Sayfa 2157/2157 İlkİlk ... 11571657205721072147215521562157
Arama sonucu : 17256 madde; 17,249 - 17,256 arası.

Konu: ...:::vobelıt:::...

  1.  Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    https://www.paraanaliz.com/2024/gene...siyor-g-89039/

    Türkiyede enflasyonun çok yüksek olmasının en başta gelen nedenlerinden biri bu "kara para".(Diğer önemlisi de kayıt dışı ekonomi)Bu şekilde kazanılan para ile sınırsız ve fiyatına bakmadan tüketim yapılıyor.Ekonomi yönetimi eğer enflasyon yangınını söndürmeye kararlıysa, "nereden buldun" yasal düzenlemesini yaparak,bu yoldan elde edilen kazançların sınırsız tüketime yönelerek arz-talep dengesini bozmasını muhakkak engelemesi gerekiyor.(Bütün gelişmiş ülkelerde yapılan yüksek tutarlı harcamaların gelir kaynağının muhakkak gösterilmesi istenir.(örneğin bir ev satın alındığında,örneğin bankaya yüksek tutarlı nakit para getirdiğinde))

    https://www.sozcu.com.tr/turkiye-yi-...lasiyor-p58486
    Bir başka nedende emlak fiyatlarındaki hızlı yükseliş. Dağlar taşlar yüksek oranda prim yaptı. Bu da ülkede servet etkisine neden oldu. Bir tarafta emlak sahibi olmayanlar ( Bunun nedenleri ayrı tartışma konusu) kira artışından çekinirken. Diğer yanda tasarruf etmeme gerek yok. Tarlayı satsam şu kadar, evi satsam bu kadar yaklaşımıyla gelirin büyük bir bölümünü tüketiyor. Sonuçta bu dengesizliğin kısa sürede düzelmesi mümkün gözükmüyor.

    Benin kaygılandıran husus. Sırtını ailesinin bağlantılarına, servetine dayamamış gençlerin umutsuzluğunun giderilmesine için harekete geçilmemesi. Konu asgari ücrete kısılıp kalmış durumda.

    Bir an önce bu ülkede çalışan ve üreten herkes hak ettiğine kavuşacaktır. Sözünün önce söyleme devamında eyleme geçmesi gerekiyor.

  2. #17250
    https://www.yenicaggazetesi.com.tr/t...am-811462h.htm

    https://twitter.com/umitozdag/status...XAU2ttwNw&s=19

    Ülkede 13 milyon kaçak var bunların içinde afganistandan gelenler uyuşturucu torbalariyla geliyor... bu tipler emlak balonunu patlatıyor gida enflasyonun patlatıyor issizligi patlatiyor bu tiplere sgk ucretsiz ilac veriyor hastahaneler ucretsiz hizmet veriyor... ingilterenin ruandaya koyduklarını avrupanin koyduklarını hangi ülke alacak acaba
    son günlerde Türkiyeli tartışmasını görüyoruz
    Tarim bakanı 2050 yılında 105 milyon misafirimiz olacağın söyledi.. dün fener Rum patrikhanesi ayri bir devletmis gibi uluslararası anlaşmaya imza attı
    Ben büyük ortadogu projesi kapsamında anadolunun Türksuzlestirilmesi planlarının işlediğini düşünüyorum siyasi partilerin de bundan bağımsız olmadığına inanıyorum en küçük şirket bile bir faaliyetinde istemedigi durumlara karsi kendi çapında hedge mekanizmasi kullanıyor ... ülkeler bazında plan yapanlar da kartlarını bir partiye yatirmiyor alternatifini de kendisine bağlayarak kendini sağlama alıyor
    Yaşadığımız ekonomik sorunlar da bu planın bir parçası bence

    210 milyonluk pakistan gibi bir ülke zengin bir yoneticici sinif onun altında asgari ücretle çalışan hiçbir temel hakkını savunacak imkani olmayan kitleler
    https://twitter.com/habermesale/stat...3R70qIzTA&s=19
    Son düzenleme : HATAKE; Bugün saat: 10:38.
    yazdıklarım tamamen kişisel yorumlarım olup hiçbir şekilde yatırım tavsiyesi değildir ... sizi mutlu edecek ninja yolunu kendiniz çizmeniz dileğiyle...

  3. #17251
    https://ms.hmb.gov.tr/uploads/2019/0...ir.KARAGOZ.pdf


    Yukarıdaki linkteki makale de, "kayıt dışı ekonomi" ile ilgili.Bizzat Maliye Bakanlığı'nın yayını.Makale'nin girişinde,özet olarak aşağıdaki ifade kullanılıyor:
    "Bu çalışmada (Tanzi'nin yöntemi
    kullanılarak) Türkiye'de kayıt dışı ekonominin büyüklüğü ve buna bağlı vergi
    kaybının miktarı tahmin edilmeye çalışılmaktadır. Tahminler, kayıt dışı ekonomik
    faaliyetler ve vergi kaybının dalgalı bir seyir izlediğini ve kayıtlı ekonomiye oranının
    % 86,73 ile % 35,37'si arasında seyrettiğini göstermektedir



    AKP iktidarında uzun yıllar ülke ekonomisinin sorumluluğunu yüklenen Ali Babacan'a göre: "kayıt dışı ekonomi gsyih'nın 30 ila yüzde 70 arasında tahminler yapılıyor" ifade etmiş.

    https://bigpara.hurriyet.com.tr/habe...rafi_ID582176/

    Bu oranı alt sınırdan %35 alsak ,1.1 trilyon dolarlık gsyih büyüklüğüne oranla 385 milyar dolarlık bir kayıt dışı ekonominin varlığından söz edilebilir.
    Son düzenleme : deniz43; Bugün saat: 10:11.

  4. #17252
    Zamaninda bie ulkede bir kamu kurumuna bir genel müdür atanmis norm kadro çalışması yaptırmış ve bütün islerin 4000 personelle yapılabilecek olmasına rağmen 12000 personeli olduğunu görmüş fazla personeli atma kararı almış ancak bu personellerin hepsinin arkasında deve dışı gibi siyasiler çıkmış
    Bu genel müdür görevinden ayrılırken kurumun personel sayısı 22binmis.. bu hikaye farklı sektörlerde farklı şekillerde aynen yaşanıyormus.. personel degil tarla oluyor tasarruf oluyor ana konu değişmiyormus
    yazdıklarım tamamen kişisel yorumlarım olup hiçbir şekilde yatırım tavsiyesi değildir ... sizi mutlu edecek ninja yolunu kendiniz çizmeniz dileğiyle...

  5. #17253
    https://www.ekonomim.com/foto-galeri...-galeri-750183

    Yeni vergi paketinde yer alan maddeye göre ev sahipleri yıllık kira vergisini artık her ay peşin ödemek zorunda kalabilir. Bankaya yatırılan kiranın yüzde 20'sinin vergi olarak kesildikten sonra kalanın ev sahibine aktarılacağı iddia ediliyor. Kirada stopaj uygulamasına geçilmesiyle devletin ev sahiplerinden 40 milyar liralık kira vergisi tahsil edeceği hesaplanıyor.

  6. #17254
    yazdıklarım tamamen kişisel yorumlarım olup hiçbir şekilde yatırım tavsiyesi değildir ... sizi mutlu edecek ninja yolunu kendiniz çizmeniz dileğiyle...

  7. #17255
    Bu konuda bugün Mahfi Eğilmez de yazmış:

    https://www.mahfiegilmez.com/2024/06...bir-oneri.html



    "Vergi paketinde eleştirilecek pek çok konu var ve bunu zaten vergi uzmanları ilerleyen günlerde gündeme getirecektir. Bir konu var ki üzerinde özel olarak durulması gerekiyor: Gider Bildirimi. Teklifte; "Risk analizi sonucu beyana tabi gelirleri ile yapılan harcamaları arasında %20'nin üzerinde uyumsuzluk olan mükelleflerden Özel Gider (Harcama) Bildirimi istenmesi ve aradaki farkın izah edilememesi durumunda ilgili hakkında vergi incelemesi yapılması, izah edilemeyen fark tutarlarının arızi kazanç olarak kabul edilerek gelir vergisi tarh edilmesi" öngörülmektedir.

    Bu düzenlemeden anlaşılacağı üzere bu şekilde vergi salınabilmesi için bazı koşulların oluşması gerekiyor: (1) Her şeyden önce bir risk analizi yapılacak. Bunu kimin yapacağı, izne bağlı olup olmadığı, hangi kriterlere bakılacağı vb. gibi konuların metinde açıklaması yok. Muhtemelen sonradan çıkarılacak bir tebliğle belirlenecek. (2) Beyana tabi gelir ile giderler arasında % 20'yi aşan bir uyumsuzluk olması gerekiyor. Böyle bir oran niçin gerekli anlayamadım. Gelir ile gider arasındaki uyumsuzluğun % 20 ve altında olması farkın önemsiz olduğu anlamına mı geliyor? Bu ülkede açlık sınırının altında yaşayan insanlar varken böyle bir fark aramanın anlamı yok. (3) Böyle bir fark varsa mükelleften Özel Gider Bildirimi istenecek. Yani bu bildirim baştan gelir vergisi beyannamesiyle birlikte verilmeyecek. Bu, bence doğru yaklaşım değil. Servet ve Gider Bildirimlerinin en baştan gelir vergisi beyannamesiyle birlikte vergi dairesine verilmesi gerekir. (4) Gelir ile gider arasındaki farkın izah edilmemesi ve bunun üzerine mükellef hakkında vergi incelemesi yapılması gerekiyor. Oysa bütün bu incelemeler en baştan yapılıp mükellefe en sonunda sorulması gerekir. (5) Fark varsa bunun arızi kazanç olarak kabul edilmesi ve gelir vergisi tarh edilmesi gerekiyor.

    Öncelikle 1984 öncesindeki durumu kısaca anlatayım. 31 Aralık 1960 tarihinde kabul edilen 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 114'üncü maddesinde şu hüküm yer alıyordu: "Yıllık beyanname vermek mecburiyetinde bulunan gerçek kişiler, her yıl verecekleri gelir beyannamelerinde, 116'ncı maddede yazılı servet unsurlarını bildirmeye mecburdurlar. Ancak, dar mükellefiyete tabi olanlarla, beyan edilecek gelirleri gayrimenkul sermaye iradı, ücret, götürü usulde tespit edilen ticari, zirai veya mesleki kazançlardan veya bunların toplamından ibaret olanlar servet beyanına tabi değildirler." Kanunun 115'inci maddesinde de bildirilen servetin toplam değerinin bir önceki yıl beyannamesiyle bildirilen servetin toplam değerini aşması ve aradaki farkın iki dönem arasında elde edildiği beyan edilen gelirden fazla olması durumunda aşan gelir miktarının beyan edilmemiş gelir olarak kabul edileceği ve vergilendirileceği açıklanmaktadır. Bu uygulamada iki önemli noktaya daha dikkat çekelim: (1) Servet bildirimi yalnızca beyanname veren kişinin değil aile fertlerinin de servetini kapsayacaktır. (2) Servet bildirimi incelemesi yoluyla bulunan fark vergilendirilirken kaçakçılık cezası uygulanmayacaktır.

    Bu madde 18 Nisan 1984 tarih ve 2995 sayılı kanunla yürüklükten kaldırılmıştır. O tarihten sonra servet bildirimi alınmamış, geçmişe ilişkin olarak alınmış olanlar üzerinden de inceleme yapılması olanağı kalmamıştır. Servet bildirimi ve onun tamamlayıcısı olan gider bildiriminin uygulandığı 1960 ile 1984 yılları arasında son derecede etkin olmuş iki müessesedir. O zamanın koşullarında servetler bugünkü kadar kayıt altında olmadığı halde Maliye Müfettişleri ve Hesap Uzmanları (servet bildirimi incelemesi yapmaya yalnız bu iki meslek mensupları yetkiliydi) tapu, emlak vergi daireleri, bankalar ile yazışarak servet denetimini yaparlar ve servetini, gelirini gizleyenleri ortaya çıkarıp vergi salarlardı. Bu iki bildirim, vergi dışılığı ve kayıt dışılığı büyük ölçüde engellerdi. Ne var ki Özal hükümeti, gelen baskılara dayanamayarak bu iki bildirimi de yürürlükten kaldırdı, böylece Pandora'nın kutusu açıldı ve Türkiye, giderek beyan edilmeyen servetlerin, son model arabalarla gezen, lüks yalılarda oturan ama asgari ücret kadar vergi ödemeyen, kara para aklayan insanların cirit attığı bir ülke haline geldi.

    Türkiye'yi kara para cenneti olmaktan çıkarmanın, düzgün bir ülke haline getirmenin yollarından birisi servet bildirimi ve gider bildirimini 1960 yılındaki çerçevesinde geri getirmektir. Bunu yaparken 2023 yılı öncesinde bu şekilde servet artışıyla geliri arasında fark bulunanlar için bir af maddesi getirilerek bu farkı kendiliğinden beyan edip farkın % 25'ini vergi olarak ödeyenler için geçmiş yıllar servet incelemesi yapılmaz ve ceza salınmaz" şeklinde bir hüküm getirilebilir. Bu yapılırsa hem ciddi miktarda vergi toplanması hem de bu tasarıda yer alan yurtdışı çıkış harcı, bahşiş üzerinden vergi alınması, gayrimenkul sermaye iradında istisnanın kaldırılması gibi getirisi götürüsünden fazla olacak maddelerden vaz geçilmesi mümkün olabilir.

    1998 yılında dönemin Maliye Bakanı Zekeriya Temizel'in hazırladığı ve kamuoyunda nereden buldun yasası olarak adlandırılan yasa, Maliyeye, mükelleflerin servetleriyle kazançları arasındaki ilişkinin kaynağını ve fark varsa bunun vergisinin ödenip ödenmediğini araştırma yetkisi veriyor, servet incelemesinin benzeri bir mekanizma getiriyordu. 1999 yılı başından itibaren uygulanacak olan bu yasanın uygulanması 1 Ocak 2003 tarihine ertelendi, böylece seçimden sonra uygulamaya geçilecekti. Seçimi AKP kazandı ve ilk icraatlarından birisi olarak 9 Ocak 2003 tarihinde 4783 sayılı kanun ile bu yasayı yürürlükten kaldırdı.

    Özetle servet bildirimi ve gider bildirimi uygulamaları 1960 yılındaki çerçevesiyle yeniden getirilir ve geçmişte oluşan farklar, vergisini ödemek kaydıyla silinirse bu yolla hem ciddi tahsilat sağlanır ve halkın tepkesini çekecek birçok düzenlemeye gerek kalmaz. Bu düzenleme aynı zamanda Türkiye'yi kara para, vergi dışı ve kayıt dışı işlemler cenneti olmaktan kurtarır, gri listeden de çıkmasını sağlar."

  8. #17256
    Değerli yorumlarınız için çok teşekkürler Deniz bey iyi haftasonlari dilerim saygilar
    yazdıklarım tamamen kişisel yorumlarım olup hiçbir şekilde yatırım tavsiyesi değildir ... sizi mutlu edecek ninja yolunu kendiniz çizmeniz dileğiyle...

Sayfa 2157/2157 İlkİlk ... 11571657205721072147215521562157

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •