Sayfa 269/288 İlkİlk ... 169219259267268269270271279 ... SonSon
Arama sonucu : 2297 madde; 2,145 - 2,152 arası.

Konu: Dev'ayna Masalları

  1. Spekülasyon yapma kavramına karşı çıkan bir çok kişi aslında bankacılık sektörünün enflasyon muhasebesine tabii olmadığı ve faizler de yükseldiği için kısa-orta vadede onlarınn prim yapacağı fikrini satın alıp bankacılık endeksine oynadılar. Faizlerin yüksekliğinin aslında vade uzadıkça bankaların işine gelmeyeceğini bazıları bilse bile. Bu da bir spekülasyon olmasına rağmen bu tercihi yapanlara bunu söylediğimde onlar bunun bir yatırım tercihi olduğunu savundular. Halbuki EM uygulansa idi bankaların bir çoğu bu kârları elde edemeyecek ve hatta bazıları zarar yazacaktı. Yani ortada reel bir kârlılık durumu yoktu.

    (Yorumum dünkü hareketle değil, bir kaç aydır süregelen genel hareketle ilgilidir.. Dünkü fiyatlama hareketi biraz daha manipülatif gibi duruyor bana göre.)
    Son düzenleme : deva-i dert; 22-05-2024 saat: 15:50.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  2.  Alıntı Originally Posted by deva-i dert Yazıyı Oku
    Sanal ortam dahi olsa, bazen oluşan karşılıklı dostluğa güvenerek, muhatabımı bazı şeyleri daha açıkça yazmaya, ondan bazı doneler almak için zorlamaya çalışıyorum. Bunun bir sataşma olarak algılanmaması için elimden geldiğince gayret etsem de, bazen yazılar maksadını aşmış görünebiliyor. O sebeple, herhangi bir yanlış anlaşılmaya sebep olmamak için peşin peşin böyle bir niyetimin olmadığını açıkça beyan edeyim.
    Deva Hocam, "kendi adıma" yazılarınızı saygıyla ve ilgiyle takip etmeye çalışıyorum. Arada fırsat buldukça ya da kafamda "bugün olduğu gibi" aniden bir ampul yanınca, buraya gelip sayfanıza bir iki sey çiziktirmeye gayret ediyorum.
    EM sonucu amortisman giderlerinde yasanan ciddi artış, belki konunun icinde olan veya ilgililerince zaten beklenen bir sonuçtu.
    Ben biraz da canlı şahidi olduğum için burada da paylaşmak istedim.
    Onun ötesinde yatırım işi biraz da kişisel değil midir sizce de?
    Yani herkes için genel kabul görmüş doğrular objektif kriterler somut olarak ortaya konabilir mi çok emin degilim.
    Çünkü takdir edersiniz ki, yatırımcı diye ortaya çıkan kişinin "pek klasik biçimde" risk algısı ve vadesi farklılık arz eder.
    Ben nacizane, filtreleme yaparken, "kendimce" bir takım sınırlar koyuyorum.
    Zaten, bu işlere de bir süredir kafa yoramadığımdan, tası tarağı toplayıp yatırım fonlarına geçtiydim bir süredir.
    Sorunuza somut cevaplar vermek yerine, kendi sahamda topu cevirdiğimin farkındayım, affola. Selametle.

  3.  Alıntı Originally Posted by snkleyp Yazıyı Oku
    Deva Hocam, "kendi adıma" yazılarınızı saygıyla ve ilgiyle takip etmeye çalışıyorum. Arada fırsat buldukça ya da kafamda "bugün olduğu gibi" aniden bir ampul yanınca, buraya gelip sayfanıza bir iki sey çiziktirmeye gayret ediyorum.
    EM sonucu amortisman giderlerinde yasanan ciddi artış, belki konunun icinde olan veya ilgililerince zaten beklenen bir sonuçtu.
    Ben biraz da canlı şahidi olduğum için burada da paylaşmak istedim.
    Onun ötesinde yatırım işi biraz da kişisel değil midir sizce de?
    Yani herkes için genel kabul görmüş doğrular objektif kriterler somut olarak ortaya konabilir mi çok emin degilim.
    Çünkü takdir edersiniz ki, yatırımcı diye ortaya çıkan kişinin "pek klasik biçimde" risk algısı ve vadesi farklılık arz eder.
    Ben nacizane, filtreleme yaparken, "kendimce" bir takım sınırlar koyuyorum.
    Zaten, bu işlere de bir süredir kafa yoramadığımdan, tası tarağı toplayıp yatırım fonlarına geçtiydim bir süredir.
    Sorunuza somut cevaplar vermek yerine, kendi sahamda topu cevirdiğimin farkındayım, affola. Selametle.
    Elbette sonuçta verilecek rakamlar ya da oranlarda kullanılacak filtrelemeler kişisel olacaktır. Mesela birisi kalkıp der ki "ben Cari Oranı 1'den düşük olan şirketi almam", diğeri burada 0,8'e kadar esnetir, diğeri "1,5 olsun" der, diğeri Cari Orana bakmayı bile tercih etmez. Bunu sadece bir örnek olsun diye verdim. Bir çok rasyoda ya da finansal veride benzer subjektiflikler her daim geçerli.

    Ancak yuvarlak bir şekilde kârlılığı iyi, borçluluğu düşük gibi suya sabuna dokunmadan herkesçe kabul görebilecek, eleştrilere kapalı, içinde hiç bir risk barındırmayan önermelerin de ben kimseye fayda getirmeyeceğini düşünüyorum. O zaman hiç bir şey yazmamalı insan, hiç bir konuda görüş beyan etmemeli.

    Mesela aynı bilançoya bakan 2 kişiden birisi bilançoya iyi, birisi kötü diyor. İyi diyen neden iyi olduğunu, kötü diyen neden kötü olduğunu beyan etmiyorsa, bu yorumları yapmanın ve paylaşmanın da ne anlamı ne de bir başkasına faydası vardır.

    Ben bir kurgu yapacağım zaman, kurgu doğru da yanlış da olsa, çoğunlukla onu neye göre ve hangi mantıkla kurduğumu açıklıyorum. Ortaya somut kıstaslar koyuyorum. Bunları yaparken hem kendi tercihlerimde risk alıyor, hem de olası eleştirilere de açık kapı bırakmış oluyorum. Belki benden daha büyük bir yatırım aklına sahip birisi gelip bana "bak şu konuda yanlış düşünüyorsun, şurası şöyle, burası böyle olmalı" diye fikir beyanında da bulunabilir iyimserliğini de her zaman taşıyorum. Burada fikirler ve somut öneriler tartışılmayacaksa, ortada boş boş top çeviririz ancak. Bunun da ne kendimize, ne de başkalarına bir faydası dokunmaz. Nacizane görüşlerim böyle. Her ne kadar çoğu zaman burayı bir gazete ya da dergi köşesi gibi kullansam da, aslında muradım bu şekilde idi. Olmadı, olmayacak da.. Bunun da farkındayım.

    Hürmetler.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  4. Amann boş ver hocam.. Ne şiş yansın, ne kebap.. Ne kafa patlatmaya, ne parmak ucu yıpratmaya değmez. Herkes zaten her şeyi en iyi şekliyle biliyor ve uyguluyor. Bizim ne haddimize başkalarına model üretmek. Dükkanı kapattım, gidiyorum. Ne zaman tekrar açarım, bir daha açar mıyım, bilmiyorum. Herkese bol bol selam ve sevgiler.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  5. Siz dükkanı açık tutun Deva Hocam, gerekti ise biz gideriz. Sürç-i lisan ettikse affola.

  6.  Alıntı Originally Posted by snkleyp Yazıyı Oku
    Siz dükkanı açık tutun Deva Hocam, gerekti ise biz gideriz. Sürç-i lisan ettikse affola.
    Estağfirullah, sizinle ilgili bir durum değil hocam. Hatta kimseyle ilgili değil. Sayfa anlamsız ve gereksiz şekilde benim yazılarla dolmaya başladı. Ortada bir fikir teatisi filan zaten pek fazlaca olmuyor. Kendi kendime söyleniyor olmak da çokça hoşuma gitmiyor artık. Günlük kullanmanın modası da zaten geçmiş durumda.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

  7. Hocam hemen su koyvermeyin, daha yeni başladık

    Bu tür ortamlarda muhakkak herkesin bir fikri oluyor, olmasa zaten burada ne işi var. Belki başka amaçları da olanlar vardır, bilemem, ben kendimden mesulüm. Ama amacın fikir paylaşımı olduğunu düşünüyorum. Bu fikirler elbette aynı olmayacak. Piyasanın bir karbon kağıdı gibi burası. Canınızı sıkmayın (bunu da sürekli yavanlıktan şikayet eden ben diyorum yani)

    Sorduğunuz soruya geri döneyim bu girişten sonra. Kendi yöntemlerimi açıklamaya çalışayım. Önceden de muhakkak belirtmiş olayım, bu yöntemler bana aittir ve kimse için üretilmemiştir, sonuçları da sadece beni bağlar. Doğrusu yanlışı elbette tartışılabilir ki, kendimi geliştirebileyim.

    Piyasaya verilen tüm veriyi işlediğim excel ortamında hazırlanan "gözlemci" dediğim bir çalışmam var. Anlık veri dahil olmak üzere her şirketin analizini yapabiliyorum. Bilançolar sisteme girdikçe, o kısımları da (fiyatla oluşan rasyolar dışında kalan) çeyreklik bazda analiz ediyor sistem. Burada bir puanlama sistemi kurdum, puana göre ne ucuz ne pahalı bana anlık söylüyor.

    Buradan çıkan skorlara göre sektör ve şirket bazında analizlerimi derliyorum. Puan ve analiz sentezinden de yatırım kararım ortaya çıkıyor, aksiyon alıyorum. Yanıltıcı olmasın, anlık pozisyon açmak için kullanılmıyor bu sistem, portföy yapılandırmasında kullanılıyor.

    Yukarıdaki kısmı ereğli başlığında paylaşmıştım

    Sizin sorunuzla ilintili olan kısmı analizde kullanılan rakamsal kıstaslar. Burası aslında çok basit ama bu şekilde kullanan sayısı da oldukça az.

    Ben her şirketi önce kendi içinde analiz ederim. Yıllar boyu yapmış olduğu performansı değerlendiririm. Performansına etken olan radikal durumları da not alırım. Örneğin; bu yılki bilançoya net karın %30 u kadar sigorta geliri bir seferliğine girdi, gibi. Bu tek seferlik olayları (eğer sonraki yıllara sirayet edecek bir durumu yoksa) puanlamam. Nelere bakıyorum ve izini takip ediyorum? Bir ciro, iki maliyet ve giderler (sektörüne göre önem puanı değişir, hammadde maliyeti mi, personel giderleri mi), üç faaliyet kar marjı, dört arge ve yatırım kalemleri, bunların finansman maliyetleri. Diğer kalemlerle çok ilgilenmiyorum açıkçası. Şirketin yaptığı işin performansına odaklıyım.

    Bu rakamların grafiğine önem veririm. Yıllar içindeki evrimi bana gösteriyor. Örneğin, 15 yıl önce yapılmış olan bir yatırım için harcanan paraların kar olarak ne zaman geri döndüğünü takip edebiliyorum, bu sayede yeni yapılan yatırımlar için bir öngörüm olabiliyor.

    Şirket analizi bittikten sonra zaten bir fikrim oluyor. Ondan sonra sektör ve ülke analizi yapar risk faktörlerini yerleştiririm. Eğer dünya ticaretinden etkilen bir şirketse (pandemiden önce bu etkiler minimaldi, artık çalışmada fena olmayan bir puanı var) dünya konjonktürünü de puan sistemine bir risk parametresi (bu risk parametresi dediklerim cds tir, abd faizidir, tr faizidir, şirketine göre değişir) olarak eklerim. Bu iskontoları vermemdeki yegane sebep de, en kötüyü görebilmektir. Yoksa bunlar pek çok kez çalışmıyor.

    Bütün bunlardan sonra bir şirket ucuz mu, değerinde mi, pahalı mı kendimce ortaya çıkıyor. Buna göre de portföyümü şekillendiriyorum. Bu çalışmanın en önemli eksiği gelecekle ilgili bir tahmin barındırmaması. Bu mevcudun analizi. Tek gelecekle ilgili bilgi diyebileceğimiz unsur, eğer varsa ortaya çıkan piyasa değerinin iskontolu olduğu durumlardır. Varsa yakın zamanda olası bir finansal gelişme (katkısı ölçülebilen) bunu sisteme entegre edebiliyorum elbette.

    Sizin istediğiniz somut rakamsal değerleri veremedim ama bu çalışmadan çıkan puanlamalar ve puanların grafiği bana yeterli oluyor. Belki bu kısmı sizin daha çok duymak istediğiniz bölüm olabilir.

    İnşallah faydalı olabilmişimdir.

    Sevgiler, saygılar.

  8. Sağ olsun EM her şirkette birden fazla defo çıkarttı ya da ben çok fazla beğenmez hale geldim.. Allah hisse senedi fonlarını yönetenlere kolaylık versin..

    Öncesinde birkaç günlük bir çalışma ile bile 5 farklı portföy yapabiliyordum. Şimdi elimi nereye atsam kulbu elimde kalıyor. "Bu şirket bu işi kotarır." dediğin bir bakmışsın bir sonraki bilançoda yan çizmiş.. Bazı bilançolara güzelleme yapan fonculara bakıyorum, "benim görmediğim ne var?" diye.. Sonra bakıyorum "adam portföyünde taşıdığı malı neden eleştirip, fiyatını düşürsün ki?"deyip vazgeçiyorum. Dünün hesapları ile kurulan portföylerin bugün için gerçekliğini yitirdiğini onlar da biliyorlar, ancak yapacak bir şey yok. Onu satsa neyi alacak, bunu satsa yerine ne koyacak adam? Uygulamadan şimdilik etkilenmediği için sahte bir şekilde sağlam duran ve hâlâ gidecek gibi görünen, ama benim hiç girmediğim ve girmeyeceğim sektörler de var. O konuda yapacak bir şeyim yok maalesef. Kişisel hassasiyetlerimle örtüşmüyorlar.

    Herkesin kafasında aynı şeyler var biliyorum.. Bu şirketler dün de bugün de aynı şirketlerdi. EM olunca dün iyi olan bugün kötü, dün kötü olan bugün mi iyi oldu diyenler çıkacak.. Onlar da haklı. Ama "Bir tel kopar ve ahenk ebediyyen bozulur." mucibince, o telin yerine başkasını koymakla mı yoksa çalgı aletini değiştirmekle mi uğraşmalı ikilemine piyasa henüz cevabını bulamadıysa, benim kabahatim ne ola ki? "Al-yat"a inanmadığım ve benim kartopu anlayışım farklı çalıştığı için de mizacıma uygun yeni bir müzik ve ona uygun çalgı aletleri bulmalıyım.

    Enflasyon bu kadar yüksek olmasa, "cash is king" deyip avutacağız kendimizi, orta halli bir düzeltme bekleyip, genel bir reaksiyona oynayacağız, ama beklemeyi uzatmakla da olmuyor maalesef. Neyse bir kaç gün daha beklesin bakalım.. Öyle görünüyor ki bir süre yine 3-4 hissede swing trade olayına kalacağız sanki. Hakkımızda hayırlısı.
    "İyi bir planın en büyük düşmanı, mükemmel bir planın hayalini kurmaktır."
    Clausewitz

Sayfa 269/288 İlkİlk ... 169219259267268269270271279 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •