Sayfa 27/40 İlkİlk ... 17252627282937 ... SonSon
Arama sonucu : 317 madde; 209 - 216 arası.

Konu: Teknik görünümler (koronalı günler)

  1. #209
    Dolayısıyla denklem şu, ABD krizi öteleyemezse, bir stagflasyon tehlikesiyle karşı karşıya. Ötelerse, DXY 90 ile 100 arasında ABC şeklinde 5 nci dalgasına devam edecek.

    Öteleyemezse, 2008 kriz gibi kısa sürede savuşturamazsa, 70 li değerlere düşerse, bu değer kaybı ile bizim TL görece olarak güçlenir mi, yoksa zaten hassas olan dengemiz tepe taklak mı olur, denklem bu...

    Görüntü, ABD krizi ötelese bile, doların 8-10 TL aralığına yöneldiğine dair, hangi sayımla, ne kadar sürede tartışmalı. Öteleyemezse, dolar sığınacak bir liman mı?

  2. #210
    Mahfi Eğilmez hoca;

    ''Finansal piyasalar hızlı bir toparlanma yaşasa da reel kesimde toparlanma çok daha yavaş olacak. İlaç ve aşı bulunması süresi ne kadar uzarsa reel kesimin toparlanması da o kadar uzun sürecek. Çünkü reel kesim, finansal piyasalardan farklı olarak birbirine bağlı halkaların oluşturduğu bir zincir biçiminde çalışıyor. Sokağa çıkma yasakları, işyerlerinin bazılarının kapanması, bazı alanlarda üretimin durması o zincirin halkalarının kopmasına yol açıyor. Zincirden bir halka koptuğunda zincir aşağıya düşer. Halkayı yerine takmadan önce zincirin iki ucunu birbirine yaklaştırmak gerekiyor. O nedenle reel kesimin ayağa kalması finansal piyasalara göre çok daha uzun zaman alacak.''

    ''Gıda ve içecek sektörü, sağlık sektörü en iyi durumda olacak. Bankaların durumu reel sektöre bağlı.''

    ''...mesela dış kaynak bulunması vb olmaz da reel sektör düşüşe devam ederse finansal piyasaları da peşinden sürükleyebilir.''

    ''...borsadaki çöküşün sona ermesi için reel kesimin toparlanmaya başlaması lazım. Sonuçta borsa reel kesimin türevi.''

    ''En kötünün ne olduğunu henüz bilmiyoruz.''

    http://www.mahfiegilmez.com/2020/04/...gilimleri.html

  3. #211
    Birini seçme vakti;


  4. #212
    6.79' u geçersen ağzını burnunu kırarım formasyonu...bu normal değil..


  5. #213
     Alıntı Originally Posted by Achiles Yazıyı Oku
    Mermi namluda, düşünüyor, sıksam mı, sıkmasam mı? (Başka bir şeye mi evrilsem)

    Barut rutubetlenmediyse gider;


  6. #214
    Kısa kaldı sanki;


  7. #215
    Başarabilirsin, bak Pegasus uçtu;

     Alıntı Originally Posted by Achiles Yazıyı Oku

  8. #216
    1944’de kurulmuş olsa da, 1947’de fiilen faaliyetine başlayan Uluslararası Para Fonu (IMF), ABD’nin İngiltere, Sovyetler Birliği ve sonrasında Çin’le yürüttüğü müzakereler çerçevesinde oluşturduğu küresel ekonomi- politik yapının önemli sacayaklarından birisidir. [B]İktisat Bilimi’ne katkılarıyla adını tarihe kazımış olan John Maynard Keynes, benzer bir uluslararası ekonomik kurumun merkezinin İsviçre’de olması, bu kurumun bir uluslararası kliring birliği bankası gibi çalışarak, kendi para birimini oluşturup, ülkelerin para birimlerin sabit kur sistemine geçmesini savunsa da, ABD’nin İngiltere’yi uyarmasıyla Keynes geri adım attı ve IMF Bretton Woods Anlaşması’yla ABD Hazine Bakanı Harry Dexter White’ın planı kabul edildi.

    ABD 1944-1949 arası, ‘kapitalist sistem’in ve ‘Atlantik İttifakı’nın yeni patronu olarak, kendi hegemonyasında bir küresel ekonomi-politik yapıyı oluşturmak adına, IMF ve Dünya Bankası’nı, bugünkü Dünya Ticaret Örgütü’nün ilk adımı olan GATT Anlaşması’nı, Birleşmiş Milletler’i, bugünkü OECD’nin ilk adımı olan Avrupa Ekonomik İşbirliği Komitesi ve Marshall Yardım Planı’nı ve NATO’yu hayata geçirdi. IMF ‘pür liberal’, tam piyasa ekonomisini, tam rekabetçi istihdam piyasasını, tam serbest finans piyasalarını savunan ve üye ülkeleri ‘liberal’ politikalara yönlendiren bir fonksiyon icra etti.

    Ancak, 1960’lı yılların sonlarından itibaren, salt ‘liberal’ anlayışa göre kurguladığı ekonomik programlar, finansal destek programları, ülkelerin sosyo-ekonomik özelliklerini göz ardı etmesi, kamunun ekonomideki rolünü aşırı baskılaması, ağır durgunluk ve işsizliğe sebep olması yönüyle, 50 yıl boyunca, çok sayıda ülkeye daha ağır ekonomik ve siyasi istikrarsızlık getirdi ve ardı ardına ‘başarısızlık’lar yaşadı. Bu dönemde, IMF, kendisini ABD’nin küresel kararlarının tatbiki adına ‘kullanışlı’ ve ‘elverişli’ bir kurum olarak da tescil ettirdi. ABD’nin siyasi anlaşmazlık yaşadığı pek çok ülke IMF’den destek alamadı veya çok ağır koşulları kabul etmek zorunda kaldı. IMF, bu nedenle ‘siyasallaşmış’, ‘siyasallaştırılmış’ bir uluslararası kurum damgası yedi.

    Kerem Alkin
    https://www.paraborsa.net/i/imf-siyasallasmamali/

Sayfa 27/40 İlkİlk ... 17252627282937 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •