Yeni bir konu actim- paylasimlariniz dan faydalanmak guzel olacaktir..
Yabanci ulke tatil amaclari anilari tecrubeler vb..
http://www.hisse.net/topluluk/showthread.php?t=2954
Printable View
Yeni bir konu actim- paylasimlariniz dan faydalanmak guzel olacaktir..
Yabanci ulke tatil amaclari anilari tecrubeler vb..
http://www.hisse.net/topluluk/showthread.php?t=2954
bunuda merak ediyordumAlıntı:
Originally Posted by servetbey
Eurobond ile TR de dolar mevduati arasindaki vergilendirme farklari nelerdir?
Eurobond da SIFIR
Vadeli de ilk 6 ay icin %18 sonra 15 ve 12 olur
Alıntı:
Originally Posted by Ahmetg
eurobondda gelir vergisi var. belli limit üstü ise.
Gelir vergisi işi biraz işin tadını kaçırıyor. Kupon faizi senelik 70bin TL üzerine çıktığında, 70bin üstüne yüzde35 vergi ödenmesi gerekir.Alıntı:
Originally Posted by british
500bin dolarlık eurobond alınca yüzde5 senelik ödemeli olduğunu varsayalım ve başka hiç geliriniz yoka yüzde25 civarında vergi çıkar. Eğer 40-50binTL başka yerden gelir varsa, vergi ortalama yüzde 32 lerde olur.
Yani net faiz, yüzde 3,75 ile 3,4 arasında değişir.
Şu durumda net geliri en az yüzde 4 lerde tutarsam 5 yıl vadeli eurobond bana mantıklı gelir.
Birde alım satımın vergilendirilmesi var ki bana oldukça tehlikeli geldi, çünkü üfe farkını uygulayabilmeniz için üfe nin senelik yüzde 10 üstünde olması gerekiyor. ÜFE yüzde 10 altındaysa uygulanamıyor diye anladım.
Ve bu vergi matrahını çok yükseltir.
Yeni bir konu actim. Sohbet e bekliyorum arkadaslar..
IGA, kopruler, sehir hastaneleri, nukleer santral vb. hakkinda sohbetler...
http://www.hisse.net/topluluk/showthread.php?t=3061
Bireysel icin olmamasi lazim, ozellikle zarar olusur ise gene yok...:rtfm:
Alıntı:
Originally Posted by british
yurtiçi yarıtımcının eurobond u tercih etmemesinin bir sebebi de bu tür ürünlerin bireysel olarak ta gelir vergisine tabi olması ve uzun vadede yatırımcı aleyhine kanun değişikliklerinin öngörülebilir olmamasıdır. Bu aslında devletin bilinçli bir tercihidir. Zira eurobond yurtdışı yatırımcıyı hedeflemektedir. Yurtiçindeki döviz zaten bir şekilde sistemin içindedir. Yani kümese girmiştir.Alıntı:
Originally Posted by servetbey
Konuyu canlandıralım.
Sn. JonDowes İş Bankası'nın sitesinden eurobond fiyatlarına baktığımda 'Bankamız alış fiyatı - Bankamız satış fiyatı' demekte, yani komisyon uygulamaktadır.
Genelde alım ve satım arasında 15 usd fark mevcut. Nominal değerine yakın eurobondlarda bu %1.5 komisyon oranı demek ve inanılmaz yüksek bir rakam.
İnternet şubesi haricinde şubeden alım yapılırsa da (mesela yüksek miktarlarda) alım-satım arası fark yine bu kadar yüksek mi yoksa çok daha makul al-sat farkı mı veriliyor? Eğer öyle ise ideal komisyon oranları ne olmalı sizce?
Bir de bu konuyu tartışmak isterim. Sn. Rxpu haklı, devlet aynen bu şekilde düşünüyor ama mantık olarak bence çok yanlış.Alıntı:
Originally Posted by rxpu
1) Dışarıdan gelen para hayrına gelmiyor, faizini alarak geri dönüyor. 1 milyar usd'lık %5 faizle 10 yıllık eurobond ihraç ettik diyelim. 10 yılın sonunda 1 milyar usd anapara + 500 milyon usd faiz= 1.5 milyar usd para yurt dışına gitmiş olacak. 10 yılın sonunda milli servetimizden ekstra 500 milyon usd para kaybettik.
Halbuki bu eurobondlar yurt içi yatırımcıda olsa ödenen 500 milyon usd faizde yurt içinde kalacaktı, sermaye kaybı olmayacaktı.
2) Yurtdışı temettü ve faiz gelirlerinde vergi yükü çok çok daha fazla. Anladığım kadarı ile devlet sermayenin dışarıya çıkmasını istemiyor. Bu da bana göre çok yanlış.
Yurtdışından 1 milyar usd lık %5 faizli 10 yıllık eurobond alsak, 10 senenin sonunda yurda ekstradan 500 milyon usd sermaye girmiş olacak.
Kendimden örnekleyecek olursam, geçen sene yurtdışı borsalarda 30k usd lık hisse senedi almıştım, 6-7 ayın sonunda yaklaşık %15 kar ile satmıştım, ne oldu yurtdışından 4.5k doları Türkiye'ye kazandırmış oldum. Halbuki Bist'de bu parayı kazansam değişen birşey yok, yurtiçinde ki birinin cebinden benim cebime girmiş olurdu. Bana göre benim teşvik edilmem gerekirken, tam tersi Bist'de yatırım yapan birine kıyasla çok daha ciddi vergi yüküyle karşılaşmış oldum.
Sn. syılmaz, şu anki likidite koşullarında eurobondlar yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatına yönlendirilirse içeride inanılmaz bir dolar likiditesi açığı oluşur. TC hazinesi temerrüde dahi düşebilir.
Şöyle düşünün , bankalarda yurtiçi yerleşiklerin 165 milyar doları var. Bankalar ise sadece özel sektöre (finans kesimi ve devlet hariç) 220 milyar dolar civarı döviz kredisi kullandırmış. Yani aslında yurt içi mudinin 165 milyar dolar dövizi bankaların elinde değil, üstüne 40-50 milyar dolar dışarıdan borç alıp bunu kredi olarak kullandırmışlar, firmalarda bu kredi ile ithalat yapmış.
Sonuç olarak çok ciddi bir yurt içi döviz açığı söz konusu. Bırakın eurobondları yurtiçi yatırımcıya yönlendirmeyi, tam tersi yurt dışından eurobond ile borçlanılarak yurt içindeki dolar likiditesi sağlanıyor. Yani basit anlatımla döviz mevduatı olan ayşe teyze ben dolarlarımı çekmek istiyorum dediğinde o dolarlar yerinde olmadığı için ancak eurobonddan gelen parayı alıp ayşe teyzeye verebiliyoruz şu an.
O nedenle değil eurobondları yurtiçi yatırımcıya yönlendirmek , belkide yurtiçi yatırımcıya yasaklamak dahi gündeme gelebilir. Zira hem yurtiçi yatırımcının eurobond alması likidite açığını kapatmaz, hem de kronik olarak artan dış borç çevrimi finanse edilemez. Devlet bu işi şu an yüksek oranlı gelir vergisi ile frenliyor. Ama ileride yukarıdaki teknik nedenler dolayısıyla yurtiçi yatırımcı için başka yaratıcı engeller de çıkartabilir.
Sonuç: iki berber sadece birbirlerini traş ederek geçimlerini sağlayamaz.
Anlıyorum sizi Sn. Rxpu, bizde yeteri kadar döviz olmadığı için bu problem mevcut. Bunun çözümü de reel sektörün daha fazla döviz kazanması ile olabilir ancak.
Anlattığınız gelirin teknik adı komisyon değil; alış-satış marjı. Komisyon, fiyat haricinde alınan bir ödemedir. Burda ise ek bir ödeme yok. Marj her tür finansal üründe bulunur. Eurobondların işlem hacmi yüksek ve emisyonu yüksek olanlarında marjın az olması gerekir. Ancak az işlem geçen, zor bulunan eurobondlarda marj da açılır. Ideali şu olur diyemem ancak %1'den düşük olması tercih edilir.Alıntı:
Originally Posted by syılmaz
Tutarınız yüksekse; internetten değil de hazineden fiyat alarak işlem yaparsanız o marj da çok daha dar olur. Ancak eurobond fiyatları döviz veya hisse gibi "çok net" değildir. O marjdan ziyade işlem yapacağınız yönün fiyatı daha önemlidir. örneğin piyasada çok zor bulunan bir eurobond için size 101.20-101.70 alış satış fiyatı verildi diyelim. Marj çok düşük diye cazip dersiniz? Ama araştırdığınızda aslında bu eurobondun olması gereken fiyat belki de 100.50'dir? siz düşük marjla alırsınız ama hakettiği fiyattan 1.20 yukarıdan... sonuçta bankalar eurobond işlem marjlarını sabit tutmak zorunda değiller. geri satmak istediğinizde marj açılmış olabilir veya banka bu sefer alım yönüne kötü fiyat gösterebiliyor da olabilir. Eurobondlar 3-5 günlük trade araçları değildir. Bu nedenle marjdan önce faizlerine önem verilmelidir. Her bankada, her an, her eurobond bulunmaz, bu da aynı tahvile çok değişik fiyatlar çıkmasına neden olabilir.
Burada temel bazı yanlış yorumlarınız var:Alıntı:
Originally Posted by syılmaz
1. TR'deki döviz miktarı bir havuzdur. Havuzun içinde A oyuncusundan B oyuncusuna dolar geçmesi, havuzun suyunun azaldığı gerçeğini değiştirmez. Ülke cari açık verdiği sürece dışardan dolar girmek zorundadır. Bu borçlanma ile değil de, yatırımla veya direkt satın alarak olabilir elbette. Ancak girmek zorunda... yani yerliler dth verip eurobond alırsa hiçbir şey çözülmüş olmaz. Ancak, yabancılara TL verip dolar alırlarsa o noktada akış değişebilir: yabancılar ellerindeki TL ile ne yapacaklar? TL cinsi yatırım yaparlarsa, cari açığı kapatıcı şekilde borç vermiş olurlar. Dolar satın alırlarsa, ülkeye yine kaynak girmemiş olur ve döngü başa döner. (Reel sektörün daha fazla döviz kazanması = cari açığın kapanması = ek döviz borçlanma ihtiyacının bitmesi demektir)
2. Spekülatif gelir elde etmek için yurtiçindeki sınırlı kaynağın dışarı gitmesinin bir mantığı olamaz. Verdiğiniz örnekte 10 yıl boyunca dışarda kalacak yerli tasarrufun yerine ülke %7 ile EK borç bulmak zorunda kalır. Birey %5 gelir elde eder ama cari açığın fonlaması daha pahalıya geldiğinden ülkenin tüm aktörlerinin bilançolarını birleştirdiğinizde; zarar etmiş olunur. Bu da cari açığı daha da arttırır. Bizim en büyük sorunumuz zaten tasarrufların az olması. Az olan bir şeyin dışarı gitmesi hiçbir şeyi çözmez, sorunu büyütür.
Sn JonDowes Hoca bir sorum olacak 1,27$/adetten kirli fiyattan alınan 1000 adet eurobond için 1270$ para ödeniyor. %4 altı aylık faizi var eurobondun Buna göre yıllık kazanılacak 1000$ üstünden 80$ olmaktadır. Yatırılan ve ana para olan 1270$ ancak yaklaşık 3,4 senede ulaşılabiliyor (80$*3,4 =272$ ana para+3,4 yıllık faiz = 1000+272 =1272$).Vergi yasasında Yurt içi yerleşik gerçek yatırımcılar için kazanılan eurobond faizi vergi bildiriminde bulunulmalıdır diyor.Şimdi burada 3,4 sene sonra ulaşılacak ana paradan sonramı kazanılan faiz vergi bildiriminde gösterilmelidir.Yoksa ana paraya ulaşmadanda zararda olsa vergi bildiriminde bulunulmalıdır.Kısaca yukarıdaki örneğide dikkate alarak eurobond vergilendirmesi nasıl olacak kirli fiyattan yurtiçi gerçek kişilerde yardımınızı rica ederim
Sn. JonDowes cevaplarınız için teşekkürler.
Satmadığınız sürece sadece faiz vergilenir çünkü sermaye kazancı realize edilmediğinden, vergi de doğmaz. Satarsanız; enflasyonla düzeltilmiş alım fiyatının TL karşılığı ile satış fiyatının TL karşılığı arasındaki fark artıysa, vergi doğurur.Alıntı:
Originally Posted by Bayrak
rica ederimAlıntı:
Originally Posted by syılmaz
Sayın Hocam faiz elde ediyorum ama ana parama 3,4 yıl sonra ulaşıyorum dolayısıyla faiz geliri gerçekte 3,4 yıl sonra anaparanın üzerine çıkacak ve gerçek gelir olacak Vergi kardan alınacağına göre 3,4 yıl sonra faiz gelirini beyan etmem gerekmiyormu.Alıntı:
Originally Posted by JonDowes
Anaparaya ne zaman ulaştığınızın bir önemi yok, vergi satarken doğar.Alıntı:
Originally Posted by Bayrak
SAyın Hocam bir vergi uzmanının eurobond faiz gelirinin vergilendirilmesi ile ilgili aşağıdakileri söylüyorAlıntı:
Originally Posted by JonDowes
"Euro Bond faiz gelirlerinde, iktisaptan sonraki ilk kupon faizi tahsilatına ait gelirin hesabında, alış sırasında ödenen “temiz fiyat-kirli fiyat farkıâ€, işlemiş faiz olarak düşülür ve kalan tutar faiz geliri olarak dikkate alınır. Alış satış kazancı ise, satış bedeli ile ilk iktisaptaki temiz fiyat arasındaki farktır. Başka bir anlatımla, kuponlu bir tahvilin satın alınmasında, işlemiş faizin bulunması halinde; işlemiş faiz tutarı kupon alış bedeli, temiz işlem fiyatı (Temiz Fiyat=Sözleşme fiyatı-İşlemiş faiz) ise tahvilin alış bedeli olarak kabul edilir."
benim verdiğim yukarıdaki sayısal verilere göre bu vergi uzmanı arkadaşın söylemi arasında matematiksel bir bağlantı kuramıyorum Yardım rica ederim Ben 1,27$/adet kirli fiyattan eurobond aldım 100000 adet ve 127000$ ödedim %4 altı aylık faiz ile yıllık 8000$ alacağım şimdi ben 8000$ faiz gelirini kazanç olarak bildirecekmiyim
Sayın Jondowes hocam
Euro Bond faiz gelirlerinde, iktisaptan sonraki ilk kupon faizi tahsilatına ait gelirin hesabında, alış sırasında ödenen “temiz fiyat-kirli fiyat farkıâ€, işlemiş faiz olarak düşülür ve kalan tutar faiz geliri olarak dikkate alınır. " cümlesi neyi anlatıyor sayısal veri ile anlatabilirmisiniz örneğin 2034 vadeli eurobond $ cinsi 1,27$/adet kirli fiyattan 100000 adet alındı 127000$ ödendi 6 aylık %4 faiz ile yıllık 8000$ faiz geliri olacak.
Vergi uzmanının yazdıklarına ters bir şey demedim. Eurobond'da 2 çeşit vergi var:
1. Faiz geliri üzerinden, kazanıldığı anda menkul sermaye iradı (akar) vergi doğurur.
2. Alım-satım kazancı üzerinden sermaye "anapara" kazancı. Eurobond satılmadığı sürece vergi doğurmaz.
Faiz gelirini hesaplamayla ilgili kısmı, anaparaya bulaştırmayın. Gelir tipleri ve vergi yönleri farklı.
Faiz geliriyle ilgili kısımda; tahsil ettiğiniz ilk kuponun tamamını gelir göstermeyin diyor, olması gerekenden fazla vergi çıkar. Çünkü kirli fiyattan aldınız; önceki kupon tarihinden, alım yaptığınız kadar güne olan birikmiş faize ait bir vergi oluşmaması için, o farkı gelirden mahsup ederek beyan edeceksiniz...
Sayın Hocam son paragrafıınızı sayısal bir örnek ile açıklayabilirmisiniz mühendis olunca insan sayılarla olayı görmek istiyor.Alıntı:
Originally Posted by JonDowes
Bireyler için vergi hususu Sn. JonDowes'un dediği gibidir. ( vergi mevzuatı öyle diyor)
Sizin alış maliyetinizin yüksek olması faiz gelirinden düşülmez... ( bireyler için)
Kurumlar için ise , defter tuttuğunuz için maliyet-getiri farkını beyannameye yansıtabilirsiniz.
Sn British olayı özellikle sordum birey şirket fark etmiyor vergi uzamanının söylediği faiz geliri paragrafını benim verdiğim örnekteki rakamlar ile nasıl sayısal hale getirebilirizAlıntı:
Originally Posted by british
"Euro Bond faiz gelirlerinde, iktisaptan sonraki ilk kupon faizi tahsilatına ait gelirin hesabında, alış sırasında ödenen “temiz fiyat-kirli fiyat farkıâ€, işlemiş faiz olarak düşülür ve kalan tutar faiz geliri olarak dikkate alınır. " sayısal olarak ne demek istiyor ben anlayamadım
Vergiye esas hesaplamalar için, yıl içinde gerçekleşen faiz kupon tahsilatlarında, döviz cinsinden hesaba geçen tutarlar o aşamada TL'ye çevrilir. Buradan hareketle de 30.000 TL'nin aşılıp aşılmadığına bakılır. (Bu sınır tutar her yıl artar)Alıntı:
Originally Posted by Bayrak
Kirli fiyat = Temiz fiyat + alım gününe kadar biriken ödenmemiş faiz
örnek: Alış tarihinizdeki temiz fiyat (diyelim ki) 125.5 USD, kirli fiyat ise 127 USD. Aradaki fark olan 1.5 USD, sizin eurobondu satın alırken "ödediğiniz" bu nedenle de ilk kupon tahsilatınızdan mahsup etmeniz gereken; üzerinden vergi ödememeniz gereken bir tutar. İlk tahsil ettiğiniz kupon 4 USD ancak 1.5 USD mahsup ederek: birim eurobond başına 2.5 USD gelir beyan edeceksiniz. %2.5 x 100.000 = 2.500 USD vergi matrahı oluşturabilecek tutar olur. 2. kupon da aynı vergi yılı içine denk gelirse: 2.500 + 4.000 = 6.500 USD yapar. Bu da kabaca 24.000 TL yaptığından... vergilendirmeye tabi başka geliriniz yoksa, sınır değerin altında kalır ve beyan muafiyetine girmiş olursunuz = vergi ödemezsiniz. Ancak toplamı 30.000 TL'yi geçirtecek başka kalemler varsa, hepsini beraber beyan ederek vergi ödemek zorunda olursunuz.
Özetle yapacaklarınız:
1. Alım tarihinizdeki temiz ve kirli fiyatların farkını bulun.
2. Kupon oranından bu farkı düşün.
3. Kalan tutarı eurobond nominal miktarıyla (adediyle) çarpın. Bulduğunuz değer vergiye tabi ilk kupon gelirinizdir.
4. İkinci kupon geliriniz de aynı yılın içerisinde ise, 3. maddedeki tutara ekleyin.
5. Bu toplam tutarın TL karşılığı 30.000 TL'nin altında ise; beyan ve vergi yok.
6. Bu tutar tek başına 30.000 TL'nin üstündeyse, veya, başka vergiye tabi gelirlerle beraber toplanınca sınırı geçiyorsa; beyan etmek ve gelir vergisi ödemek durumundasınız.
Alım-satımda vergilendirme örnekleri
Adım adım anlatım
Alıntı:
Originally Posted by Bayrak
100.000 birim fiatla 100.000 usd lik eurobond aldığınızı varsayalım.
6 ayda bir %3+3= %6 senelik faizli olsun.
6 ay kağıdı portföyde tutarsanız 3.000 usd kupon faizi alırsınız.
İkinci altı ayın ortasında (91 ci gün) kağıdı satmaya karar verdiğinizi , faizlerin değişmediğini (100.000 temiz fiat) varsayalım.
%3 , yani 3.000 usd nin yarısı olan 1.500 dolar 91 günün karşılığı olarak size karşı taraf (alıcı) tarafından ödenir.
Alıcının maliyeti 101.500 usd.( kirli fiat)
3 ay sonra 3.000 usd kupon tahsil edecek.
3.000. - 1.500. (size ödediği faiz) = 1.500 usd faiz geliri oluşur.
Alıcının beyan etmesi gereken faiz geliri 1.500 usd.
Satıcının beyan etmesi gereken faiz geliri 4.500 usd.
Netleşti mi ?
Sn JonDowes Hocam
Bir sorum daha var ben 2034 vadeli eurobondu 07.11.2016 tarihinde 1,272$ dan 200000 adet 254400 $ ödeyerek aldım Bu eurobondu bir yıl dolmadan atıyorum 25.08.2017 de 1,27 den sattığımı düşünürsek kupon faizi vergilendirilmiş olacakmı Üzerinden 1 yıl geçmedi yada kupon faizi ile birlikte elde edilen toplam $ dan ilk alışta ödediğim $ düşüldükten sonra kazanılan üzerinden alım satım kazancımı ödemem gerekecek
1. Alım-satım kazancıyla kuponu birleştirmeyin, farklı kavramlar.
2. Alım-satım kazancını hesaplamak için, alım temiz fiyatı ve satım temiz fiyatını belirleyip farkına bakın.
3. Kuponların tahsil ettiğiniz tutarı ile, 2 numaralı maddede bir kazancınız varsa parasal karşılığının toplamına bakıp, muafiyet limitini aşıp aşmadığına bakın.
Jon Dowes HocamAlıntı:
Originally Posted by JonDowes
Kısa bir sorum olacak Eurobond kupon geliri mesela ortak hesap üzerinde ise ve 16160$ ise öncelikle 16160$ ne zamanki kurdan TL ye çevireceğiz Ve her bir ortak için 8080$ yıllık faiz geliri düşüyor. Örneğin Mart 2018 yılındaki kurdanmı bu 8080$ ı TL ye çevirip sonra 2018 için örneğin bildirim matrahı 31000 TL olsun ve bizde Mart 2018 $ kuru 3,9 olsun dolayısıyla bir hesap ortağı için yıllık faiz kazancı 8080*3,9=31512TL eder şimdi 31512-31000 = 512 TL yimi vergi olarak bildirecek yoksa 31000 TL yi geçtiği için 31512 TL yi tamamenmi bildirecek
Saygılar
Genel getiri bakış açısından çıkıp tamamen vergiye odaklanmışsınız, benim ilgi ve bilgi alanımın sınırları da oralarda :) Bildiğim kadarıyla, faizi tahsil ettiğiniz gün bu bir gelir olarak TL'ye çevrilmeli. Kesin bilgi için bir muhasebeciye veya SMM'ye danışmanızı öneririm.Alıntı:
Originally Posted by Bayrak
Sadece istisna tutarını aşan kısım beyan edilir, tamamı değil.
ORNEK EUROBOND hesabi
11-03-2019 eurobond %3.5 donemsel kupon odeme
kuponlar
11/03/2018 35usd
11/09/2018 35usd
11/03/2019 35usd
odenecek deger
banka satis 1073usd
elde edilecek
1000+35+35+35=1105usd
net 1105-1073=32 usd
getirisi %2.95
NOT banka faizi en az %3.35 faiz olursa eurobond un getirisini karsiliyor..
DTH şu an net 3,4 getiriyor o halde eurobond'a bulaşmaya gerek yok.Alıntı:
Originally Posted by servetbey
Eurobond vadesi ile DTH vadesi aynı mı?Alıntı:
Originally Posted by powerpc
Sayın Bayrak & Jon DowesAlıntı:
Originally Posted by JonDowes
Kupon ödeme tarihindeki kurdan TL' ye çevrilir.
Sizin örneğinizde kuponlarınızın değeri 16.160 USD, hangi tarihlerde alındı ise o tarihlerden TL 'ye çevirin.
Kurun 3,90 olduğunu varsayalım.
16.160 usd X 3,90 = 63.024 TL faiz geliriniz var.
Eurobondun alındığı hesap 2 ortaklı ise her bir ortağın 31.512 TL faiz geliri olacak.
30.000 TL' lik sınır aşıldığından her iki hesap ortağı kendi paylarına düşen faiz geliri için beyanname verecek.
Vergi matrahı 31.512 TL olacaktır, 512 TL değil.
Sayın Jon Dowes üstadım,
Türk banka eurobondu almak istiyorum, düşündüğüm eurobond XS0861979440
Müşteri temsilci kanalıyla emir vererek işlemi yapacağım minimum işlem limiti nominal 200k usd.
Bildiğim kadarıyla BİST teki tahvil pazarında bu eurobondlar alınıp satılmıyor.
Banka müşteri temsilcine verilen eurobond alım emri aşağıdaki sıraladığım yöntemlerden hangisi ile gerçekleşir.
1) Banka menkul kıymet cüzdanından ilgili eurobondu üzerine kendi marjını koyarak bana satar.
2) İlgili menkul kıymet bankanın menkul kıymet cüzdanında bulunmaması durumunda ilgili kıymeti yabancı borsalardan alır üzerine kendi marjını koyar ve satar.
3) Organize piyasalarda olduğu gibi banka sadece eurobondun alım satımına aracılık eder, alım satım komisyonu alır eş zamanlı olarak eurobondu satan başka bir yatırımcıdan alınır.
Türk özel sektör banka eurobondunu almak isteyen bireysel yatırımcı için piyasa organize piyasamıdır, tezgahüstü piyasa mıdır?
Önce 1. olur. Bankanın elinde yoksa da 2. olur (ama bu daha pahalı olur). 3. Türkiye'de olmaz.Alıntı:
Originally Posted by samadhi
Tahvili nereden aldığınıza bağlı: Yurtdışı borsadan alırsanız, organize piyasadır. Türkiye'de bankadan direkt alırsanız da tezgahüstü.
Sayın JonDoves, bu sorunun cevabı şu anda Fed başkanında bile olmayabilir biliyorum ama sizin görüşünüze değer verdiğim için sormak istiyorum. Bizim Eurobondlar şu an alım için cazip görünmüyor mu?
Her ne kadar son günlerde aşırı şatış olsa da özellikle 2040 ve sonrası için %6 üzeri bir faiz oranı makro ekonomik verilerdeki belirsizliklerde göz önüne alındığında iyi bir oranmış gibi geliyor. Amerika 3+4 faiz artıracak deniyor ama aslolan verilerdeki iyileşmeyi dikkate alarak bu adımları atacak olmaları. İşler şu an göründüğü gibi devam edecek diye yaklaşım sergilemek ne kadar akılcı sizce?