Sayfa 131/494 İlkİlk ... 3181121129130131132133141181231 ... SonSon
Arama sonucu : 3947 madde; 1,041 - 1,048 arası.

Konu: IZOCM - İzocam

  1. #1041
    [QUOTE=suatt38;3705183]Valla benim bildigim balik adamda anlatdigi.kot disindada ayni teblig devam etmesiydi.diyelim 3 ay sonra 98 ulasti.geriye donuk 5 yilin en yuksegi



  2. Benim anladigim pay yapildigi tarihten itibaren geriye donuk son 1 yilin en yuksegi deniyor.yanlisim var ise duzelt.

    E5803 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

  3. Çıkarma hakkı kullanılırken azınlık pay sahiplerinin payları karşılığında ödenecek bedel, SPKn
    27.1 hükmünde, Kanun’un 24 üncü maddesine yapılan atıfla düzenlenmiştir. Ayrılma hakkının kullanılmasında bedeli düzenleyen SPKn 24 hükmünde,
    ayrılma hakkının kullanılmasına neden olan önemli
    nitelikte işlemin kamuya açıklandığı tarihten önceki otuz gün içinde borsada oluşan ağırlıklı ortalama
    fiyatların ortalaması, ayrılma hakkını kullanan pay
    sahibine ödenecek bedeli oluşturacaktır. Bu hesaplama yöntemi SPKn 27.1 hükmünde yapılan atıf nedeniyle çıkarma hakkının kullanılmasına uygulandığında, çıkarma hakkının kullanılacağının kamuya
    açıklanmasından önceki otuz günde borsada oluşan
    ağırlıklı ortalama fiyatlar ortalamasının, azınlık ortaklarına bedel olarak ödenmesi gerekir.

    Kanun’da belirlenen bu bedel hesaplama yöntemi, borsa ortaklıkları için geçerlidir. SPKn 27 hükmünde atıf yapılan SPKn 24.4 hükmünde, payları
    borsada işlem görmeyen anonim ortaklık payları
    için bedelin belirlenme esaslarının, SPKr tarafından
    düzenlenmesi öngörülmüştür.
    Çıkarma hakkında uygulanacak bedel konusunda, payları borsada işlem gören anonim ortaklık
    payları bakımından Kanun’da belirleme yapıldığından, bu konuda SPKr’nun herhangi bir düzenleme
    yapma yetkisi yoktur. Ancak II-27.2 Tebliği’nin 5.6
    hükmünde, satma hakkı kullanma sürecinin geçirilmesi, çıkarma hakkının kullanılmasının koşulu olarak düzenlenmiştir.
    Bu düzenlemenin bedel
    koşuluyla ilgisi, satma hakkı kullanım bedelinin,
    Tebliğ’in 6.3 hükmünde, çıkarma hakkı kullanım
    bedelinden farklı biçimde belirlenmesinden kaynaklanmaktadır. Hâkim ortak öncelikle satma hakkını kullanan pay sahiplerinin taleplerini karşılamak
    zorunda olduğuna göre, satma hakkı kullanım bedeli, çıkarma hakkı kullanım bedelinin bir parçası
    haline getirilmiştir.
    Son düzenleme : KARADUMAN; 31-08-2019 saat: 20:54.

  4. Satma hakkı kullanım bedeli konusunda, SPKn
    27.2 hükmünde, çıkarma hakkı kullanım bedeline
    benzer biçimde sınırlayıcı bir düzenlemeye yer verilmemiş; satma hakkı kullanım bedelinin adil bedel
    olması öngörülmüştür. Bu düzenlemeden hareketle
    satma hakkı kullanım bedelinin, çıkarma hakkı kullanım bedelinden farklı olması gerektiği sonucuna
    ulaşılamaz. Öncelikle çıkarma hakkı ve satma hakkı,
    aynı koşulların varlığı halinde, birisi hâkim ortağa,
    diğeri azınlık ortağına ait olan haklardır. İki hak
    arasındaki bütünlük, kullanılma zamanı ve bedel
    koşullarının aynı olmasını gerektirir. Hâkimiyet düzeyinin, azınlığı marjinal hale getirdiği koşullarda,
    hâkim ortağın azınlığı çıkarma ve azınlık ortağının
    da bu konumda ortak olarak kalmaya devam etmeyerek ayrılmasına hizmet eden çıkarma hakkı ve satma haklarının kullanılmasında bedelin aynı olması
    gerekir. Aynı koşullar altında, aynı ortaklık payları
    üzerinde yatırım kararı veren tarafların farklı bedel üzerinden pay satın almalarını veya satmalarını
    haklı kılan herhangi bir neden bulunmamaktadır.
    Satma hakkı bedeli, Tebliğ 6.3.a hükmünde,
    payları borsada işlem gören ortaklıkların payları için
    değerleme raporu, zorunlu çağrı fiyatı ya da borsa
    fiyatından en yüksek olan fiyat olarak belirlenmiştir.
    Tebliğ 6.3.b hükmüne göre, payları borsada işlem
    görmeyen ortaklıkların payları için değerleme rapo
    ru ve zorunlu çağrı fiyatından en yüksek olan fiyat,
    satma hakkı bedelini oluşturacaktır

  5. Bu noktada SPKn 27.1 hükmünde, ayrılma
    hakkı bedeline atıfla belirlenen çıkarma hakkı bedelinin dürüst fiyat oluşturmadığını vurgulamak gerekir. SPKn 27.1 hükmünde çıkarma hakkının kullanılmasında esas alınan otuz günlük bir zaman dilimi
    içinde borsada oluşan fiyatın çıkarma hakkının
    kullanılmasında esas alınması, azınlık ortaklarının
    aleyhine sonuçlar doğurmaya elverişlidir. Hâkim
    ortağın, çıkarma hakkını göreceli olarak borsa endeksinin düşük olduğu dönemde kullanmayı hedeflemesi olasılığı yüksektir. Fiyat tespiti otuz günlük
    kısa bir zaman dilimi içinde oluşan fiyata dayandırıldığında, hâkim ortağın göreceli olarak fiyatların
    düşük olduğu dönemde çıkarma hakkını kullanması
    mümkün olacaktır. Çıkarma hakkının kullanılması
    için gerekli sürenin de her ek pay alımında tekrar
    işleyeceği gözönüne alındığında, en elverişli dönemi
    seçme hakkının hâkim ortağa ait olması sonucu doğacaktır. Ulaşılan bu sonuç, satma hakkının azınlık
    ortaklarını koruma amacına aykırıdır.
    Olması gereken açısından bakıldığında, değerleme raporunun, hâkim ortak tarafından, genel
    kabul gören birden fazla esasa göre karşılaştırmalı
    olarak, bağımsız denetim kuruluşuna hazırlatılması;
    maliyet hesabının, nesnel çıkarma hakkı fiyat göstergeleri gözetilerek yapılmasına fırsat verilmesi;
    borsa ortaklıklarında değerleme raporu sonucunun
    ve güncel durumu yansıtmaya elverişli borsa fiyat
    ortalamalarının birlikte değerlendirildiği bir bedel
    tespit yönteminin düzenlenmesi gerekir. Hazırlanacak değerleme raporunda, ortaklığın öngörülebilir
    gelecekte ulaşabileceği değer de dikkate alınmalıdır.
    Zira çıkarılacak ortağın veya satma hakkını kullanacak olan ortağın, ortaklığın gelecekte ulaşacağı değerden yoksun bırakılmaması gerekir9
    .
    Borsa ortaklıklarında çıkarma hakkının kullanılmasında uygulanacak bedelin “değer” odaklı
    olarak belirlenebilmesi için, çıkarma hakkının kullanılacağı tarih itibariyle bir ortaklık değerlemesi
    ve belli bir zaman dilimi itibariyle borsa fiyatının
    birlikte dikkate alınması gerekir10. Bedel tespitinde esas alınacak borsa fiyatının da gerçekçi bir zaman dilimi içinde belirlenmesi gerekir. Halka açık
    anonim ortaklıklarda kontrol değişikliği gerçekleştiği takdirde kontrolü ele geçiren ortağın, azınlık
    paylarına yapacağı zorunlu çağrıda teklif edilmesi
    gereken fiyat, II- 26.1 Tebliği’nin, 15.1 hükmünde,
    kontrolün ele geçirildiğinin kamuya açıklanmasından önceki altı aylık dönemde borsada oluşan ağırlıklı ortalama fiyatların aritmetik ortalaması olarak
    belirlenmiş; bu fiyatın, kontrolü ele geçiren ortağın
    aynı dönemde ortaklık paylarına ödediği en yüksek
    fiyattan düşük olmaması öngörülmüştür. Zorunlu
    çağrıda öngörülen bu fiyat ölçüsünün esas alınması, zorunlu çağrı fiyatını adil fiyat olarak kabul eden
    AB Yönergesine de uygun bir tercih olacaktır. Ancak II-27.2 Tebliği’nin 6.3.a Tebliği’nde borsa fiyatı
    ölçüsünün, hâkimiyet eşiğinin geçildiğinin veya ek
    pay alındığının kamuya açıklanmasından önceki altı
    ay, bir yıl ve beş yıl içinde borsada oluşan ağırlıklı
    ortalama fiyatların ortalamasına göre belirlenmesi
    hükme bağlanmıştır. Tebliğ hükmündeki “...ağırlıklı
    ortalama fiyatların ortalaması..” şeklindeki tekil ifade, üç farklı borsa fiyatı göstergesinin ortalamasının
    alınmasını gerekli kılar.

  6. Ortaklığın payları borsada işlem görmüyorsa,
    çıkarma hakkı, pay değerleme raporuna göre belirlenecektir. Değerleme raporunun hazırlanması
    için belirlenen sistemde, yukarıda değinildiği gibi
    gecikmeler ortaya çıkabilecektir. Ancak payları borsada işlem görmeyen ortaklıklarda, borsa fiyatı göstergesi kullanılamayacağından, özellikleri Tebliğ’de
    belirlenmiş bir zorunlu çağrı da gerçekleşmemişse,
    satma ve çıkarma haklarının kullanılabilmesi için
    değerleme raporunun hazırlanmasının beklenmesi
    zorunludur.


  7. bunu aylar öncesi yazdığımda sen daha mı iyi biliyorsun tebliğden diye eleştirenler balıkadam ve zor kardeşler vardı..
    bakın Doç. Dr. Çağlar MANAVGAT**ne yazmış aynı dediğim gibi
    Satma hakkı kullanım bedeli konusunda, SPKn
    27.2 hükmünde, çıkarma hakkı kullanım bedeline
    benzer biçimde sınırlayıcı bir düzenlemeye yer verilmemiş; satma hakkı kullanım bedelinin adil bedel
    olması öngörülmüştür. Bu düzenlemeden hareketle
    satma hakkı kullanım bedelinin, çıkarma hakkı kullanım bedelinden farklı olması gerektiği sonucuna
    ulaşılamaz.
    Öncelikle çıkarma hakkı ve satma hakkı,
    aynı koşulların varlığı halinde, birisi hâkim ortağa,
    diğeri azınlık ortağına ait olan haklardır.

Sayfa 131/494 İlkİlk ... 3181121129130131132133141181231 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •