Sayfa 1213/7020 İlkİlk ... 2137131113116312031211121212131214121512231263131317132213 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 9,697 - 9,704 arası.

Konu: Sanat Mozaik



  1. Bir dagin cenneti opsunene bak
    Ve birbiriyle kucaklasan dalgalara;
    Kardes cicek bagislanmaz
    Kardesi onu hos gorduyse:
    Ve gunisigi kucaklar topragi,
    Ve ayisigi oper denizi
    Ne degeri var tum bu opuslerin,
    Sen beni opmedikce?

  2. Japon sair ve saray mensubu Ariwara no Narihira’nin olum yildonumu (9 Temmuz 880

    Su bizim dunyamizda eger
    Butun acan kiraz cicekleri
    Tukenseydi
    Baharin kalbi
    Belki rahat ederdi.



    The heart of Spring
    If, in this world of ours
    All the cherry blossom
    Disappeared
    The heart of spring
    Might find peace

  3. Belcikali ressam Jan van Eyck'in dogum yildonumu (9 Temmuz 1390)

    Ritratto dei coniugi Arnolfini (Portrait of Giovanni Arnolfini and His Wife, 1434)


  4. Italyan ressam Orazio Gentileschi'nin(Ressam Artemisia'nin babasi) dogum yildonumu (9 Temmuz 1563)

    Ritrovamento di Mosè (The Finding of Moses, 1623)


  5. Alman sair Angelus Silesius’un (Johannes Scheffler) olum yildonumu (9 Temmuz 1677)

    Gul gibidir ruhum, ve dikenidir bedendeki sehvet
    Bahar Allah’in rahmeti, gazabı ise soguk kis
    Tomurcukları iyi ameller, dikenleri bedenin ayibi
    Faziletle suslenir o, ve cennette huzur bulur.
    Vakit eristiginde, bahar vasil oldugunda,
    Allah’in gulu olacaktir, tek secilmiş olan.



    Die Ros ist meine Seel, der Dorn des Fleisches Lust,
    Der Frühling Gottes Gunst, sein Zorn ist Kält und Frost,
    Ihr Blühn ist Gutes tun, den Dorn, ihr Fleisch, nicht achten,
    Mit Tugenden sich ziern und nach dem Himmel trachten.
    Nimmt sie die Zeit wohl wahr und blüht, weils Frühling ist,
    So wird sie ewiglich für Gottes Ros erkiest.

  6. Ingiliz roman yazari Ann Radcliffe'in dogum yildonumu (9 Temmuz 1764)

    "Satonun yillardir kapali kalmis ve gecen zaman icinde sartlarin etkisiyle tuhaf bir kasvet havasina burunmus bir bolumunde isik gorulmesi, dogal olarak saskinlik ve korku yaratmisti. Siradan halkin zihni, dogaustune dair her seyi buyuk bir hevesle kabul eder. Dolayisiyla hizmetkarlar da satonun guney bolumunun dogaustu bir guc tarafindan ele gecirildigine inanmakta gecikmediler. Uykuya dalamayacak kadar tedirgin olduklari icin de gecenin geri kalaninda nobet tutmaya karar verdiler. Bu amacla, isigin geldigi guney kulesini gorebilecekleri dogu balkonuna yerlestiler. Gece olaysiz gecti ve tarifsiz bir keyifle izledikleri safak vakti, ustlerine coken korkunun kasvetini bir sureligine dagitti. Ne var ki, aksamin geri gelisi genel korkuyu yeniden canlandirdi ve sato halki ardi ardina birkac gece boyunca guney kulesini gozetledi. Bu sure icinde kayda deger bir sey gorulmemis olsa da, cok gecmeden satonun guney tarafinin hayaletli oldugu yonunde bir bilgi ortaya cikti ve herkes tarafindan benimsendi." Sicilya'da Bir Ask Hikayesi



    "The appearance of a light in a part of the castle which had for several years been shut up, and to which time and circumstance had given an air of singular desolation, might reasonably be supposed to excite a strong degree of surprise and terror. In the minds of the vulgar, any species of the wonderful is received with avidity; and the servants did not hesitate in believing the southern division of the castle to be inhabited by a supernatural power. Too much agitated to sleep, they agreed to watch for the remainder of the night. For this purpose they arranged themselves in the east gallery, where they had a view of the south tower from which the light had issued. The night, however, passed without any further disturbance; and the morning dawn, which they beheld with inexpressible pleasure, dissipated for a while the glooms of apprehension. But the return of evening renewed the general fear, and for several successive nights the domestics watched the southern tower. Although nothing remarkable was seen, a report was soon raised, and believed, that the southern side of the castle was haunted."

  7. Irlanda asilli Ingiliz siyaset adami, yazar, hatip, siyaset kuramcisi ve filozof Edmund Burke’nin olum yildonumu (9 Temmuz 1797)

    “Bizler Rousseau'nun donmeleri ya da Voltaire'in muritleri degiliz; aramizdan Helvetius'un da bir ilerleme kaydettigi soylenemez. Ateistler bizlere ogut veremez, deliler de bize kural koyamazlar.”



    “We are not the converts of Rousseau; we are not the disciples of Voltaire; Helvetius has made no progress amongst us. Atheists are not our preachers; madmen are not our lawgivers.”





    “Tavirlar kanunlardan onemlidir. Tavirlar; daima, surekli, icinde yasadigimiz hava gibi, fark edilmeksizin; kizdirir ve sakinlestirir, yozlastirir ve saflastirir, barbarlastirir ve inceltir.”

  8. Cek gazeteci, yazar ve sair Jan Neruda’nin dogum yildonumu (9 Temmuz 1834)

    “Hic kimse, yeni fikirler olmadan edebiyata girme hakkina sahip degildir.”



    “No one has the right to enter literature without fresh new ideas.”




    “Erkekler, kendilerine en ufak bir ilgisi olmadigi halde, her kadini kiskanir.”




    “Hicbir okuyucunun bir soru sormadigini biliyorum. Bir yazar, okuyucularina onun iyiligine zorlamalidir.”

Sayfa 1213/7020 İlkİlk ... 2137131113116312031211121212131214121512231263131317132213 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •