''Türkiye Cumhuriyeti'ne bir başka devlet tarafından laubali ve edepsiz bir üslupla da olsa gönderilen resmî bir mektubun yırtılıp çöpe atılması hukukî midir keyfî midir? Mektubun ekinde gönderilen teröristin mektubu da yırtılmış mıdır? Yarınlarda bir gün bu mektupların hukukî delil olma vasıfları yok mudur? Devlet geleneğimizde bilinçli evrak imhası nadir görülür. İttihad ve Terakki devrinde resmen yakılan jurnallerin bile fotoğraflarının çekildikten sonra imha edilmesine dair Meclis-i Vükela kararı vardır. Bu ilginç durumun gerçekleşip gerçekleşmediğini bugün bilemiyoruz çünkü bu fotoğraflar ele geçmedi. Seraskerlik'ten Milli Savunma Bakanlığına devredilen belgeler arasında var mıdır yok mudur belli değil. II. Mahmud'un saltanatına taarruz edildiği düşüncesiyle kinlendiği, imzacılarının ilerleyen tarihlerde bir şekilde yok edildiği veya sürüldüğü Sened-i İttifak belgesi dışında yok edilen bir belge hatırlamıyorum. Üstelik bu belgenin de II. Mahmud'un haberi dahilinde mi yoksa habersiz mi belli olmayan bir şekilde Divan-ı Hümayun Beylikçisi İzzet tarafından istinsah edilmiş bir sureti arşivimizdedir. Devletin belgeleri yöneticilerin vicdanına emanettir. Keyfe keder yaklaşımlarla olur olmaz gerekçelerle devletin belgeleri yırtılıp çöpe atılamaz.''
Sinan Çuluk
Türkiye, kazığın her türlüsünü ayrı ayrı deneyimleyebilmek için mükemmel bir yer. Burada yetişen biri dünyanın başka bir yanında sıkıntı yaşamaz.
Re-twittlediklerim katıldığım anlamına gelmez!
Yer İmleri