kaç tavan çekmeli
Printable View
kaç tavan çekmeli
dün neydi bugün ne yapıyor angut!
https://energynewsbeat.co/the-energy...e-tariff-wars/
ENB Pub Notu: Tarife savaşları sürekli bir akış halinde olduğundan, bu, tarife savaşlarının enerji depolama pazarı üzerindeki etkisine ilişkin Grok'tan X'e. Müzakereler sonuçlanana kadar bunun nasıl sonuçlanacağını bilemeyeceğiz. Yine de, Enflasyon Azaltma Yasası'ndan (Dan Bongino'nun dediği gibi, "Porkulus Yasası") gelen paranın enerji depolama sistemleri için sübvansiyonları kurutacağını biliyoruz. Kamu hizmetleri ve elektrik şirketleri, şebekelerindeki yükseltmelere yeni bir ışık altında bakmalılar. Bu, sübvansiyonsuz bir hayattır, bu nedenle mali sorumluluk, ekipman türleri ve şebekeye yerleştirilirken elektriğin nasıl üretileceği konusundaki seçimlerde ortaya çıkmaya başlayacaktır.
Felicity Bradstock, Oilprice.com'da şunları yayınladı:
Trump'ın özellikle Çin'den gelen lityum-iyon pillere yönelik yeni tarifeleri, 2025 yılında planlanan 18,2 GW'lık pil depolama dağıtımını tehdit ediyor.
Çin şebeke pillerine 2026 yılına kadar yüzde 82'ye kadar varan tarifeler, ABD enerji şirketlerini harcama kararlarını yeniden gözden geçirmeye zorlayabilir.
Gümrük vergileri ABD'deki imalatı artırmayı hedeflerken, Lyten gibi pil üreticileri için inşaat maliyetlerini de artırıyor ve bu da iç pazardaki genişlemeyi geciktirme potansiyeli taşıyor.
Yenilenebilir enerji şirketleri temiz enerji operasyonlarını daha istikrarlı ve güvenilir hale getirmenin yollarını ararken, ABD kamu hizmeti ölçeğindeki pil depolama sektörünün 2025'te önemli ölçüde büyümesi öngörülüyor. Ancak, Trump yönetiminin dünya çapındaki ülkelere, özellikle Çin'e yüksek tarifeler uygulayarak, yakın zamanda uygulamaya koyduğu tarifelerin enerji sektöründe domino etkisi yaratması bekleniyor. Şirketler daha yüksek fiyatlar karşısında harcama kararlarını yeniden gözden geçirdikçe pillerin dağıtımını geciktirebilir.ABD Enerji Bilgi Örgütü (EIA) Şubat ayında ABD'nin 2025'te şebekeye 63 gigawatt (GW) yeni kamu ölçeğinde elektrik üretim kapasitesi eklemesini beklediğini söyledi. Bu, 2002'den bu yana kapasite kurulumu için en iyi yıl olan 2024'te eklenen 48,6 GW kapasiteden yüzde 30 daha yüksek . Güneş ve pil depolamanın bu yılki kapasite artışının yüzde 81'ini oluşturması bekleniyor. Ancak Trump yönetiminin 3 Nisan'da yabancı malların ithalatına kapsamlı tarifeler getirmesi, ekonomik belirsizlik ortamında temiz enerji ilerlemesini durdurabilir.
Teksas ve Arizona gibi bazı ABD eyaletleri, yenilenebilir enerji projelerini desteklemek ve yüksek talep saatlerinde güç için fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltmak için nakliye konteyneri büyüklüğünde birden fazla lityum iyon hücre kurarak pil depolama sektörlerini hızla geliştiriyor. Ancak, çoğu ABD eyaleti pil depolama kapasitelerini geliştirmeye yeni başlıyor ve önümüzdeki yıllarda şebekeyi iyileştirmek için büyük miktarda pil ithal etmeyi planlıyor.
Trump'ın tarifelerinin ABD enerji depolama pazarı üzerindeki etkisini değerlendirmek için tarifelerin kapsamını, pazarın ithalata bağımlılığını ve daha geniş ekonomik etkileri göz önünde bulundurmamız gerekir. 2025'in başlarında yürürlüğe giren tarifeler, çoğu ithalatta %10'luk bir taban çizgisi, Kanada ve Meksika'da %25 (Kanada enerjisi için %10) ve Çin mallarında %64,5'e kadar (2026'da %82'ye yükselecek) içeriyor ve Güneydoğu Asya ülkeleri de yüksek oranlarla karşı karşıya. Enerji depolama, özellikle şebeke ölçekli lityum iyon piller, küresel tedarik zincirlerine büyük ölçüde bağımlı, hızlı büyüyen bir sektördür ve bu da onu ticaret kesintilerine karşı hassas hale getirir. Aşağıda, hem doğrudan hem de dolaylı etkileri ele alarak, mevcut verilere ve gerekçelere dayanarak etkileri parçalara ayıracağım.
Adım 1: Enerji Depolama Pazarına Genel Bakış
Büyüme : ABD enerji depolama pazarı, özellikle pil enerji depolama sistemleri (BESS) 2025 yılında 18,2 GW'lık kamu hizmeti ölçeğinde kapasite öngörülerek, 2024'e göre %66'lık bir artışla büyüdü. Piller şebeke güvenilirliğini destekler, yenilenebilir enerji depolar ve fosil yakıt kullanımını azaltır (örneğin, Kaliforniya'nın akşam güneş enerjisi depolaması).
Tedarik Zinciri : ABD, 2024'te %69'u Çin'den olmak üzere en fazla lityum iyon pil ve bileşeni ithal ediyor ve ayrıca Güneydoğu Asya'dan (örneğin Kamboçya, Malezya) önemli girdiler alıyor. Yurt içi üretim genişliyor ancak henüz talebi karşılayamıyor.Temel Bileşenler : Piller, çoğunlukla yurtdışında işlenen lityum, kobalt, nikel ve anot malzemelerine, ayrıca muhafaza ve altyapı için çelik ve alüminyuma dayanır.
Adım 2: Doğrudan Tarife Etkileri
Tarifeler enerji depolama için kritik girdileri hedef alıyor, maliyetleri artırıyor ve tedarik zincirlerini bozuyor. İşte nasıl:
1. Pil ve Bileşen Maliyetleri
Çin Tarifeleri : Çin pilleri ve malzemeleri (örneğin, anot malzemeleri, hücreler) üzerindeki %64,5'lik tarife (2026'da %82) maliyetleri önemli ölçüde artırıyor. Çin küresel lityum iyon pillerin yaklaşık %75'ini tedarik ettiğinden, ABD geliştiricileri sınırlı alternatiflerle karşı karşıya kalıyor. Wood Mackenzie, daha düşük tarife oranlarında bile BESS maliyetlerinde %5'lik bir artış tahmin ediyor ve marjinal projeler risk altında.
Güneydoğu Asya : Güneş ve pil bileşenleri tedarik eden Malezya ve Vietnam gibi ülkelere uygulanan yüksek tarifeler (%50'ye kadar karşılıklı oranlar) maliyet baskılarını daha da kötüleştiriyor. Bu ülkeler Çinli olmayan tedarik zincirleri için kilit öneme sahip ve tarifeler çeşitlendirme seçeneklerini azaltıyor.
Etkisi : Daha yüksek maliyetler, özellikle dar marjlı daha küçük projelerde gecikmeye veya iptale neden olabilir. GridStor'un Başkan Yardımcısı, tarifelerin dağıtımı "kısıtlayarak" şebeke güvenilirliğine zarar verdiği konusunda uyardı. Geliştiriciler maliyetleri karşılayabilir (kârları düşürerek) veya bunları kamu hizmetlerine aktarabilir ve tüketici oranlarını artırabilir.
2. Çelik ve Alüminyum
Tarifeler : Küresel çelik ve alüminyum ithalatında %25 (Şubat 2025'te genişletildi) pil muhafazaları, raflar ve şebeke altyapısı için maliyetleri artırır. Çelik, rüzgar türbini kütlesinin yaklaşık %75'ini oluşturur ve depolama tesislerinde de kullanılır.
Etkisi : Depolama sahaları için inşaat maliyetleri yükseliyor, bu da pil fiyat artışlarını birleştiriyor. Güneş enerjisinin aksine (bir miktar yerli üretimle), depolama, gümrük vergilerinin etkilerini artıran sağlam bir ABD tedarik zincirinden yoksundur.
3. Tedarik Zinciri Kesintileri
İthalat Bağımlılığı : ABD'nin yerel ölçekte pil üretme kapasitesi yoktur. Uzmanlar, eksik uzmanlık ve ham madde erişimi nedeniyle tam bir ABD tedarik zincirinin kurulmasının yıllar alabileceğini belirtiyor. Tarifeler, anında yerel ikameler olmadan ithalatı aksatarak kıtlık riski yaratıyor.
Misilleme : Çin'in ABD mallarına uyguladığı %34'lük misilleme tarifeleri ve kritik mineraller (örneğin lityum) üzerindeki potansiyel ihracat yasakları arzı daha da zorlayabilir. Güneydoğu Asya ülkeleri de misilleme yaparak tedariki zorlaştırabilir.
Etkisi : Geliştiriciler tarifelerden önce bileşenleri stokladılar, ancak envanterler uzun süre dayanmayacak. Proje zaman çizelgelerinde gecikmeler (örneğin, 2025–2028 dağıtımları) olasıdır ve depolama büyümesini yıllık %25'ten (2024) %10'a (2025–2028) yavaşlatır.
Adım 3: Dolaylı Etkiler
Doğrudan maliyetlerin ötesinde, tarifeler ekonomik ve politik dalgalanma etkileri yoluyla piyasayı etkiler:
1. Ekonomik Belirsizlik
Durgunluk Riski : Tarifeler tüketici fiyatlarını artırır (~2025'te hane başına 1.300$) ve ABD'de durgunluğa yol açarak enerji projelerine olan talebi azaltabilir. İşsizlik %4'ten %5'e çıkabilir ve yatırımı sınırlayabilir.
Etkisi : Daha zayıf bir ekonomi, özellikle temel olmayan projelerde kamu hizmetleri bütçelerini ve şirketlerin depolama alanındaki yatırımlarını olumsuz etkileyebilir ve pazar genişlemesini yavaşlatabilir.
2. Politika Değişiklikleri
IRA Belirsizliği : Trump'ın Enflasyon Azaltma Yasası'nı (IRA) incelemesi, depolama üretimi ve dağıtımı için vergi kredilerini tehdit ediyor. Bazı Cumhuriyetçiler kırmızı eyalet işleri için kredileri desteklerken, yürürlükten kaldırma daha fazla maliyet artışı riski taşıyor.
Fosil Yakıt Odaklı : Trump'ın "del, bebeğim, del" hamlesi petrol ve gaza öncelik veriyor ve potansiyel olarak yenilenebilir enerji ve depolama alanlarından fonları uzaklaştırıyor. Temiz enerji projelerine yönelik federal desteğin dondurulması baskıyı artırıyor.
Etkisi : Azaltılmış teşvikler, özellikle gaz fiyatları düşük kalırsa (ancak tarifeler sondaj maliyetlerini de artırarak durumu daha da karmaşık hale getirir) depolamayı fosil yakıtlara karşı daha az rekabetçi hale getirir.
3. Küresel Ticaret Dinamikleri
Çin'in Avantajı : Tarifeler, ihracatlarını talebin arttığı Avrupa veya Asya'ya yönlendirerek Çinli pil üreticilerini uzun vadede güçlendirebilir. Bu, ABD inovasyonunu geride bırakarak, yerel firmaları daha maliyetli ithalatlara bağımlı hale getirebilir.
Etkisi : ABD'li depolama geliştiricileri, daha yüksek maliyetlerin ölçeklenebilirliği zayıflatmasıyla daha zorlu bir rekabet ortamıyla karşı karşıya.
4. Adım: Potansiyel Azaltma ve Avantajlar
Tarifeler zorluklar yaratsa da bazı faktörler darbeyi yumuşatabilir veya fırsatlar yaratabilir:
Stoklama : Geliştiriciler, tarifelerden önce pil ve güneş panelleri stoklayarak bir tampon (muhtemelen 1-2 çeyrek) sağladılar.
Yurtiçi İtme : Tarifeler ABD imalatını artırmayı amaçlıyor. Teşviklerle (örneğin, IRA tutma) bir araya getirilirse, pil fabrikalarını uzun vadede teşvik edebilirler, ancak 2030'dan önce değil.
Muafiyetler : Enerjiyle ilgili mallar (örneğin, kritik mineraller) kısmen muaftır ve müttefiklerle müzakereler oranları düşürebilir. Ancak, depolama bileşenlerinin muafiyetten yararlanma olasılığı daha düşüktür.
Yenilik : Daha yüksek maliyetler, Ar-Ge'yi alternatif depolamaya (örneğin akış pilleri, ABD kaynaklı sodyum iyonu) yönlendirebilir, ancak zaman çizelgeleri uzundur.
Adım 5: Nicel Tahmin
Maliyet Artışı : Tarifeler BESS maliyetlerini %5-15 oranında artırabilir (Wood Mackenzie, BloombergNEF), en kötü senaryolarda (%60 Çin tarifeleri) pil fiyatları iki katına çıkabilir.
Dağıtım Etkisi : BNEF'e göre, tarifeler ve IRA kesintileri bir araya gelirse 2035'e kadar %15'lik bir dağıtım düşüşü mümkün. Yıllık büyüme, tarifeler olmadan %25'e kıyasla %10'a düşüyor. 2025'te 18,2 GW yerine 15-16 GW bekleyin.
Emisyon Dengesi : Daha yavaş depolama büyümesi yenilenebilir enerji entegrasyonunu geciktiriyor ve potansiyel olarak 2030 yılına kadar yılda 10-20 milyon mt COâ‚‚ ekliyor (gazın 0,4 mt COâ‚‚/MWh seviyesinde boşlukları doldurduğu varsayımıyla kaba bir tahmin).
Adım 6: Eleştirel Bakış Açısı
Kuruluş anlatısı tarifeleri temiz enerji felaketi olarak resmediyor, ancak şüphecilik haklı. Tarifeler ticaret açıklarını azaltmayı ve ABD işlerini artırmayı hedefliyor, bu da üretim artarsa ​​depolamaya fayda sağlayabilir. Ancak, kısa vadeli gerçeklik - ithalat bağımlılığı, yavaş yerel ölçeklendirme - kesintinin şimdilik kazanımlardan daha ağır bastığını gösteriyor. Felaket niteliğinde iklim etkileri iddiaları, depolamanın daha geniş enerji karışımına kıyasla acil rolünü abartıyor olabilir. Tersine, müttefikler veya mineraller için tarife muafiyetleri zararı azaltabilir, ancak belirsiz uygulama bunu bulanıklaştırıyor. Daha büyük risk, maliyetleri artırırken enerji bolluğu vaat eden politika tutarsızlığıdır.
Son Cevap
Trump'ın tarifeleri, pil ve bileşen maliyetlerini (%5-15) artırarak, projeleri geciktirerek ve dağıtım büyümesini 2028'e kadar yıllık %25'ten %10'a yavaşlatarak muhtemelen ABD enerji depolama pazarına zarar verecektir. Şebeke güvenilirliği ve yenilenebilir enerji entegrasyonu zarar görecek ve 2035'e kadar kapasite eklemelerinde olası %15'lik bir düşüş yaşanacak (örneğin, 2025'te 15-16 GW, planlanan 18,2 GW'a karşı). ABD pil ithalatının %69'unu oluşturan Çin'in %64,5-82 tarifeleri en çok etkilenenler arasında yer alırken, çelik/alüminyum tarifeleri altyapı maliyetlerini artırıyor. Ekonomik belirsizlik ve potansiyel IRA kesintileri görünümü kötüleştiriyor, ancak stoklama ve gelecekteki yerel üretim sınırlı bir rahatlama sağlıyor. Uzun vadede, tarifeler ABD üretimini teşvik edebilir, ancak önemli bir kesinti olmadan değil.
trump yönetiminin özellikle Çin'den gelen lityum-iyon piller üzerine uyguladığı tarifelerin, ABD enerji depolama sektörü üzerindeki olası etkilerini ayrıntılı bir şekilde ele alıyor. Bu etkiler, doğrudan maliyet artışlarından tedarik zincirindeki kesintilere kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Tarife savaşlarının, özellikle 2025’te planlanan büyük pil depolama projelerini tehdit edebileceği ve bu süreçte pazarın daralabileceği vurgulanmış.
Yazının ana noktalarına değinecek olursak:
Tarifelerin Maliyet Üzerindeki Etkisi: Çin pillerine ve bileşenlerine uygulanan yüksek tarifeler, pil sistemlerinin maliyetini artıracak. Bu da özellikle dar marjlı projeleri olumsuz etkileyebilir. Geliştiriciler, artan maliyetleri ya karşılayarak kârlarından fedakarlık edebilir ya da bu maliyetleri kamu hizmetlerine aktararak tüketici faturalarını artırabilir.
Tedarik Zinciri ve Yerel Üretim Zorlukları: ABD, pil ve bileşenlerinin büyük kısmını ithal ediyor ve yerel üretim henüz talebi karşılamaktan uzak. Tarifeler, ithalatı yavaşlatabileceği için bu durum, yerel tedarik zincirlerinin zamanında gelişmesini engelleyebilir.
Politik ve Ekonomik Belirsizlikler: Tarifelerin ekonomik büyümeyi olumsuz etkileme riski bulunuyor. Ayrıca, Enflasyon Azaltma Yasası’na ilişkin belirsizlikler, yenilenebilir enerji ve depolama projeleri için vergi teşviklerini etkileyebilir. Bu da sektördeki büyümeyi daha da zorlaştırabilir.
Küresel Ticaretin Etkileri: Çin’in bu tarifelere karşılık vermesi, ABD’nin yenilikçi kapasitesini geride bırakabilir ve ABD firmalarının daha pahalı ithalatlara bağımlı hale gelmesine neden olabilir. Bu, rekabet gücünü zayıflatabilir.
Uzun Vadeli Potansiyel Fırsatlar ve Azaltma Stratejileri: Tarifelere rağmen, ABD’deki üretim kapasitesinin artırılması ve yerli üretimin teşvik edilmesi bir çözüm olarak öne çıkıyor. Ancak bu durum, uzun vadede fayda sağlayacak ve kısa vadeli zorluklar devam edecek gibi görünüyor.
Genel olarak, tarifeler kısa vadede ABD enerji depolama sektörünü olumsuz etkileyebilir ve bu etkiler, yenilenebilir enerji projelerinin büyümesini geciktirebilir.
Ancak, uzun vadede, yerli üretimin artması ve Ar-Geye yapılan yatırımlarla bazı zorlukların aşılabileceği öngörülüyor.
ABD'nin, şebeke ölçeğinde depolama için tercih edilen kimya olan lityum demir fosfat veya LFP pilleri için yerel üretim kapasitesi yok. Oregon merkezli enerji depolama şirketi Powin'in CEO'su Jeff Waters, bir dizi tedarikçinin ABD'de LFP fabrikaları inşa etme sürecinin "çeşitli aşamalarında" olduğunu söyledi. Ancak bunların hayata geçmesi zaman alacak.
https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/1039858
%100 bağlı ortaklığımız Kontrolmatik Technologies Inc. 06/28/2022 tarihinde ABD nin önde gelen enerji depolama sistem entegratorü arasında bulunan Powin LLC ile lithium-ion pil alımına yönelik çerçeve alım anlaşması (OFFTAKE AGREEMENT) imzalamıştır.
1. a) Kontrolmatik Teknoloji Enerji ve Mühendislik AŞ nin (Şirket/KONTR), 4.000.000.000 TL kayıtlı sermaye tavanı
içerisinde 650.000.000 TL olan çıkarılmış sermayesinin, mevcut ortakların yeni pay alma haklarının kısıtlanması suretiyle,
22.250.000 TL nominal değerli kısmı Şirket hakim ortağı Ömer ÜNSALAN a ve 22.250.000 TL nominal değerli kısmı ise yine Şirket
ortağı olan Sami ASLANHAN a tahsisli satılmak üzere toplam 44.500.000 TL artırılarak 694.500.000 T ye çıkarılması nedeniyle
ihraç edilecek paylara ilişkin düzenlenen ihraç belgesinin Kurulumuzca onaylanması talebinin;
i) Sami ASLANHAN ve Ömer ÜNSALAN tarafından 26.04.2022, 10.10.2022, 24.11.2022, 06.12.2023 ve 26.06.2024
tarihlerinde gerçekleştirilen KONTR payı satışlarındaki en yüksek satış fiyatlarının sırasıyla 77,53 TL ve 76,92 TL olduğu dikkate
alınarak 1,00 TL nominal değerli payların satış fiyatının Sami ASLANHAN için 77,53 TL den, Ömer ÜNSALAN için 76,92 TL den
ve Borsa nın Toptan Alış Satış İşlemlerine İlişkin Prosedürü çerçevesinde hesaplanacak baz fiyattan düşük olmamak üzere
belirlenmesi,
ii) İhraç belgesinin, Şirket tarafından Borsa ya yapılacak başvuru sonucu hesaplanacak pay satış fiyat bilgisini ve Sami
ASLANHAN ile Ömer ÜNSALAN tarafından verilen tüm taahhütlere ilişkin bilgileri içerecek şekilde düzeltilmesi
şartıyla olumlu karşılanmasına,
b) Sami ASLANHAN ile Ömer ÜNSALAN ın söz konusu sermaye artırımı kapsamında edineceği payları satış tarihinden
itibaren 1 yıl boyunca Borsa da satmayacağına ve bu payların Borsa da satılmasını doğuracak şekilde herhangi bir işleme tabi
tutmayacağına ilişkin verdiği taahhüt konusunda gerekli işlemlerin tesis edilmesi için Merkezi Kayıt Kuruluşu Aş ye bilgi
verilmesine
karar verilmiştir.
tam yol ileri ? kontrolmatik ? kesintisiz hız ? kontr ?
Katılım Türlerine Göre Genel Kurul Raporu (21.04.2025)
1. Asaleten Katılım
Bireysel olarak genel kurula doğrudan katılan kişiler.
�� Sayısı (yaklaşık): 40 kişi
�� Oranı: %44
2. Vekaleten Bireysel Temsil
Bir kişi adına başka bir bireyin katılımı.
�� Sayısı (yaklaşık): 2 temsil
�� Oranı: %2
3. Vekaleten Tevdi Temsil (Yabancı Saklama Kuruluşları aracılığıyla)
Yabancı kurumsal yatırımcılar adına bankalar veya aracı kurumlar tarafından yapılan temsil.
�� Sayısı (yaklaşık): 49 temsil
�� Oranı: %54
�� Genel Değerlendirme:
Katılımın %54 ü kurumsal ve yabancı yatırımcılar üzerinden vekaleten gerçekleşmiştir.
Asaleten bireysel katılım ise hâlâ önemli bir orana (%44) sahiptir.
Bireysel vekaletle temsil oldukça sınırlı kalmıştır.
Asaleten Pay sahibinin kendisinin doğrudan katılımı 40 44%
Vekaleten Bireysel Bir kişinin başka bir birey adına katılımı 2 2%
Vekaleten Tevdi Yabancı kurumsal yatırımcıların banka/aracı kurum eliyle temsili 49 54%
Toplam 91 100%
https://turkish.coslightbatteries.com/
Yurt Dışında Mobil Baz İstasyonları İçin Enerji Depolama Sistemleri Coslight LiFePO₆48V 150Ah Lityum Pil Paketi Kapasite: 7,2 kWh Fiyat: 1-99 adet için 1.680 USD/adet Açıklama: Bu sistem, mobil baz istasyonları için enerji depolama çözümü sunmaktadır. Fiyat, sipariş miktarına göre değişiklik göstermektedir .Genel Enerji depolama Sistemi Maliyeti Fiyat Aralığı: 300 - 600 USD/kWh Açıklama: Lityum iyon bataryalar için başlangıç maliyeti bu aralıkta olup, uzun vadede bakım ve verimlilik açısından avantajlı olabilir. Kurşun-asit bataryalar ise daha düşük başlangıç maliyetine sahip olsa da, daha kısa ömürleri ve yüksek bakım maliyetleri nedeniyle toplam sahip olma maliyeti daha yüksek olabilir .�� Türkiye'deki Baz İstasyonları İçin Tahmini Maliyet Eğer Türkiye'deki 150.000 baz istasyonunun her biri için ortalama 7,2 kWh kapasiteli bir enerji depolama sistemi urmayı planlıyorsanız ve birim fiyatı 1.680 USD olarak kabul ediyorsanız:Toplam Kapasite: 150.000 × 7,2 kWh =1.080.000 kWh (1.080 MWh)Toplam Maliyet: 150.000 × 1.680 USD = 252.000.000 USD Bu durumda, Türkiye genelindeki tüm baz istasyonları için enerji depolama sistemlerinin toplam maliyeti yaklaşık 252 milyon USD olacaktır. alternatif SenaryolarEğer daha büyük kapasiteli sistemler kullanmayı planlıyorsanız, örneğin 10 kWh kapasiteli sistemler:Toplam Kapasite: 150.000 × 10 kWh = 1.500.000 kWh (1.500 MWh)Toplam Maliyet: 150.000 (10 kWh × 600 USD/kWh) = 900.000.000 USD Bu durumda, maliyet yaklaşık 900 milyon USD'ye çıkmaktadır.
Yonetim kuruluna katilmis paydaslarimiz mevcutsa izlenimlerini paylasabilir mi?
Kontrolmatik Teknoloji A.Ş. 2024 Yılı Olağan Genel Kurulu'na Katılan Pay Sahiplerinin Profili üzerine özet bilgi:
�� Toplantı Tarihi: 21 Nisan 2025
�� Şirket Sermayesi: 650.000.000 TL
�� Toplam Temsil Edilen Pay Tutarı: 292.814.810,979 TL
�� Yatırımcı Profili:
1. Yerli Bireysel Yatırımcılar
Katılım şekli: Asaleten (bizzat)
Katılanlar arasında birçok bireysel Türk vatandaşı yer almakta.
Asaleten temsil edilen pay tutarı: 120.710.581,255 TL
Yaklaşık oran: %18,6
2. Yerli ve Yabancı Kurumsal Temsilciler (Vekaleten)
Katılım şekli: Vekaleten
Temsil edilen büyük sermaye tutarı bu grupta.
Diğer temsilciler tarafından temsil edilen pay tutarı: 154.955.046,724 TL
Yaklaşık oran: %23,8
3. Yabancı Kurumsal Yatırımcılar (Tevdi Temsilcileri)
Katılım şekli: Vekaleten (e-imza)
Genellikle büyük fonlar, ETF'ler ve emeklilik fonları.
Temsil edilen pay tutarı: 17.149.183 TL
Yaklaşık oran: %2,6
�� Yabancı Kurumsal Yatırımcı Örnekleri:
Vanguard (birçok fonla temsil edilmiş)
BlackRock / iShares
State Street
Goldman Sachs
Legal & General
Franklin Templeton
Fidelity
California State Teachers Retirement System
United Nations ****t Staff Pension Fund
People's Bank of China
IMF (Uluslararası Para Fonu)
Bu fonlar arasında özellikle ESG (çevresel-sosyal-yönetişim) temalı ve emeklilik odaklı fonların yoğunluğu dikkat çekici.
�� Genel Değerlendirme:
Şirketin yatırımcı tabanı hem yerli bireysel yatırımcıları hem de çok uluslu, uzun vadeli, kurumsal yatırım fonlarını kapsamakta.
Yabancı kurumsal ilgi devam etmekte, ancak bireysel katılım hâlâ büyük yer tutuyor.
Citibank A.Ş. ve Deutsche Bank A.Ş., yabancı saklama hizmetlerinde öne çıkıyor.
Kontrolmatik Teknoloji 2023 Genel Kurul Hazır Bulunanlar Listesi Özeti:
Toplantı Tarihi: 13 Ağustos 2024
Toplantı Saati: 10:56
Toplantı Türü: Olağan Genel Kurul
Şirket Sermayesi: 650.000.000 TL
Katılım Durumu:
Asaleten Temsil Edilen Pay Tutarı: 175.444.462,639 TL
Tevdi Eden Temsilciler Tarafından Temsil Edilen Pay Tutarı: 21.787.370 TL
Diğer Temsilciler Tarafından Temsil Edilen Pay Tutarı: 175.004.320,724 TL
Toplam Toplantı Nisabı: 372.236.153,363 TL
Katılımcılar:
Liste, bireysel ve kurumsal 155'ten fazla pay sahibini ve temsilciyi içermektedir.
Katılım asaleten (bizzat) ve vekalete (temsilci aracılığıyla) gerçekleştirilmiştir.
Yabancı yatırımcıların büyük kısmı "Tevdi Temsilcisi" olarak vekaleten elektronik imza (e-imza) ile temsil edilmiştir.
Aralarında Vanguard, BlackRock, Goldman Sachs, iShares, California State Teachers Retirement System, IMF, People's Bank of China gibi uluslararası büyük yatırımcılar yer almıştır.
Görevliler:
Toplantı Başkanı: Bayram Bozbeyli
Bakanlık Temsilcisi, Tutanak Yazmanı, Oy Toplama Memuru görevli olarak hazır bulunmuştur.
yatrımcı profili
Toplantı listesi incelendiğinde, yatırımcı profili hem yerli bireysel yatırımcılar hem de uluslararası kurumsal yatırımcılar olarak iki ana gruba ayrılıyor:
��*ââ„¢â€šï¸ Yerli Bireysel Yatırımcılar
Katılımcıların büyük çoğunluğu asaleten katılım sağlamış bireysel yatırımcılardan oluşuyor.
Ad-soyad ile listelenmiş, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıdır.
Bu grup genellikle orta ve uzun vadeli yatırımcılar olabilir.
Toplam sermaye içindeki payları daha sınırlı olmakla birlikte, sayıca fazladır.
�� Uluslararası Kurumsal Yatırımcılar (Tevdi Temsilciler)
Bu grup dikkat çekecek derecede güçlü ve çeşitlidir. Aşağıda bu yatırımcıların bazı kategorileri ve örnekleri listelenmiştir:
�� Endeks Fonları / ETF'ler
Vanguard Total International Stock Index Fund
iShares Core MSCI Emerging Markets ETF
SPDR S&P Emerging Markets Carbon Control Fund
Fidelity Zero International Index Fund
�� Emeklilik Fonları
California State Teachers Retirement System
Public Employees Retirement System of Ohio
United Nations ****t Staff Pension Fund
Thrift Savings Plan (ABD kamu çalışanları için)
�� Devlet Destekli ve Özel Fonlar
People’s Bank of China
Government of Norway
The Regents of the University of California
Australian Retirement Trust
�� Sigorta ve Varlık Yönetim Şirketleri
Legal & General
Aviva
BlackRock Institutional Trust
HSBC Bank PLC - State Street
�� Yatırımcıların Özellikleri:
Uzun Vadeli ve Pasif Yatırımcılar: Birçok fon, düşük maliyetli, uzun vadeli endeks izleme stratejisi uygulayan kurumlardır.
Sürdürülebilirlik Odaklı: ESG (Çevresel, Sosyal ve Yönetişim) odaklı yatırım yapan fonların sayısı dikkat çekicidir.
Küresel Yayılım: ABD, Avrupa, Japonya, Çin, Avustralya merkezli kurumlar bulunmakta.
Kurumsal Güç: Katılımcı fonların çoğu dünya çapında milyarlarca dolar yöneten prestijli kurumlardır.
�� Toplam Şirket Sermayesi: 650.000.000 TL
�� Toplantıya Katılım (Toplam Pay Tutarı): 372.236.153,363 TL
Katılımcı Gruplarına Göre Pay Dağılımı:
Grup Açıklama Temsil Edilen Pay Tutarı (TL) Yaklaşık Oran (%)
Asaleten Katılanlar Bireysel yatırımcılar 175.444.462,639 %26,99
Tevdi Temsilciler Uluslararası kurumsal yatırımcılar 21.787.370 %3,35
Diğer Temsilciler Vekâleten temsil edilen (çoğunlukla fonlar) 175.004.320,724 %26,92
�� Bu tablo bize, yaklaşık %30 civarında bir oranın yabancı kurumsal yatırımcılara ait olduğunu gösteriyo
Kontrolmatik Teknoloji A.Ş. 2023 ve 2024 Genel Kurullarındaki Yatırımcı Profili Karşılaştırması:
Özellik 2023 Genel Kurulu (13.08.2024) 2024 Genel Kurulu (21.04.2025)
Toplantıya Katılan Pay Tutarı (Toplam) 372.236.153 TL 292.814.811 TL
Şirket Sermayesi 650.000.000 TL 650.000.000 TL
Asaleten Katılanlar (Bireysel Yatırımcılar) 175.444.462 TL (%26,9) 120.710.581 TL (%18,6)
Tevdi Eden Temsilciler (Yabancı Kurumsallar) 21.787.370 TL (%3,3) 17.149.183 TL (%2,6)
Diğer Temsilciler (Vekaleten Katılım) 175.004.321 TL (%26,9) 154.955.047 TL (%23,8)
Toplantı Nisabı (Katılım Oranı) %57,3 %45,0
�� Katılımda Dikkat Çekici Değişiklikler:
Toplam katılım oranı 2024 te düştü: Katılım tutarı 372 milyon TL'den 292 milyona geriledi (yaklaşık %21 azalma).
Bireysel yatırımcıların katılımı azaldı: 175 milyon TL ââ€*’ 120 milyon TL (%31 azaldı).
Yabancı kurumsal katılım (tevdi temsilci) az da olsa düştü: 21,7 milyon TL ââ€*’ 17,1 milyon TL.
Vekaleten temsil edilen kurumsal paylarda da düşüş var: 175 milyon TL ââ€*’ 155 milyon TL.
�� Yatırımcı Profili Benzerlikleri:
Her iki yıl da yüksek sayıda bireysel yerli yatırımcı katıldı.
Her iki listede de Vanguard, BlackRock (iShares), State Street, Legal & General, California Teachers, IMF, UN Pension Fund, People's Bank of China gibi prestijli uluslararası fonlar yer aldı.
Citibank ve Deutsche Bank yine yabancı yatırımcıların saklama hizmetlerinde ana aracı kurumlardı.
Fonların çoğu yine ESG ve emeklilik odaklı stratejiye sahip pasif fonlardan oluşuyor.
�� Özet Yorum:
2023 e kıyasla 2024 yılında genel yatırımcı katılımı düşmüş, özellikle bireysel yatırımcılar tarafında ciddi bir azalma görülüyor.
Kurumsal yabancı yatırımcıların ilgisi korunmuş, ancak temsil ettikleri toplam payda sınırlı düşüş olmuş.
Bu tablo, şirketin hâlâ kurumsal güven taşıdığını, ancak bireysel yatırımcılarda ilgi kaybı yaşanabileceğini gösteriyor.
sayın sami aslanhan size sonsuz teşekkürler..
depremden sonra enerji depolama siparişi artar mı
Evet, deprem gibi büyük doğal afetlerden sonra enerji depolama sistemlerine olan talep genellikle artar. Bunun birkaç temel nedeni var:
1. Elektrik Altyapısının Zarar Görmesi
Depremler, elektrik iletim hatları, trafo merkezleri ve enerji santralleri gibi altyapılarda hasara yol açabilir. Bu da uzun süreli elektrik kesintilerine neden olabilir. Bu durum özellikle hastaneler, iletişim merkezleri, su arıtma tesisleri gibi kritik altyapılar için büyük risk oluşturur. Bu nedenle, bu tür kurumlar yedek enerji kaynakları ve enerji depolama sistemleri edinme eğiliminde olurlar.
2. Kesintisiz Güç İhtiyacı
Evlerde ve işyerlerinde insanlar, ani elektrik kesintilerine karşı güvenilir bir yedek enerji kaynağına sahip olmak ister. Bu da özellikle:
Güneş paneli + batarya sistemlerine,
Taşınabilir enerji istasyonlarına (powerbank lerin büyük versiyonları),
UPS (Kesintisiz Güç Kaynağı) sistemlerine olan ilgiyi artırır.
3. Kentsel Dayanıklılık Bilincinin Artması
Depremlerden sonra bireyler ve yerel yönetimler, gelecekteki krizlere karşı daha dirençli hale gelmek ister. Bu da akıllı enerji sistemleri, mikroşebekeler ve batarya depolama çözümleri gibi teknolojilere yatırımları teşvik eder.
4. Politik ve Ekonomik Teşvikler
Afet sonrası, hükümetler ve belediyeler enerji altyapısını güçlendirmek için teşvik ve hibeler sunabilir. Bu da enerji depolama ürünlerine olan talebi artırabilir.
istanbulda 9 şiddet deprem
İstanbul da 9 şiddetinde (Moment Magnitüdü MW ölçeğinde 9.0) bir deprem senaryosu, bilimsel olarak oldukça düşük olasılıklı ama yıkıcılık açısından korkunç sonuçlar doğurabilecek bir senaryodur. Marmara Denizi yakın fay hatlarının (özellikle Kuzey Anadolu Fay Zonunun Marmara segmenti) böyle büyük bir deprem üretmesi teorik olarak mümkün olsa da, beklenen deprem büyüklüğü genellikle 7.2 ile 7.6 arası tahmin edilir. Ancak, senaryo bazlı risk analizleri açısından 9.0 gibi uç bir değer üzerinden değerlendirme yapmak, dayanıklılık planlaması açısından faydalı olabilir.
9.0 Büyüklüğünde Deprem Senaryosunda İstanbul da Neler Olabilir?
1. Altyapı Çöküşü
Elektrik kesintileri günlerce sürebilir. Şebeke çöker, trafo merkezleri hasar görebilir.
Doğalgaz boru hatları kırılabilir, yangın ve patlama riski yükselir.
İletişim altyapısı (baz istasyonları, internet servisleri) büyük oranda devre dışı kalabilir.
Su ve kanalizasyon sistemleri çöker, salgın hastalık riski doğar.
2. Bina Hasarları ve Can Kaybı
İstanbul daki yapı stokunun büyük bölümü riskli olduğundan, yüz binlerce bina ya yıkılır ya da ağır hasar görür.
Milyonlarca insan evsiz kalabilir.
Can kaybı, on binleri, hatta yüz binleri bulabilir (ölçekteki tahminler AFAD ve Kandilli raporlarına göre değişkenlik gösterir).
3. Toplumsal ve Ekonomik Etkiler
Bankacılık sistemleri, tedarik zincirleri, lojistik tamamen durabilir.
Türkiye ekonomisi %30-40 oranında duraksayabilir.
Göç, kıtlık, su ve barınma krizleri görülebilir.
4. Enerji Depolama ve Alternatif Sistemlere İlgi
Güneş enerjisi + batarya sistemleri, taşınabilir enerji istasyonları, jeneratörler büyük önem kazanır.
Kamu kurumları ve hastaneler yedek enerji sistemlerini artırmak zorunda kalır.
Enerji bağımsızlığı bireysel ve kurumsal düzeyde öncelik haline gelir.
Bu Senaryodan Hangi Dersler Çıkar?
Kritik altyapılar, enerji depolama sistemleriyle yedeklenmeli.
Mikroşebeke ve güneş+batarya sistemleri, afet planlarının temel parçaları olmalı.
Kentsel dönüşüm, yalnızca bina yenileme değil, enerji altyapısını güçlendirme anlamına da gelmeli.
İstanbul 9.0 büyüklüğünde bir deprem senaryosu çerçevesinde enerji depolama alanında yatırım değerlendirmesi yapmak oldukça stratejik bir yaklaşım.
YATIRIM DEĞERLENDİRMESİ
Konu: İstanbul da Büyük Deprem Sonrası Enerji Depolama Sistemlerine Yatırım Fırsatları
1. Durum Analizi
- Senaryo: 9.0 Mw büyüklüğünde bir Marmara depremi
- Etki Alanı:
Elektrik altyapısında yaygın çöküş (trafolar, iletim hatları, şehir içi dağıtım)
Kritik kurumlar: Hastaneler, belediyeler, veri merkezleri
Haneler: Yaklaşık 5 milyon konutun %40 ı hasar riski altında
Uzun süreli enerji kesintisi: 48 saatten 2 haftaya kadar
2.Enerji Depolama İhtiyacı
- Talebin Ana Kaynakları:
Kritik altyapı (hastane, su tesisleri, GSM operatörleri)
Kurumsal yapılar (AVM, veri merkezi, üretim tesisi)
Orta ve üst gelir grubu konut sahipleri
Belediyeler (afet yönetim merkezleri, geçici barınma alanları)
- Beklenen Ürün Grupları:
Ürün Grubu Talep Beklentisi Notlar
Lityum batarya sistemleri Yüksek Güneş enerjisi ile entegre çözümler
Taşınabilir enerji istasyonları Orta-Yüksek Bireysel kullanım, afet çantalarına dahil
UPS sistemleri Orta Ticari işletmeler için
Dizel jeneratör Azalan eğilim Gürültü, yakıt bağımlılığı, kirlilik
3. Yatırım Fırsatları
A. Distribütörlük ve İthalat
Çin, Güney Kore menşeli taşınabilir lityum enerji çözümleri
Avrupa menşeli entegre solar+batarya sistemleri
B. Kurulum ve Bakım Hizmetleri
Güneş paneli + batarya kurulumu için yerli servis ağı
B2B anlaşmalar: AVM ler, fabrikalar, oteller
C. Yerel Üretim (KOBİ Odaklı)
Basit enerji depolama çözümlerinin (örneğin UPS) Türkiye de montajı
Hükümet destekli teşviklerden faydalanma (KOSGEB, Sanayi Bakanlığı)
4. Pazar Tahmini (Varsayımsal)
Deprem sonrası ilk 6 ayda pazar hacmi %300 e kadar büyüyebilir
İstanbul ve çevresindeki enerji depolama pazarı, tahmini:
Şu anki değer: 100 milyon USD
Deprem sonrası potansiyel: 400 milyon USD+
5. Riskler ve Dikkat Edilmesi Gerekenler
Deprem sonrası lojistik kısıtlar stok tutma kritik
Güvenlik sertifikaları ve CE belgeleri önemli
Kamu ihalelerinde rekabet yüksek, iyi ilişkiler gerekli
6. Stratejik Öneriler
Acil durumda devreye girecek mobil enerji istasyonu filoları kurmak
Belediyelere ve AFAD a doğrudan ürün teklifleri geliştirmek
Sosyal sorumluluk projeleriyle marka bilinirliğini artırmak
İstanbul daki büyük bir deprem senaryosuna dayalı enerji depolama sistemleri üzerine odaklanan detaylı bir iş planı (business plan) Bu plan, yatırımcı ya da ortak arayışında kullanılabilir, resmi kurumlara sunulabilir ya da stratejik yol haritası olarak da işlev görebilir.
DETAYLI İŞ PLANI
Proje Adı: Kritik Afet Durumlarında Akıllı Enerji Depolama Çözümleri - İstanbul Odaklı
Girişim Türü: Dağıtım, kurulum ve servis hizmetleri
1. (Executive Summary)
İstanbul da gerçekleşmesi beklenen büyük çaplı bir deprem senaryosu sonrasında, kritik altyapıların ve konutların elektrik kesintilerine karşı dayanıklı hale getirilmesi amacıyla enerji depolama sistemlerine talebin hızla artacağı öngörülmektedir. Bu proje, hem bireysel hem kurumsal müşterilere yönelik taşınabilir ve sabit enerji depolama sistemlerinin satış, kurulum ve bakım hizmetlerini kapsar. Yerli montaj imkânı ve hızlı lojistik altyapısıyla pazara erken giriş hedeflenmektedir.
2. AMAÇ ve HEDEFLER
İlk 1 yılda İstanbul ve çevresinde 2.000 konut, 200 ticari işletmeye sistem kurulumu
İlk 2 yılda kamu kurumlarına doğrudan satış veya ihale yoluyla en az 5 büyük kurulum anlaşması
Kriz sonrası 1 hafta içinde devreye alınabilecek mobil enerji çözümleri filosu kurmak
3. PAZAR ANALİZİ
Hedef Kitle:
Afet sonrası kritik hizmet sağlayıcılar (hastaneler, GSM şirketleri, belediyeler)
Orta-üst gelir düzeyindeki haneler (güneş+batarya çözümleri)
Kurumsal yapılar (AVM, otel, fabrika)
STK lar, afet müdahale organizasyonları
Pazar Dinamikleri:
Artan afet bilinci
Yeşil enerjiye geçiş süreci
Devlet teşvikleri (YEKA, KOSGEB, Afet Fonu)
4- ÜRÜNLER ve HİZMETLER
Ürün/Hizmet Açıklama
Taşınabilir enerji istasyonları Powerbankin büyük versiyonları, şebekeden bağımsız çalışır
Sabit batarya sistemleri Konut ve iş yerlerine güneş paneliyle entegre edilen çözümler
Mikroşebeke kurulumu Özellikle kamu ve sağlık kurumları için
Servis ve bakım hizmetleri Kurulum sonrası yıllık bakım paketleri
5. OPERASYONEL PLAN
Lokasyon:
Merkez: İstanbul Anadolu Yakası (depoya yakın sanayi bölgesi)
Depo: 500 m², ilk aşamada 2 aylık stok kapasitesi
Tedarik:
Çin ve Güney Kore den ithal batarya sistemleri -POMEGA ?
Yerli panel üreticileriyle iş birliği
EKİP YAPILANMASI
Pozisyon Açıklama
Kurucu Ortak Enerji veya afet yönetimi uzmanı
Teknik Müdür Elektrik mühendisliği geçmişi
Satış & İhale Uzmanı Kamu ile ilişkilerde deneyimli
Lojistik ve Operasyon Depo ve saha ekip yönetimi
Satış Sonrası Hizmetler Kurulum ve teknik destek ekibi
7. FİNANSAL PLAN
Başlangıç Sermayesi İhtiyacı: 3.000.000 TL
Kalem Tutar (TL)
İlk ürün stoğu 1.200.000
Depo kiralama ve donanım 400.000
Araç ve mobil filo 600.000
Personel giderleri (6 ay) 400.000
Pazarlama ve lansman 200.000
Diğer (lisans, vergi vb.) 200.000
Gelir Projeksiyonu:
Yıl Ciro (TL) Net Kar (TL)
1 6.500.000 800.000
2 11.000.000 2.300.000
3 17.000.000 4.800.000
8. PAZARLAMA STRATEJİSİ
Kurumsal satış kanalı: AVM, hastane, fabrika, kamu binalarına doğrudan teklif
Afet odaklı sosyal kampanyalar Enerjin Hazır mı gibi farkındalık çalışmaları
Yerel yönetimlerle iş birliği: Belediyelerle afet planına entegre çözümler
9. RİSKLER ve ÖNLEMLER
Risk Önlem
İthalat gecikmeleri Yüksek stok tutma
Teknolojik uyumsuzluklar CE ve TSE sertifikalı ürünler
İhale rekabeti İyi hazırlık ve ilişki yönetimi
Lojistik erişim zorluğu (deprem sonrası) Mobil enerji istasyonu birimleri kurmak
ülkemiz için strateji yatırım ? kontrolmatik ? pomega ? plan s ? mc fly ? kontr ?
İstanbul için deprem özeti, olası bir büyük Marmara depremi (özellikle 7.5 Mw üzeri senaryo) üzerinden şöyle özetlenebilir:
İSTANBUL DEPREM ÖZETİ
Beklenen Deprem
Fay Hattı: Kuzey Anadolu Fayı (Marmara Segmenti)
Olası Büyüklük: 7.2 7.6 Mw (bilimsel tahminler)
Yıkıcılık Senaryosu (Teorik): 9.0 Mw aşırı yıkıcı (düşük olasılık ama yüksek etki)
Yapısal Etki ve Yıkım
İstanbul daki yapı stokunun %60 ı riskli sınıfta
200 binden fazla bina ağır hasar riski altında
Yüz binlerce kişi evsiz kalabilir
Altyapı Üzerindeki Etki
Elektrik şebekesi: Çökme riski yüksek
Su ve kanalizasyon: Arıza ve salgın riski
Ulaşım: Köprüler, tüneller ve yollar zarar görebilir
Haberleşme: Baz istasyonları ve internet hizmetleri kesintiye uğrayabilir
İnsani Etkiler
Can kaybı: On binlerce kişi (senaryoya göre)
Yaralı ve mağdur: Milyonlar
Geçici barınma ihtiyacı: 2 milyondan fazla kişi
Kritik İhtiyaçlar (İlk 72 Saat)
Enerji (elektrik): Jeneratör, batarya, güneş sistemleri
Temiz su ve gıda
Sağlık hizmetleri ve ilk yardım
İletişim altyapısı
Afet Öncesi Hazırlıklar
Bina güçlendirme ve kentsel dönüşüm
Enerji yedekleme sistemleri (güneş+batarya, mikroşebekeler)
Toplanma alanları ve barınma planları
Erken uyarı sistemleri ve afet tatbikatları
Fırsatlar / Yatırım Alanları
Enerji depolama çözümleri
Afet teknolojileri (haberleşme, lojistik)
Mobil sağlık ve barınma sistemleri
Afet eğitimi ve yazılım sistemleri
Tahsisli sermaye artirimiyla ilgili yonetim kurulunda bir soru geldimi bu konuda malumati olan var mi?
Ayrica Sami Bey ve Omer Bey'den henuz SPK'nin kararina muspet olarak katilimda bulunacagim aciklamasi gelmedi, bunlar kritik konular.
Eger sirketteki paylarini %50 uzerinde tutmak istiyorlarsa tahsisliye katilirlar. Su an hissenin fiyat hareketleri yatirimcilari supheye sevk eder vaziyette.
Yukarida yazilanlar yatirim tavsiyesi degildir.
Anlasilan bu tahsisli isi devreye sokulmayacak, cunku patronlarin pek de isine gelmiyor. Burada SPK dogru bir hareket yapti, umariz bu sekil devam eder.
Yukarida yazilanlar yatirim tavsiyesi degildir.
Yakın vade (mesela 1 yıl) sasa hektaş olma yolunda ilerliyor, karşılaştırmak için sasa hektaş grafiklerine bakınız, örneğin hektaş dolar bazlı tepeden %95 geri çekildi. Sermaye işleri bittiğinde benzetme başlayabilir. Nereden biliyorsun derseniz, şirket sahibi bazı şeyleri elinde çok oynadı, çok oynadığında o şeyler dayanamaz birden boşalı verir.
Bana fazlasiyla kotumser geldi, HEKTS'in satislari rezelet bir sekilde geri gidiyor, yatirimlardan verim alinamadi, KONTR'de hala bir FAVOK ve kar mevcut ve satislar dolar bazinda buyuyor. Icerde cok fazla kucuk yatirimci olusu benziyor Hektasa. Muhtemelen kucuk yatirimcida bir tenzilata gidilecek hareketler olur, onu beklerim.
SASA'ya su acidan benzetmiyorum SASA 6 milyar dolar kusur onun harekete gecmesi icin buyuk para girisi lazim, KONTR' onun onda biri KONTR'yi momentuma sokmak SASA'ya gore kolay, yeter ki hisse toplansin, kucuk yatirimci dokulsun, genel enerji hisseleri ralliye ciksin, onu da pala bilir ne zaman yapacagini.
Bir de genel trend/momentum su an mevcut degil tum BIST'te. Momentum olacak ki buyume hisseleri kiprassin. RSI hala tam sogumus degil, hacim diplerde kisa, orta vadede pek bir isik yok gibi, bilmedigimiz bir aksiyon olmadiigi surece dinlenmeye devam edecek gibi.
Yukarida yazilanlar yatirim tavsiyesi degildir.
Endeks genelinde haklısınız. Kontrol %57 halka açıklık ile kısmen yatırımcıdan alacağını almış. Defter değeri 4, bu sermaye artışları ile patron işini bitirmiş olabilir, öyle ise defter değeri 1,5 hatta 1 lere gelmeli, sattıklarını yerine koymalı. Bu borsanın değişmez döngüsüdür. Örneğin sasa en benzeridir ve en büyüğünü yaptı, son 10 gündür 100 milyon lot aldı, hemen hepsini almayacak ama senelerce sattığı malı geri toplayacak.
Tahsisli konusunda sikinti yaratildi, belli ki bu sirketin patronlari cok ta fazla sevdirememis kendilerini. Gunah kecisi gibi bir sey oldular.
Bu sartlarda geri alim beklemiyorum. Patron(lar) zaten parasini sirkete borc vermis. Tahsisli icin dusunup cani cekince kendi oyununu kurabilir.
Bu fiyattan almaktansa hissede manipulasyon yapip fiyati iyice asagi vurmayi denerler mi bilemiyorum, oda bir sermaye gerektirir, riski var aciga satisin, sirketi ellerinden de kaptirabilirler, olcu kacarsa.
DD enflasyon ortaminda 2 sene icinde 4'ten bire gelir bu onemli bir olcut degil. Pomega uzerinden toplam satislarini 1 milyar dolar bandina getirebilirse 2027 sonunda, sirket farkli bir kategoriye girer.
Su an fabrika bitti, siparisler geliyor, bu yil sonu bilanco da goruruz. KONTR bir teknoloji sirketi o yuzden SASA veya HEKTS gibi sanayi sirketiyle karsilastirma cok dogru gelmiyor bana. Degerleme olarak da kontr'un onunde uzund bir yol var gibi.
SASA ve HEKTS hala yatirimlarin verimi konusunda cok zayiflar, yatirimci bunu gorup kacti zaten. SASA tesvikler olmasa FAVOK cikaramiyor. HEKTS daha kac yil zarar yazacak belli degil. Ayrica bu iki sirkette girdisi maliyetli ve dalgalanmasi yuksek ara urun kullaniyor, o yuzden hala ciiss noktasindalar.
Yukarida yazilanlar yatirim tavsiyesi degildir.
Kontrolmatik Teknoloji Enerji ve Mühendislik A.Ş 18.04.2025 tarihinde Kontrolmatik Teknoloji Enerji ve Mühendislik A.Ş. ile Ankara da
gerçekleştirdiğimiz toplantının notları aşağıdaki gibidir. AHLATÇI YATIRIM ARAŞTIRMA DEPARTMANI AHMET DENİZ BAĞBASAN , MEHMET ÖZDEMİR, KEREM ENDER ÖZGAN
Kontrolmatik Teknoloji Enerji ve Mühendislik A.Ş., ana şirket statüsünde faaliyet göstermekte olup, stratejik öneme sahip altı bağlı ortaklığı aracılığıyla çalışmalarını sürdürmektedir. Şirketin ana faaliyet konusu; elektrifikasyon, otomasyon ve dijitalizasyon odaklı mühendislik, tedarik ve inşaat hizmetlerini içeren EPC (Engineering, Procurement, Construction) projelerinin hayata geçirilmesidir
Bağlı ortaklıklardan Pomega Enerji Depolama Teknolojileri A.Ş., özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarına entegre çözümler geliştirmek amacıyla enerji depolama sistemleri üretmekte ve yüksek kapasiteli batarya üretimi gerçekleştirmektedir. Progresiva, Türkiye de şebeke ölçeğinde geliştirilen en büyük enerji depolama projelerinden birini hayata geçirmektedir. 1 gigawatt-saat kapasiteye sahip bu yenilikçi proje, aynı zamanda yıllık 250 MWh elektrik üreten bir rüzgar enerjisi santralini de bünyesinde barındırmaktadır. Plan-S Uydu ve Uzay Teknolojileri A.Ş. ise yerli uydu platformlarının geliştirilmesi ve uzaya fırlatma görevlerinin gerçekleştirilmesi üzerine çalışmalar yürütmektedir. Mcfly Teknoloji A.Ş., endüstriyel robotlar, kolaboratif robotlar (cobot) ve özel tasarım gripper sistemlerinin üretimi ve entegrasyonu alanında faaliyet göstermektedir. Emek Elektrik Endüstrisi A.Ş., yüksek ve orta gerilim seviyelerinde ölçü transformatörleri ile yüksek gerilim ayırıcıları üretimi ve pazarlaması konusunda çalışmakta, aynı zamanda AR-GE faaliyetleriyle ürün geliştirme süreçlerini
desteklemektedir. Üç Yıldız Antimon Madencilik A.Ş. ise kurşun, çinko ve bakır gibi değerli madenlerin üretimini gerçekleştirmektedir.
Genel olarak Kontrolmatik Teknoloji ve bağlı ortaklıklarına bakıldığında, ilk etapta birbirinden bağımsız sektörlerde faaliyet gösteren bir yapı gibi görülse de, şirket faaliyetlerini farklı bir entegre iş modeli çerçevesinde sürdürmektedir. Kontrolmatik in EPC faaliyetlerinde, grup şirketleri arasında ciddi bir sinerji oluşturulduğu görülmektedir. Emek Elektrik, EPC projelerinde kullanılan yan ekipmanların üretimini üstlenirken; McFly ise Kontrolmatikin otomasyon projelerinde tekrarlayan işlere yönelik robot kolları üretmektedir. Plan-S ise, geniş alan kapsama yeteneğine sahip uyduları sayesinde GSM altyapısının bulunmadığı bölgelerdeki sayaç verilerini okuyarak, bu verileri Kontrolmatikin markası olan Controlix sensörleriyle entegre şekilde iletmektedir. Uzun vadede, Plan-S in uzaya gönderdiği uydular, Pomega ürünlerinin küresel ölçekte bağlantılı ve entegre olarak çalışmasına olanak tanıyacaktır. Şirketin orta ve uzun vadeli büyüme hikâyesinin temelini Pomega yatırımı oluşturmaktadır. İlk aşamada, Ankara da kurulan üretim tesisinin birinci bölümü tamamlanarak yarım GWh kapasiteyle faaliyete geçmiştir. İkinci aşamada, 3 GWh'lık şebeke ölçekli depolama sistemleri için Packline üretim hattı devreye alınmıştır. Hücre üretimi için devam eden yatırımlarla birlikte 2 GWh ilave hücre üretimi kapasitesine ulaşılması ve toplamda 2,5 GWh kapasiteye çıkılması hedeflenmektedir.
Şirket, yatırımı aşamalara ayırarak öğrenme ve geliştirme süreçlerine fırsat tanımayı amaçlamaktadır.
İkinci aşamanın en önemli özelliği ise üretimin büyük ölçüde otomasyona dayalı olması, yani insan müdahalesi olmadan gerçekleştirilecek olmasıdır ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşlarının ardından, Pomega yatırımı stratejik açıdan büyük bir önem kazanmıştır.
Şirket, ABD üretiminin finansman sürecinin tamamlanması ve fabrika kurulumunun gerçekleşmesi süresince Türkiyeden ABDye ürün tedarikinin mümkün olduğunu ve rekabet gücünün güçlü bir şekilde sürdüğünü vurgulamaktadır. ABD yatırımında 2025 yılı içinde finansman sürecinin tamamlanması ve takip eden yıllarda üretime geçilmesi planlanmaktadır.
Halihazırda CE sertifikasına sahip olan şirket, Avrupa ya ihracat yapabilmektedir. Ancak ABD ve Kanada gibi pazarlara girebilmek için gerekli olan UL sertifikası üzerine çalışmalar sürdürülmekte ve bu belgelendirmenin kısa vadede tamamlanması hedeflenmektedir. Ev tipi batarya hücrelerinin UL sertifikasının ikinci çeyrekte hazır olması beklenmekte, şebeke ölçekli batarya hücreleri için ise sertifika süreci başlatılmıştır.
Şirketin, ABD ile Çin arasında süregelen tarife savaşlarından olumlu etkilenebileceği, zira Çinli üreticilerle rekabet açısından önemli avantajlara sahip olduğu belirtilmektedir. Tüketiciler, Çinli üreticilerin daha avantajlı fiyatlar sunabildikleri pazarlarda dahi, stratejik olarak Kontrolmatik ile çalışmayı tercih edildiği bildirildi. Çin'den yapılan ürün tedarikinde yaşanan gecikmeler, ve satış sonrası hizmet yetersizlikleri öne çıkarken; Kontrolmatik in yedek parça teminini bir hafta içinde gerçekleştirebilmesi ve 24 48 saat içerisinde müdahalede bulunabilmesi önemli bir rekabet avantajı sağlamaktadır. Çin ile Batı Avrupa arasındaki coğrafyada doğrudan bir rakibin bulunmaması da Pomega nın pazar konumunu güçlendiren unsurlar arasında yer almaktadır. Global ölçekte batarya üreticileri arasında konumlanan Pomega, büyük ölçekli EPC projeleri gerçekleştirme yetkinliğine sahip ana şirketi Kontrolmatik in desteğiyle geniş bir coğrafyada ayrıcalıklı bir konum edinmektedir.
Finansallar açısından değerlendirildiğinde, şirket yatırımlarını finansman maliyetlerinin yüksek olduğu bir dönemde gerçekleştirdi. Bu nedenle farklı türlerde finansman yöntemlerine başvurulmuş ve bu çerçevede yapılan pay satışları şirket üzerinde baskı yaratmıştır. Önümüzdeki dönemde devam eden yatırımların bilanço üzerinde yansıyan tutarı 45 milyon ABD dolarına tekabül etmektedir. Mevcut TL kredilerin kısmen döviz cinsine çevrilmesi ve vade yapısının uzatılması planlanmaktadır.
Ayrıca, sermaye yapısını güçlendirmek amacıyla, 2025 2026 yılları arasında iştiraklerde kısmi hisse satışının değerlendirilmesi planlanmaktadır.
Bu kapsamda, ana faaliyetlerden bağımsız olarak konumlanan Üç Yıldız Antimon Madencilik in kısmi ya da tamamen satışı öncelikli seçenekler arasında yer almakta olup, bu satıştan 15-20 milyon Euro tutarında bir kaynak yaratılması hedeflenmektedir. Ayrıca Progresiva da 35-50 milyon Euro, Pomega ve Plan-S te azınlık ortaklık yapıları üzerinden ayrı ayrı 40 milyon dolarlık sermaye girişi potansiyeli değerlendirilmektedir. Önümüzdeki birkaç yıl içinde ise Pomega da kısmi halka arz ve Mcfly da azınlık ortak alınması yoluyla yeni sermaye girişleri planlanmaktadır.
Şirket 2025 yılı ve devamındaki backlog ile ilgili projeksiyonlarına değinildiğinde, 2025 yılı hedeflerine yılın ilk çeyreğinde dahi büyük ölçüde yaklaşıldığı görülmektedir. Finansal yansıma ise faturalandırma sürecine bağlıdır; bu süreç Kontrolmatik için ortalama 12-15 ay, Pomega için ise güncel iş durumuna göre medyan olarak 7 ayda gerçekleşmektedir. EPC işinin doğası gereği, faturalama genellikle yıl sonlarında yapıldığı için, ciro artışları genellikle yılın 3. ve 4. çeyreklerinde yoğunlaşmaktadır. Bu nedenle, finansalların 1. ve 2. çeyreklere kıyasla daha güçlü bir performans sergilediği söylenebilir. Şirketin konsolide hasılat beklentisi 2026 yılı için 874 milyon dolar, 2027 yılı için 1,1 milyar dolar, sonraki yıllar için ise sırasıyla 1,4 ve 1,6 milyar dolar seviyesinde öngörülmektedir.
Konsolide ciro içerisindeki Pomega payının beş yıllık süreçte %20 seviyelerinden %45 seviyelerine çıkması beklenmektedir. Şirket ayrıca Emek Elektrik tarafında, kısa vadede mümkün olmasa da orta vadede gerçekleştirilecek yatırımlarla önemli bir potansiyel yaratılacağını düşünmektedir.
Orta vadede, FAVÖK marjının %25 seviyesine ulaşması ana hedef olarak belirlenmiş olup, 2025 yılı için FAVÖK marjı beklentisi %15-17 aralığındadır. Pomega 2. Faz dışında ek bir yatırım planı bulunmaması nedeniyle ve ilerleyen dönemde ek borçlanmaya gidilmemesi halinde, Net Borç/FAVÖK oranının 2025 te 4,3x, sonraki yıllarda ise sırasıyla 2,6x ve 1,9x seviyelerine gerilemesi beklenmektedir
1. Stratejik Büyüme ve Yatırım Alanları
Pomega Enerji yatırımları, şirketin büyüme hikâyesinin merkezinde. 2,5 GWh batarya üretim kapasitesine ulaşılması hedefleniyor.
ABD yatırımı planlanıyor, UL sertifikasyonu çalışmaları ile bu pazara giriş amaçlanıyor.
Enerji depolama ve uzay teknolojileri gibi yüksek katma değerli sektörlerde faaliyet gösteriyor.
2. Entegre İş Modeli ve Grup Sinerjisi
EPC projelerinde grup şirketlerinin üretimden iletişime kadar birbirini destekleyen rolleri var.
Plan-S uyduları, kırsal bölgelerde sayaç verilerinin iletimini sağlıyor, bu da enerji ve otomasyon işlerinde rekabet avantajı sunuyor.
3. Finansal Göstergeler ve Kârlılık
2024 yılı net kârı: 274 milyon TL, ancak çeyreklik bazda bazı dönemlerde zarar görülmüş.
FAVÖK marjı 2024'te %11,5, orta vadede hedef %25.
Şirketin ciro projeksiyonları yüksek: 2026 da 874 milyon USD, 2027 de 1,1 milyar USD.
4. Riskler ve Finansman Yapısı
Yüksek borçluluk: Net Borç / FAVÖK oranı 5,8x (2024).
Sermaye artışı ve iştirak satışı gibi adımlarla bu baskı azaltılmaya çalışılıyor.
Üç Yıldız Antimon Madencilik satışı ve iştiraklerde ortaklık planları (Pomega, Plan-S, Progresiva, Mcfly) gündemde.
5. Rekabet Avantajı
Çinli üreticilerle rekabette hızlı servis, yedek parça ve lokal üretim gibi alanlarda öne çıkıyor.
Avrupa ya ihracat var; ABD ve Kanada pazarı için hazırlık yapılıyor.
Kısaca: Eğer uzun vadeli yatırım düşünülüyorsa, Pomega nın büyüme potansiyeli ve şirketin yüksek teknolojili alanlardaki konumlanması dikkat çekici. Ancak borçluluk ve kısa vadeli kârlılık dalgalanmaları yatırım kararı verirken göz önünde bulundurulmalı.
GÜÇLÜ YÖNLER (Strengths)
Pomega yatırımı: Yüksek kapasiteli enerji depolama sistemleri ve batarya üretimi ile stratejik konumlanma.
Grup şirketleri arasında sinerji: EPC projelerinde Emek Elektrik, McFly, Plan-S gibi iştiraklerin katkısıyla entegre çözümler sunuluyor.
Uluslararası ihracat potansiyeli: CE sertifikalı ürünlerle Avrupa’da yer alıyor, UL sertifikasyonu ile ABD pazarı hedefleniyor.
Teknoloji ve inovasyon odaklı yapı: Uydu teknolojileri (Plan-S), endüstriyel otomasyon (McFly), AR-GE yatırımları güçlü.
Krizlere karşı esneklik: Çin ile Batı arasında artan ticaret gerilimlerinden avantaj sağlayabilecek konumda
FIRSATLAR (Opportunities) ABD yatırımı ve UL sertifikası ile yeni pazarlara açılım. Enerji dönüşümü ve yeşil enerji yatırımlarının hız kazanmasıyla EPC ve batarya talebinin artması. İştiraklerin halka arzı ve stratejik ortaklıklarla sermaye artışı. Uydu teknolojileri sayesinde dijital altyapı ve veri iletişimi pazarında büyüme. Avrupa’da Çin dışı tedarikçiye yönelim, stratejik fırsat oluşturabilir.
2026 FAVÖK Bazlı Değerleme
Ortalama sektör çarpanı: EV/FAVÖK = 15x (yüksek büyüme şirketlerinde makul)
Bu çarpanla 2026 FAVÖK değerine bakalım:
7,647 milyar TL × 15 = 114,7 milyar TL firma değeri (EV)
Bugünkü firma değeri 24,3 milyar TL (rapora göre)
Yani bu senaryoda: ~4,7 kat potansiyel var
Hisse Başına Değer Hesabı
Mevcut hisse sayısı: 650 milyon
2026 EV: 114,7 milyar TL
Diyelim ki net borç 2026’da 4 milyar TL’ye indi
Özkaynak değeri ≈ 110,7 milyar TL
110,7 milyar TL ÷ 650 milyon = 170 TL/hisse fiyatı potansiyeli
Bugün fiyat: 27,30 TL
Bu senaryoda: ~6,2 kat artış potansiyeli
2027 Senaryosu – Beklentiler Gerçekleşirse
Varsayımlar:
Değişken Değer
Ciro 1,1 milyar USD
FAVÖK Marjı %25
USD/TRY 35 (varsayım)
FAVÖK (USD) 275 milyon USD
FAVÖK (TL) 275 × 35 = 9,625 milyar TL
EV/FAVÖK çarpanı 15x
Firma Değeri (EV) 9,625 × 15 = 144,4 milyar TL
Net Borç (azalmış hali) ~2,5 milyar TL
Hisse sayısı 650 milyon
Özkaynak Değeri ve Hisse Fiyatı
Özkaynak = EV – Net Borç
144,4 milyar – 2,5 milyar = 141,9 milyar TL
Hisse Başına Değer:
141,9 milyar ÷ 650 milyon = 218 TL/hisse
abd yatırımı gerçeklestiğinde burada hisse fiyatı 300 görünür mü
Bu soru tam da hikâyeyi fiyatlayan borsa mantığının kalbine gidiyor.
Kısa cevap:
Evet, bazı koşullar oluşursa hisse fiyatı 300 TL olabilir. Ama sadece ABD yatırımıyla değil; o yatırımın yanında birkaç olmazsa olmaz daha gerekir.
Şimdi bunu biraz açalım:
1. 300 TL ne demek?
Mevcut fiyat: 27,30 TL
300 TL hedef: ~11 kat yükseliş
Bu, şirketin piyasa değerinin bugünkü ~18 milyar TL 200 milyar TL ye çıkması anlamına gelir.
300 TL Olması İçin Gerekli 5 Ana Şart:
1. ABD Yatırımı Gerçekleşecek ve Üretime Geçecek
UL sertifikası alınmış olmalı.
Üretim başlamış ve satış geliri yaratıyor olmalı.
ABD pazarına düzenli satış + yüksek kârlı kontratlar gerekiyor.
2. FAVÖK Marjı %25+ ve Ciro 1,5 milyar USD+
Pomega ve EPC işleri toplamda çok güçlü kârlılık getirmeli.
Kârlılık sürdürülebilir olmalı (yani sadece tek seferlik iş değil).
3. Net Borç çok düşük olmalı (tercihen 0'a yakın)
Borç baskısı hissedar getirisini azaltır. Kaldıraç azaldıkça çarpanlar büyür.
4. Piyasa güveni yüksek olmalı
Yatırımcılar, şirketin sadece büyüyeceğin değil, büyümeden kâr edeceğine de inanmalı.
Yeni sermaye ihtiyacı kalmamalı. Halka arz ya da bedelli konuşulmamalı.
5. Piyasa çarpanı yüksek olmalı (EV/FAVÖK 20x)
Bu çarpan, çok yüksek büyüme şirketleri için mümkündür.
Tesla, Nvidia gibi hisseler bu çarpanlarla fiyatlandı zamanında.
Simülasyon: Bu Şartlar Olursa
| Ciro | 1,5 milyar USD | | FAVÖK Marjı | %25 | | FAVÖK | 375 milyon USD | | USD/TRY | 35 | | FAVÖK (TL) | 13,1 milyar TL | | EV/FAVÖK | 20x | | Firma Değeri (EV) | 262 milyar TL | | Net Borç | 0 | | Hisse Sayısı| 650 milyon |
Hisse değeri = 262 milyar / 650 milyon = ~403 TL
300 TL mümkün, hatta üstü bile mümkün. Ama sadece ABD fabrikası değil, onun yanında birkaç tane daha yıldız parlamalı.
SPK ilk defa gözüme girdi ve patronlara tokadı attı.
gel almak istiyorsan 77 TL den al yoksa işine bak şirket sağılacak inek değil dedi.
Patronlardan hala ses yok :)
Hadi bakalım hodri meydan.
Merakımdan takip ediyorum şimdilik elimde yok hisse.
merak eden insan elmas keşfeder...şahsen itibar puanını spk ya değil patronlara veriyorum..bildiğin spk değişmez.. ahlatçı yatırım departmanı tarafından yapılan analiz raporunu iki defa okuyun..benzer analız raporu cwene içi nde yapılmış ancak iki yazı arasında farklar var.. kontrolmatik çok daha profesyonel katkıda bulunmuş.
https://www.ahlatciyatirim.com.tr/ar...planti-notlari
şirket için sağılacak inek yorumu pazardaki süte su katan veya bakırı altınla kaplama gibi anlayışla aynı değerlendirmedir. kimsenin şirketi inek gibi sağma düşüncesi yok... ülkemin yatırımcı profili de sokak düzeyinde eğitim ve zeka düzeyi düşük.. audiye binen audi ürettiğini düşünüyor.. kontrolmatikte yabancı kurumsal yatırımcı profili önemli bir oranda..markalaşma değeri arttıkça globalleşme olacaktır.. Avrupa dan sonra amerika ve kanada pazarına girilmesi an meselesidir.. Sonrası her yerde yiz..
kontrolmatik tam karanlık fabrika konusunda emin adımlarla ilerliyor..
kontrolmatik sadece enerji değil sinerjidir.. teknolojidir...tam otomasyondur...dinamizm dir. türkiyenin eski nesil sanayi anlayışından yeni nesil yüksek katma değerli teknolojılı sanayi anlayışına dönüşüm projesidir.
Ahmet Deniz Yağbasan
@adenizyagbasan
Son dönemde yatırımların finansmanı amacıyla yapılan pay satışları ve artan borçluluğun etkisiyle finansalları ve hisse performansı baskı altında kalan Kontrolmatik - #KONTR Ankara daki üretim tesisini ziyaret ettik.
Toplantıda, ABD Çin arasındaki gümrük tarifeleri sürecinin olası etkilerini, ABD de devam eden Pomega US yatırımının son durumunu, finansal yükü hafifletmeye yönelik stratejileri ve şirketin uzun vadeli büyüme planlarını ele aldık.
Borsa İstanbulâ€â•da son dönemde hisse performansı zayıf seyreden şirketleri geçmiş örneklerde olduğu gibi sahada yakından izlemeye devam ediyoruz. Bu kapsamda yatırımcılardan ve sosyal medya üzerinden gelen soruları şirket yönetimine doğrudan ilettik. Yönetimden aldığımız yanıtlar doğrultusunda hazırladığımız ziyaret notlarını aşağıda paylaşıyoruz.
https://www.ahlatciyatirim.com.tr/ar...planti-notlari
bitisn bu baskı ? baskı balata yanacak ?
KONTR 5 Yıl Mükemmel Senaryo (2025-2030)
1. Global Yatırımların Başarıyla Sonuçlanması
ABD'deki batarya fabrikası devreye alınır ve ABD pazarına satışlar başlar.
Afrika'da enerji ve altyapı projeleri büyür, KONTR burada bölgesel bir lider olur.
Yeni ülkelerde (örneğin Güney Amerika, Orta Doğu) ihaleler kazanır.
Ciro yıllık %50-60 artar.
2. Enerji ve Batarya Teknolojisinde Atılım
Lityum batarya fabrikası tam kapasite çalışır.
Türkiye'de YEKA ihaleleri ve enerji depolama sistemlerinde öncü rol oynar.
Enerji depolama (battery storage) sektörü %100 büyürken KONTR pazar payını artırır.
Ciro ve kârlılık patlar.
3. Savunma Sanayi ve IoT Projelerinde Atılım
Askeri enerji sistemleri, insansız sistemlere güç çözümleri üretir.
Türkiye'nin savunma sanayii ihracatından KONTR da pay alır.
IoT (akıllı izleme sistemleri, akıllı şebekeler) büyür.
Yüksek katma değerli işlerle marjlar yükselir.
4. Finansallar Sağlamlaşır
Borçlar azalır, özkaynaklar büyür.
Net kâr marjı %12-15 arasına çıkar (şu an %3-5 gibi).
Düzenli temettü ödemeye başlar.
Piyasa değeri büyürken halka açıklık oranı dengelenir.
Riskler azalır, yatırımcı güveni artar.
5. Borsa Performansı
F/K oranı sektör ortalamasının üzerinde kalır (yüksek büyüme beklentisi sebebiyle).
PD/DD oranı artar.
Yabancı yatırımcı ilgisi artar (özellikle ABD ve Avrupa'dan).
Büyük endekslerde daha fazla ağırlık alır (örneğin BIST-30 girişi veya MSCI Türkiye Endeksi'ne dahil olma).
Değer Projeksiyonu: 2025-2030
Yıl Tahmini Ciro (Milyar TL) Tahmini Net Kâr (Milyon TL) Hedef Fiyat (varsayımsal)
2025 8-10 Milyar TL 400-600 Milyon TL 50-80 TL
2026 12-15 Milyar TL 700-900 Milyon TL 100-140 TL
2027 18-22 Milyar TL 1,2-1,5 Milyar TL 180-220 TL yatırımcı sunumunda 2027 yılında 1 milyar USD satış hacmi hedefi yani iki kat
2028 25-30 Milyar TL 2-2,5 Milyar TL 300-400 TL
2029 35-40 Milyar TL 3-3,5 Milyar TL 450-600 TL
2030 45-50 Milyar TL 4-5 Milyar TL 600-800 TL
Bu tabloda, 560 TL hedefi (20x hedefi) 2029-2030 arasında yakalanabilir gibi görünüyor.
Özet
Her şey mükemmel giderse: KONTR 5 yılda 20x potansiyelini teknik olarak barındırıyor.
Ama gerçek hayatta mükemmel senaryo nadir olur: %100 garanti yok.
Riskler: Yeni yatırımlar tutmazsa, sektör krizleri, döviz kaynaklı şoklar olabilir.
Resmî Hedef:
2027'de 1 milyar USD ciro.
Bugünkü dolar kuru diyelim 33 TL civarında.
1 milyar USD = 33 milyar TL ciro hedefliyorlar.
Bu ne anlama geliyor?
Şu anki yıllık ciroyu (yaklaşık 6-7 milyar TL) düşünürsen,
5 kat büyüme gibi bir artış planlıyorlar.
Yani KONTR, her yıl ortalama %60-70 büyüme hedefliyor.
Eğer 2027'de gerçekten 33 milyar TL civarı bir ciro yaparsa,
bugünkü fiyatlar çok ucuz kalır.
Fiyatlar teorik olarak çok daha erken uçabilir.
1 Milyar USD Hedefi Olursa Olası Hisse Değeri
Basitleştirerek hesap yapalım:
Kriter Değer
2027 Ciro (hedef) 33 milyar TL
Net Kar Marjı (makul tahmin) %10
Net Kar 3,3 milyar TL
Makul F/K Oranı (yüksek büyüme için) 15-20
Hedef Piyasa Değeri 49,5 milyar TL - 66 milyar TL
Hedef Hisse Fiyatı (mevcut lot sayısıyla) 450-600 TL
Yani 2027 sonuna doğru, gerçekten bu ciro ve net kar yakalanırsa, hisse fiyatı 450-600 TL bandına daha erken (belki 2027 ortası-sonu gibi) gelebilir.
Bu da bugünkü 28 TL fiyatın 16x - 20x yapması demek olur!
Notlar:
Tabii burada bedelli sermaye artışı yapılırsa ya da lot sayısı artarsa, fiyatlar biraz daha düşük kalabilir ama piyasa değeri yine büyür.
Hedefe ulaşmak için hem batarya işini hem de uluslararası projeleri çok iyi yürütmeleri gerekiyor.
Özetle:
Evet, 2027 de 1 milyar USD satış hedefi gerçekten gerçekleşirse, 5 yıl beklemeden bile 2-3 yıl içinde 20x gibi bir ralli teorik olarak mümkün olabilir.
Carizma, borsada yatırım yapan 100 insandan birinde bulunacak borsa kültürüne, finansal okur yazarlığa sahipsin. Bunu 1-2 sayfa okuyan anlar. Emeğini bir şirket özelinde kullanma, gerekirse sepet yap, değişik sektörler. Buradaki bazı yazılarında şu izlenim var : Polyanayı dağa kaldırmışlar, "buranın havası çok güzel" demiş. Patron bu şirketde yatırımcı gözünde sabıkalıdır.
bist 100 9000 lerde hisse lerin değeri artmıyor .. bu nasıl mümkün oluyor
BIST 100 endeksi 9000'lerde olmasına rağmen hisselerin birçoğunun değer kazanmaması birkaç sebepten kaynaklanabilir:
1. Endeksi Taşıyan Az Sayıda Hisse:
BIST 100'de ağırlıklı endeks hesabı var. Yani büyük şirketlerin (örneğin Koç Holding, Türk Hava Yolları, Ereğli, ASELSAN gibi) fiyat değişimleri, endeksi küçük hisselere göre çok daha fazla etkiliyor.
Eğer birkaç büyük şirket yükseliyorsa, diğer 80-90 hisse düşse bile endeks yukarıda kalabiliyor.
2. Sektörel Ayrışma:
Bazı sektörler (örneğin bankalar veya havacılık) çok güçlü giderken, sanayi, teknoloji veya küçük ölçekli hisseler geri planda kalıyor olabilir.
Yani endeks genel bir piyasa sağlığını tam yansıtmayabiliyor.
3. Likidite ve Algı Problemleri:
Bazı küçük ve orta ölçekli hisselerde işlem hacmi düştüyse veya yatırımcı güveni azaldıysa, buralarda değer artışı beklemek zorlaşır.
Özellikle seçim sonrası, faiz artışları sonrası veya jeopolitik riskler yüzünden likidite büyük hisselere kayabiliyor.
4. Endeksin Baz Etkisi:
BIST 100 endeksi, geçmişte enflasyondan, kurdan ve şirket kârlarındaki nominal artıştan şişmiş olabilir.
Dolayısıyla endeks nominal olarak yüksek görünse de reel olarak (enflasyonla düzeltilmiş) çok büyük bir değer artışı olmayabilir.
________________________________________
Özetle:
Endeksi birkaç dev hisse taşıyor,
Geniş tabanlı bir yükseliş yok,
Likidite belli hisselere kayıyor,
Enflasyon ve baz etkisi fiyat algısını bozuyor.
BIST 100 endeksi 9000'li seviyelerde seyrederken, birçok hissenin değer kazanmaması, endeksin ağırlıklı yapısından kaynaklanmaktadır. Endeks, büyük piyasa değerine sahip hisselerin performansına daha duyarlıdır. Bu nedenle, birkaç büyük şirketin yükselişi endeksi yukarı taşırken, diğer hisselerin değer kazanamaması mümkündür.Son dönemde endeksi yukarı taşıyan başlıca hisseler şunlardır:
ASELSAN (ASELS): Savunma sanayi sektöründe faaliyet gösteren ASELSAN, 28 Nisan 2025 itibarıyla 138,6 TL fiyatla işlem görmekte ve %2,44 günlük artış sergilemiştir.
Ereğli Demir ve Çelik (EREGL): Demir-çelik sektörünün önde gelen firmalarından EREGL, aynı tarihte 22,92 TL fiyatla işlem görmekte ve %1,33 günlük artış göstermiştir.
Türk Hava Yolları (THYAO): Havacılık sektörünün lider firması THYAO, 28 Nisan 2025'te 312,75 TL fiyatla işlem görmekte ve %1,57 günlük düşüş yaşamıştır.
Akbank (AKBNK) ve Yapı Kredi Bankası (YKBNK): Bankacılık sektörünün önemli temsilcileri olan bu hisseler, yüksek işlem hacimleriyle dikkat çekmektedir. 28 Nisan 2025 itibarıyla AKBNK 49,36 TL (%4,16 düşüş), YKBNK ise 22,56 TL (%4,08 düşüş) fiyatla işlem görmüştür.
Bu hisselerin endeks üzerindeki ağırlıkları yüksek olduğundan, performansları BIST 100'ün genel yönünü belirlemede etkili olmaktadır. Diğer yandan, küçük ve orta ölçekli hisselerin değer kazanmaması, endeksin genel yükselişiyle çelişebilir.
Sonuç olarak, BIST 100'ün yükselişi, tüm hisselerin değer kazandığı anlamına gelmez. Endeksin yapısı gereği, büyük hisselerin performansı endeksin yönünü belirlerken, diğer hisselerin değer kazanamaması mümkündür.
ne zaman bu düzelir
BIST 100'de "geniş tabanlı yükseliş" yani çok sayıda hissenin beraber ve sağlıklı yükseldiği bir dönem olabilmesi için bazı şartların oluşması gerekiyor. Bunlar olmazsa sadece birkaç büyük hisse endeksi taşır, geri kalanlar yerinde sayar.
Şartlar şöyle:
________________________________________
1. Faizlerde Düşüş
Şu anda politika faizi çok yüksek (Türkiye'de 2025 başı itibarıyla %50 civarındaydı).
Bu faizler düşmeden küçük ve orta ölçekli hisselere para akışı hızlanmaz.
Özellikle şirketler için finansman maliyeti ucuzlamadan, yatırım iştahı artmaz.
2. Ekonomik Güven Artışı
Yatırımcılar hem yerli hem yabancı tarafında ekonomi yönetimine ve makro dengelere güvenmeye başlamalı.
Özellikle dövizde dalga boyu azalıp, enflasyon beklentileri iyileşirse borsa genelinde toparlanma olur.
3. Küresel Risk İştağının Yükselmesi
ABD'de, Avrupa'da faiz indirimleri başlarsa ve küresel risk iştahı artarsa, Türkiye gibi gelişen piyasalara para girişleri hızlanır.
Bu da küçük hisselere kadar yayılabilecek bir alım dalgası yaratır.
4. Sektörel Dönüşümler
Bazı sektörler (örneğin inşaat, enerji, teknoloji) özel teşvikler veya yeni yatırım hikâyeleriyle cazip hale gelirse, oralarda hisse fiyatları hızlı toparlanabilir.
________________________________________
Peki ne zaman?
2025 ortası - sonu gibi, eğer faiz indirimi sinyalleri gelirse,
Enflasyon %20'lerin altına inmeye başlarsa,
Yabancı yatırımcılar net alıma dönerse,
kademeli şekilde düzelme başlar.
Bütün bunlar olmazsa, 2025 boyunca "büyük hisseler yukarı küçükler yatay" düzeni bir süre daha devam edebilir.
Sektörler ve Fırsat Hisseleri
1. Enerji ve Yenilenebilir Enerji
Türkiye'de enerjide dışa bağımlılık düşürülmeye çalışılıyor.
Yenilenebilir enerji yatırımlarına devlet destek veriyor.
Global trend de yeşil enerjiye kayıyor.
Örnek Hisseler:
AKSEN (Aksa Enerji)
SMRTG (Smart Güneş Teknolojileri)
CWENE (CW Enerji)
özellikle CWENE gibi güneş paneli üreticileri orta vadede çok potansiyelli.
________________________________________
2. Teknoloji ve Bilişim
Türkiye'de dijitalleşme, veri merkezleri, yazılım sektörü hızla büyüyor.
Kamu ve özel sektörde siber güvenlik yatırımları artıyor.
Örnek Hisseler:
KRONT (Kron Telekomünikasyon)
PAPIL (Papilon Savunma Teknolojileri)
KMPUR (Kimteks Poliüretan) (teknoloji malzeme üretimiyle ilgili)
Teknoloji şirketleri faizler düştüğünde çok hızlı ralli yapar. Şu anda sessizler.
________________________________________
3. Savunma Sanayi ve Havacılık
Türkiye'nin savunma sanayisine yatırımı devam ediyor.
İhracat potansiyeli çok yüksek.
Örnek Hisseler:
ASELS (Aselsan)
TUPRS (Tüpraş) (yakıt üreten dev, dolaylı savunma bağlantısı da var)
OTKAR (Otokar) (askeri araç üretimi)
Hem iç talep hem ihracat büyümesi açısından iyi pozisyondalar.
________________________________________
4. İnşaat ve Çimento Sektörü
Kentsel dönüşüm projeleri hızlanıyor.
Mega projeler (metro, köprü vs.) devam ediyor.
Örnek Hisseler:
BUCIM (Bursa Çimento)
CIMSA (Çimsa)
NTHOL (Nurol Holding, dolaylı inşaat etkili)
Özellikle deprem sonrası bölgesel projeler bu şirketlerin iş hacmini büyütebilir.
________________________________________
Dikkat!
Bu hisselerde hemen hızlı hareket bekleme.
Sabırla, ortalama maliyet düşürerek pozisyon almak mantıklı.
2025 sonbaharından önce büyük hareketler beklememek lazım.
________________________________________
KONTR (Kontrolmatik Teknoloji) hangi grupta dersen:
Enerji ve Teknoloji sektörlerinin kesişiminde yer alıyor.
Enerji tarafı: KONTR, özellikle enerji iletim hatları, enerji yönetimi sistemleri ve batarya enerji depolama sistemleri (BESS) projeleri yapıyor.
Teknoloji tarafı: Yazılım, otomasyon, yapay zekâ destekli enerji çözümleri geliştiriyor.
Savunma tarafı: Şu anda doğrudan büyük bir askeri iş yapmıyor ama siber güvenlik, enerji güvenliği alanlarında dolaylı etkisi olabilir.
Özet:
KONTR tam anlamıyla "Enerji Teknolojisi" şirketi.
Özellikle yeşil enerji, akıllı şebekeler ve enerji depolama hikâyesi olan şirketler 2025-2026'da çok kıymetli olacak.
Bu yüzden KONTR orta-uzun vadede (sabırlı olanlar için) ciddi potansiyele sahip.
________________________________________
Kısaca Değerlendirme
Özellik Durum
Ana sektör Enerji ve Teknoloji
Alt uzmanlık alanı Akıllı enerji çözümleri
Büyüme potansiyeli Yüksek
Risk Orta (borçluluk artarsa dikkat!)
Yatırım süresi önerisi Orta-uzun vade (en az 12-24 ay)
KONTR'da Yukarı Hareket Ne Zaman Başlar?
1. Makroekonomik Ortam İyileşirse (Faizler Düşerse)
KONTR gibi büyüme odaklı, proje bazlı çalışan şirketler için yüksek faiz ciddi bir baskı.
Şu an Türkiye'de faizler %50'lere dayandığı için hem finansman maliyetleri yüksek, hem yatırımcı risk iştahı düşük.
Faiz indirimi beklentisi oluşmaya başlarsa (örneğin 2025 yaz-sonbahar gibi), KONTR gibi şirketler öne çıkacak.
Zamanlama: 2025 yaz sonu veya sonbahar başı ilk işaretler gelebilir.
________________________________________
2. Şirketin Büyük Projeleri Reel Ciroya Yansırsa
KONTR, 2024 ve 2025 için çok büyük projeler imzaladı (özellikle enerji depolama, şebeke otomasyonu projeleri).
Fakat bu projeler imza aşamasından faturalamaya geçince, bilanço patlaması yapacak.
İlk büyük proje teslimat gelirleri 2025 ikinci yarısında (Q3 - Q4 döneminde) yansımaya başlayacak.
Zamanlama: 2025 üçüncü çeyrek bilançoları (Ağustos-Eylül 2025 açıklamaları) çok kritik.
________________________________________
3. Yabancı Yatırımcı Girişi Başlarsa
KONTR şu anda çok yerli yatırımcı odaklı.
Eğer BIST'e genel bir yabancı para girişi başlarsa, KONTR gibi "hikâyesi olan, büyüme potansiyelli" şirketler hızlı prim yapar.
Zamanlama: Türkiye CDS primi düşerse ve yabancı raporlarda KONTR geçerse (bunu ayrıca takip ederiz).
________________________________________
Teknik Olarak Ne Zaman?
KONTR, 2025 Nisan sonunda yatayda ve destek seviyelerinde dolaşıyor.
Yakın güçlü destek: 260-270 TL aralığı.
Direnç bölgesi: 300-310 TL.
310 TL üzerinde kalıcı kapanışlar yaparsa, alım dalgası başlayabilir.
Orta vadede (6-9 ay içinde) tekrar 400-450 TL bandı hedeflenebilir.
________________________________________
Özetle
Başlangıç Şartı Tahmini Zaman
Faiz indirimi sinyalleri 2025 yaz sonu
Proje gelirlerinin bilançoya yansıması 2025 sonbahar
Yabancı ilgisinin artması 2025 sonbahar-kış
Teknik olarak 310 TL üzerinde kalıcılık 2025 yaz sonu
Kontrolmatik Teknoloji, doğrudan büyük çaplı askeri projeler yürütmese de faaliyet gösterdiği alanlar özellikle siber güvenlik, enerji altyapıları, iletişim sistemleri ve otomasyon çözümleri askeri ve savunma alanında dolaylı olarak kritik roller oynayabilir. İşte nasıl:
1. Siber Güvenlik:
Kontrolmatikin siber güvenlik çözümleri, kritik altyapıların (enerji santralleri, ulaştırma sistemleri, haberleşme merkezleri vs.) korunmasını amaçlıyor.
Bu altyapılar hem sivil hem de askeri kullanımlarda ortak olduğu için, savunma açısından dolaylı ama hayati bir rol oynar.
Örneğin, bir enerji santraline yönelik siber saldırı, ulusal güvenliği tehdit edebilir Kontrolmatik bu tehditleri engelleyecek sistemleri sağlıyor olabilir.
2. Enerji Güvenliği:
Askeri üslerin, radar sistemlerinin, iletişim altyapılarının ve diğer kritik tesislerin güvenilir enerjiye ihtiyacı vardır.
Kontrolmatikin enerji iletim ve yönetimi çözümleri, bu altyapıların kesintisiz ve güvenli çalışmasına katkı sağlar.
Ayrıca enerji arzının izlenmesi ve korunması da stratejik bir güvenlik unsurudur.
3. İletişim ve IoT (Nesnelerin İnterneti):
Şirketin haberleşme sistemleri ve IoT çözümleri, savunma sanayinde uzaktan izleme, veri toplama ve analiz gibi alanlarda kullanılabilir.
Bunlar özellikle sınır güvenliği, insansız sistemler (dronlar, gözetleme araçları) gibi askeri uygulamalarda dolaylı şekilde etkili olabilir.
4. Savunma Sanayii Ekosistemiyle İş Birliği:
Kontrolmatikin dolaylı olarak savunma sanayii tedarik zincirinde yer alması mümkündür. Örneğin, ASELSAN, HAVELSAN gibi firmalara altyapı ya da yazılım desteği sağlayabilir.
Sonuç olarak, Kontrolmatik şu anda doğrudan silah sistemleri veya askeri operasyon ürünleri geliştirmese de, kritik altyapıların güvenliği ve sürekliliği açısından stratejik öneme sahip çözümler sunuyor ve bu da onu dolaylı olarak savunma alanında etkili bir oyuncu yapıyor.
ATW Intelligent, enerji verimliliği çözümlerinde uzmanlaşmış bir Türk mühendislik şirketinden önemli bir sipariş aldı. Sipariş, çevrimdışı bir pil şarj çözümü, otomatik bir modül/paket montaj hattı ve otomatik bir konteyner montaj çözümü içeriyor.
Sn. Carizma bilgili birisiniz acaba patronların spk nın şartlı onay verdiği tahsisli sermaye artirimina biz vazgeçtik deme durumları olabilir mi ? Ufak bi yorum yaparsanız sevinirim.tesekkurler
spkya başvuran zaten şirketin kendisi..
SPK sirket basvurdu, ancak tahsisli sermaye artisi icin fiyat ve eklenen kosullar oldu ve kabul geldiginden beri patronlardan ses seda yok. Tahsisli sermaye icin SPK 76-77 gibi bir fiyat ortaya koydu, lutfen gidip KAP'ta kontrol edin buda patronlarin hosuna gitmedi, bu sartlarda simdilik cekimser duruyorlar, isterlerse almazlar. Almak gibi bir zorunluklari yok. Ancak sirketin kontrolu icin %50 ustunde kalmalari gerekiyor, su an itibariyle iki ana patron toplami %50 altina dustu. Sirket hizli bir buyume noktasinda ilerlerse, hisse fiyati adil degerin ustune cikabilir, o noktada diger oyuncular devreye girebilir ve patronlar ayricalik saglayan paylari olmadigi icin sirketin kontrolunu cok dusuk bir olasilik da olsa yitirebilirler.
O yuzden bir noktada tahsisli uzerinden paylarini alabilirler. Ancak verdikleri borca yillik olarak enflasyon muhasebesi uygulandigindan yilsonu bilancosunu bekleyebilirler bunun katkisi patronlara ait borcun 2025 yilsonu enflasyon orani kadar artisini tetikler, KAP'a gore 1 yillik sure var. O donemde hissenin fiyatlamasinda da artis olabilir. Bu nedenler yuzunden su an patronlar bekle gor zamana oynama durumundalar. Bu da hissedeki baskiyi artiriyor.
Yukarida yazilanlar yatirim tavsiyesi degildir.
BENZER OLAY
RUBENİS TEKSTİL SANAYİ TİCARET A.Ş.
Yönetim Kurulu Karar Tarihi 06.09.2024
SPK Başvuru Tarihi 06.09.2024
SPK Onay Tarihi 20.03.2025
Tahsisli Sermaye Artışı Kapsamında Fiyat Belirlenmesi için Borsa İstanbul'a Başvuru Yapılması Hk. 08.04.2025
İhraç Belgesi'nin onaylanması için Sermaye Piyasası Kurulu BAŞVURU TARİHİ 10.04.2025
39,30 TL satIŞ fiyatINdan 292.785.000 TL'si karstl1g111da 7.450.000 Nominal degerli pay
Özet Bilgiİhraç Belgesi SPK Onayı 30.04.2025
https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/1431548
https://spk.gov.tr/data/67dc68fd8f95...9c/2025-17.pdf
1. Rubenis Tekstil Sanayi Ticaret AŞ nin (Şirket) 250.000.000 TL tutarındaki kayıtlı sermaye tavanı içerisinde 74.500.000
TL olan çıkarılmış sermayesinin, mevcut ortakların yeni pay alma hakları tamamen kısıtlanarak, Şirket ortağı Osman İPEK
tarafından Şirket'e sermaye avansı olarak verilen tutardan karşılanması suretiyle toplam satış tutarı 292.785.000 TL karşılığı ihraç
edilecek ve Osman İPEK e tahsisli olarak satılacak paylara ilişkin ihraç belgesinin Kurulumuzca onaylanması talebinin;
a) Osman İPEK tarafından 03.06.2024 tarihinde borsa dışında satılan Şirket paylarının satış fiyatının 39,30 TL olduğu
dikkate alındığında 1,00 TL nominal değerli payın satış fiyatının 39,30 TL den düşük olmamak üzere, Borsanın Toptan Alış Satış
İşlemlerine İlişkin Prosedürü çerçevesinde tespit edilecek baz fiyat olarak belirlenmesi,
b) Sermaye artırımı nedeniyle ihraç edilecek payların Osman İPEK in Merkezi Kayıt Kuruluşu AŞ nezdindeki hesaplarına
geçtiği tarihten itibaren en az 2 yıl süreyle Borsada satışının kısıtlanması ve bu konuda Osman İPEK tarafından verilen Borsa da
6 ay boyunca Şirket payı satmama taahhüdünün en az 2 yıl Borsa da satmama yönünde değiştirilmesi ve Osman İPEK tarafından
verilecek taahhüdün Kurulumuza iletilmesi, satış kısıtının söz konusu payların Borsa dışında satılması halinde, payları satın alan
yatırımcılar için de geçerli olması
suretiyle olumlu karşılanmasına karar verilmiştir.
Bu ihraç belgesi, Sermaye Piyasası Kurulu nun 26/03/2025 tarih ve E-29833736-105.01.01.01-70079 sayılı kararı ile onaylanmıştır. Ancak bu belgenin onaylanması, ihracın veya ihraç belgesine konu sermaye piyasası araçlarının ya da bunların fiyatlarının Kurul veya kamu tarafından tekeffül edildiği anlamına gelmez ve bu sermaye piyasası araçlarında yapılacak işlemlere ilişkin bir tavsiye olarak kabul edilemez.
Ayrıca, ihraç edilecek sermaye piyasası araçlarının fiyatı, ihraççı tarafından belirlenmiş olup, bu fiyatın belirlenmesinde Sermaye Piyasası Kurulu nun herhangi bir takdir veya onay yetkisi bulunmamaktadır.
Ortaklığımıza ve bu ihraç belgesine konu ortaklık hakkı veren sermaye piyasası araçlarına ilişkin bilgiler aşağıda yer almaktadır.
Patronlar belli zamanlarda hisse satıp şirkete faizsiz borç verdiler zaten. Demem o ki patronlarda bence spk dan böyle yüksek bir rakam beklemiyorlardı.bu işin olmasını herkesten çok isterim çünkü ortalamam çok yüksek ve uzun vade bekleyen birisiyim.fakat sancılı bir tahsisli olucak.patronlar o kadar parayı bulamiycak kısa zamanda.tabi gönlüm hemen olsun ister fakat durumlar ortada.Tahtayıda hergun takip eden birisi olarak söylüyorum her yukarı ivme de fena baskilaniyor. Bugün ziraat bile yeşil kapattırmadı
patronlar tahsisli için para bulmayacaklar. şirkete verdikleri para karşılığında 76 tl den hisse alacaklar...patronlar kontr hissesi sattıklarında elde ettikleri paranın tamamını şirkete ödemediler.. tahsisli sermaye artışında borç ( 2.492.465.133 tl ) kapandıktan sonra 889.534.867 t lik 11 milyon 704 bin adet hisse bir fazlalık olacak...karşılığında kontrolmatike ilave para ödeyebilirler. ve ya iştirak şirketlerindeki payla ödeme yapıp alabilirler..
hem borçlar azalacak hem de iştiraklerde hisse satışıyla şirkete para girişi olacak..