https://t24.com.tr/yazarlar/ugur-gur...-zararda,33412
"Merkez Bankası tarihinde olmayan bir durumla karşı karşıyayız. Merkez Bankası 16 yılın ardından ilk kez, 2021 yılında kayda değer bir zararla kapatma yolunda.
Bankanın aralık ayı analitik bilançosundaki ilk verilere göre, kalan günlerde durumu değiştirecek bir işlem ortaya çıkmazsa bankanın 2021 yılını kabaca 30 milyar TL'yi aşan bir zararla kapatacağı anlaşılıyor. Bu, geride kalan çeyrek yüz yılın en büyük zararı anlamına geliyor."
"
Merkez Bankası bilanço yapısı nedeniyle, ekonomide işlerin yolunda olduğu dönemlerde düşük kâr sağlarken, ekonomide işlerin kötüleştiği dönemlerde kârı yükseliyor; TL değer kaybettiğinde kâr eden, değer kazandığında ise zarar eden bir tablo sergiliyor. İlk kez bu döngünün dışında kriz yılında zarar yazmış oluyor.
"Dolar kuru 2020 sonuna göre yüzde 86 artmış durumda. Hâlâ 35 milyar dolar açığı olan Merkez Bankası'nın kur zararı 200 milyar TL'yi aşıyor. Ancak, bu açık swap işlemleri ile bir ayağı bilanço dışında tutulduğu için, bu zararın tamamı 'deftere' yansımış değil. Ancak, swap işlemleri 'aç-kapa' yapıldıkça bu zararın 'kırıntısı' kâr-zarar hesabına yansıyor. Yani 'mızrak çuvala sığmıyor' artık. "
Merkez Bankası zarar ederse ne olur?
2003 yılında banka zarar ettiğinde ne oldu? Mart 2004'te Genel Kurulu takiben banka, zararı ihtiyat akçesinden karşıladı.
İhtiyat akçesi, Merkez Bankası yasasına göre yıllık kârından ayrılıp, dağıtılmıyordu. Ancak 2019'da yasa değişikliği ile yıllar içinde birikmiş 41 milyar TL'lik ihtiyat akçesi Hazine'ye aktarıldı. Merkez Bankası'nın 'dibi sıyrıldı'.
Şirketler hukukunda olması bir tarafa, Merkez Bankası yasasına yüzde 20 gibi yüksek ihtiyat akçesi oranları konularak kâr dağıtımının bu yolla azaltılmasının, fren konulmasının amacı; yasa koyucu tarafından, para basma imtiyazının temel bir bütçe finansman kaynağı olarak görülmemesidir. Parasal bir ihtiyattır. Oran da ihtiyat akçesi de küçültüldü.
Şimdi 'zurnanın zırt dediği yere' geliyoruz.
En son bilanço verilerine göre Merkez Bankası 30 milyar TL'yi aşan bir zarara koşuyor da bankanın bilançosundaki ihtiyat akçesi ne kadar? Sadece ve sadece 4.6 milyar TL.
Bu durumda zararı karşılayan bir ihtiyat akçesi yok.
Yapılacak tek şey var; Hazine'nin Merkez Bankası'na zararı karşılayacak bir fon aktarması. Bunun da Hazine borçlanma kâğıdı şeklinde verilmesi muhtemel.
Öyle ya; Merkez Bankası'nın ihtiyat fonuna siyasi direktifle mirasyedi gibi yapışan Hazine için şimdi fatura ödeme zamanı.
Ekonomide yaratılan onlarca enkazın en çabuk su yüzüne çıkanı da Merkez Bankası'nın zararı olacak. Yıllara yayılacak tortusu olanı da.
Yorum:Merkez Bankalarının da zarar edebileceği yıllar olabilir,ama bu genellikle ülke ekonomisinin iyi olduğu durumlarda olur,kötü olduğu durumlarda ise varlıklar durduğu yerde değerlendiği için aslında "gerçek olmayan" kar yazılmış olur,ama ekonominin kötü olduğu yıllarda bir merkez bankasının zarar etmesi -sanırım- dünyada ilk defa oluyor,bunun da sebebi merkez bankasının eksi rezervleri,varlıklarının yükümlülüklerinin altına düşmesi,daha da kötüsü bu zararı karşılayacak "ihtiyaç akçesi" de ekonomi yönetimi tarafından yenmiş durumda.Maalesef dünyada bir "kötü" ilk defa ülkemizde yaşanıyor.Çok üzücü...
Bir diğer sonucu da;Son üç yılda Merkez Bankası'nın Hazine'ye aktardığı temettü, ihtiyat akçesi ve kurumlar vergisi olarak toplamda 189 milyar TL gibi büyük miktarda para bütçe açığının bir kısmını finanse ediyordu,gelecek sene bu olmayınca,bütçe açığını finanse etmek için daha fazla borçlanma ihtiyacı doğacak,bu da tahvil faizleri üzerindeki baskıyı arttıracak.
Yer İmleri