Anket Sonuçlarını Gör: şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım

Oylayan
344. Bu anket için oy kullanamazsınız
  • Balon 1 yıl içinde patlayacaktır, nakitte fırsat beklenmelidir

    102 29.65%
  • dolar bu fiyatlarda iken, yatırım yapmak mantıklı

    23 6.69%
  • faizler insin, şimdi almak mantıklı değil

    21 6.10%
  • ömür boyu alacak param olmayacak

    16 4.65%
  • Kira çarpanlarının uçtuğu ortamlarda ev almak doğru değildir, beklenmelidir.

    130 37.79%
  • İstanbul gibi metropollerde gayrimenkül yatırımı her zaman karlı bir iş olacaktır.

    52 15.12%
Sayfa 911/1014 İlkİlk ... 4118118619019099109119129139219611011 ... SonSon
Arama sonucu : 8108 madde; 7,281 - 7,288 arası.

Konu: şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım

  1. Kaç tane dünya çapında büyük firman var?

    Yılda kaç tane uluslararası patent üretebiliyorsun?

    Yeterince Uluslararası patent alamıyorsan fasoncu olursun! Aç kalırsın. Düşük gelirli olursun. Geriye kalan bütün herşey hikayedir. Hikaye anlatmayın. Gerçeklerle yüzleşin. Gerçekler acıdır.


     Alıntı Originally Posted by cumartesi71 Yazıyı Oku
    Kabullenilemeyen gerçekler tadında bir yazı olmuş.Anadoludan medeniyet fışkıracak beklentiniz mi var? Anadolu İstanbul'a taşındı,netice belli.Tabi ki İstanbul medeniyet merkezidir.Uzaklaştıkça mağara devrine doğru gidilir.Halen bu fonksiyonunu sürdürüyor,mağara kültürü İstanbul'a yerleşince şimdi bu kültür İstanbul'dan yayılıyor.Hadi Osmanlı işinize gelmiyor,Roma'da da İstanbul vardı.Yeni Osmanlıcı kafa eskisinin tam zıttı.İstanbul'un bitirilmek istenmesi buna da bağlanabilir.Ancak benim tahminim 25 milyonu İstanbul'a 15 Ankara 10 İzmir'e tıkıştır,kalan toprakları benimseyecek vatandaş kalmasın,50 milyonu buralara hapset,hatta İstanbul'u üçe böl,daha küçük hücrelere hapset.Hem de bütün bunlara vatanaş gönüllü,rant sevdasıyla güle oynaya onay versin.Banliyö mantığıyla yatay yayılan Avrupa mı,üstüste yığma politikasıyla biz mi doğruyuz,gelecek gösterecek.Nüfus yığılması olsun olmasın,İstanbul'un lokomatif olma özelliğini değiştirmez.

  2.  Alıntı Originally Posted by cumartesi71 Yazıyı Oku
    Kabullenilemeyen gerçekler tadında bir yazı olmuş.Anadoludan medeniyet fışkıracak beklentiniz mi var? Anadolu İstanbul'a taşındı,netice belli.Tabi ki İstanbul medeniyet merkezidir.Uzaklaştıkça mağara devrine doğru gidilir.Halen bu fonksiyonunu sürdürüyor,mağara kültürü İstanbul'a yerleşince şimdi bu kültür İstanbul'dan yayılıyor.Hadi Osmanlı işinize gelmiyor,Roma'da da İstanbul vardı.Yeni Osmanlıcı kafa eskisinin tam zıttı.İstanbul'un bitirilmek istenmesi buna da bağlanabilir.Ancak benim tahminim 25 milyonu İstanbul'a 15 Ankara 10 İzmir'e tıkıştır,kalan toprakları benimseyecek vatandaş kalmasın,50 milyonu buralara hapset,hatta İstanbul'u üçe böl,daha küçük hücrelere hapset.Hem de bütün bunlara vatanaş gönüllü,rant sevdasıyla güle oynaya onay versin.Banliyö mantığıyla yatay yayılan Avrupa mı,üstüste yığma politikasıyla biz mi doğruyuz,gelecek gösterecek.Nüfus yığılması olsun olmasın,İstanbul'un lokomatif olma özelliğini değiştirmez.
    kimse istanbul lokomotif olmasın demiyor, dediğiniz gibi bu tarihten gelen bir rol bir noktada.


    bizim derdimiz istanbul gibi bir inci, ahır ve çöplük olmasın

    örneğin londra istanbul ile kıyaslanamayacak derecede lokomotif bir şehir ama toplam nüfus 7 milyon civarı,
    benzer şekilde Münih dünyadaki birçok global firmanın merkezi ama nüfus 1,5 milyon.

    nüfus yığılması bir baş belasıdır, gelişmiş parası olan imkanı olan toprakları geniş ülkelerde böyle bir saçmalık olmaz.

    ancak japonya gibi ada ülkeleri istisna olabilir.

  3.  Alıntı Originally Posted by efet Yazıyı Oku
    Anadolu'da fiyatlar iyi artıyor diyorsunuz da merak ediyorum aranızda hiç küçük şehirlerde arazi yada ev alan oldu mu? Ben bu tongaya 2 kere düştüm, 1ini güç bela aldığım fiyata satabildim. Lafta şehir içinde arsanın fiyatı 300 milyardan 400 500 600 700 800 900 1,000 oldu. Ama gerçekte 2.5 senedir 1 talip yok, emlakçı yada çevredeki insanlar ne derse fiyatı yüzde 20 kırıyorum diyorum, lafta akşama alınır deniyor ama gerçekte kimsede nakit para yok. Komşu arsa sahiplerine sorsan o arsa en az 1 trilyon, arsalarına 100 aşağı teklif edeni döverler ama baksan adam ayda 2 bin lira kıt kanaat geçiniyor.
    Sayın Efet,verdiğiniz örnek tam hayaller Paris gerçekler Diyarbakır cümlesini yansıtıyor,evet bu devirde bile uygun lokasyon ve fiyattan alınan emlak kazandırır ama,para akışının bol olduğu geçmiş 5-6 yılda bile özellikle küçük ve orta ölçekli mütahhitler arsa sahibine nakit yerine daire verirken,bu devirde istenen fiyata nakit arsa satmak daha zor olur diye düşünüyorum,bir de yan başlıkta kanal istanbul çevresi arsalarla ilgili bir konu açılmış,bir üye orada satılan villa vb fiyatları paylaşmış,bu ne yahu? bu adamlar bu parayı nereden kazanıyor?yoksa ben 3 yazayım ,1 veren olursa satarım mantığımı var?

  4. Konutta yap-sat devri bitti, yap-sabret dönemi başladı


    Kasım ayı rakamları bir kez daha gösteriyor ki, gelirin artmadığı, paranın kazanılamadığı, işlerin iyi olmadığı yerde ve dönemde konut fiyatlarını korumak mümkün olamıyor. İstanbul’un taşı toprağı altındı, konut sektörünün satışta da, fiyat artışında da lideri konumundaydı. Öyle ki, İstanbul’un konutları 5 yıllık dönemdeki karşılaştırmalarda doların da, altının da ve tüm finansal yatırım araçlarının da üzerinde bir getiriye sahipti.

    - Fiyatların pik yaptığı 2015’ten 2016 ortasına kadarki zamanda İstanbul’un konut fiyatları son 5 yılda reel bazda yani enflasyondan arındırılmış olarak yüzde 70 artmıştı. Nobel ödüllü Prof. Robert Shiller’in tanımlamasına göre son 5 yılda yüzde 100’ü aşan reel fiyatlar konut balonuna işaret edebilir.

    - Yani tam bir balon oluşmadan İstanbul’da fiyatlar gevşemeye başladı. Son bir yılda Türkiye ortalama konut fiyat artışı yüzde 11.32 olurken, İstanbul yüzde 7.40’ta kaldı. Türkiye ortalamasını ikiye katlayan artışlar, şimdi aynı ortalamanın üçte ikisi düzeyine indi.

    - Son fiyat gerilemeleriyle İstanbul konutları 5 yılda yüzde 126.8 prim yaptı. Bu dönemdeki enflasyon da yüzde 53.1 düzeyine vardı. Enflasyon karşısında konutların reel primi yüzde 48.1 düzeyine geriledi. Dolayısıyla balon oluşumu seviyesine yaklaşmak yerine, giderek uzaklaştı. Hatta bu düzeyin yaklaşık yarısına geriledi.

    - Bitişikte yer alan tablodan da görülebileceği gibi, konutta satış sorunu İstanbul’da yaşanıyor. Ankara her zaman için arsası ucuz ve konut arzı bol olan bir şehir. Yatırım amaçlı ev alımı da sınırlı olduğundan, prim yapmada Türkiye ortalamasının altında kalıyor.

    - İzmir ise farklı. Özellikle İstanbul’dan göç edenlerin talebiyle konut sektöründe başlayan canlılık fiyatlara da yansıyor. Yüzde 20’ye ulaşan son bir yıllık artışlar aynı zamanda en çok artışı işaret ediyor.

    - İzmir’i yüzde 19’luk artışla Doğu Karadeniz şehirleri izliyor. Burada baskın gelen faktör yabancılara satılan konut. Yabancılara konut satışında Trabzon beşinci sırada. Bu şehirlerde arazi kıt ve arsa fiyatları Türkiye ortalamasının çok üstünde. Yabancılardan gelen küçük alımlar bile, fiyatları sıçratabiliyor.

    - Bu da bizi dönüp dolaşıp konuttaki arsa sorununa getiriyor. İstanbul arsası en kıt ve en pahalı olan şehir. Bu da konut fiyatlarına yansıyor. Pahalı arsayla pahalı konutlar üretmede gidilebilecek fazla bir yol olmadığını yaşayarak gördük. Yüksek fiyatlı lüks konutların talebinde net bir durgunluk var.

    - Çünkü o konutlarda oturacakların kazancının da buna uygun olarak yüksek olması gerekiyor. Ancak son yıllarda İstanbul’un ağırlıklı iş yaptığı sektörlerde böyle bir kazanç artışı pek yok.



    - Kaldı ki, geçmiş yıllarda yaşanan yoğun terör nedeniyle turizm sektörü ciddi darbe yiyen, yabancılarını ciddi oranda kaçıran, hatta yoğun trafik ve yoğun inşaat yenilenmesi nedeniyle net bazda iç göç de vermeye başlaması, İstanbul’un konut talebini aşağı çekiyor. Özellikle de lüks konut talebini.

    - İnşaat sektörü ve müteahhitler önce satıp sonra konutları yapıyordu. Talep öylesine yüksekti. Sonra, önce inşa edip satmaya ve yap-satçı olarak anılmaya başladılar. Son olarak İstanbul’da ortaya çıkan talep durgunluğuna paralel “yap-sabret” aşaması başlamış durumda. Belli bir süre sabredebilen ya da fiyatta indirim yapabilenler inşa ettikleri konutları satabilecekler.

    SONUÇ: “Yere düşen her şey ulaşılması en zor köşeye yuvarlanır.” Murphy




    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

  5.  Alıntı Originally Posted by butlan Yazıyı Oku
    Konutta yap-sat devri bitti, yap-sabret dönemi başladı


    Kasım ayı rakamları bir kez daha gösteriyor ki, gelirin artmadığı, paranın kazanılamadığı, işlerin iyi olmadığı yerde ve dönemde konut fiyatlarını korumak mümkün olamıyor. İstanbul’un taşı toprağı altındı, konut sektörünün satışta da, fiyat artışında da lideri konumundaydı. Öyle ki, İstanbul’un konutları 5 yıllık dönemdeki karşılaştırmalarda doların da, altının da ve tüm finansal yatırım araçlarının da üzerinde bir getiriye sahipti.

    - Fiyatların pik yaptığı 2015’ten 2016 ortasına kadarki zamanda İstanbul’un konut fiyatları son 5 yılda reel bazda yani enflasyondan arındırılmış olarak yüzde 70 artmıştı. Nobel ödüllü Prof. Robert Shiller’in tanımlamasına göre son 5 yılda yüzde 100’ü aşan reel fiyatlar konut balonuna işaret edebilir.

    - Yani tam bir balon oluşmadan İstanbul’da fiyatlar gevşemeye başladı. Son bir yılda Türkiye ortalama konut fiyat artışı yüzde 11.32 olurken, İstanbul yüzde 7.40’ta kaldı. Türkiye ortalamasını ikiye katlayan artışlar, şimdi aynı ortalamanın üçte ikisi düzeyine indi.

    - Son fiyat gerilemeleriyle İstanbul konutları 5 yılda yüzde 126.8 prim yaptı. Bu dönemdeki enflasyon da yüzde 53.1 düzeyine vardı. Enflasyon karşısında konutların reel primi yüzde 48.1 düzeyine geriledi. Dolayısıyla balon oluşumu seviyesine yaklaşmak yerine, giderek uzaklaştı. Hatta bu düzeyin yaklaşık yarısına geriledi.

    - Bitişikte yer alan tablodan da görülebileceği gibi, konutta satış sorunu İstanbul’da yaşanıyor. Ankara her zaman için arsası ucuz ve konut arzı bol olan bir şehir. Yatırım amaçlı ev alımı da sınırlı olduğundan, prim yapmada Türkiye ortalamasının altında kalıyor.

    - İzmir ise farklı. Özellikle İstanbul’dan göç edenlerin talebiyle konut sektöründe başlayan canlılık fiyatlara da yansıyor. Yüzde 20’ye ulaşan son bir yıllık artışlar aynı zamanda en çok artışı işaret ediyor.

    - İzmir’i yüzde 19’luk artışla Doğu Karadeniz şehirleri izliyor. Burada baskın gelen faktör yabancılara satılan konut. Yabancılara konut satışında Trabzon beşinci sırada. Bu şehirlerde arazi kıt ve arsa fiyatları Türkiye ortalamasının çok üstünde. Yabancılardan gelen küçük alımlar bile, fiyatları sıçratabiliyor.

    - Bu da bizi dönüp dolaşıp konuttaki arsa sorununa getiriyor. İstanbul arsası en kıt ve en pahalı olan şehir. Bu da konut fiyatlarına yansıyor. Pahalı arsayla pahalı konutlar üretmede gidilebilecek fazla bir yol olmadığını yaşayarak gördük. Yüksek fiyatlı lüks konutların talebinde net bir durgunluk var.

    - Çünkü o konutlarda oturacakların kazancının da buna uygun olarak yüksek olması gerekiyor. Ancak son yıllarda İstanbul’un ağırlıklı iş yaptığı sektörlerde böyle bir kazanç artışı pek yok.



    - Kaldı ki, geçmiş yıllarda yaşanan yoğun terör nedeniyle turizm sektörü ciddi darbe yiyen, yabancılarını ciddi oranda kaçıran, hatta yoğun trafik ve yoğun inşaat yenilenmesi nedeniyle net bazda iç göç de vermeye başlaması, İstanbul’un konut talebini aşağı çekiyor. Özellikle de lüks konut talebini.

    - İnşaat sektörü ve müteahhitler önce satıp sonra konutları yapıyordu. Talep öylesine yüksekti. Sonra, önce inşa edip satmaya ve yap-satçı olarak anılmaya başladılar. Son olarak İstanbul’da ortaya çıkan talep durgunluğuna paralel “yap-sabret” aşaması başlamış durumda. Belli bir süre sabredebilen ya da fiyatta indirim yapabilenler inşa ettikleri konutları satabilecekler.

    SONUÇ: “Yere düşen her şey ulaşılması en zor köşeye yuvarlanır.” Murphy




    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
    Yıllardır milleti soyarak edindikleri servetlerini yiye dursunlar.

    LG-K535 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

  6. Bu kadar karmaşık gayrımenkul kanunları olan ve gayrımenkul davalarının 3-5 sene sürdüğü bir ortamda büyük yatırımcı gayrımenkul sektörüne gelmez.

    Sektörün kurtulmasının tek yolu sadelik ve basitlik.

    Gayrımenkul davalarının ortalama çözümlenme süresi 1 aya insin, iddia ediyorum Türkiye deki gayrımenkul fiyatları Almanya İngiltere Fransa seviyesini çok kısa sürede yakalar!

    Maalesef Avukatlar dışında mutlu olan yok. Davalar uzun sürdükçe gayrımenkul fiyatları düşmeye devam ediyor! Akıllı ve büyük yatırımcı sektöre gelmiyor global piyasalardan.

  7. AVRASYA TÜNELİNDEN TEK YÖN GEÇİŞ ÜCRETİ OTOMOBİLLER İÇİN 16,60 TL'DEN 21 TL'YE ÇIKTI- BLOOMBERG HT



    %27 zam yap sonra enflasyon hedefimiz %7 de bu ne perhiz bu ne lahana turşusu demezlermi ?

    neyse %50 memnun halinden...

  8.  Alıntı Originally Posted by thunder Yazıyı Oku
    AVRASYA TÜNELİNDEN TEK YÖN GEÇİŞ ÜCRETİ OTOMOBİLLER İÇİN 16,60 TL'DEN 21 TL'YE ÇIKTI- BLOOMBERG HT



    %27 zam yap sonra enflasyon hedefimiz %7 de bu ne perhiz bu ne lahana turşusu demezlermi ?

    neyse %50 memnun halinden...
    Bu adamların fiyatı Dolar üzerinden sabit değil mi, e kur Ocak 2017de ortalama 3.77 olmuş, şu anda da 3.75. Sene içinde kademeli artacak diye mi bu zam geldi acaba.

Sayfa 911/1014 İlkİlk ... 4118118619019099109119129139219611011 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •