VAKKO bir çeyrek ara verdiği iyi bilançolarına bir yenisini daha eklemiş. Yarın alım fırsatı vermeyebilir mi, diğer iyi bilanço gönderenler gibi? Sabah ola hayrola..
Printable View
VAKKO bir çeyrek ara verdiği iyi bilançolarına bir yenisini daha eklemiş. Yarın alım fırsatı vermeyebilir mi, diğer iyi bilanço gönderenler gibi? Sabah ola hayrola..
NET FİNANSAL BORÇ VE NET FİNANSAL BORÇ ORANI NEDİR?
Bir önceki yazımda Finansal Borçların ve Finansal Borç Oranının nasıl bulunması gerektiğini yazmıştım. Şimdi Net Finansal Borç ve Net Finansal Borç Oranının nasıl bulunacağına gelelim.
Bir önceki formülden başlayacağız. Finansal Borçları nasıl buluyorduk? Aşağıdaki formul ile:
Finansal Borçlar = Kısa Vadeli Borçlanmalar + Uzun Vadeli Borçlanmalar
Buradan hareketle Net Finansal Borcu bulalım. Bir şeyin netini bulmak için onun karşıtını elimizdeki değerden çıkarmak gerekiyor.
Mesela Net Geliri bulmak için Toplam Gelirlerden Toplam Giderleri çıkarmamız gibi aynen. Finansal Borçlar Bilançonun sağ tarafında yer alıyor. Bunun karşıtı olan şeyler ise Bilançonun sol tarafında Dönen Varlıklar altında yer alan Nakit ve Nakit Benzerleri ve Finansal Yatırımlar'dır. Bu durumda:
Net Finansal Borç= Kısa Vadeli Borçlanmalar + Uzun Vadeli Borçlanmalar - Nakit ve Nakit Benzerleri - Finansal Yatırımlar
formülü ile Net Finansal Borç hesaplanır.
Şimdi burada bir noktaya dikkatinizi çekeyim. Bazen Faaliyet Raporlarında, bazen Yatırımcı Sunumlarında bazen Mali Analiz Programlarında Net Borç olarak yazan ya da bahsedilen şey aslında Net Finansal Borç'tur. Yani sonraki yazımda ele alacağım uluslararası literatürde geçen net debt formulü değildir. Benim kişisel olarak kullanma kararı aldığım Net Borç formülü hiç değildir. Yani herhangi bir Faaliyet Raporunda, Yatırımcı Sunumunda ya da Mali Analiz Programında Net Borç ifadesini görürseniz bunun aslında Net Finansal Borç olduğunu aklınızdan çıkarmayın.
Peki Net Finansal Borç Oranı nedir? Yukarıda bulduğumuz Net Finansal Borcun Toplam Varlıklara bölünmesidir. Yani;
Net Finansal Borç Oranı =
(Kısa Vadeli Borçlanmalar + Uzun Vadeli Borçlanmalar - Nakit ve Nakit Benzerleri - Finansal Yatırımlar) / Toplam Varlıklar
Deva Hocam,
Kaldıraç oranı konusu, şirketlerin borçluluk durumu değerlendirilirken ekonomik konjoktörü de gözden kaçırmamak gerekir diye düşünüyorum
Ne demek istiyorum?
Olağan ekonomik koşullarda finansman maliyetinin dönem net karına menfi etkisi yüzünden sirketlerin borçlulyk oranının yüksek olması istenmez.
Ancak yaşadığımız enflasyonist ortamda, degeri gittikçe düşen ulusal para birimi üzerinden borçlanmak tam tersi bir etki de yaratabilir
Enflasyonu ürun ve hizmet fiyatlarınıza yansıtabilirken, bu üretimi (değeri düşen para ile) borçlanarak finanse edebilirsiniz.
Tabi bu dönemler riskli ve kırılgan dönemlerdir, kamu otoritesinin radikal politika değişikliklerinde mali yapı handikap da getirebilir.
Ne var ki ben de bu konuda muhafazakar yapımı kıramadım
Yatırim anlamında muhafazakarlık, yani kaldıraç oranı benim için hala önemli bir kriter.
NET FİNANSAL BORÇ / FAVÖK
Tek başına borçları ya da finansal borçları ya da net finansal borçları ya da bunların oranlarını hesaplamak yeterli olmayabilir, bir de bu borçların şirket tarafından nasıl karşılandığı önemlidir. Bu durumda kullanılan en popüler Borç Karşılama Oranlarından bir tanesi Net Finansal Borç / FAVÖK oranıdır. Aslında Türkiye'de Net Finansal Borcu Net Borç olarak yazıp çizdikleri için Net Finansal Borç / FAVÖK oranını da Net Borç / FAVÖK olarak yazıp çizmektedirler. Sebebini sorduğumda kimseden tatmin edici cevap alamadığımı ve piyasada bu şekilde bir teamül, bir genel kabul oluştuğunu belirttiler. Neyse sadede gelelim. Bunu nasıl hesaplıyoruz? Bir önceki yazımızda bulduğumuz Net Finansal Borç rakamını son 4 çeyreklik FAVÖK toplamına yani Yıllıklandırılmış FAVÖK rakamına bölüyoruz:
Net Finansal Borç / FAVÖK =
(Kısa Vadeli Borçlanmalar + Uzun Vadeli Borçlanmalar - Nakit ve Nakit Benzerleri - Finansal Yatırımlar) / Yıllıklandırılmış FAVÖK
Bu formulden ne anlıyoruz?
Maksat burada bir şirketin Net Finansal Borçlarını kaç FAVÖK (yıllıklandırılmış) ile ödeyebileceğini görmüş oluyoruz.
Sonraki yazımda ise daha önce problemli bulduğum Kaldıraç Oranı kullanımına kendi yeni yaklaşımımı yazacağım. Onu da yarın akşama bırakıyorum.
Dediklerinizde haklısınız. Ancak muhafazakar yapıyı kırmamanın avantajlarını göreceksiniz. Ne zaman mı? Birden faiz oranları yükselirse ve "nasılsa düşük faizden borçlanıyoruz, borç yiğidin kamçısıdır " deyip ha babam de babam borçlananların borçlarını çevirmekte zorlandığını ve ha bire iflas etmemek için borçlarında yeniden yapılandırmaya gitmeye çalıştığı haberlerini duymaya başladığınızda.
Tabii burada kaldıraç oranına bence net kaldıraç oranı şeklinde bakmakta da fayda var..
Portföyümde sanki laf olsun diye alınmış gibi görünen Kütahya Porselen - KUTPO hissesi duruyor. Ne normal alım kriterlerime, ne de son portföyü oluştururken baz aldığım dönemsel kriterlere uymuyor. Sanki geçmişte içimde ukde kalmış da 'şimdi seni yakaladım' der gibi, bu tuhaflıkta bir alım sanki.. Bazen kendimi tanıyamadığım zamanlar da olmuyor değil. Ben bu hareketi niçin yaptım diye soruyorum kendi kendime. İlgimi çeken birkaç başarılı fuar katılımı ve oluşan yüksek ilgiler türündeki haberler, görece kötü gelen 1.Çeyrek bilançosu sonrası bu çeyreğin ve önümüzdeki çeyreklerin mevsimsellik adına iyi gelebileceğini speküle etmekten başka hiç bir tutar yanı yok bu kararın. Benim kafama bir şey mi çarptı bu alımı yaparken? Fiyata bakıp zirvesine göre potansiyeli iyi demiş olabilirim belki :kahkah:
VAKKO'da geçen sene iyi bilançolar sonrası alım fırsatı bulamamış ben de MAVI'yi takibe almıştım. O vakitler MAVI bilançoları herkesten 1 ay sonrasında filan gönderiyordu. Bilanço gelene kadar da fiyatlanmış oldu ve almaktan vazgeçmiştim. Bu sebeple her ikisinden de yararlanamadım maalesef. Acısını YUNSA'dan çıkardım :)
Matriks kullanan arkadaşlara Bist-Analizler menüsünden Mevsimsellik Analizine ara sıra göz atmalarını öneririm. 60-90-120 günlük periyotlarla bir tarihten başka bir tarihe belli dönemlerde endekse göre 5 yıl üs tüste, 4 yıl üst üste gibi kriterlerle daha iyi performans göstermiş olanları bulabiliyorsunuz. Bazı hisseler bazı dönemlerde pek de anlaşılmaz sebeplerle bile olsa oldukça iyi performans gösterebiliyor. Artık tahtacılarının aksiyon zamanları mı dersiniz, başka nedenler mi dersiniz, yoksa tamamen tesadüf mü dersiniz, bilemiyorum. Orasına siz karar verin.
Astor konusu;
Mayıs ayında secimden hemen sonra portföye dahil etmiştim.
F/K seviyesini izliyorum. Mayıs'ta 25,65 olan f/k, 2.ceyrek bilancosuyla birlikte 51,18'e ulaştı.
2.ceyrek iyi kar açiklamasina rağmen, fiyat kazançtan daha hızlı artmış.
Normalde dengesiz bir durum, Allah bereket versin deyip, hisseden ayrılmam lazım.
Ancak firma haberlerini incelediğimde, ihracat oranını % 40'a çıkarma hedefi, Ukrayna elektrik altyapı ihalesine katılım isteği, fabrika yatırimı, sarj istasyonu gibi haber akışının yatırimcı ilgisini cektiğini düşünüyorum.
Onümüzdeki çeyreğe kadar bekleme ve izlemeye karar verdim.
Kendimce inceleme ve değerlendirmelerim, kimseyi yaniltmak istemem, tavsiye gibi almayın.
Ben de bu sabah girişte KUTPO'larımı sattım 56,70'ten. Portföyün KCAER ile birlikte en kağnılarından birisiydi, niçin tuttuğuma da dün gece yazdığım gibi şimdilik çok anlam veremiyordum. Diğerlerinden zaten biraz geç almıştım. 4 haftada ancak % 7,96 kâr ile ayrılmış oldum.
Oradan çıkanla tavandan VAKKO'ya yazıldım bakalım. Gelirse ne ala. Şimdiye kadar, TE'yi filan da sayarsak, yaklaşık 45 dakika içerisinde gerçekleşen işlemler tavandaki işlemlerin yaklaşık 1/3'ü kadar. Bu hızla gidebilirse şansımız var demektir. OYLUM'da gelmemişti, belki burada gelir.
Hayırlısı.
Aradan 1 saat geçti, değişen miktar sadece 30 bin lot kadar. Satanların hızı ve miktarı azaldı. Gelmeme ihtimali yükselmeye başladı. Neyse gün sonuna kadar bekleyeceğim. Bu bilanço ile gevşemesi zor görünüyor.
VAKKO gelmeyecek gibi duruyordu. Bu nedenle alım emrimi iptal ettim. Bilançosu ve kâr marjları onun kadar parlak olmasa da gelenlerden beğendiğim bir başka bilanço da GENTS'ınki idi. Ve o da tavan. VAKKO'da iptal ettiğim emirleri bu sefer GNTAS için tavana yazdım. Onun da gelme ihtimali zor ama en azından biraz daha fazla şansı var. GENTS'ta tek uyuz olduğum taraf en iyi alıcının A1 Capital olması. Trade amaçlı mı, yoksa başkası için mi alıyor bilmiyorum, ancak genelde aldıklarını bir süre sonra hemen satmasıyla meşhur olduğu için çok da sevimli durmuyor buradaki tavan benim gözümde. Neyse zaten pek de alınacakmış gibi görünmüyor. KUTPO'da en azından bilanço beklenilmeli miydi, bu soruya anlamlı cevap veremiyorum, aynen niçin tuttuğuma çok anlamlı cevap verememem gibi. İçimden KUTPO'da çok da parlak bilanço gelmeyecekmiş gibi bir his oluşmuştu. Bekleyip görelim bu his doğru çıkacak mı?
GENTS emrini de iptal ettim. O da gelecek gibi durmuyor. ALKIM olsa nasıl olur diye baktım, ALKA'nın bilançolarına göre, çeyreksel bazda toparlanma var, ama çok da parlak görünmediler bana. Emin değilim yani. Piyasa da pek beğenmemiş belli ki, bilanço sonrası performansı çok iyi değil ALKA'da.
38,62 ortalama ile ALKIM alımı yaptım. En büyük iştiraki olan ve gelirlerinin çok büyük kısmının geldiği ALKA'da gelen bilanço ve düzelme işaretleri çerçevesinde ALKIM'in mevcut fiyatın üzerini hak ettiğini düşünüyorum. ALKIM'de de çeyreksel bazda Gelir Tablosunda NFK, FAVÖK ve Net Kâr artışlarının ALKA'ya paralel ve benzer olabileceğini düşünüyorum. Net Kârın önemli bir kısmının kambiyo kârı olacağını da bilerek bu alımı yaptım. Genelde kur artışlarından sonraki çeyreklerde olumlu etkilenmiş bir şirket ve sonraki çeyreklerde bu düzelmenin satışlarda ve faaliyet kârlarında daha belirgin olmasını bekliyor ve umuyorum. Değerleme rasyoları son genel seçimler dibini saymazsak kendi ortalamalarına göre epey iskontolu. Seçim sebeplerimden bir tanesi de bu. Diğer seçim sebebim ise finansal yapısının çok sağlam olması. Düşük kaldıraç, düşük net kaldıraç, yüksek Öz Kaynak oranı, Finansal Borçlarının çok düşük olması ve Net Finansal Borç bağlamında ekside olmaları yani Net Nakitte olmaları, Net Finansal Borç /FAVÖK olayının da bu durumda ekside olması.
Potasyum sülfat üretimine başlanacağına dair ilanlarına rağmen buna başlanıp başlanmadığı henüz deklare edilmemiş. Bunu ivedilikle öğreneceğim. Ne kadar ekstra FAVÖK katkısı sağlayacağı muamma olsa da. Sodyum sülfat tarafında ülkede zaten tekel ve dünyanın en büyük üreticilerinden. Ama asıl büyük geliri kağıt tarafından geliyor. Kağıtta toparlanma olursa ALKIM finansalları da eski parlak seviyelerine çıkabilir.
Bismillah deyip tekrar giriş yaptık. Allah utandırmasın.
"Şirketimiz potasyum sülfat gübresi üretimi için gerekli hammadde bağlantısını gerçekleştirdiğini duyurmuştu. İthal edilen potasyum klorür Afyon Dazkırı Potasyum Sülfat Tesislerimize ulaşmış olup, üstün kaliteli, %100 suda çözünür potasyum sülfat gübremizin üretimi tekrar başlamıştır. Organik tarım sertifikalı gübremiz öncelikle Türk tarımına tahsis edilecektir. Ülkemize hayırlı olması dileği ile.
Basın bülteni ekte bulunmaktadır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
Mart ayı sonlarında üretime başlamışlar, gözümden kaçmış bu haber. Ancak geçmişte toplam üretim ve toplam satışlar içerisinde çok büyük bir yekün tutmamıştı. Bundan sonrası için ne kadarlık ekstra katkı verir favök tarafına, bunu kestirmek zor.
Deva Hocam ALKIM yatırımınız hayırlı olsun, gönlünüzce olur umarım sonucu.
TLMAN incelemesi;
Mayıs ayinda portföyüme dahil ettiğim "güçlü bilanço" sirketlerinden bir diğeri.
Kaldıraç oranı an itibariyle 21,68.
Gelir tablosunu çeyreklik bazda inceliyorum;
Hasılat 1/2023'e göre neredeyse aynı.65.693.000 tl. Bunun %68'i yurtdışı gelirler, gecen çeyreğe göre bir miktar artmış.
Bu dönemde brüt kar önceki döneme göre % 33 artmış.
İlginç bir biçimde yılın 2.ceyreginde satışların maliyeti düşmüş.
Gelir tablosu ile ilgili dikkat çekici bir diğer husus, neredeyse brüt kar kadar diğer faaliyet gelirleri olması (37 milyon tl).
Dipnotları incelediğimde 25 milyon kur farkı, 10 milyon sigorta hasar geliri başlıca kalemler gibi duruyor.
Kurda mayıs sonrasına benzer dramatik bir yükseliş olmazsa bunlar arızi gelirler gibi duruyor.
Bir de ertelenmiş vergi giderleri kalemi var ama bu kafayla cok detayına inemedim.
Şirketin an itibariyle f/k'sı 7,15. Ortalama f/k 5,85. Fiyat bir miktar yükselmiş görünse de büyük bir kopuş yaşanmıyor.
TLMAN da ASTOR gibi bir donem daha taşımayı ve izlemeyi düşündüğüm sirketlerden.
Faaliyet raporunda ozellikle Azeri-Ermeni savaşı sonucu oluşan yeni ticaret güzergahı, tarihi İoekyolu'nun çağdaş versiyonu gibi İran-Avrupa ticaret güzergahı gibi fırsatlarla Rusya ve Ukrayna'ya olan yakınlığa vurgu yapılmış.
Kendi çapımda değerlendirmeler bunlar, yatırım yapmayı düşünen olursa daha detaylı incelemesini tavsiye edebilirim ancak.
ALKA faaliyet raporlarında üretilen toplam kağıt miktarının ton bazlı geçen yılki aynı dönemi bir miktar geçtiğini görüyoruz. Ama satış rakamlarının da TL bazlı çok az miktarda fazla olduğunu gözlemliyoruz. Reel büyüme yok. Esas Faaliyetlerde ise geçen yılın ilk 6 ayına göre çok ciddi bir azalma var. Ton bazında üretilen ve satılan miktar geçen yılın aynı döneminden çok az farkla da olsa fazla olduğu bir durumda bu negatif görüntü niçin? Toplam kağıt üretiminin sadece %25'i yerli, diğer kısmı ithal iken, bu durumda dışardan gelen kağıt fiyatlarına karşı iyi rekabet edilemediği ve satış rakamlarının bu sebeple düşük tutulmak zorunda kalındığı, bunun da artan faaliyet giderlerinden dolayı EFK marjlarına ve dolayısıyla EFK'ya negatif yansıdığını görüyoruz.
Peki gelecek nasıl gelecek? Artan kurların etkisiyle dışardan ithal edilen kağıtların içerde görece daha pahalı duruma gelme potansiyeli oluştuğu için ALKA tarafından üretilen kağıtların birim satış fiyatlarında yukarı yönlü bir ivmelenme yaşanacağı, bunun da hem brüt kar marjlarını hem de esas faaliyet marjlarını ve dolasıyla Esas Faaliyet Kârlarını yukarı yönlü hareket ettireceğini öngörüyorum. Geçmişteki kur yükselmelerinde kârlılıkların artmasını buna bağlıyorum.
Potasyum sülfat üretiminin eklenmesinin bun dönem ciddi bir favök katkısı sağlayacağına pek ihtimal vermiyorum.
Kağıt tarafında % 2-3 ihracaat oranlarından % 10-11 seviyelerine çıkılmış son 2 çeyrekte. Kimyasallar tarafındaki ihracaat oranını tekrar özden geçirdikten sonra net bilgi vereceğim.
Konjonktür biraz ALKIM'in lehine dönmüş gibi görünüyor şimdilik. Sonrasını kestirmek çok da kolay değil. Şimdilik pozisyon aldık bakalım. BIST de satışa geçti, portföydeki bir kaç kağıdın fena sayılmayacak performansı ile portföy pek hasar almadı, hatta hala dünkü seviyelerinin üzerinde seyrediyor. Enteresan bir gün.
https://i.hizliresim.com/8rhqc35.jpg
ALKIM alım kararımda Eylül ve Ekim aylarında geçmiş yıllarda gösterdiği endeks üstü performansın da kısmen etkili olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim. Aynı sonuçların tekrarlayacağının garantisi olmasa da, bende psikolojik etki bıraktığı bir gerçek.
Portföy 1-2 saat önceki iyi seyrine döndü tekrar. Yine yüz karası KCAER. Geçen yıl bir süre çeliklerden uzak durma kararı almış ve çok sevdiğim CMTAS'tan bile en iyi bilançolarının olduğu dönemde dahi uzak durmuştum. En son portföy oluştururken kullandığım tüm kriterlerde KCAER'in öne çıkan 5-6 şirketten birisi olması sebebiyle bu sefer portföye bir çelik dahil etmeye karar vermiştim. Üstüne üstlük bir de katma değerli çelik üretiminin artırılması ve yenilenebilir enerji alanındaki planlamaları sürekli gündemde iken. Ama gel gör ki KCAER iyi denilebilecek bilançosuna ve son zamanlarda momentum oluşturan yenilenebilir enerji dalgasına rağmen yerinde saymaya devam ediyor.
Of Nâlân offf.. Amortiden mi çıktın ??
Sevgili deva hocam,
Çalı arkasından başlığını zaman buldukça takip etmeye çalışıyorum. Bence çok güzel bir iş yapıyorsun, çok takdir ediyorum. Umarım bıkmazsın, bırakmazsın bu çalışmaları, işin zor açıkçası. Ben kendime sabırlı derdim hep, ama inan sendeki sabrı büyük bir şaşkınlıkla ve takdirle izlemekteyim. Bu sabır kısmını bu başlığın gelişimi babında belirttim, kişiye özel bir durum algılanmasın lütfen.
Kocaer serzenişinde sana hak vermemek elde değil. Ancak son yıllar özelinde benim (ve belki de pek çok kişinin) bir tespitim var, bilmem hak verir misin. Şöyle ki; mevcut ülkenin durumu insanların para peşinde koşma gayretini misli misli kamçıladı. Bu durum ilk önce coin denen meretlerle başladı ve hacimli bir şekilde arttı. Arada başımıza dolandırıcılar da (çiftlikbank, thodex vs. gibi) musallat oldu. Buralarda öyle ya da böyle kazanılan para insanların iştahını sosyal medya sayesinde daha da kabarttı. Akabinde aslında paranın en iyi kazanıldığı yerin borsa olduğuna kanaat getirildi. Ama bu para hızlı kazanılmalıydı. Önce halka arz furyası başladı, 10 tavan 20 tavan yapmayan tahtaya tahta denmedi. Gidenlerin ardından yıkılışlar oldu, misal türk ilaç (hala alan satan var mı acaba). Çok insan darbe yedi. Ardından enerji furyası başladı. 2 yıl kadar önce enerjide gelecek diye ben de çok yazdım. Evet gelecek orada, ama bugün enerji şirketlerinin geldiği değerler benim kast ettiğim gelecek değil maalesef. Adeta kocaman bir kurulu bomba bekliyor piyasayı. Hala daha her gün 3 kuruş iş için kap atan firmalara akın akın gidişler var, tıpkı coinlere olan gidiş gibi. Bunu fırsat bilen bir takım hırsızlar bu tahtaları alabildiğine götürmeye devam ediyorlar. Bu bir yerde patlayacak elbette, ama ne zaman, orası meçhul.
Lafın özü; bir patron hızla zengin olmak istiyorsa, her gün 3 kuruş dahi olsa kap atmak zorunda. Yoksa işi zor, 2 ileri 1 geri. Yapacak anlaşmasını bu hırsızlarla, beraberce allayıp pullayıp insanlara coşkuyu verecekler. Daha çok daha çok demeyenler buradan karla çıkar, dönünce satarım nasıl olsa diyenlerin işi ise oldukça zor.
Kocaeri siz zaten gayet iyi biliyorsunuz, benim üzerine söyleyecek bir sözüm yok. İyi şirket, zamanı gelince ederine ulaşır. Sabır lazım :)
Tavandan tavana kosmussunuz Ege gübre alsaydiniz bari grafik çok.cok iyi bol kazançlar dilerim
İkisinin de bilançosu hoşuma gitmişti, özellikle Vakko, ama almak nasip olmadı, aynen Oylum gibi.. Zamanlamayı iyi yapamadık bu sefer. Oylum beklediğim bir şeydi, önceden aksiyon alınabilirdi, diğer ikisinde net bir fikrim yoktu bilançolar öncesi. Neyse eldekilerle idare edelim bir bir süre, sonra daha iyi bilançolu ve makul fiyatlı olanlarla revize ederiz.
Yorumlar için teşekkürler ederim.
Müzikal hocam, yorumlarına birebir imza atarım.. Bizimkisi Kocaer'in bir aylık topal eşek performansına. Şirketin kendi finansal performansına değil. Muhakkak ki zamanı gelince o da yol alacaktır, ancak işleri pek de iyi gitmeyen bazı büyük çelikleri mi takip ediyor nedendir, fiyatlamada pek bir durgun kaldı bu bir kaç haftadır. Yapacak bir şey yok, sabır lazım elbet.
Müzikal Hocam,
Aslında benim niyetim burayı karşılıklı bilgi alışverişlerinin olduğu, alternatif hisselerin ya da yatırım metotlarının karşılaştırılmalı olarak tartışıldığı, finansal analizin nasıl yapılması gerektiği konusunda incelemelerin yapıldığı ve en nihayetinde doğru portföyler nasıl yapılır ve sürdürülebilir iyi kazanç nasıl elde edilir konusunun üzerine eğinildiği bir mekan haline getirmekti. Ancak maaleesef daha çok kendimi gevezelik ederken buluyorum. Bu da bazen başkalarını çok da ilgilendirmeyecek kişisel alım satımların paylaşılmasına, anlık gelgitlerin bile yazıya dökülmesine kadar gidebiliyor ne yazık ki. Kendi kendime yazıyor bile olsam, aslında bazen maksadını aşan, bazen de gereksiz paylaşımlar oluşabiliyor.
O kısmı kestirmek zor, zira masa başındaki uzmanların vizyonu ile doğru orantılı bu konu. Bugün piyasadaki mevcut sözüm ona fon yöneticilerinin ne geçmişi, ne de vizyonu doğru bir değerleme yapmaya veya yapılmış olan değerlemeleri doğru analiz etmeye yetecek düzeyde değil. İşin mutfağından (uzun yıllar pek çok sektörde analistlik yapmış) çıkmış fon yöneticisi bir elin parmaklarını geçmez. Onlar da zaten türk fonlarını değil, yabancı fonların Türkiye yatırımlarını yönetiyorlar.
Ama piyasada yüzlerce fon var. Bu kadar fon olmasın demiyorum, ancak şunu da merak ediyorum; "bu fon yöneticileri işin ehli mi acaba" sorusunu, içimizden kaç kişi veya bu fonlara yatırım yapanların ne kadarı soruyor. En az %90 ı bu sorunun cevabını bilmiyor, bilmesinin nasıl bir faydasının olabileceğinin de farkında değil. Zira piyasa yükselirken bakkal Ahmet de güzel para kazanır, peki ya düşerken...
Bizim ekonomimiz düzelmedikçe borsaya olan ilgi katlanarak devam edecek bana göre. Ekonomi düzelirse de keza yine ucuz kalacağı için devam edecek ha keza. Bu sebeple yukarıda sorduğum sorunun cevabını/larını kimse aramayacak, lüzum görmeyecek. Acayip bir kısırdöngü içindeyiz :) Keşke işin ehli olan uzmanlar bu kısırdöngüyü bertaraf etmek için daha çok sosyal medyada yazıp çizseler, finansal okuryazarlık ne demektir diye daha çok dil dökseler. Ama zaman Z kuşağı zamanı olduğu için 3-5 yıllık tecrübesi olanların takipçileri de bizim gibi dinozorlara misli misli fark atar. Her gün neredeyse yüzlerce teknik analiz çıkıyor karşıma, olay sanki foreks piyasasıymış gibi değerlendirildiği sürece sonunda ağlayan çok olacak gibime geliyor.
Çok merak ediyorum, acaba bunca yıldır ülkemizde kaç kişi coin yatırımı yaptı? Yapanların zengin olma yüzdesi nedir? Benim etrafımda bir kişi bile yok mesela ki, etrafım "finansçı, yatırımcı" kaynamakta. Derler ya amiyane tabirle, bilmem neyini sallasan çarpıyor diye. Vallahi durum aynen bu.
Çok konuştum galiba. Kocaer'e dönelim :)
Ben bu şirketin geleceğine inanıyorum. Patronlarını çok tanımasam da şimdiye kadar bir çakallıklarını görmedim. Tek hataları halka arzda oldu. O işi yanlış yaptılar ve ellerinde ciddi mal kaldı. Bu malı satmaları da uzun süre aldı. Mal qnb de durdu aylarca ve oradan satıldı. Satılırken hiçbir şekilde fiyata müdahale etmediler, gelen talebi tahtada verdiler, tahtayı manipüle etmediler. Bu kısmı pozitif idi. Bu mal bitmeye yakın halka arzda aldığım malların üzerine kocaer özelinde ciddi eklemeler yaptım zaman içinde. Şimdi kenara çekildim bilançoları bekliyorum. Vaktim çok, yıllarca beklerim, beklemeye değer buluyorum açıkçası. Ne zaman ki raportörler (analistler diyemiyorum çünkü analist kalmadı memlekette), bu firmanın sektöründe farklı bir konumda olduğunu anlar ve bu doğrultuda fikirlerini piyasaya pompalamaya başlarlar, o zaman hareket eder. Enerji işiyle bir ivme sağlayacağına ben kendi analizimde yer vermiyorum.
Kocaer gibi sektörde başka bir firmaya daha yatırımımım var. Erciyas Boru. O şirketi de bir incele deva hocam. İlgini çekecek konular bulacağına eminim. Çok konuştum, ben kaçayım :)
Saygılar, sevgiler.
Evet o proje çok ama çok kıymetli. Zaten gerçekleşirse çok başka bir şey konuşuyor oluruz. Ama daha zamanı var. Amerika ve Avrupa'da irili ufaklı denemeler yapılıyor. 2030 dan önce zor gibi geliyor bana, ama belli de olmaz. Erciyas'ın aldığı o siparişler bu denemeler için, yani esas işin hacmiyle zerre alakası yok. Bu proje özelinde önemli olan iki nokta var. Birincisi Erciyas'ın da bu projenin ortaklarından biri olması, ikincisi de bu boruları dünyada entegre olarak üretebilecek mevcutta kurulu tek firma olması. Bu iki durum bence çok değerli.
Bu proje gerçekleşmese bile zaten firma işinin ehli ve dünyada rakipleri çok değil. Yan iştirakleri de güzel. Açıkçası ülkemizde böyle bir firma olduğu için çok seviniyorum. Sanırım payımı hiç satmam, ölünce de kızıma satmamak üzere bırakırım :)
https://www.youtube.com/watch?v=-YsFwHitINg
Projenin ne olduğunu Emre Erciyas biraz özetlemiş bu video'da. Şimdilik biraz ütopik ve riskli gibi dursa da gerçekleşme ihtimali bile insanı heyecanlandırıyor aslında. Uzun vadeli düşünmek lazım bu konuda.. Ama adam vizyoner görünüyor, o iş olmasa bile muhtemelen başka alanlar açacaktır kendine ve şirketine.
Aslında yapılması için gereken teknoloji mevcut. İş olayın diğer unsurlarında. Aşağıda cumhurbaşkanlığı dijital dönüşüm ofisinin bir raporu ve bu teknolojiyi geliştiren birliğin sitesi var. Okumak bile heyecanlandırıyor :)
https://cbddo.gov.tr/SharedFolderSer...-Hyperloop.pdf
https://www.hyperlooptt.com/
Teknolojinin mevcutluğundan ziyade güvenlik kısmı biraz ürkütüyor insanı. Bir kapsül trenle havasız bir boru tünel içerisinde sesten hızlı seyahat imkanı. Güç kesilmesi durumunda ne olacağı, bu hız karşısında insan vücudunun nasıl tepkime vereceği konusu henüz test edilmediği için radikal bir fikir gibi duruyor. Zamanla alışılır ona da, ama bu zihinsel dönüşüm biraz zaman alır.
Oo kimleri görüyorum .
Bir hocamın sayfasında diğer hocam da gelmiş :)
Ben de hep çalı arkasından sürekli takip ediyorum deva_i dert hocamın sayfasını :)
Saygılar Sn Müzikal.
Saygılar Sn deva_i dert hocam
Paylaşımlarınız için çok teşekkürler sevgili dostlar. Biraz göz ucuyla da olsa gelen bilançolara bakmak istiyorum müsaadenizle. Aynı anda da maç izliyorum.
Ben de çalı arkasından izliyorum sn deva_i dert hocamı.
Demek ki ayrı çalıların arkasından aynı yeri okuyormuşuz hocam.
Saklandığımız Çalılar ayrı , niyet aynı :)
Saygılar
Sizleri seviyor ve sayıyoruz hocam.
İyi seyirler , verimli çalışmalar.
Saygılar.