Seçimde Hile mi hazımsızlık mı

[british]

[british]

[british]

[british]

Sosyal yardım alanlar dikkat

Almanya'da sosyal yardım alıp Türkiye'de evi veya bankada parası olanlar büyük cezalarla karşı karşıya kalabilir. Türkiye, Alman makamlara anlaşmalar çerçevesinde bu konuda bilgi vermeye başlayacak.

FRANKFURT - Almanya'da sosyal yardım alanların bir kısmının, Türkiye'de gayrimenkul sahibi oldukları veya banka hesaplarında para bulundurdukları biliniyor. Son dönemde bu konudaki çalışmalarını arttıran Alman makamlar, Türk yetkililerden konuyla ilgili olarak bilgi talep ettiklerinde, Türkiye bu bilgileri kendilerine verecek. Çünkü 2016 yılında bu konuda bir uluslararası sözleşme imzalandı. Otomatik Bilgi Transferi Anlaşması'na göre, vergi kaçakçılığını önleyebilmek adına imzacı devletler birbirleriyle banka hesapları konusunda da bilgi paylaşımı yapacaklar.

http://www.arti49.com/sosyal-yardim-...at-799051h.htm

[british]

AFGAN VE SURİYELİLER İSTANBUL SULTANGAZİ'DE MAHALLEDE Kİ BAYANLARA LAF ATMALARINA TEPKİ GÖSTEREN 24 YAŞINDA Kİ TÜRK GENCİ RAMAZAN ŞAHİN'İ BIÇAKLAYARAK ÖLDÜRDÜ! OLAY YAPANIN YANINA KAR KALIYOR ÇÜNKÜ BU KİŞİLERİN KİMLİK KAYITLARI BİLE YOK!

[british]

[british]

2 YAHUDİ ÜSTÜN HİZMET ÖDÜLLÜ BOP EŞBAŞKANI RTE'NİN LAFTA 'KABUL EDİLEMEZ!!' DEDİĞİ, ABD'NİN YPG'YE VERDİĞİ BU SİLAHLAR BİZZAT RTE'NİN İZNİ VE DESTEĞİYLE ÖNCE İNCİRLİK VE DİYARBAKIR'A GELİYOR!

[indian]

2 YAHUDİ ÜSTÜN HİZMET ÖDÜLLÜ BOP EŞBAŞKANI RTE'NİN LAFTA 'KABUL EDİLEMEZ!!' DEDİĞİ, ABD'NİN YPG'YE VERDİĞİ BU SİLAHLAR BİZZAT RTE'NİN İZNİ VE DESTEĞİYLE ÖNCE İNCİRLİK VE DİYARBAKIR'A GELİYOR!

Sn. British, Bu başlık seçimde Hilemi Hazımsızlıkmı...
Müsadenizle, diğer karşıt fikirler dahil yani hazımsızlık tarafına yönelik olanlar dahil, haksız ve mesnetsiz olduklarını ortaya koymalıyız..insanlar okuyup özgürce karar versinler....

İki açıdan Seçimlerin Hileli/Şaibeli olduğunu ortaya koyacağım, isteyen karşılık olarak fikir veya tarihi belgeli olaylarla örneklendirebilir....

1) 1946 seçimlerinde Var Olan Seçim Kurulu: Seçimleri İktidarın kazandığını belli bir süreç ve itirazlar sonunda ilan etmişti....Yani git derdini marko paşaya anlat veya Atı Aldım Üsküdarı geçtim diyenleri "Seçimlerde hile var, şaibe var" diyenlere karşı takım tutar gibi desteklemiş ve yetkilerini/görevini alenen "Kötüye" kullanmıştı...Sonuç bugün bile hukuken veya siyaseten tek bir kişi bile 1946 seçimlerini Hilesiz/Şaibesiz olarak savunamıyor...

2) Aşağıdaki bilgiler alenen bir çok gazeteci tarafından yazılıp çiziliyor...her konuda davalar açılabildiği halde bu konularda niye davalar açılamıyor....bir düşünün..çünkü; yazılanlar Hukuki Dava konusu olunca, bu konudaki bilgi ve belgelerin tartışılacağı veya yargıya konu olacağı gerçeği var...


Muğla Emniyet Müdürlüğü, Trafik Haftası kapsamında Cumhuriyet meydanında düzenlenen etkinlikte, alkolün zararlarını anlatmak için katılımcılara "Sarhoş gözlüğü" olarak adlandırılan özel bir gözlük dağıttı. Protokol mensuplarından, polisler ve vatandaşlardan penaltı atışı yapması istendi. Gözlükle atış yapanlar, topa vurmakta zorlandı, birçok kişi topun yerini dahi bulamazken, kimisi de topa vuramayarak olduğu yerde sendeledi.Yine vatandaşların bindiği ve bir düzenekle sabitlenen otomobile takla attırıldı. Emniyet kemeri takanların fazla zorlanmadığı, takmayanların ters dönen araçta büyük güçlük yaşadığı görüldü.***Bu uygulamayla ilgili haberi okuyunca, insanın aklına Türkiye'yi yöneten siyasi kadroların da "sarhoş gözlüğü" takıp takmadığı geliyor.Zira Türkiye, özellikle dış politikada yalpalıyor! Bu yalpalanma, bazen 24 saat bazen bir hafta bazen bir ay bazen de bir yıl içinde yaşanıyor.Meselâ, önce "NATO'nun ne işi var Libya'da?" diyorsunuz, ertesi gün Libya'yı bombalayan uçaklara karargâh oluyorsunuz!Önce "Kardeşim Esad" diyorsunuz, ortak bakanlar kurulu toplantısı düzenliyorsunuz, sınırları kaldıracak oluyorsunuz, bir yıl sonra Suriye'de iç savaş çıkarmak için dünyanın dört bir tarafından gönderilen teröristleri Suriye'ye sokuyorsunuz, silahlı gruplara eğitim ve lojistik destek veriyorsunuz, Esad, "Katil Esed" oluyor.Irak'ta terörist kabul edilen bir kişiye ev sahipliği yapıyorsunuz ama Irak'ta Peşmerge'yi eğitmek için askeri kamp kuruyorsunuz!*İran ile ilişkiler düzgün giderken, Katar'da "Pers şovenizmi"nden bahsediyorsunuz.Rusya'nın uçağını düşürüyorsunuz, "biz emir verdik" diyorsunuz, sonra ilişkileri tamir etmek için uğraşıp duruyorsunuz.İncirlik Üssü'nü ve Diyarbakır askeri havaalanını, Amerikan ve diğer sözde müttefik uçaklarına açıyorsunuz, sonra da ABD Başkanı'nın PYD/YPG'ye ağır silah verme kararından dolayı sızlanıyorsunuz!***Ayrıntılara inersek yüzlerce yalpalama örneği sayabiliriz. Fakat en büyük yalpalama, zaten "Büyük Orta Doğu Projesi Eş Başkanlığı"nı üstlenerek, Türkiye'nin bağımsız millî devlet niteliklerinden vazgeçmek değil miydi? Açılım politikaları da bu Büyük Orta Doğu Projesi Eş Başkanlığı gözlüğüyle Türkiye'yi "şehir devletleri" olarak tasarlamak değil miydi?Referandumda hayır çıkarsa oylamayı iptal etmek için mühürsüz oy ve zarf skandalını planladıktan sonra, ülkenin bir kısmında sayım bir kısmında oy verme işlemi devam ederken mühürsüz oyları geçerli sayarak, evetlerin yüzde 51 olduğunu ilan etmek de son büyük yalpalama değil miydi?Kaynak: "Sarhoş gözlüğü" takan, sadece siyasiler mi? - Arslan BULUT