Originally Posted by
KaraKemal
bu konularda bilim ne diyo diye refere edilen klasik iktisat teoremleri 19.yüzyıl'dan 20. yüzyıla ortalarına kadar şekillenmiş, esasen gelişmiş batılıların (bizim gibi) geri kalmış topluluklar için üretip sunduğu -bak, bunları bunları yaparsan sen de benim gibi gelişmiş olabileceksin' diye pazarladığı önemsiz mefhumlar dizgesidir.. bilim falan değildir.. gelişmemiş ötekilere böyle böyle yapman lazım diye dikte ettiği çözümler, kendi başına benzer şeyler geldiğinde hemen rafa kaldırılır, söz konusu bile edilmez
gündemdeki magazin konusuna gelirsek, enflasyon niye oluşur, fiyatlar niye artar ?? çünkü talep vardır, satıcılar ne zam yapsa ne fiyat koysa talep devam etmektedir, hal böyleyken talebi baskılamak için faiz artırımı önerilir, teoriye göre faizler yükselince kredi üzerinden talep baskılanır yada böyle faiz varken mevduatta kalayım şimdi araba değiştirmeyeyim seneye bakarız der, falan.. yani fiyat artışlarını domine eden birincil faktör talep canlılığı ise, dizginlenemeyen bir talep artışı varsa, faiz artışı etkili olur, talebi iki taraflı baskılar, fiyat artış hızı geriler
enflasyonun yani fiyat artışlarının tek sebebi talep canlılığı olmayabilir, arz yönlü etkiler olabilir, mesela fırtına don seraları yıkar, yeterli pırasa ve marul üretimi gerçekleşmez, arz eksik kalır, ve pırasa marul fiyatları 3 katına çıkar.. yada petrol fiyatları yükselir global piyasada, senin yapabileceğin hiç bi şey yoktur.. bu arz yönlü enflasyonu faiz artırarak çözemezsin, TL faizi %100 yapsan da brent petrol fiyatına etki edemezsin..
papağan tayfa enflasyonu gördü mü, sebebine bakmaksızın- talep çekişli mi, arz itişli mi olduğunu dikkate almaksızın -faiz isteriz de, faiz isteriz, hep daha çok faiz isteriz, sadece faiz isteriz' diye koro halinde şakımaya başlıyor.. reis'in faize baktığında gördüğü ise kredi faizi, üretim faktörleri içindeki kredi maliyetlerinin artmasını fiyat artışlarına sebep olarak görüyor, o pencereden bakıldığında yanlış bir şey yok bu söylemde