada satılan villa vb fiyatları paylaşmış,bu ne yahu? bu adamlar bu parayı nereden kazanıyor?:vk:yoksa ben 3 yazayım ,1 veren olursa satarım mantığımı var?

Konutta yap-sat devri bitti, yap-sabret dönemi başladı


Kasım ayı rakamları bir kez daha gösteriyor ki, gelirin artmadığı, paranın kazanılamadığı, işlerin iyi olmadığı yerde ve dönemde konut fiyatlarını korumak mümkün olamıyor. İstanbul’un taşı toprağı altındı, konut sektörünün satışta da, fiyat artışında da lideri konumundaydı. Öyle ki, İstanbul’un konutları 5 yıllık dönemdeki karşılaştırmalarda doların da, altının da ve tüm finansal yatırım araçlarının da üzerinde bir getiriye sahipti.

- Fiyatların pik yaptığı 2015’ten 2016 ortasına kadarki zamanda İstanbul’un konut fiyatları son 5 yılda reel bazda yani enflasyondan arındırılmış olarak yüzde 70 artmıştı. Nobel ödüllü Prof. Robert Shiller’in tanımlamasına göre son 5 yılda yüzde 100’ü aşan reel fiyatlar konut balonuna işaret edebilir.

- Yani tam bir balon oluşmadan İstanbul’da fiyatlar gevşemeye başladı. Son bir yılda Türkiye ortalama konut fiyat artışı yüzde 11.32 olurken, İstanbul yüzde 7.40’ta kaldı. Türkiye ortalamasını ikiye katlayan artışlar, şimdi aynı ortalamanın üçte ikisi düzeyine indi.

- Son fiyat gerilemeleriyle İstanbul konutları 5 yılda yüzde 126.8 prim yaptı. Bu dönemdeki enflasyon da yüzde 53.1 düzeyine vardı. Enflasyon karşısında konutların reel primi yüzde 48.1 düzeyine geriledi. Dolayısıyla balon oluşumu seviyesine yaklaşmak yerine, giderek uzaklaştı. Hatta bu düzeyin yaklaşık yarısına geriledi.

- Bitişikte yer alan tablodan da görülebileceği gibi, konutta satış sorunu İstanbul’da yaşanıyor. Ankara her zaman için arsası ucuz ve konut arzı bol olan bir şehir. Yatırım amaçlı ev alımı da sınırlı olduğundan, prim yapmada Türkiye ortalamasının altında kalıyor.

- İzmir ise farklı. Özellikle İstanbul’dan göç edenlerin talebiyle konut sektöründe başlayan canlılık fiyatlara da yansıyor. Yüzde 20’ye ulaşan son bir yıllık artışlar aynı zamanda en çok artışı işaret ediyor.

- İzmir’i yüzde 19’luk artışla Doğu Karadeniz şehirleri izliyor. Burada baskın gelen faktör yabancılara satılan konut. Yabancılara konut satışında Trabzon beşinci sırada. Bu şehirlerde arazi kıt ve arsa fiyatları Türkiye ortalamasının çok üstünde. Yabancılardan gelen küçük alımlar bile, fiyatları sıçratabiliyor.

- Bu da bizi dönüp dolaşıp konuttaki arsa sorununa getiriyor. İstanbul arsası en kıt ve en pahalı olan şehir. Bu da konut fiyatlarına yansıyor. Pahalı arsayla pahalı konutlar üretmede gidilebilecek fazla bir yol olmadığını yaşayarak gördük. Yüksek fiyatlı lüks konutların talebinde net bir durgunluk var.

- Çünkü o konutlarda oturacakların kazancının da buna uygun olarak yüksek olması gerekiyor. Ancak son yıllarda İstanbul’un ağırlıklı iş yaptığı sektörlerde böyle bir kazanç artışı pek yok.



- Kaldı ki, geçmiş yıllarda yaşanan yoğun terör nedeniyle turizm sektörü ciddi darbe yiyen, yabancılarını ciddi oranda kaçıran, hatta yoğun trafik ve yoğun inşaat yenilenmesi nedeniyle net bazda iç göç de vermeye başlaması, İstanbul’un konut talebini aşağı çekiyor. Özellikle de lüks konut talebini.

- İnşaat sektörü ve müteahhitler önce satıp sonra konutları yapıyordu. Talep öylesine yüksekti. Sonra, önce inşa edip satmaya ve yap-satçı olarak anılmaya başladılar. Son olarak İstanbul’da ortaya çıkan talep durgunluğuna paralel “yap-sabret” aşaması başlamış durumda. Belli bir süre sabredebilen ya da fiyatta indirim yapabilenler inşa ettikleri konutları satabilecekler.

SONUÇ: “Yere düşen her şey ulaşılması en zor köşeye yuvarlanır.” Murphy




Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Alıntı:

---

Originally Posted by butlan

Konutta yap-sat devri bitti, yap-sabret dönemi başladı


Kasım ayı rakamları bir kez daha gösteriyor ki, gelirin artmadığı, paranın kazanılamadığı, işlerin iyi olmadığı yerde ve dönemde konut fiyatlarını korumak mümkün olamıyor. İstanbul’un taşı toprağı altındı, konut sektörünün satışta da, fiyat artışında da lideri konumundaydı. Öyle ki, İstanbul’un konutları 5 yıllık dönemdeki karşılaştırmalarda doların da, altının da ve tüm finansal yatırım araçlarının da üzerinde bir getiriye sahipti.

- Fiyatların pik yaptığı 2015’ten 2016 ortasına kadarki zamanda İstanbul’un konut fiyatları son 5 yılda reel bazda yani enflasyondan arındırılmış olarak yüzde 70 artmıştı. Nobel ödüllü Prof. Robert Shiller’in tanımlamasına göre son 5 yılda yüzde 100’ü aşan reel fiyatlar konut balonuna işaret edebilir.

- Yani tam bir balon oluşmadan İstanbul’da fiyatlar gevşemeye başladı. Son bir yılda Türkiye ortalama konut fiyat artışı yüzde 11.32 olurken, İstanbul yüzde 7.40’ta kaldı. Türkiye ortalamasını ikiye katlayan artışlar, şimdi aynı ortalamanın üçte ikisi düzeyine indi.

- Son fiyat gerilemeleriyle İstanbul konutları 5 yılda yüzde 126.8 prim yaptı. Bu dönemdeki enflasyon da yüzde 53.1 düzeyine vardı. Enflasyon karşısında konutların reel primi yüzde 48.1 düzeyine geriledi. Dolayısıyla balon oluşumu seviyesine yaklaşmak yerine, giderek uzaklaştı. Hatta bu düzeyin yaklaşık yarısına geriledi.

- Bitişikte yer alan tablodan da görülebileceği gibi, konutta satış sorunu İstanbul’da yaşanıyor. Ankara her zaman için arsası ucuz ve konut arzı bol olan bir şehir. Yatırım amaçlı ev alımı da sınırlı olduğundan, prim yapmada Türkiye ortalamasının altında kalıyor.

- İzmir ise farklı. Özellikle İstanbul’dan göç edenlerin talebiyle konut sektöründe başlayan canlılık fiyatlara da yansıyor. Yüzde 20’ye ulaşan son bir yıllık artışlar aynı zamanda en çok artışı işaret ediyor.

- İzmir’i yüzde 19’luk artışla Doğu Karadeniz şehirleri izliyor. Burada baskın gelen faktör yabancılara satılan konut. Yabancılara konut satışında Trabzon beşinci sırada. Bu şehirlerde arazi kıt ve arsa fiyatları Türkiye ortalamasının çok üstünde. Yabancılardan gelen küçük alımlar bile, fiyatları sıçratabiliyor.

- Bu da bizi dönüp dolaşıp konuttaki arsa sorununa getiriyor. İstanbul arsası en kıt ve en pahalı olan şehir. Bu da konut fiyatlarına yansıyor. Pahalı arsayla pahalı konutlar üretmede gidilebilecek fazla bir yol olmadığını yaşayarak gördük. Yüksek fiyatlı lüks konutların talebinde net bir durgunluk var.

- Çünkü o konutlarda oturacakların kazancının da buna uygun olarak yüksek olması gerekiyor. Ancak son yıllarda İstanbul’un ağırlıklı iş yaptığı sektörlerde böyle bir kazanç artışı pek yok.



- Kaldı ki, geçmiş yıllarda yaşanan yoğun terör nedeniyle turizm sektörü ciddi darbe yiyen, yabancılarını ciddi oranda kaçıran, hatta yoğun trafik ve yoğun inşaat yenilenmesi nedeniyle net bazda iç göç de vermeye başlaması, İstanbul’un konut talebini aşağı çekiyor. Özellikle de lüks konut talebini.

- İnşaat sektörü ve müteahhitler önce satıp sonra konutları yapıyordu. Talep öylesine yüksekti. Sonra, önce inşa edip satmaya ve yap-satçı olarak anılmaya başladılar. Son olarak İstanbul’da ortaya çıkan talep durgunluğuna paralel “yap-sabret” aşaması başlamış durumda. Belli bir süre sabredebilen ya da fiyatta indirim yapabilenler inşa ettikleri konutları satabilecekler.

SONUÇ: “Yere düşen her şey ulaşılması en zor köşeye yuvarlanır.” Murphy




Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

---

Yıllardır milleti soyarak edindikleri servetlerini yiye dursunlar.

LG-K535 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

Bu kadar karmaşık gayrımenkul kanunları olan ve gayrımenkul davalarının 3-5 sene sürdüğü bir ortamda büyük yatırımcı gayrımenkul sektörüne gelmez.

Sektörün kurtulmasının tek yolu sadelik ve basitlik.

Gayrımenkul davalarının ortalama çözümlenme süresi 1 aya insin, iddia ediyorum Türkiye deki gayrımenkul fiyatları Almanya İngiltere Fransa seviyesini çok kısa sürede yakalar!

Maalesef Avukatlar dışında mutlu olan yok. Davalar uzun sürdükçe gayrımenkul fiyatları düşmeye devam ediyor! Akıllı ve büyük yatırımcı sektöre gelmiyor global piyasalardan.

AVRASYA TÜNELİNDEN TEK YÖN GEÇİŞ ÜCRETİ OTOMOBİLLER İÇİN 16,60 TL'DEN 21 TL'YE ÇIKTI- BLOOMBERG HT



%27 zam yap sonra enflasyon hedefimiz %7 de bu ne perhiz bu ne lahana turşusu demezlermi ?

neyse %50 memnun halinden...

Alıntı:

---

Originally Posted by thunder

AVRASYA TÜNELİNDEN TEK YÖN GEÇİŞ ÜCRETİ OTOMOBİLLER İÇİN 16,60 TL'DEN 21 TL'YE ÇIKTI- BLOOMBERG HT



%27 zam yap sonra enflasyon hedefimiz %7 de bu ne perhiz bu ne lahana turşusu demezlermi ?

neyse %50 memnun halinden...

---

Bu adamların fiyatı Dolar üzerinden sabit değil mi, e kur Ocak 2017de ortalama 3.77 olmuş, şu anda da 3.75. Sene içinde kademeli artacak diye mi bu zam geldi acaba.

Alıntı:

---

Originally Posted by efet

Bu adamların fiyatı Dolar üzerinden sabit değil mi, e kur Ocak 2017de ortalama 3.77 olmuş, şu anda da 3.75. Sene içinde kademeli artacak diye mi bu zam geldi acaba.

---

ses çıkarma hain olursun....eleştirme sorgulama..

Sonra çıkarlar eyyyy faiz lobisi faiz lobisinin ağa babası kendileri faiz çıksın diye herşeye zam yapıyorlar...

Sonra çıkıyorlar bu faiz amerikada %1 avrupada %1 japonyada yokkk bizde %15 bununla yatırımcı nasıl gelsinde yatırım yapsın diyor C.B adamlarda enflasyonda %1 onu söylemiyor...Bizim itaatkar kesimde %27 değil %500 de zam yapsa ses çıkarmıyor.

Alıntı:

---

Originally Posted by thunder

AVRASYA TÜNELİNDEN TEK YÖN GEÇİŞ ÜCRETİ OTOMOBİLLER İÇİN 16,60 TL'DEN 21 TL'YE ÇIKTI- BLOOMBERG HT



%27 zam yap sonra enflasyon hedefimiz %7 de bu ne perhiz bu ne lahana turşusu demezlermi ?

...

---

demezler.. nüfusun istanbul'a yoğunlaşmasından şikayet edenlerin köprü/otoyol fiyatlarına itiraz etme hakkı olamaz.. nüfus istanbul'da yoğunlaşmasın diye isteyenlerin; bu geçiş ücretlerinin daha yüksek olması, merkezi semtlere girişin paralı olması, istanbul'a taşınmayı zorlaştıran, otopark zorunluluğu vs gibi uygulamaları savunması gerekir mantık olarak.. yani tabii, tutarlı olmak gibi bir dertleri varsa :)

istanbul'daki hayat standartlarını pahalılaştırmak, göçü önlemenin en etkili yollarından biri.. istanbul nüfusundan şikayetçi olup da, bunu önlemek üzerine daha etkili yol yöntem düşünen varsa, duymak isteriz- ne olabilir ??

Şehri imara kapatırsanız göç durur bence. Geçiş garantili tünelden daha iyi

Alıntı:

---

Originally Posted by KaraKemal

demezler.. nüfusun istanbul'a yoğunlaşmasından şikayet edenlerin köprü/otoyol fiyatlarına itiraz etme hakkı olamaz.. nüfus istanbul'da yoğunlaşmasın diye isteyenlerin; bu geçiş ücretlerinin daha yüksek olması, merkezi semtlere girişin paralı olması, istanbul'a taşınmayı zorlaştıran, otopark zorunluluğu vs gibi uygulamaları savunması gerekir mantık olarak.. yani tabii, tutarlı olmak gibi bir dertleri varsa :)

istanbul'daki hayat standartlarını pahalılaştırmak, göçü önlemenin en etkili yollarından biri.. istanbul nüfusundan şikayetçi olup da, bunu önlemek üzerine daha etkili yol yöntem düşünen varsa, duymak isteriz- ne olabilir ??

---

Eşek sudan gelene kadardan mantık yürüterek tünelden gecene kadar dövmek lazım adamı. Araba başı degil içindeki kişi sayısı kadar üçret alınmalı. Aracın silindir hacmine göre vergilendirmeden yola cıkarak insanların kilosuna göre para almak lazım

http://www.borsagundem.com/yazarlar/...yazisi/1273107

Kira gelirinde vergi avantajı nasıl sağlanır?

Kimse avrasyadan geçin diye zorlamıyor. İşine gelen vakti olmaayan geçer işine gelmeyen dolaşır yukarıdan.
Osmangaziyi beğenmeyende körfezi dolaşır. Hem biraz gezmiş olur fenamı ? :oleyo:
Sonuçta herşeyin bir bedeli var şahin alıp mercedes koforu beklemek gibi oluyor bu...

Alıntı:

---

Originally Posted by Egeli

Şehri imara kapatırsanız göç durur bence. Geçiş garantili tünelden daha iyi

---

aynen.. katılıyorum.. imar kördüğümüne iskender'in kılıcı yakışır sadece

tabii, şimdilerde istanbulun nüfusu artmasın diye yırtınan kitlenin, imar kapatıldığı zaman da- elde kalan konut stokunu eritmek için imarı bile kapattılar diye tantana yapacaklarından eminim..

Menderes bulvarları açmış ....

Bakmışlar; bulvarlarda ne insan , ne de araba var.. Yollar bomboş !!!

Karar vermişler ;

İstanbul SANAYİ İMARI 'na açılmış....(göç başlamış)

O gün İstanbul'un bitişinin başlangıcıdır.

Kamyonlara araba vapuru ile Sirkeci'den Harem'e geçişi yasaklayan zihniyet !!!!!!

Alıntı:

---

Originally Posted by british

Kamyonlara araba vapuru ile Sirkeci'den Harem'e geçişi yasaklayan zihniyet !!!!!!

---

tabii ya, ne güzel olurdu sirkeci tarafına tarihi yarımadaya yüzlerce binlerce kamyon doluşsa.. harem tarafına geçtiklerinde de kamyonları sahil yoluna park etseler gidip üsküdar sahilde çay bahçesine otursalar, 2 dk mola verseler.. kamyon şoförleri bir bardak çay bile mi içmesin ?? ne menem bi zihniyet bu yasakçı zihniyet ? insan bazen hayret ediyor..

Daha ucuzu (deniz yolu) var iken ; ulaşımı neden karayoluna çevirdiler? (bkz Marshall planı, TC nin ulaşım altyapısı demiryolundan karayoluna çevrilmiştir)

Yap Avcılara, Çekmeceye feribot iskeleleri geçsinler Yalovaya, İzmite.

Olur mu ?

Tabi ki olmaz; ağababaları ;

-benzin
-asfalt(petrol türevi)
-lastik(petrol türevi)
-otomobil
satarak sömürmesi lazım !!!!!!!!!!!!!

Yetkim olsa; o Marshall planına imza atan bürokratları sallandırırdım (mecazi)

O bürokratların çocukları ABD'de okur....

Hangi parayla?(aldığı maaş belli)

Yol açmak için ormanları yok edenler 2 tane feribot iskelesi yapmayı düşünememiş...


bababababa

Yıllık Hisse Yarışmamızda dereceye girenler belli oldu.
kim kaçıncı olmuş bakmak isteyenler buyursunlar
dereceye girenleri de tebrike bekleriz
http://www.hisse.net/topluluk/showth...39#post1634139

Alıntı:

---

Originally Posted by KaraKemal

...istanbul nüfusundan şikayetçi olup da, bunu önlemek üzerine daha etkili yol yöntem düşünen varsa, duymak isteriz- ne olabilir ??

---

Çok basit: diğer yerlerdeki iş imkanlarını artırmak...


SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

Alıntı:

---

Originally Posted by KaraKemal

aynen.. katılıyorum.. imar kördüğümüne iskender'in kılıcı yakışır sadece

tabii, şimdilerde istanbulun nüfusu artmasın diye yırtınan kitlenin, imar kapatıldığı zaman da- elde kalan konut stokunu eritmek için imarı bile kapattılar diye tantana yapacaklarından eminim..

---

Abuk subuk imarlar verip şehrin ırzına geçip sonra özür dileyenlerden sormak lazım...

SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

Alıntı:

---

Originally Posted by KaraKemal

tabii ya, ne güzel olurdu sirkeci tarafına tarihi yarımadaya yüzlerce binlerce kamyon doluşsa.. harem tarafına geçtiklerinde de kamyonları sahil yoluna park etseler gidip üsküdar sahilde çay bahçesine otursalar, 2 dk mola verseler.. kamyon şoförleri bir bardak çay bile mi içmesin ?? ne menem bi zihniyet bu yasakçı zihniyet ? insan bazen hayret ediyor..

---

zaten çok düşünürler tarihi yarımadayı...
Öyle olsa o yasaklama işini 3. Köprü müşterisiz kalınca değil daha önce yaparlardı...

SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

Şehri abuk subuk doldur .........çıkmaza sok.

Sonra da ; ulaşım çıkmaza girince, ''fantastik'' çözümler için kıçını yırt!

Alıntı:

---

Originally Posted by tarantula

Kimse avrasyadan geçin diye zorlamıyor. İşine gelen vakti olmaayan geçer işine gelmeyen dolaşır yukarıdan.
Osmangaziyi beğenmeyende körfezi dolaşır. Hem biraz gezmiş olur fenamı ? :oleyo:
Sonuçta herşeyin bir bedeli var şahin alıp mercedes koforu beklemek gibi oluyor bu...

---

50 tl yapsınlar bugatti konforu sunsunlar

''Amerikan Marshall yardımı sebebiyle uçak üretimi durduruldu,''

''1. Dünya Savaşının ve devamında 2. Dünya Savaşının temel nedeninin Petrol olduğu göz önüne alınırsa ve Petrol Savaşları günümüzde hala mevcut ise, Türkiye üzerinde oynanan oyunlara daha başka bir göz ile bakmak gerekir.
Marshall Yardımı adı altında Türk sanayi ve Eğitim Sistemi üzerine konan ipotek (başka bir deyişle teslimiyet), hava ve demiryollarından vazgeçilerek petrol ve yan sanayi ürünlerinin tüketimine dayalı “Karayolu' nu ulaşımda ve sanayide kalkınma için temel araç olarak seçmemiz (ya da seçmeye teşvik edilmemiz), denizi doldurarak Topkapı Sarayı Duvarları boyunca sahil yolları, Beşiktaş Bulvarı, daha sonraları Otoyol yapımı ve bir Cumhurbaşkanımız'ın dediği ''Demiryolları Komünist işidir'' veciz sözü, ülkemizin nereden nereye geldiğinin çok açık bir ifadesidir.''


http://slideplayer.biz.tr/slide/1960774/

Alıntı:

---

Originally Posted by KaraKemal

tabii ya, ne güzel olurdu sirkeci tarafına tarihi yarımadaya yüzlerce binlerce kamyon doluşsa.. harem tarafına geçtiklerinde de kamyonları sahil yoluna park etseler gidip üsküdar sahilde çay bahçesine otursalar, 2 dk mola verseler.. kamyon şoförleri bir bardak çay bile mi içmesin ?? ne menem bi zihniyet bu yasakçı zihniyet ? insan bazen hayret ediyor..

---

kenar mahallelerde çoluk cocukları ezeceklerine oturup çaylarını içmeleri en güzeli

Arkadaş mesele şu; bu tünelden geçen sayısı azaldıkça sana bana giren kazık artacak. Limonatadan ice teadan alınmaya başlayan ÖTV musluk suyundan da alınmaya başlayacak....
Sen böyle abuk subuk fiyat çekince kaç kişi geçer ordan?
Geçiş garantisini kaldır istersen 500 lira yap hiç de umurumda olmaz.
Ama sen fiyatı yukarı çektikçe olan bana oluyor...

Kalın kafalı maaşlı adamlar da bunu iyi bişey gibi yutturmaya çalışıyor...


SM-A710F cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

Alıntı:

---

Originally Posted by british

Yetkim olsa; o Marshall planına imza atan bürokratları sallandırırdım (mecazi)

O bürokratların çocukları ABD'de okur....

Hangi parayla?(aldığı maaş belli)

---

bu yazinin altina imzami atiyorum

Alıntı:

---

Originally Posted by british

''Amerikan Marshall yardımı sebebiyle uçak üretimi durduruldu,''

''1. Dünya Savaşının ve devamında 2. Dünya Savaşının temel nedeninin Petrol olduğu göz önüne alınırsa ve Petrol Savaşları günümüzde hala mevcut ise, Türkiye üzerinde oynanan oyunlara daha başka bir göz ile bakmak gerekir.
Marshall Yardımı adı altında Türk sanayi ve Eğitim Sistemi üzerine konan ipotek (başka bir deyişle teslimiyet), hava ve demiryollarından vazgeçilerek petrol ve yan sanayi ürünlerinin tüketimine dayalı “Karayolu' nu ulaşımda ve sanayide kalkınma için temel araç olarak seçmemiz (ya da seçmeye teşvik edilmemiz), denizi doldurarak Topkapı Sarayı Duvarları boyunca sahil yolları, Beşiktaş Bulvarı, daha sonraları Otoyol yapımı ve bir Cumhurbaşkanımız'ın dediği ''Demiryolları Komünist işidir'' veciz sözü, ülkemizin nereden nereye geldiğinin çok açık bir ifadesidir.''


http://slideplayer.biz.tr/slide/1960774/

---

hakkaten cok bilgilendirici bir link insan inanamiyor gercekten

Milli Egitim Bakanliginin ABD tarafindan kontrol edildigini duymustum ama ayrintilari ilk defa okudum. Cok tesekkurler

http://www.tebernuskirecci.com.tr/be..._nasil_/161740

Bence daireyi alan kişi aldığım gibi %100 kazandım diyebilir

Yorumda müthiş. Emlak her zaman kazandırır si raat olun ;)


hisse.net kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Hayret burada ki emlağa yatırım yapılmazcılar bugünkü büyük haberi kaçırmış.

https://www.google.com.tr/amp/m.emla...haberi-419525/

Bundan sonra inşaat ruhsatı almak için onlarca yere başvurup gerekli izinleri almak yerine tek imza ile inşaata başlanabilecek.


hisse.net kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Müteahhit maaş ödeyemiyorsa vay halimize…

http://bigpara.hurriyet.com.tr/bigpa...mize_ID986081/

Alıntı:

---

Originally Posted by KaraKemal

demezler.. nüfusun istanbul'a yoğunlaşmasından şikayet edenlerin köprü/otoyol fiyatlarına itiraz etme hakkı olamaz.. nüfus istanbul'da yoğunlaşmasın diye isteyenlerin; bu geçiş ücretlerinin daha yüksek olması, merkezi semtlere girişin paralı olması, istanbul'a taşınmayı zorlaştıran, otopark zorunluluğu vs gibi uygulamaları savunması gerekir mantık olarak.. yani tabii, tutarlı olmak gibi bir dertleri varsa :)

istanbul'daki hayat standartlarını pahalılaştırmak, göçü önlemenin en etkili yollarından biri.. istanbul nüfusundan şikayetçi olup da, bunu önlemek üzerine daha etkili yol yöntem düşünen varsa, duymak isteriz- ne olabilir ??

---

Gahmet'i geçtin be :yes:

Bir sinpas gyo mağduru olarak diyorum ki cogu gyolar batmayı dibine kadar hakediyor. hissedarlarini soyan adam batsın, kuru ekmeğe muhtaç olsun ş.refsizler

İstanbulu imara kapatmakmı komik olmayın adamlar daha geçende dubaiye koştura koştura bak kanal istanbulu yapıcaz etrafı boş buraya konut yapalım diye fuara gittiler. Daha kanal istanbulun etrafına şehir kurulacak hedef 25 milyon... Buz adasında binlerce penguen düşünün aynı onlar gibi istanbulda yaşıcaz.

Alıntı:

---

Originally Posted by british

''Amerikan Marshall yardımı sebebiyle uçak üretimi durduruldu,''

''1. Dünya Savaşının ve devamında 2. Dünya Savaşının temel nedeninin Petrol olduğu göz önüne alınırsa ve Petrol Savaşları günümüzde hala mevcut ise, Türkiye üzerinde oynanan oyunlara daha başka bir göz ile bakmak gerekir.
Marshall Yardımı adı altında Türk sanayi ve Eğitim Sistemi üzerine konan ipotek (başka bir deyişle teslimiyet), hava ve demiryollarından vazgeçilerek petrol ve yan sanayi ürünlerinin tüketimine dayalı “Karayolu' nu ulaşımda ve sanayide kalkınma için temel araç olarak seçmemiz (ya da seçmeye teşvik edilmemiz), denizi doldurarak Topkapı Sarayı Duvarları boyunca sahil yolları, Beşiktaş Bulvarı, daha sonraları Otoyol yapımı ve bir Cumhurbaşkanımız'ın dediği ''Demiryolları Komünist işidir'' veciz sözü, ülkemizin nereden nereye geldiğinin çok açık bir ifadesidir.''


http://slideplayer.biz.tr/slide/1960774/

---

''20- Türkiye'de demiryolu yerine karayolu taşımacılığının tercih edilmesinin, ABD'nin yaptığı Marshall yardımının bir koşulu olduğunu,
1950 yılında ulaşımdaki %50 oranına sahip demiryolu taşımacılığının,
2003 yılında % 5' e düştüğünü,
Türkiye'de % 95 olan kara yolu taşımacılığının payının; ABD'de % 43 olduğunu,
Şimdilerde kimseler bilmez.
Petrol savaşları hala neden devam ediyor? Bizim gibi pazarlar var oldukça devam edeceğinden !''

Biryerlerde okumuştum ; Dünyanın en büyük otobüs ,kamyon filosu bizde diye.. (muhtemelen kıyaslamalıdır)