En beğendiğim
Sayın ibrahim linkoln bey kardeşin lafı
Zanna göre hüküm komuycan
Hiçbi konuda
Korsan kendi kaybına döner neticede
İbrahim linkoln akıllı bi eleman
Yani abd başlarda böyle birine kendini yonettirterek
Temeli sağlam zemine atmış
Printable View
En beğendiğim
Sayın ibrahim linkoln bey kardeşin lafı
Zanna göre hüküm komuycan
Hiçbi konuda
Korsan kendi kaybına döner neticede
İbrahim linkoln akıllı bi eleman
Yani abd başlarda böyle birine kendini yonettirterek
Temeli sağlam zemine atmış
Yalnız kaçmadan evvel yazilmazsa olmaz
Bilmiyom belki kurulali beri
Forum tarihinde ilk zafer
Reality show 1 bir - geyik show 0 sıfır
Bu forum ve topic için ufak
Dünya gemisi için büyük bi zafer
Hadi iyi geceler
Şimdi mahsus kaciyom millet rahat okusun
Utanmayin olum gelin okuyun
Adam yemiyos
Türlü dumenlerle kimseyi kacirttirtmiyozda
Hak gelir batıl ardına bakmadan fiydirir
Bu her devir böyledir
Geyikcilerde bol okusun
Belki işlerine yarar bilgi filan çıkar
Para almiyos alın kullanın
Alex bile Türk vatandaşı oldu
Siz niye okuyup feyz almayasiz ki :-)
Topiktaslar yokarda denklemi mahsus eksik bıraktım kimse gelipte alooo demedi
Vadede oluşan kur farkı yada zararı
Arnavut unutmaz. .. illa eksik gedigi
Kendindede olsa onarır
Bi daha kine daha dikkat lütfen
Niyet one MaN show değil
Herkes fikir yürütsun
Burası borsa ......
Ne Arnavut hesabı yav
İşlemeyin olum
Bunlar managerial economics the 5th edition
Finans muhasebe teorisi az pratiği çok ilimlerden
Hava cıva değil
Parayi sevme ama anla
Yapmasanda / Yapamasanda , bi kudretin olmasa da bil
Güne şiirle başlıyalım İstiklal Marşı Şairimizden
Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.
Biri ecdadıma saldırdımı, hatta boğarım! ...
-Boğamazsın ki!
-Hiç olmazsa yanımdan kovarım.
Üçbuçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.
Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale;
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!
Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!
Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!
Adam aldırmada geç git! , diyemem aldırırım.
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu...
İrticâın şu sizin lehçede ma'nâsı bu mu?
Mehmet Akif Ersoy
Dün sayın morukun katkılarıyla müthiş paylaşımlar yapıldı biraz sindirilsin okunulsun düşünülsün
Eyvallah dostum
Mekan vardı ortamda geldik yazdik
İyiki aşağı mahalle çocukları geldi cama taş attı da paylaştık
Halbuki sayın Bora bey tüyo yu verdiydi adamlara
Alakadar olmayın diye
Hz Peygamber Efendimiz Hz Muhammet SAV der ki
Umarim yanlış duymamisimdir doğruyu paylasiyorumdur ben kulaktan duydum
"Bi şey ile mücadele etmenin en etkin yolu onu yok saymaktir "
:-)
Gecen çay topiginde dünya internet sistemini
Burda ise finansal borclandirma ve kazanç
Tematiklerini işledik
Bi de son bonus veriyim
Koca Rusya
1994 te finansal battı
Ve odemedi
Daha da bu çete den borç neyim almadı
Geri kalan dünya --- buna tabi kendimde dahil
Siz daha mı uyaniksiniz
Medyayı herkez okuyo yaşı başı olan
Okuma ayrı yorum interpretation ayrı
Yakinda 1000 mesaj dalya cinko filan yapcaz
Sonra artık bakacaz paylasirmiyiz gidermiyiz Allah bilir . niyet kafi derece paylaştık yönünde
Tabi canım orası öyle de
Hirslanmaya ne hacet
Nasi sa
Oyun bitince
Şah ta piyon da aynı kutuda
Mühim olan niyet
Analitiklik bi sonraki adım
O çok karmaşık bi konu
Ona girmeyelim
Herkes kendi analitikligini yaşasın dursun
Kendini aşırı analitik gören capsizlarla kendini çok değersiz gören analitik beyinleri aynı ortamda bir gördüm inan hocam ummadığın taş baş yarar yani fazla cesaret kötü fazla Analitiklik iyi. İnsanoğlunun girmediği tek sektör "Analitiklik hapı " bunu ilk pazarlayan iyi para yapar ha :-)
sosyal bir konu olduğu için söyleyeyim melih gidiyor gitmiyor ahmet geliyor gibi tartışmalar yada bunlar üzerinde kurulan hayaller boş çünkü Türkiye tarihinde görülmemiş bir değişim 2019 da yaşanacak
sadece bu değişime ayak uyduranlar ayakta kalacak
bu kural muhalefet için de iktidar için de geçerlidir
tarihte değişeme direnip de kazanan olmamıştır.
Kapanan topikte en son son sözler ve ölüm konusunu tahlil ediyorduk buradan devam
Dönemin cumhurbaşkanı cemal abdunnasır seyyit kutup şehit edilmeden önce kendisine şu teklifte bulunur "şimdiye kadarki söz ve hareketlerinde yanıldığını beyan ederek cumhurbaşkanı cemal abdunnasırdan özür dilediğin taktirde idam hükmünü bozacak ve seni serbes bırakacaktır "seyyit kutup bu teklif karşısında şu cevabı verir
"Eğer idamı hak etmiş olarak hakkın emri ile ipe çekiliyorsam buna itiraz etmek haksızlıktır eğer batılın zulmune kurban gidiyorsam batıldan merhamet dileyecek kadar alçalamam"
Seyyit kutubun bu sözleri onu ebedileştirdi ve tüm islam aleminde örnek ve önder bir mücahit olarak tanınmasına vesile oldu
Mahkeme heyeti onu idama mahkum ettiğinde Kutub'un ağzından şu sözler dökülmüştü:
"Eğer Allah kanunu ile mahkûm edilmişsem ben Hakk’ın hükmüne razıyım. Eğer batıl kanunlarla mahkûm olmuşsam ondan çok daha üstün bir düşünceye sahip olduğum için batıldan ve münafıklardan merhamet dilemem. Allah’a şükürler olsun ki on beş sene cihad ettikten sonra bu mertebeye ulaştım. Ben Allah yolunda yaptığım iş için asla özür dilemem. Namazda Allah’ın birliğine şehadet eden parmağım asla bir tağutun hükmünü onaylayan tek bir harf bile yazmayacaktır."
Bu nedenledir ki eserleri onlarca dile çevrildi tüm dünyada okunuyor
Ölüm başkaları içindir fikri bilinçaltımıza yerleşmiştir.Sözde farklı şeyler söyleriz ama bilinç altımızda ölümü kendimize yakıştırmayız
Hayatın çok kısa olduğunu ölümsüz olmadığımızı anlarsak yukarıdaki örnekteki gibi kimseye boyun eğmeyiz
İnsanın ölümü eğer çoook iyice yaşlanılip doku his kaybına ugranilmadiysa tabi
Kendine çok kötü
İnsanda bilinç var
Yani nooldugunu bildiğin bi şekilde terk i diyar eyliyon
O yüzden islamiyet hoşuma gidiyo
Yani salt görselleri değil icselligi
İslam emir koyar ihtiyaç fazlani ver gitsin diye
Yani nasılsa götüren yok öte tarafa mal mülk
Genede son dk ya dek
Olum dosegine 5 kala bile
İnsan hep sahip olma ister
Arsa tarla villa araba Jip yat kat at :-)
İşte o bitmek tükenmek bilmeyen hırs insanın bilinçaltındaki ben ölmem ölüm başkaları içindir vehminden kaynaklanıyor
ölümü kendisine yakıştıranlar yani ölümü öldürenler
dünya hırsı yapmazlar kimseyi kırmazlar
değerleri için yukarıdaki örnekte verdiğim gibi canlarını verirler
Muhtemel öyledir
Sen yanma ben yanma o yanmasin
Elbet birileri yancak
Şöyle bi savaş yok
Bana bişey olmasın. Düşmanı temizliyim maksimum güvende oluym. Şehir efsanesi o
İstediğin robocop kıyafeti giy gene olur gene olur
Anca mücadeleden kaçan guvendedir o da her daim arzulanan çözüm yolu değildir
Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber...
Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber?
Öleceğiz müjdeler olsun, müjdeler olsun!
Ölümü de öldüren Rabbe secdeler olsun!
Kapı kapı, yolun son kapısı ölümse;
Her kapıda ağlayıp o kapıda gülümse!
O demde ki, perdeler kalkar, perdeler iner,
Azrail’e hoş geldin, diyebilmek de hüner...
O dem çocuklar gibi sevinçten zıplar mısın?
Toprağın altındaki saklambaçta var mısın?
Ölüm ölene bayram, bayrama sevinmek var;
Oh ne güzel, bayramda tahta ata binmek var!
Ufka bakarlar; ölüm uzakta mı uzakta...
Ve tabut bekler, suya inmek için kızakta...
Sultan olmak dilersen, tacı, sorgucu, unut!
Zafer araban senin, gıcırtılı bir tabut!
N.Fazıl Kısakürek
TABUT
Tahtadan yapılmış bir uzun kutu;
Baş tarafı geniş, ayak ucu dar.
Çakanlar bilir ki, bu boş tabutu,
Yarın kendileri dolduracaklar.
Her yandan küçülen bir oda gibi,
Duvarlar yanaşmış, tavan alçalmış.
Sanki bir taş bebek kutuda gibi,
Hayalim, içinde uzanmış kalmış.
Cılız vücuduma tam görünse de,
İçim, bu dar yere sığılmaz diyor.
Geride kalanlar hep dövünse de,
İnsan birer birer yine giriyor.
Ölenler yeniden doğarmış; gerçek!
Tabut değildir bu, bir tahta kundak.
Bu ağır hediye kime gidecek,
Çakılır çakılmaz üstüne kapak?
Necip Fazıl KISAKÜREK
Anlatacaktım ölümlerini bir sonbahar eşliğinde
Bir kış güneşliğinde
Fakat baktım bu ölüm değil diriliştir
Tabiatı aşan bir bildiriştir
Ne güz ne sarı renk bu göçü anlatır
Bu kan rengi bu kıpkızıl öçü anlatır
Görünüşte kırmızı gerçekte yeşil
Görünüşte öç hakikatte değil
Faninin sonsuzla barışması
Affın mağfiretle yarışması
Yaprağın düşüşü değil bu toprağa
Bir yıldırım çarpışıdır dağa
Sonbahar değil ilkbahardır
Ölümden sonra ölümsüz hayat vardır
Bulutlar açılır güneş çıkar
Yağmur taneleri inci tanelerine dönüşür
Deniz çalkanır saçar ortaya hazinesini
Anladım onlar ölmediler
Ölüm adına
Ölüm maskesini takınarak
Dönüştüler bir ışığa
Sezai Karakoç
Sezai karakoç güzel anlatmış ölümü
Mevlana Celaleddin Rumi, ölümü Rabb'ine, sevgiliye kavuşma gecesi olarak düşündüğü Düğün Gecesi olarak adlandırır.
Damla damla oluşuyor hayat
Ölüm kımıl kımıl
Duymak kolay
Anlatmak değil
Her an
Farkındayım
Az az öldüğümün
Bilincindeyim doğan ayın
Eriyen karın akan suyun
Ve usul usul tükenen zamanın
Tekrarlayıp duruyor saat
Vakit te mahluktur
Vakit te mahluktur
İşliyor kalbim
Eskiyor saçlarım
Ve gözlerimin en ince hücreleri
Okuyorum hayatı
Toprağın üstünden çok
Altındakilerle var olduğunu
Toprak
Ölüme aç
Ölüme muhtaç
Hayat
Ölüm muhakkak
Ve ölüm mutlak
Tek kapısıdır ölümsüzlüğün
Ölümle tanıştıktan sonra anladım
Sadece bir kimlik belgesi olduğunu yaşamanın
Kesitler
Mahlukta devinen
Gürül gürül bir ırmaktır ölüm
Babalar ölür
Dolaşır eli ölümün
Saçlarında anaların oğulların
Analar ölür
Kök salar hasret yüreklere
'Bir evlat pir olsa da'
O zaman anlar ancak neymiş öksüzlük
Oğullar ölür
Bir kafes olur ölüm
Ana kalbi bir kuştur
Azad kabul etmez
Sevgililer ölür
Bir hicret olur ölüm
Bir sıla
Mesela arkadaşlar
Arkadaşlıklar vardır okullarda
Bakarsın biri gelmez bir gün
Ve artık hiç gelmeyecektir
Simsiyah bir gölge düşmüştür adeta
Bahçeye koridorlara sınıflara
Bir fısıltı dolaşır dudaklarda
Kimi kirpikleri ıslak
Çökmüş bahçenin tenha bir yerine
Elinde bir çöp resmini çizer toprağa
Anıların
Kimileri öbek öbek toplanıp
Çaresizliği dile getirirler anlamsız sözcüklerle
-Nasıl olur daha dün beraberdik
-Salıncakta İki Kişi'yi izlemiştik daha dün nasıl olur
-Geçen pazar kırlarda dolaşmıştık
''Göçmen kuşlar yerli kuşlardan daha mutlu olmalılar
Hayatı dolu dolu yaşıyorlar'' demişti unutamıyorum
Sonra bir mezarlıkta Bir çukurun başında
Bir kapının ağzında
Herkez susar
Konuşur ölüm
Ve sürer hayat.
Bazan bir tekerlek altında
Ansızın gelir ölüm
Apansız biter sınav
Bir elektrik kesilmesi gibi
Kesilir tulu emel
Bazan ölüm vardır
Ölümden önce gelir
Mesela bir hapishanede bir hücrede yaşanır
Sorular hep yanıtsız kalır orada
Sadece konuşan rüyalardır
Yahut hayaller suskun duvarlarda
Gözler kabul eder parmaklar kabul eder
Ama beyin hep umuttan yanadır
Bazan akan bir film şeridinin
Tek kare donan bir fotoğrafı gibidir
Ölüm
Karşıda bir manga asker
Gözler namluların karanlık ağızlarını görmez de
Takılıp kalır masmavi gökyüzünde
Asılıp kalmış bembeyaz bir buluta
Ölümden uzak ölümler vardır
Gazete ilanlarında rastlanılan
Dünyaya bağlılığın zavallı
Ve muannit
Bir belgesidir
Daha çok kalanlara ait.
Bir de bir örümcek ağının ortasına düşmüş
Bir sineğin titrek bacaklarında seyretmiştim ölümü
Ölümler vardır:
Can kuş gibi uçar gider
Bir martının süzülüp
Kaybolması gibi maviliklerde
Bir Portre
Engin sakin berrak bir denize
Uçsuz bir kumsaldan ağır ağır
Nasıl yürürse insan
Sokrates öyle yürüdü ölüme
Tilmizleri ağlaşırken
O vasiyet ediyordu:
-Asklepyos'a bir horoz borçluyuz
Unutmayınız.
Ne tuhafsınız dostlar
Güçsüz kadınlar gibi ağlaşmak niye
Yükselmek varken ölümsüzlüğe
İnancına sahip olmak
İnsan olmanın şartı
Kölelikler içinde en onulmaz kölelik
Hayatın ölümcül yanına
Takılıp kalmak değil mi?
İlkin ayaklarında duydu Sokrates
Zehirin soğukluğunu
Ve yavaş yavaş ölüm
Yükseldi göğsüne çenesine
Dudaklarında donan son bir tebessümle
Bir işaret taşı da böylece
Sokrates dikmiş oldu ölüme
Ölümün Sesi
Ölümden bir işaret var her şeyde
Ölümün sesini duyuyorum şarkılarda türkülerde:
-Kışlanın önünde redif sesi var
Namluların ucunda ölümün sesi!
-Bir ay doğdu geceden oy oy
Karanlığın ağzında ölümün sesi!
-Erzurum dağları kan ile boran
Vadilerin koynunda ölümün sesi
-Ezo gelin durmuş bakar yollara
Umudun ardında ölümün sesi!
-Bir ihtimal daha var
Umuddan da öte ölümün sesi!
Kendi Ölümüme Ait Bir Deneme
Bir gün öleceğim biliyorum
Bunu her an ölür gibi biliyorum
Anamın yüreğinde bir kor
Ölene dek sönmeyecek bir ateş
Kımıldanıp duracak hep
Karım bomboş bulacak dünyayı
-N'olurdu birlikte ölseydik, deyip duracak
Oysa insan yalnız ölür
Ama o olmayacak dualarla teselli arayacak
Kızlarımın gırtlaklarında bir düğüm
Bir süre kaçacaklar insanlardan
Boşluğa düşmüş gibi bir duygu içlerinde
Sonunda onlar da kabullenecekler öylesine
Ölümüme en çabuk dostlarım alışacaklar
-Yaşayıp gidiyorduk yahu
Ne vardı acele edecek!
Diyecekler
Biliyorum yaklaşıyoruz her an
Biliyorum oruçlu doğar insan
Ölümün iftar sofrasına
Son Söz
Ve zaman döne döne
Gelmişti başlangıç noktasına
İlk yaratılış düğümüne
Mahlukatın var olduğu
Yüzüsuyu hürmetine
Evrenin Efendisinin
Kavuşmak vakti gelmişti sevgilisine.
Hayatın menbaı
Merhametin son durağı
Madeni, muhabbet ocağının
Ateşler içindeydi
Yatağında.
İltica etmişti sanki Kainat
Kutsal tenine
Hayata şafak olan alnında
Ter taneleri
Her biri insanlık çilesinden
Bir haberdi sanki
Bir an oldu
Aralandı gözleri
Sonsuzu kuşatan bakışları
Süzdü ciğerparesi Fatıma'yı
Süzdü tek tek çevresindeki
Can dostlarını
Kıpırdadı dudakları, dedi:
-Ebu Bekir kıldırsın namazı
Sonra daldı daldı uyandı
Son defa aralandı
Bakışları
Yöneldi bir noktaya
Karar kıldı bir noktada
Ve dedi:
-Merhaba ey refik-i ala!
Olacak oldu
Akıllar kamaştı
Kalpler tutuştu
Feryat ve figan gökleri tuttu
Çekti kılıcını Faruk olan
Sıçradı orta yere:
-Kim derse ''O öldü'', öldürürüm!
Ayrılık ateşinden
Ateşin şiddetinden
Sanki bendler çözülmüş
Felekler çökmüştü
Şuur tutuşmuş
Akıl iflas etmişti.
Sonra Sıddıyk olan
Yetişti geldi
Baktı baktı yatağında hareketsiz yatan sevgiliye
Mağarada arkadaşına Hicrette yoldaşına
Sonra baktı çevresine
Mahşerden önce mahşer hali yaşayan
Ashabına
Aline
Ebu Bekir dedi:
-Ey nas, susun!
Kim ki Resulullaha tapmaktadır
Bilsin ki Resul ölmüştür
Kim ki Allaha tapmaktadır
Bilsin ki Allah ölmez
Hayy ve Layemuttur
Ey nas, susun!
''İnna Lillah ve inna ileyhi raciun''
Sonra eğildi sevgilinin yüzüne
Sürdü bulutlanmış gözlerini
O güzellikler ülkesine
Baktı baktı ve dedi:
-Hayatında güzeldin
Ölümünde güzelsin
Öldün
Bir daha ölmeyeceksin
Erdem Bayazıt
Erdem BAYAZIT ölüm bu kadar mı güzel anlatılır
ölümü andık bugün kendimize yakıştıramadığımız başkaları için olduğunu sandığımız
mutlak gerçeği
bunun farkına varabilirsek dünyada hiç bir güç bize diz çöktüremez
ne paraya ne makama ne eğlenceye köle oluruz
bütün ideolojileri sistemleri öldüren ölümü andık ancak
yarın daha farklı bir konuyu irdeleyeceğim
Bugünkü konumuz batının sosyal ve psikolojik yapısının tahlili
Tekonolojik ilerlemede önde olan batı toplumu neden mutlu değil
Nufus artışı neden hızla düşüyor bu kadar gelişmişlik düzeyine rağmen boşanma oranları tecavüzler çocuk yaştakilerin uyuşturucu kullanması neden önlenemiyor
Batının göbeğinde gerçekleşen bir olay gece yarısıdır genç kızın otobüse binmesi için kuruşu ek****** şöför kurallar gereği genç kızın yalvarmasına rağmen otobüse almaz
ve genç kız otobüse binemediği için tecevüze uğrar
batı insanı kuralları uygulamakta neden bu kadar acımasız aynı olay türkiyede olsa otobüstekilerin hepsi elini cebine atarak ayağa fırlar şöförü de hallederlerdi
şöforu bir kenara bırakalım otobüsteki 50 batılının genç kız için kılını bile kıpırtatmamasının altında yatan psikolojik neden nedir
Çarpıcı olan şu uzaya çıkan amerikada neden hala üç saniyede bir tecavüz yaşanıyor zenciler ve batılı olmayanlara insan gözü ile bakılmıyor
Batı toplumları seviyesine çıkalım sözcüğü bilim-tekonolojik manada söylenmiyorsa
bir trajedi içeriyor
Çünkü batı toplumu aşırı egoist aile değerlerinden uzak bir türlü tatmin olmayan hastalıklı bir toplumdur.
Türkiyenin önde gelen sayılı AYDINLARINDAN yazar-düşünür Abdurrahman DİLİPAK'ın batıyı tahlil eden nefis bir yazısını aşağıya alıyorum
BATI BATARKEN
AB'de kriz derinleşiyor. Bretix derken, şimdi de Katalan krizi. Yarın sırada bekleyen başka krizler var. Batı için, öyle görünüyor ki, gelecek günler geçen günleri aratacak.
Batıyı gözümüzde büyütmeyelim. Batının geleceği yok. En güçlü olduğu şey ekonomileri mi? O da yalan. Batılı insan gerçek anlamda zengin değil. Zengin olan bir avuç tufeyli. Mafya babalarının zenginliği gibi zenginlikleri. Dünyayı haraca bağlamışlar gidiyorlar.
Bunların halleri, okyanus kenarında kumdan evcikler yapan çocukların haline benziyor. Bir dalga gelir hak ile yeksan olurlar.
Biz 2023’ü diriliş yılı olarak katlamaya hazırlanırken, 2023 onlar için kıyamet! Bunu ben söylemiyorum sadece, kendileri de yazıp çiziyorlar. Tek çıkış kapıları vardı, İslam dünyasını yutacaklar ve Kapitalizm kendi küllerinden yeniden dirilecekti, 15 Temmuz da o yol da kapandı.
Batı kavram ve kurumları ile birlikte, ekonomisi, kültürü, bilimi, sanatı, siyaseti, inanç sistemi, hukuk düzeni ile “Topyekun” bir çöküşün eşiğinde. Onun için “Topyekun savaş”dan söz ediyorlardı. “Tarihin sonu”na kadar devam edecek yeni düzen kurmak istiyorlardı. “Medeniyetlerarası bir çatışma”nın kendi sonlarını getireceğini bildikleri için “Dinlerarası diyalog”dan söz ediyorlardı.
Hamburg 2017’yi gördünüz. Daha bu ne ki!
ABD de, AB de, Dolar da Euro da zevalin eşiğinde. Şimdi 2019’a hazırlanıyorlar. Dünya dengesindeki mihver ülke Türkiye.
Batının en güçlü ülkesi Almanya değil mi? Almanya’nın kendinden ibaret bir ülke olmadığını yazıp çiziyorum. Almanya Almanya’dan ibaret değildir. Orada ABD, İngiltere, Fransa, dünya derin devleti, Vatikan ve İsrail var! NATO’nun kalbi Almanya’da atar, Brüksel’de değil! NATO’nun en güçlü 3 ülkesinin operasyonel anlamda askeri üsleri Almanya’dadır.
Hamburg’da yaşananları gördünüz. “Siyah Blok” kenti bir anda cehenneme çevirdi. 1500 kişilik bir grup şehri teslim aldı. Batıda bir şehri teslim almak işte bu kadar kolay. Bu sayıdan daha fazla PKK’lı vardır Hamburg’da.
“Siyah Blok” bir grup antikapitalist, Marksist, anarşist. Sahi PEGIDA’cılar nerede. Sağcı, Milliyetçi / Faşist, Hristiyan milisler.
Hristiyan milisler deyince, Katolikler ayrı bir alem, Protestanlar ayrı. Şimdi bir de alternatif kiliseler var ne idüğü belirsiz. Hristiyanlar kendi aralarında çatışacak olursa Suriye’deki Sufi, Vehhabi, Şii çatışmasını aratmaz.
Batıda 100 yıl savaşları var, kilisenin, kralların, halkla kilise arasındaki çatışmanın, engizisyon mahkemelerinin nelere malolduğunu biliriz.
Batıda bugün evsiz-barksız, uyuşturucu müptelası bir sürü insan var.. Bunların kaybedecek hiçbir şeyleri yok.. Bunlar yarın kendi aralarında ezoterik örgütlenmelere giderlerse kimse zabtedemez bunları. Ve zaten batı toplumu sanıldığından daha ezoterik bir toplumdur..
Ve yabancılar! Sömürgelerden gelen insanlar. Yabancı işçiler, Müslümanlar.. Ötekiler, siyasi mülteciler.. Bunlar bir harekete geçerse batının direnme gücü yok.
Batılıların başka ülkelere ihraç ettikleri terörün onda birini o ülkeler batıya yansıtsalar, batı biter!
Biz hâlâ yaşıyoruz. Batı açıkça ve inadına PKK, DHKP-C ve FETÖ’ye destek veriyor, onları himaye ediyor, donatıyor. Hatta yönetiyor.
Yunanistan bugün teröre teslim.. Yarın Londra, New York, Paris, Berlin ve Roma’da bu insanların sokağa dökülmeyeceklerini kim garanti edebilir..
Eğer gayrimemnunlar bir araya gelirlerse, bunları kim durdurabilir..
Avrupa’da, çalışanı da, işsizi de, emeklisi de, genci de gidişattan memnun değil. Solcu da memnun değil, ırkçı da, dindarı da memnun değil, seküleri de.. Liberali, demokratı da memnun değil, otorite yanlısı cumhuriyetçisi de. Batı’da kim memnun halinden! Kimse değil.
Hollanda’da hâlâ hükümet kurulamadı.
Hemen herkes, gelecek günlerin geçen günleri artacağını söylüyor. Teologlar, kâhinler, stratejistler, ekonomistler, sosyologlar, siyaset bilimciler çözüm için hepsi farklı şeyler söylese, birinin şart gördüğünü öteki tehdit görse de, gelecek için hepsinin söylediği tek şey var: Felaket!
Batı aileyi kaybetti. Gelecek hayallerini kaybetti. Kavramları ile, kurumları ile, dini, ahlakı, bilimi, sanatı ile çöküyor. Ve bunun için de bir çözümleri yok.
Kızılderililerin laneti mi vuracak batıyı, yoksa kara derililerin laneti mi bilmiyorum ama, artık “Tom amca” kimliğinin erdem olarak algılandığı dönemin sonuna geldik. Senegalli yazar ve yönetmen Osman Sembène, İngiltere kraliyet ailesi tarafından kendisine verilen ödülü almadı ve ‘Sizi Afrika’dan silene kadar savaşacağız’ dedi. Londra ve Paris bu mesajı doğru okumalı. Öfkeyle değil, özeleştiri ile bakmalı bu duruma. “Kasımpaşa” artık sadece İstanbul’da bir kenar semtin adı değil. Kasımpaşalılar artık her yerde. Ve aynı şeyi söylüyorlar: “One minute”.
Batı bu “Siyah öfke”yi doğru okumalı.. Bu “Kara gömlek”li gençler Faşist İtalya’nın “Kara gömlekliler”i değil, ya da DAEŞ’in “Kara gömleklileri”ne de benzemiyorlar. PKK’lıların Diyarbakır’da hendek kazarak verdikleri mücadeleye benzer bir direniş durumunda Alman polisi nasıl davranırdı acaba.. PKK’ya gösterdikleri anlayış ve hoşgörüyü bir de bu açıdan sorgulasalar ne iyi ederler..
Selam ve dua ile.
ABDURRAHMAN DİLİPAK
Kızılderililerin laneti mi vuracak batıyı, yoksa kara derililerin laneti mi bilmiyorum ama, artık “Tom amca†kimliğinin erdem olarak algılandığı dönemin sonuna geldik.
kritik cümle bu
Batı kendileri dışındaki insanları insan olarak saymaz insan hakları demokrasi refah sadece batılı için geçerlidir
Afikada asyada amerikada öldürülen milyonların bir değeri yoktur
Bir balinayı kurtarmak için sefetber olmak yada çöptenekesine çöpü atmak medeni olmanın göstergesi değildir bunlar sadece şova yöneliktir.
Aşırı egoist ve insancıl olmayan bu uygarlık silaha harcadıkları kaynakları ilaca örneğin kanser tedavisine harcasalar çaresi olmayan hastalık kalmazdı
kanser deyince bir parantez kanser ilaçları dünyada en fazla kaynak getiren sektör olmuştur benim bu konudaki şüphem kanseri çaresi bulunduğu halde böyle bir pastayı kaybetmemek için gizliyor olabilirler bu söylediklerim hayali gelebilir ancak para için şimdiye kadar milyonları öldürmüş batıyla ilgili böyle bir şüphe içinde bulunmam normal karşılanmalıdır
sosyal bir konu olduğu için iyi parti ile ilgili küçük bir kelam
halk siyaset mühendisliğini sevmez dayatılan allanıp pullandırılıp önüne sunulan projelere ters tepki verir diğer bir antikap fetö ile ilgili üzerinde kötü bir imaj var bunu atması uzun süre alır
yeni bir şey söyledi mi yeni bir proje sundumu hayır
öyleyse neresi iyi :)
Konuyu özetle bitireyim
Batı toplumu tekonolojik olarak zirevede ancak mutlu değiller
-Aile kavramı çökmüş boşanma oranları %60 üzerinde nufus hızla yaşlanıyor ve eksliliyor
-Sağlanan özgürlüklere rağmen suç oranları hızla artıyor özellikle tecavüz eşcinsellik uyuşturucu kullanımı çocuk yaşta cinselliğe ve uyuşturucuya başlama
-Toplum bunalım içinde olduğu için aşırı ırkçı partilere yöneliyor
-Geçmişi asya amerka ve asyanın kan ve gözyaşlarını sömürüye dayandığı için geleceğide kan ve gözyaşı olacaktır
-Aşırı egoist kendine tapan bireylerden oluşan toplum için batılı dışındaki tüm insanların böcekten daha fazla değeri yoktur.
Dolayısıyla batı toplumunun seviyesine (teknolojik değil kültür manasında) ulaşalım diyen insanlara acıyarak bakın