Originally Posted by
deniz43
Önceki sayfalarda yazmıştım.Bu döviz rezervindeki artış çok büyük ölçüde kaydi.Yani Bankadaki döviz hesabı TL'ye çevriliyor,bankada döviz pozisyon fazlası oluşuyor,banka da bu dövizi merkez bankasına satıyor,bu da ilgili bankanın merkez bankası nezdindeki döviz hesabının azalması,döviz hesabının artması şeklinde oluyor.Veya bir şirket düşük faizli olduğu için döviz cinsinden kredi alıyor,bankada TL'ye çeviriyor,yine bankada da döviz pozisyon fazlası oluşuyor,
,banka da bu dövizi merkez bankasına satıyor,bu da ilgili bankanın merkez bankası nezdindeki döviz hesabının azalması,döviz hesabının artması şeklinde oluyor.
Yani bu işlemler tamamen kaydi işlemler, rezerv kağıt üzerinde artarken gerçekte gelen ,giden bir döviz yok.Daha önce rezerv eksideyken de tersi durum vardı.TL verilip, açılan bankadaki döviz hesaplarının karşılğı yoktu,aslında merkez bankasında vardı da,merkez bankasında o yükümlülüğü yerine getirecek döviz yoktu.
Dolayısıyla gerçek anlamda döviz girişi demek, sadece bankaların yurt dışındaki muhabir bankalarındaki bakiyelerinin artması ile olur,bankalar da bu hesaplardan borç ve ithalat ödemelerini yaparlar.Yabancıların portföy ve doğrudan yatırımları ile getirdiği dövizler de bu kapsamdadır ve gerçek döviz girişi sağlar,keza ihracat dövizleri de bu kapsamdadır.