Yaklaşık 10 gündür tatildeyim. Bu süre zarfında Fethiye, kalkandaydım ve halen de kaşta sürdürüyorum tatilimi. Normalde İzmirde oturuyorum. Sürekli ekonomik krizden bahsediyoruz, etrafımdaki insanlar krizin etkilerini anlatıyor, birçok sektörle içli dışlı ekonomik anlamda görüşüyorum ama bu tatilde şunu çok iyi gördüm ki, ekonomik kriz terimi kesinlikle göreceli bir kavram. İnsanların gündelik yaşamlarında, kriz nedeniyle harcamalarında zerre kadar düşüş yok. İzmirde de çok gezerim. Çoğu hafta sonumu çeşmede geçiriyorum. Hadi çeşmeyi kenara koyuyorum tatil beldelerinin içinde. Ama çoğunluğu Türk yada gurbetçi olmak üzere, insanlar tüketim alışkanlıklarından hiçbir şey olmamış gibi yaşamlarını sürdürmekte. Kriz mi, hangi kriz diyen oluyor. İşleri azalan elbette var. Ama doların son bir yılda %17 arttığı, sözde enflasyonun %15 olduğu ülkemde, her şeyin fiyatının iki katına çıktığı (içtiğiniz sudan, biradan, bindiğiniz taksiye, yediğiniz yemekten, aldığınız koltuk Takımına kadar akla gelebilecek herşey) ülkemde değişmeyen tek şey insanımızın tüketimi. Hadi gurbetçisinin eurosu var diyorum da, yerli turistin de enim olun gurbetçiden hiç eksik kalır yanı yok. Nerede bu kriz diyorum kendi kendime. Gerçekten bu soruyu sorar oldum bu tatilde. İnsanlar araba alamıyorum olabilir, konut sektöründe çok büyük daralma olabilir, ama yurdum insanı keyfine çok düşkün. Melese tatilse, harcamasından hiç kızmıyor, tatile para sonuna kadar var. Tıpkı asgari ücretli milyonların kullandığı iPhone örneği gibi. Kriz kriz diye acaba kendi kendimi mi kandırıyorum diyorum.
HUAWEI VNS-L31 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
Yer İmleri