Sevgili CAL,
Öncelikle "Sayın" kelimesi ile bana cevap yazdığınız için çok teşekkür ederim. Sadece bu nezaketinizden dolayı cevap veriyorum. Bundan sonra başka bir gönderim olmayacak bu başlıkta.
Ben tavsiyelere açık bir insanım. Öğrenmenin yaşı olmadığına inandığım için her tavsiyeyi dinlerim. Ölçer biçer kafama yatarsa uygularım da. Teşekkür ederim tavsiyeleriniz için. Fikirlerinize saygı duymakla birlikte "temelde" sizinle aynı düşüncede değilim. Sebeplerini anlatmaya gayret edeyim ve kendimce bu polemiğe bir son vereyim.
1- "Bana göre" borsada yatırım yapmak için uyguladığım yöntem (bunlar da benim keşfettiğim yöntemler değil, bu işi uzun zamandır yapan herkesin gıpta ile öykündüğü fon yöneticilerinin yıllardır üzerine basa basa vurguladığı konulardır); yatırım yaptığım şirketin geleceğinin parlak ve büyüme potansiyelinin olması, "bileşik getiri" ve "sonsuz vade" temalarıdır. İlk üç kriterim bunlardır. Ford bu üç kriteri de karşılamaktadır. Bunun doğru bir tercih olduğunu grafik zaten göstermektedir.
2- Kesin konuşmak kime göre, neye göre? Benim düşüncelerim ve yaklaşımım size öyle geliyor. Neden? Çünkü benim kafam net, soru işaretim yok. Sizin ise kuvvetle muhtemel var ve kafanızda netleştiremediğiniz için benim yaklaşımım size kesinlik ifadesi olarak yansıyor. Bu kötü bir şey değil. Sizin için aslında çok güzel bir şey. Bunları sorgulayıp kafanızı netleştirme imkanını neden arkaya atasınız ki. Ama bunu yapıp yapmamak elbette sizin kişisel tercihinizdir. Beni ilgilendirmez.
3- Ağlak veya ağlama kelimelerini özellikle kullanmamın sebebini yukarıda belirtmiş oldum diye düşünüyorum. Yukarıdaki kriterleri baz alan benim gibi yatırımcılar fiyat %20 aşağı gelince bunu alım fırsatı olarak değerlendirir, dolayısı ile yüzleri güler, mutlu oluruz. 990 fiyattan alan arkadaşlar için üzülüyor muyum? Hayır elbette, 800 liradan aldığım malı 990 dan satmaya hiç niyetim yok. Hatta bana soran arkadaşlarıma "boşta paran oldukça fiyata bakma hep al" diyorum. Elbette 990 dan alan arkadaşım benden az kazanacak. Başka türlü zaten olma olasılığı yok. Bu işe kısa vadeli bakanlar ise hep ağlayacak. Sanırım ağlama olayı da netleşmiştir. Bu söylem için kimse bana kızmasın, kendi yatırımcı olma felsefesini sorgulasın. Borsada kısa sürede absürt karlar elde edenlerin büyük bir kısmı şanslı oldukları için kazanmaktadırlar, bilgi ve analizle yatırım yaptıkları için değil. Bu tespit bana aittir, yanılıyor da olabilirim.
4- Şikayet etmek başka bir şey, günde onlarca mesaj atıp insanların psikolojisini bozmaya gayret etmek başka bir şey. Bu ikisi arasında çok net bir çizgi var. Tam tersi de benim nazarımda aynı sonuca varır. İyi olanı söylersin bir kere iki kere, her gün onlarca güzelleme mesajı atmak nedir. Bu iki durum da benim için farklı değil. Bunların altında başka bir sebep ararım doğal olarak. Ama siz benden şüpheleniniz, sırtımı arkama dayadım ve çok rahat bir şekilde bekliyorum. Tek yaptığım şey beklemek. Bu kadar.
5- Belirttiğiniz durumların fiyatlanmıyor oluşunun da çok basit bir sebebi var. Bunu da, biraz da egzajere ederek, bir kaç gün önce yazdım. Çok egzajere etmişim sanırım anlaşılamamış, kusuruma bakmayın. Hissede uzun süredir devam eden bir satış var. Uzun süredir devam ettiği için de fiyat baskılanıyor. Bu kadar. Benim gördüğüm ve bildiğim ardında başka bir sebep yok. Sen yönetim kurulu üyesi misin ki veya çok mu akıllısın ki bunları nereden çıkartıyorsun diyebilirsiniz (ki siz ve başkaları dediler), saygı duyarım. Siz kendi tespitlerinizi yapınız, bana bakmayınız lütfen. Bu benim tespitim. Ben sizin tespitlerinize saygı duyuyorsam, benzer bir saygıyı karşımdan da beklerim. Bu benim beklentim elbette, saygı duymasanız da çok mühim değil. Ama kullanılan sözcükler terbiye sınırlarını (sizi ima etmiyorum, ima ettiklerim kendilerini biliyor ve devam da ediyorlar) aşmamalı. Terbiyesizlik benim kırmızı çizgim. Bu olduğunda ben olmam, tek sefer cevap veririm, bir daha isterse ağıza alınmayacak küfürler de etse, kaale alıp cevap vermem. Çok da fifi der geçerim. Bu tiplerden az da olsa var maalesef, onlara terbiye öğretecek kişi de ben değilim. Bu cümlemden sonra göreceksiniz ki sınırlarını daha da aşarak cevaplar vermeye devam edecekler
6- Ben büyük hisselerde tahtacı (kastınız manipülatörse) kavramına inanmıyorum. Piyasa yapıcılar diye tabir etmek daha doğru geliyor bana. Sebeplerini uzun uzun yazmayayım şimdi, başka tartışmalara sebep olmayayım. O sebeple, bu tür büyük hisselerde beğenmeyen sat tuşuna basmalıdır. Bunda kötü bir şey yok, başka imalara da gerek yok. Çok net, hoşlanmıyorsan satar çıkarsın, hoşlanacağını düşündüğün hisseleri alırsın. Kimse kimseyi ayağından vurmaz bunu yapınca. Bir mecburiyet yok yani tutmak için. Neden bu kadar abartıyorsunuz, "beğenmeyen satsın" lafını. Siz şimdiye kadar çok beğendiğinizi sattınız mı ki? Beğenmediğinizi satmışsınızdır, öyle değil mi? Bu lafın ardında başka şeyler aramanın manasını ben bulamıyorum.
7- Eleştiri yapmak güzel bir şeydir. Biz yapılan eleştirilerden dersler çıkartıp, kendimize faydaya dönüştürmeliyiz. Kendimizi sorgulamalıyız, ben öyle yapıyorum her daim, herkese tavsiye ederim yapmasını. Nihayetinde; para kişinin, hür iradesiyle aldığı kararlar da kişinin. Alınan her karar kendi içinde doğru veya yanlış olabilir. Sonuçları da sadece o kişiyi bağlar. Başkalarını zerre ilgilendirmez. Ben kimseye al ya da sat demiyorum. Ne haddime, zaten bunu demek ehliyeti olmayan için de suçtur. Ben ne diyorum; "Madem bu kadar şikayet ediyorsun, al aksiyonu bas sat tuşuna. Neden beğenmediğin, her gün seni kanser eden ve bunun sonucunda da bu forumda her gün onlarca şikayet mesajı atarak hem insanların hem de kendi psikolojini bozuyorsun, bu hakkı kendinde nasıl bulabiliyorsun." Ama görüyorum ki, insanlar bu hakkı kendilerinde çok rahat bulabiliyorlar. Bunu yaparken de hiç aynaya bakmıyorlar, bunu yazarsam diğerlerini negatif etkiler miyim diye. Bu hakkı insanlar kendilerinde nasıl bulabiliyor, şahsım adına şaşırmamak mümkün değil. Yoksa başka ajandaları mı var sorusu, tam olarak buradan doğuyor. Sanırım bu kısım da netleşmiştir.
Nezaketle başlayan cevabınıza nezaketle cevap vermeye çalıştım. Kendimi net bir şekilde ifade ettiğimi düşünüyorum. Bu andan itibaren de başka laf etmeme gerek olmadığı kanaatindeyim. Bu sebeple bu mesajıma cevap verirseniz değerli bulur okurum ama tekrar size veya başka bir arkadaşıma cevap vermem. Zaten forumu yeteri kadar gereksizce meşgul ettiğimi düşünüyorum. Forum ahalisinden verdiğim rahatsızlıktan ötürü özür dilerim. Benden bu kadar.
Sevgiyle kalın. Bol kazançlar.
Saygılarımla.
Yer İmleri