Borsa devlet eliyle destekleniyor kesinlikle. Yanında da sosyal medya, spek, SPK ve vb. etkenler de etken faktörler.
Printable View
Aslında hem dediginiz gibi hem dediginiz gibi değil. Söyle ki bes lere %10 kriteri kondu ve sürekli para alıyor borsaya, zamanla bu durum borsada ciddi bir birikim yaratıp bazı seviyelerin altını belki de imkansız kılacaktır tekrar korona vb. durumları olmaz ise. Borsa dolar bazlı hala çok ucuz, yabancıyı ciddi tokatladık yüksekte mal verip diplerde elinden aldık devlet teşviği ( düşük faiz, parasal genişleme) ile ve halk olarak ( yeni açılan yuzbinlerce hesap vae) . Temel analiz, teknik analiz bilmeyen goygoyla al Sat yapanlar için sıkıntılı süreçler olabilecektir ama mevcut konjonktürde orta uzunda borsanın önü açık diyebiliriz sanırım. Orta uzuna vurgu yapıyorum çünkü kısada kimse ne olacağını bilemez nacizane.
Selam,
Bence yapilmasi gereken BES'i biraz elden gecirerek TES ile entegre etmek. Kidem tazminati olgusu degismeden kendi kulvarinda kosmaya devam etmeli. Boylece kimse kimsenin ayagina basmis olmaz. Calisan da huzur bulur, isveren de...
Pardon! Isverenin huzur bulabilmesi icin bedavaya maletmesi lazim. Onu cikartalim denklemden :)
Sn Cauti daha iyi yorumlar ama benim bakışım şu şekilde
devlet işverendende, çalışanda da kesmeyi tercih etse kesinti çalışandan yapılır.
İşveren toplam maliyet gözüyle bakar bu maliyet arttıkça, piyasada rekabetçi değilse ya maaş zammından, ya yan haktan keser ama bir şekilde maliyeti arttırmamanın yolunu bulur.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
TES denilen zırva ne çabuk kabul görüp tartışılır olmuş hayret verici gerçekten bu ülkenin halkını anlamak zor.
benim daha basit bir önerim var, tüm emeklilik maaşları asgari ücrete sabitlensin, asgari ücretin üstünde kalan prim ödemesi otomatik olarak BES e aktarılsın.
çalışanın cebinden ek bir maliyet çıkmasın.
Emeklilik sistemi mevcut demografik yapı ile çökmeye mahkum. Sonuçta çalışan sayısı kadar kişi emekli sayısı kadar kişiye bakıyor işin özü aslında bu ( OYAK gibi çok başarılı bir örnek olmakla beraber... ) ve türkiye bundan sonra hep yaşlanacak. Ya nitelikli işgücü oluşturacak / enjekte edeceksin ( suriyelilerin iyilerini hep almanya aldı mesela ) ya da ölene kadar çalışacak birikimi / pasif geliri olmayan. Sn. Cauti de yazılarında ısrarla belirtiyor, bizim neslimiz ( yaşım 35 ) ve bizden gençler için pratikte emeklilik diye bir şey yok malesef.
Sorun demografik yapıda değil. Sorun sosyal güvenlik sisteminin bir sosyal yardım aracı olarak kullanılmasında bayramda verilen 1000 lira ikramiyenin, çalışanın ödediği primle ne alakası var. Veya seyyanen yapılan zamların primle alakası var mı ?
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi