Alıntı Originally Posted by mavi1610mavi Yazıyı Oku
Türkiye de 40 milyon konut olduğu söyleniyor. Hane halkı sayısı ise 25 milyon. 8 milyon kiracı var. 12-13 milyon ev sahibi 2-4 milyonda lojmanda yada akraba evinde oturan ne kiracı nede ev sahibi olan grup var. Hane halkı tek kişide olabilir çekirdek ailede olabilir büyük aile de olabilir içinde hepsi var. Hane halkına göre konut sayısı fazla olmasına rağmen insanların yazlıkları yada köy evleri çok fazla olduğu için burada arz fazlası var diyemeyiz.

2010 yılında krediyle bir ev almıştım. Ekonominin e sinden anlamadığım dönemler. Herkes ev alıyordu krediyle bende aldım. 2018 rahip krizinden sonra yavaş yavaş ekonomiyle ilgilenmeye başladım 2021 e kadar baya bişeyler öğrendim. Borsa nedir tahvil bono nedir emtia nedir ons altın nedir aylık faiz yıllık faiz bileşik getiri vs. O dönem yaptığım modellemelerde gayrimenkul uzun vadede dolar bazında bişey kazandırmıyordu. Oysa eurobond, borsadaki sanayi hisseleri vs çok daha fazla getiriyordu. Tabi biz her zaman devleti yönetenlerin ekonomiyi düzeltmek için doları düşürmek için enflasyonu indirmek için çaba sarfettiğini sanıyorduk. Aslında bu yönde çalışmaları gerekiyordu. Tüm planlamalarımı bende buna göre yapıyordum. Maalesef şuan anlıyorum ki enflasyonu patlatarak ucuz kredi dağıtarak yandaşları zengin etmek gibi bir yöntem daha varmış. Akılla bağdaşmayan bir yöntemle faizi düşür enflasyonu patlat borcu olanlar ihya olsun. En çok kimin borcu var en çok kimler kredi kullanmış az çok bellidir. Üstelik enflasyonla devletin borcuda törpüleniyor. Olan ücretli çalışanlara oluyor. Ev fiyatlarının bu şekilde patlamasının tek sebebi bu akıl dışı ekonomi modelidir. Damat ekonominin başına getirilmeseydi eski sistemle devam edilseydi mevcut sorunların %90 ı yaşanmayacaktı. Borçlananlar kredi kullananlar ihya oldular. Tabi bu ahmaklığın bir faturası olacak seçim öncesi bunu yapamadılar şuan kuyruk sıkıştı ve mecburen yapmaya başladı. Artık kaçarı yok yapacak. %19 faizi hazmedemeyen %25 faize yetmez 30da olacak 40da olacak demeye başladı. Dolar bitti şimdi hesap ödeme zamanı. Hesabı kim ödeyecek tabiki bizler çalışanlar. Şu son 2 yılda enflasyon ve borçlanmanın da önemli şeyler olduğunu öğrendik. Ayrıca eskiden çok savunduğum olmazsa olmaz gördüğüm demokrasinin de zırvalık olduğunu anladım.

Şuanki düşüncem gayrimenkul yatırım aracı değildir ancak bizim gibi neyin ne olacağının belli olmadığı bir ülkede herkes kendine bir ev mutlaka almalıdır. Hele hele bunu borçlanarak yaparsa tadından yenmez. Mutlaka ama mutlaka bir ev alın. Rte nin artık eli kolu bağlandı ağbal gibi şimşeğide görevden alamaz. Alır diyenleri görüyorum ama benim tahmini almayacak daha doğrusu alamayacak. Zor oyunu bozar.
ülkede g.menkul, dolar altın arsa tarla hatta araba yatırım aracı olarak görünüyor.
burada sıkıntı önceki ekonomi politikaları...
TL den kaçan bunları alıyor hiç bir şey anlamayan ya da tasarruf edemeyen mal, ürün stoklamaya çalışıyor.
şimdi normalleşme başladı gibi, ama TL ye güven sağlanmadıkça enflasyon da kurlar da kolay kolay düşmez